Yeni Üyelik
5.
Bölüm

3. Bölümm

@siyahgul

🌧

 

Ablamın yanına oturup elimle sırtını sıvazladım ablam başını kaldırdığı zaman gözlerinin dolduğunu gördüm

 

"Ezel bak bu gün babam beni aradı"

 

babam mı aramıştı kaşlarımı çattım

 

"eeee ne dedi"

 

"On yedi yıl önce bebekleri karıştırmışlar"

 

"Ne varki bunda olabilir"

 

derin bir nefes aldı

 

"sen benim kardeşim olmaya bilirsin"

 

Sesli bir şekilde yutkundum kısık bir sesle

 

" on yedi yıl önce karıştırdıkları bebek benmiyim "

 

ablamın gözlerinden yaşlar akarken ben de şoktaydım şokun etkisinden çıkınca acıyla gülmeye başladım

 

"Abla yalan söylüyor inanma benim ablam sensin yalan söylüyor abla"

 

Ablam beni duymuyormuş gibi hıçkırarak ağlıyordu gözünde yaşlar akarken

 

"hayır ezel bende babama inanmadığım için doktorla konuştum "

 

gözlerimin yanmaya başladığını hissettim

 

"babam yarın seni hastaneye götürüp DNA testi yaptırıcak"

 

Gözlerimden yaşlar gelirken ablamın ellerinden tuttum

 

"Abla eğer ben gerçekten senin kardeşin değilsem babam beni onlara vermez dimi "

 

bunu dememle ablamın ağlaması şiddetlendi

 

"Abla cevap ver "

 

Kollarını boynuma sarınca bende kollarımı ablamın beline sardım

 

"sonuç ne olursa olsun sen benim kardeşimsin ezel bu hiç bir zaman değişmiyecek "

...

 

"Abla babam eve gelicek mi"

 

ablamın bakışları bana döndü

 

"Bilmem"

 

Saatlerdir ablamla oturmuş düşüncelere dalmıştık tek ses dışarıda yağan yağmurun sesiydi ,kapının açılma sesiyle ablamla aynı anda irkildik ablam bana bakıp

"babamlar geldi"

dedi ve bizim olduğumuz kapı açıldığı zaman babam yanımıza geldi gözlerini bana dikip

"yarın o test için geliyorsun "

gözleri ben ve ablamda gidip geldi

"ve eğer bir sorun çıkartırsanız ikiniz içinde kötü olur"

deyip sözünü tamamladı ablamla beni iyice uyardıktan sonra odadan çıktı ablamla tek kaldığımız zaman ablam konuşmaya başladı

"Ezel bak eğer gerçekten benim kardeşim değilsen diğer aileyle git"

gözlerimi ablama diktim

"benden bu kadar çok kurtulmak istediğini daha net bir şekilde anlata bilirdin"

Ablam elini omuzuma koydu

"Hayır ezel bak anlamıyorsun diğer aileyle gidersen belki daha iyi bir hayatın olucak yada iyi bi-"

kaşlarımı çattım hızla kapıya doğru yürüyüp odamdam çıktım

"Ezel bak bi beni dinl-"

ablama doğru döndüm

"merak etme selma annelere gidicem yarın eve gelirim"

dedim ve evde çıktım hava yağmurluydu ve üstüme bişey almadan çıkmıştım ablama dediğim gibi selma anneye gitmedim kafamdaki düşüncelerle banka oturdum gözlerimde yaşlar akarken yere düşen yağmur damlalarını bulanık gözlerle izliyordum

"Ezel"

duyduğum sesle irkildim başımı yerden kaldırdığım zaman karşımda cemre'yi gördüm ama emin değildim çünkü onu uzun zamandır görmemiştim cemre ile internette tanışmıştık ne zaman canımız sıkılır yada moralimiz bozulursa birbirimize yazıyorduk bana gönderdiği fotoroflardan onu tanıyordum emin olmak için

"cemre"

gülümsedi ve ıslak sarı saçlarıyla yanıma oturdu

"beni unuttun sanmıştım"

göz yaşlarımı sildim

"seni kolay kolay unutucamı sanmam "

Saçlarımı arkaya doğru attı

"bişey mi oldu"

kafamı salladım

"Ezel bak senle uzun zamandır konuşmuyoruz ama eğer istersen bana anlata bilirsin"

cemre çok iyi bir dinleyiciydi bunu bildiğim için anlatmaya başladım

"sana kısa bir özet geçeyim zaten ailemi sana anlatmıştım hatırlıyormusun"

kafasını salladığı zaman devam ettim

"bu gün on yedi yıl önce başka biriyle karıştırıldığımı öğrendim"

