Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5. Bölüm

@siyahbeyazyarim

Keyifli okumalar

Sabah kardeşlerinin seslenmesiyle uyanmıştı Mia. Lakin aklı gördüğü rüyadaydı. Gördüklerinin ne anlama geldiklerini? Neden o rüyayı gördüğünü? O adamın neyden bahsettiğini? Nereye gideceklerini ve kendisinin nasıl önderlik yapacağını? Mia’nın aklında bu sorular dönüp duruyordu. Fakat bir cevap bulamıyordu. Lakin cevaplarının o gidecekleri yerde olduğunu da biliyordu.

Mia, uyandıktan bir süre sonra rüyasını kardeşlerine anlatmıştı. Bir süre öylecene susmuşlar, sonrasında bir karara varmışlardı. Karar vermede Mia’nın etkisi çoktu. ‘Ya oraya gidip gerçekleri öğreneceğiz, ya da Legolas denen kişi geldiğinde bize gerçekleri söyleyecek. Tek bir şey biliyorum, kaderden kaçamazsın ve bu da bizim kaderimiz öyle görünüyor. Tek seçeneğimiz var, mecbur oraya gideceğiz.’ demişti Mia.

Kardeşler Mia’ya hak vermişlerdi. Oraya gidip her şeyi öğreneceklerdi. Şuan tek seçenekleri vardı; Beklemek. Legolas’ın onların yanına gelmesini beklemek zorundalardı. Kardeşlerin tek umudu, onlara gerçeği söylemeseydi.

“Mia?” dedi Perseus.

“Efendim abi?” dedi Mia.

“Nereye daldın? Aklından ne geçiyor?” dedi Perseus.

“Olanları düşünüyorum abi. Neden bizim eğitim görmemiş gerektiğini. Niye bizi öldürmek istediklerini anlamıyorum.” dedi Mia.

“Bende bilmiyorum Mia’m. Fakat bunu öğrenmemiş yakındır.” dedi Perseus.

Kardeşler hayatlarının yavaş yavaş değişiyor olduğunu fark ediyorlar, bunun iyi mi kötü mü olduğuna karar veremiyorlardı. Gelecek hayatlarına ilk adımı atmışlardı. Merak ettikleri bir şey vardı; Gelecek onlara ne getirecekti. Kader kardeşleri birbirinden ayrılacak mıydı? Yoksa birbirine kenetlenecekler miydi?

“Legolas ne zaman gelecek acaba?” dedi Aaron.

“Yakında gelecektir.” dedi Arman.

“Bir an önce gelsin de bize bazı cevaplar versin. Yoksa düşünmekten kafayı yiyeceğiz.” dedi Perseus.

Kardeşler abileri Perseus’a hak vermişti. Birkaç gündür kardeşler bu olanları düşünüyor, düşündükçe kafayı yiyecek duruma geliyorlardı. Kardeşlerin tek istediği sorularına cevap bulabilmekti. Lakin bulabileceklerini pek emin değillerdi.

“Sizce amcam bizden ne saklıyor olabilir?” dedi Mia.

“Bilmiyorum. Fakat bize zarar verebilecek bir şey olmamasını istiyorum.” dedi Arman.

“Bende. Lakin bize zarar verebilecek bir şey yapacağını da düşünmüyorum.” dedi Perseus.

“Biz yine de tedbirli olayım.” dedi Aaron.

Kardeşler zaman geçirmek için oyun oynamaya başlamışlardı. Mia oyun oynamak istemediğinden kitap okumaya karar vermişti. Okuduğu kitap Mitolojik varlıklarla ilgili bir kitaptı. Mia’nın ilgisini bu tür kitaplar çekiyordu. Okuduğu kitabı, birkaç gün önce yatağının üstünde bulmuştu. O kitabı oraya kimin bıraktığını bilmese de, onun için bırakıldığını biliyordu. Birisi o kitabı bulmasını istemiş ve böyle bir yol izlediğini şimdi fark ediyordu. Lakin neden onun bulmasını istediğini, bu tür olaylar neden onun başına geldiğini anlamıyordu.

Akşam yemeğine kadar kardeşler odalarından çıkmamışlardı. Akşam yemeğinden önce aşağıya inip sofrayı kurmak için amcalarına yardım etmişlerdi. Yemeklerini yedikten sonra sofrayı kaldırıp etrafı toparlamışlardı. İşlerini bitirdikten sonra tekrar odalarına çıkıp kendi aralarında konuşmaya başlamışlardı.

Lakin bir süre sonra kardeşler dışarıdan ses geldiğini duymuşlardı. Ya da onlara öyle geldiğini düşünmüşlerdi. Duydukları ses git gide artmaya başlamış, sesin yakınlardan geldiğini düşünmeye başlamışlardı. Perseus tedbirli adımlarda pencereye doğru yaklaşmaya başlamıştı. Aaron ve Arman, Perseus’un arkasından tedbirli adımlarla onu takip ediyorlardı. Mia eline aldığı şamdanı sımsıkı tutmuş, gelen her kimse ona fırlatmak için havada tutuyordu.

Pencereyi açan Perseus, dışarıda birisini olup olmadığını kontrol ediyordu. Lakin görünürde birisi yoktu. Perseus, pencereyi kapatmak için harekete geçmişken, bir el pencereyi kapatmasına engel olmuştu. Ne olduğunu anlamayan Perseus, birkaç adım geri gitmişti. Elin sahibi pencereden kafasını uzatmış, korkmuş olan kardeşlere bakmıştı.

Kardeşler, gelen yabancıya korkmuş ve bir o kadar dikkatli bir şekilde bakmışlardı. Mia dışında diğer kardeşler bu yabancıyı tanımıyordu. Mia onun kim olduğunu bir süre anlamıştı. O gelen onların koruyucusu Legolas’tı.

“Sen?...” demişti Mia.

“Herkese merhaba.” dedi Legolas.

Yayınlanma Tarihi: 08.09.2024

Loading...
0%