@snc3455
|
Acemiliğimden ötürü hatalarım varsa affınıza sığınıyorum. Umarım beğeneceğiniz bir bölüm olur.❤
-------------Keyifli okumalar------------- Ne diye elini tutmuştum ben gitmesini istemiyormuydum belki de ama yani niye bi anda elini tutmuştum. Abim anlamsızca bana bakarken Ezgi de şok için de Urasla bana bakıyordu Ege ve Sanem de gülerek bakıyordu peki ya Alaz?
Alaz olduğu yerde hızlıca doğrulup sinirle Urasa bakarak "çek lan elini" Uras elini çekecekken elini sıkıp ayağa kalktım.
Ne yapıyordum ben?!
Ben bu değildim!!
Ben bu olamazdım!!
Uras sırıtarak Alaza baktı "kendisi bırakmıyor çok sevdi her halde beni ayrıca bu seni ne alakadar eder sevgilin mi?" Abim oturduğu koltuk da doğrulup "ne diyorsun lan sen" Uras abime bakıp gülerek "onu arkadaşın Alaz a sormalısın bazen en yakın arkadaşına bile güvenmemen lazım" Alaza bakarak "dimi Alaz senin çok iyi olduğun konular" Alaz ayağa kalkıp Urası iterek "kes lan sesini" Alaz Urasa vuracakken Uras'ın elini sıkıca tutup kendime çekmemle Alaz'ın yumruğu boşluğa gitmişti ve bizde yere düşmüştük normalde dengemi sağlamıştım.
Ama Urası kendime çekmemle üstümde ağırlık oluşmuştu ve bende dayanamayıp yere düşmüştüm ve Uras ta üstüme düşmüştü yüzlerimiz çok yakındı Uras'ın bakışları saliselik dudağıma kaydığın da hemen bakışlarını kaçırıp ayağa kalktı bende ayağa kalkıp Alaza bakarak "niye kessin sesini Alaz belki senin hakkında bir şeyler biliyordur söylesin de bizde senin ne olduğunu bilelim" Ege ciddi bir şekil bak ciddi diyorum "evet ya bizde bilelim" Sanem de Egeye bakarak "ben biliyorum olayı" Saneme bakarak "anlatsana çok merak ediyorum" Sanem oturduğu koltukta rahat bir pozisyon alarak "şimdi A-" Uras sinirle "Sanem sus!" Sanem dudağını büzerek "of niye ya anlatim de kavga edin ya biz de izleyelim" Ege ve Sanem el çarptığın Sanem ve Ege ne yaptıklarını anlamış olacaklar ki ellerini hızlıca geri çekip bir birlerini tip tip baktılar.
Alaz "bilmenize gerek yok önemsiz bir konu" dediğinde Uras sinirle "neresi önemsiz lan anlatsana yaptığın şerefsizliği anlat da bunlarda senin ne b*k olduğunu anlasınlar" Safiye Sultan ve Selma abla yanımıza gelip "ne oluyor burda çocuklar" Selma abla Urasa sinirle bakıp "ne karıştırdın yine eve gidelim göstericem ben sana" Uras "ben gidiyorum ne yapıyorsanız yapın" kapıyı sertçe vurup evden çıktığında Alaz yerine oturup "artist ya yine sinirlerimi bozdu" abime bakarak "abi ben az dışarı çıkabilir miyim?" Abim başıyla onaylayıp "git bakalım yanına neymiş olay öğrende gel" tam gidecekken Alaz arkamdan "nereye? Bende gelim" cevap vermeden evden çıktım.
Hızlı adımlar la yürüyordu belki de sorun Alaz da değildi biz suçu Alaza attık. Uras ara sokağa girdiğinde bende peşinden girdim. Karanlık depo gibi bi yere geldiğimizde demir kapıyı açmaya çalıştığında açılmamıştı cebinden anahtar çıkartıp kapıyı açtığın da içeri girdi kapıyı aralık bırakmıştı bir süre ses gelmediğinde deponun kapısını açıp içeri girdim. Baya büyük bi yerdi ama etrafta Uras yoktu ilerde ki merdivenleri gördüğümde merdivenlerin yanına gitdim.
Merdivenlerin başında bekliyordum. Acaba inmesem mi ama merak ediyordum. Kararımı verip demir merdivenlerden sessizce inmeye başladım. Merdivenlerden indiğimde aşağıda kum torbası ve spor aletleri vardı masanın üstünde su vardı ve bir de koltuk vardı odanın köşesinde de yatak vardı Uras ta orday dı duvarın arkasına saklanıp izlemeye başladım.
Uras kum torbasına yaklaşırken bi anda tişörtünü çıkartmaya başladı gözlerimi kapatsam da dayanamayıp yeniden açtığımda bakışlarım istemsizce kaslarına kaydığın da hızlıca bakışlarımı kaçırdım keşke kaçırmaz olsaydım. Sırtında ki kemer izleri vardı morarmıştı her yeri ne olmuş kim yapmış bunu acaba ona sormalımıydım.