Cemre'ye biraz saçma anlatmıştım çünkü nasıl anlatıcamı bilmiyordum ama cemre anlamıştı kaşlarını şüpheyle çattı kısık sesle

"o sen misin"

Kaşlarımı çattım

"anlamadım"

kafasını iki yana salladı

"boş ver"

onu incelediğim zaman sarı saçları dağınıktı ve gözleride biraz kızarmıştı

"sen"

dediğim zaman düşüncelere dalmış olmalıki irkildi

"Hı"

"Hep ben konuşuyorum cemre biraz sen konuş. buraya niye geldin yada niye gözlerin kızarmış"

Cemre ile aramızda fazla bir konuşma geçmemişti genelde mesajlaşarak konuşurduk onun için onunla rahat bir şekilde konuşamıyordum ama o benim aksime beni yıllardır tanıyormuş gibiydi başını omuzuma yasladı

"yok bişey kuzenimle kavga ettim babamlara yine yalanlar sıraladı tabi herkes benim suçlu olduğumu düşündü onun için sinirlenip evden çıktım gözlerimin kızarmasının nedeni ise ağlamam, elimde değil ne zaman sinirlenirsem gözlerimde yaşlar akıyoo"

gülümsedim

"Aaaa bende öyleyim yaa "

bir kaç dakika öyle kaldıktan sonra cemre' in telefonu çalınca başını omuzumdan kaldırdı telefonunu kapattıktan sonra bana döndü

"benim gitmem lazım görüşürüz "

gülümsedim

"birdaha görüşüceğimizi sanmam"

gülümsedi

"Görücez"

dedi ve gitti arkadan onun gidişini izlerken telefonum çaldı arayan tuana'ydı

"efendim"

"Ezel sen nerdesin damla abla senin buraya gelip gelmediğini sordu"

keşke gitmeseydim ablam çok merak etmiştir şimdi!

"Eee sen ne dedin"

"Endişelenmesin diye burada olduğunu söyledim"

derin bir nefes aldım

"sizin evin biraz ilerisindeki parkın ordayım, birkaç dakikaya sizin eve varırım"

"Hızlı gel hadiii"

telefonu kapattığım zaman hızlı adımlarla yürümeye başladım...geldiğim zaman zile basmamla birlikte kapı açıldı karşımda tuana ve caner vardı ikiside baştan aşağıya beni endişeyle sözdü önce sırılsıklam olan giysilerime ve saçlarıma ağlamaktan kızaran gözlerime soğuktan kızaran yanaklarıma

...

tuana'nın bana verdiği giysileri giydikten sonra caner ve tuana'nın yanına geçtim selma anne ve eşi kamil baba akrabalarının nişanı olduğu için bir kaç gün evde yoklarmış ilk konuşan caner oldu

"Ezel baştan sona kadar anlatıyorsun "

dediği zaman derin bir nefes aldım

"Ablamla beraber eve geçtikten sonra ablam bana-"

bu tarafta sustum

tuana merakla

"eee sonra ne oldu"

derin bir nefes aldım

"yaaa nasıl anlatıcamı bilmiyorum "

dediğim zaman caner elini omuzuma koydu

"sen söyle bi biz anlarız"

"ablam bana on yedi yıl önce iki bebeğin karıştırıldığını söyledi ve o bebeklerden biri benim yanii ailem sandığım kişiler benim ailem olmaya bilir yarın DNA testi yapıcaz"

bunu tek bir nefeste söylemiştim ikiside gözlerini birkaç kez kırptılar sonra bir birlerine bakıp aynı anda

"şaka mı?"

"şaka mı?"

dedikleri zaman kendimi tutamayıp kıkırdadım

İkiside benim gibi düşüncelere dalmıştı

Tuana ayağa kalktı

"ben en iyisi senin yatağını hazırlayım"

birkaç dakika sonra tuana'nın yanına gittim beni görünce konuşmaya başladı

"Ezel o sonuç ne olursa beni unutma olurmu "

gülümsedim

"Seni unutmak mı"

Elimi çenemin altına koyup düşünür gibi yaptım

"imkansız gibi geliyor"

dediğim zaman gülümsedi

"hadi sen yat "

benim için kurduğu yatağa yattım

kısık bir sesle konuştum

"yarın benim için çok zor bir gün olucak gibi hissediyorumm"

...

🌧

 

Loading...
0%