Küçük bir spoiler vermek istiyorum.​ ​​​​​​12. Bölümümün adı Alevin ateşi yani işler kızışmaya başlıyor bence takibe alın derim hoşunuza gidecektir hep canlarınımı yakıcaz karakterlerin birazda kalplerini yakalım değilmi😉❤️‍🔥🤭

KUSURSUZ PLAN

Artık ondokuz yaşındayım ve bu yaşıma kadar hiç doğum günlerimi kutlamadım. Zaten altı yaşıma kadar yetimhanedeydim sonrasında da doğum günümde Akın'ın ölmesi engellemişti beni. Abim olarak gördüğüm o sekiz yaşında ki çocuk benim tek ailemdi ve oda doğum günümde gitmişti böyle bir durumda kim kutlama yapabilirdiki...

Bir hafta geçmişti ve bu bir hafta boyunca hiçbir ajanla yüzyüze gelmemiştim bu günlerde yakalanmamak için suikastçılıkta yapmamıştım.

Uyandığımda şifreli telefondan fülyayı aradım.

"Fülya ne yaptın, bir tehlike sezdin mi hiç"

"Merak etme yeşim benden yana herşey yolunda. Sen ne yaptın"

"Burdada herşey yolunda ben artık örgüte geçiyorum"

"Olmaz yeşim! Hala takip ediyor olabilirler"

"Merak etme bir planım var. Sen bana güven" veda edip telefonu kapattım.

Fülyanın söyledikeri doğruydu ancak tabiki de bunu düşünmüştüm. Bir planım vardı, örgutten ayarladığım üç adamım beni kaçırmış rolü oynayarak şirket binasına götüreceklerdi bunu kameraların olduğu bir yerde yapmalarıysa büyük önem taşıyordu. Bu sayede hem benim peşimi bırakacaklardı hem de sahte örgütü yakalayarak işimizi yapmamıza engel olmiyacaklardı.

Hazırlanıp çıktım, yolda adamlarıma çıktığıma dair haber verdim.Bir arasokağa girdim ve ordan yürümeye başladım yolda bir dükkanın kenarında kamera görünce küçük bir işaret verdim. Yolun kenarından görünen iki adamla rolüme bürünme vaktimin geldiğini anladım.

Adamlar bana doğru hızlanınca arkamı dönüp koşmak için harekete geçmiştim ki birine çarpıp yere düştüm. Cidden haklarını vermek gerekirdi çok iyi oynuyorlardı. Arkamda dikilen adamlara kısa bir bakış attım korkmuş taklidi yaparak kameranın sesimi net kaydedebileceği şekilde konuşmaya başladım.

" Ba- bana ne yapıcaksınız. Lütfen bana zarar vermeyin, ne isterseniz yaparım."

Siyah saçlı olan adamım konuşmaya başladı. "Yapıcaksın zaten kalk ve zorluk çıkarmadan düş önümüze yoksa yaralamaktan kaçınmayız."

"Ta-tamam kalkıyorum. Yeterki bişey yapmayın" bunu söyledikten sonra gözümden sahte bir damla yaş süzüldü.

Arabaya bindikten sonra kumral adam küçük bir kahkaha attı.

"Valla biri gelip bı gün kendi patronunu kaçıracaksın dese inanmazdım" diyerek bir kez daha güldü.

Mavi gözlü adamsa bana dönüp "patron bı an gerçekten korktunuz sandım lan" dedi ve gülmesini saklamaya çalışsada pek başarılı olamadı.

"Acaba oyunculuk seçmelerine mi katılsam sektörün bir numarası olurum "dedim onlara katılarak.

Arabayı kullanan siyah saçlı adam "ona ne şüphe, yalnız hepimizin yakalanıcak olması ayrı konu" derken yüzünü buruşturdu

Söylediklerine göz devirdim "sizi zorluyormuşum gibi davranma bu plan için seçtiğim herkes gönüllü olanlardan buna sizde dahilsiniz"

"Haklısın sadece küçük bir deneme yapmak istemiştim önceki patronumuz herhangi bir planına itiraz edeni anında öldürürdü"

"Bora haddini aşma istersen ortak, senden üstün olan birine siz demen gerekir bunuda benden öğrenme istersen"bunu kumral söylemişti.

"Önemi yok bu tür şeylere takılmam ancak eğer yanımda değilde karşımda duran biri bunu yaparsa öldürürüm."

"Bora ,oğuz susalım, ben cidden korktum" mavi gözlü siyah saçlı adam söylemişti bunu bora değil bakın boranın gözleri kahverengi 🙃

Kahkaha atan şimdi bendim "korkmayın benim tarafımdaysanız güvendesiniz demektir"

"İsmet sana diyor" bunu bora söylemişti.

"Tamam yeter şimdi beni depoya götürüp işkence ederek ağzımdan laf almaya çalışabilirsiniz" bu yolculuk gayet eğlenceli geçmişti aslında.