Uras bir süre kum torbasını sertçe yumruklamaya başladığın da en sonun da durup masanın üstünde ki sudan içip geri masaya koydu
"Açelya orda olduğunu biliyorum kaç saattir ayaktasın yorulduğsan gel otur ayrıca hiç iyi takip edemiyorsun öğrenmen gerek çok şey var"
Nasıl yani benim onu takip etdiğimi biliyormuydu mallık bende ne diye takip ettiysem. Uras gülerek "çıkmıcak mısın yani?" Hayır çıkmıcaktım tabikide yine kendimi rezil etmiştim. Uras "peki tamam sen bilirsin o zaman ben gelirim yanına" Uras'ın adım sesleri yaklaştığında hızlıca saklandığım yerden çıktım.
Çıktığım gibi sert bir bedene çarpmıştım. Uras tepkisizce "niye beni takip ediyorsun" bakışlarımı yere indirip "kusura bakma takip etmemem gerekirdi sadece kafamda ki soru işaretlerini yok etmek istemiştim" Uras'ın aklına bir şey gelmiş gibi bana bakıyordu sinirli çıkan sesiyle
"kapat gözünü!"
Gözümü hızlıca kapatıp "ben gerçekten özür dilerim" Uras tan bir süre ses gelmediğinde adım sesleri duymuştum "aç gözünü" gözümü açtığımda Uras'ın üstünde siyah bi tişört vardı Uras sinirli bir şekile bağırıp "gördün mü?" yerdeki bakışlarımı Urasa çevirip "neyi?" Uras daha çok bağırdığın da sesi odada yankı yapmıştı
"Sırtımı gördün mü!? Cevap ver bana!!"
Çok korkunç duruyordu geri doğru bi adım atarak "H-hayır görmedim birazcık gördüm kusura bakma" Uras sinirle "sakın sırtıma ne olduğunu sorma duydun mu!? Zaten anlamışsındır" arkasına dönüp koltuğa oturdu "ne var niye geldin sen" yanına doğru ilerlerken siyah büyük bi köpek bana doğru koşarak geliyordu havlamaya başladığın bağırarak Uras'ın yanına gitdim.
"Uras yardım et bana yardım et lütfen Uras" köpek beni ısıracakken Uras beni kendine çekip "otur!" Dengemi kaybedim Uras'ın kucağına düştüm.Yüzümüz çok yakındı başımı Urasa çevirmemle burun buruna gelmiştik "hı?" Uras sırıtarak "sana demedim köpeği dedim ayrıca sen oturuyorsun zaten sana dememe gerek yok bence" Uras'ın kucağından kalkıp "dengemi kaybettim o yüzden düştüm" koltuğa oturduğumda Uras bana bakarak "sor bakalım ne sorackasın" köpek beni ısıracak gibi duruyordu ve ben bu durumdayken anlatamam.
Uras köpeğe bakarak "Ares! Yuvana git!" Köpek yuvasına girerken bende Urasa baktım "Alaza niye öyle dedin yani olay ne tam olarak" Uras'ın yüzü ciddileşmişti "zamanı gelsin öyle anlatırım ama olay ben,Alaz ve şuan şerefsizin biri yüzünden hamile kalan kardeşim arasında geçiyor Alaz sana belki anlatır" neydi şimdi bu son çare Alazmıydı Uras tekrar konuştuğunda ona baktım.
"Başka bi sorun var mı?"
Acaba sırtına ne olduğunu sorsam mı? Ama sorarsam kızar mı ki sinirlendiği zaman çok korkunç oluyor ama çok merak ediyorum. Kararımı vermiştim soracaktım ama korkuyorum Urasa tatlı bir yüz ifadesiyle bakıp "Uras? Ben bir şey sorucam ama korkuyorum senden" Uras kaşlarını çatıp "neden korkuyorsun benden" Az önce hiç bir şey olmamış gibi soruyormuydu bide Urasa bakarak "az önce sırtını gördüm diye bağırdın bana" Uras beklemediğim bir anda tişörtünü çıkartıp yere fırlatıp sırtını bana döndü
"iyice bak görüyor musun!? Bunları kim yaptı biliyor musun!?"
Sırtında sayamıcağım kadar kemer izi ve bir sürü morluklar vardı "kim yaptı bunları" Uras omzunun üstünden bana bakarak "Üvey Babam ve Üvey Annem" Nasıl yani Selma abla onun öz annesi değilmiydi yerde ki tişörtü alıp "tamam yeter bu kadar üzme kendini" tişörtü ona uzattığım da elimden tişörtü alıp "üzüldüğümü nerden çıkartdın senin aile sorunların var mı?" Koltuğa oturup
"senin ki kadar olmasa da var yani annem ben ve abim küçükken trafik kazasında ölmüş babam öyle anlatıyor ne kadar doğru onu bilmiyorum hatta bir kere babama sorduğumda bana kızmıştı vurmuştu babam bizden daha çok kumarı ve içkiyi seviyor kumar borcu için bi ara tehdit edilmiştik geçenlerde de Ezgi ve Alaz istedi diye Safiye Sultan da kalmıştık sonra kendi evime geldim abim yok tu o ara tektim eve girdiğimde babam yine içki içiyordu sonra nerde olduğumuzu falan sordu bende ona karşı geldim sonra bana vurmaya başladı saçımı falan çekti sonra abim geldi kurtardı beni bu kadar yani gördüğü yerde dövüyor bu yani başka bir şey yok"
Uras "senin kide kötüymüş kendini savunabiliyor musun? peki" Urasa bakarak "hayır yani niye ki" Uras ayağa kalkıp "o zaman sana bir şeyler öğretelim mi?" Bana elini uzatdığın da elini tutup ayağa kalktım "nasıl olacakmış o bakalım" Uras sırıtarak "ben sana öğreticem yarın yine buraya gel rahat bir şeyler giy üstüne" başımla onaylayıp arkamı döndüm "görüşürüz Uras" arkamı dönüp gidecekken omuzlarıma deri ceket konulmasıyla omzumun üstümden Urasa baktım.
Uras kulağıma yaklaşarak "üşümeni istemiyorum birlikte gidelim" başımla onaylayıp merdivenlerden çıktık Uras deponun kapısını açıp "bayanlar önden" depodan çıktığımda Uras ta peşimden çıktı yürümeye başladığımız da telefonum çaldı arayana baktığımda bu kişinin Alaz olduğunu görmüştüm.Aramayı reddetdiğimde bir daha aradı ama yine reddettim. Uras bana bakarak "açsana önemlidir belki" telefon tekrar çaldığında açıp sinirli çıkan sesle
"ne var Alaz!"
Karşı taraftan gelen sen "nerdesin sen Giray soruyor" yalancı Alaz öküz gülerek "Alaz yalan konuşma abim merak etseydi kendisi beni arardı" Alaz düz bir sesle "şarjı bitmiş" onun görmiceğine bile bile göz devirdim. Uras bana bakarak sırıtıp yanağımı sıktı istemsizce hıçkırdığım da telefondan Alaz'ın sinirli sesi geldi "kim var yanında" telefonun sesini az daha verip
"ne alaka Alaz"
Alaz sinirle "Açelya seni çok iyi tanıyorum sadece heycanladığın da ve ya utandığın da hıçkırırsın ve kendi kendine yapamıcağına göre kim var yanında" telefonun sesini kıssam da Uras duymuştu yine rezil olmuştum. Uras yüzünü yüzüme yaklaşıp sırıtarak "utandın mı? Yoksa heycanlandın mı? Hangisi" Uras sırıtarak bana bakıyordu Alaz sinirle "nerdesin Açelya kim var yanında" Uras gülerek "selamımı söyle" telefonu yaklaşarak "Uras'ın selamı varmış öyle diyor" telefonu Urasa uzatdığım da telefonu alıp gülerek "nasılsın napiyorsun iyi misin?" Alaz bağırıp "seni öldürecem duydun mu nerdesin lan şerefsiz" Urasa bakıp güldüğümde Uras tekrar konuştu "çok terbiyezsizsin merak etme getiriyorum sevgilin" Uras'ın son dediği kelimeyle tekrar hıçkırdım.
Alaz ise bu duruma sağlam bir şekilde sövmeye başladı Uras telefonu kulağından uzaklaşıp "gerçekten çok terbiyesiz ya dimi?" Telefonu Alaz'ın yüzüne kapatıp kendi numarasını girdi "artık kaydetme zamanın geldi bence" telefonu alıp Urası kaydettim. Uras la konuşa konuşa yürümeye başladımız da önümüze 4 tane serseri grubu çıktı içlerinden biri "burası bizim sokağımız uzayın burdan" Uras elimi tutup "beni tanımıyorsunuz herhalde" grubun lideri zanettiğim kişi "pardon abi karanlık olduğu için tanıyamadım özür dilerim" grubun diğer kalanları da özür dilediler ne oluyor burda grubun lideri
"senden de özür dileriz yenge"
Urasa baktığım da elimi tutup "hadi gidelim" sokak arasından çıkmıştık ve Safiye Sulta'nın evine gelmiştik Urasa bakarak "beni dinlediğin için teşekkür ederim" Urasa sarıldığım da ilk başta afallasa da oda bana karşılık verdi "teşekkür etmene gerek yok güzelim" ondan uzaklaşıp "görüşürüz" Uras tebessüm ederek "görüşürüz pre" arkamı dönüp evin kapısını tıkladım. Kapıyı açan Alaz sinirle "nerdeydin sen benim odama çık bekle gelicem" arkama dönüp Urasa el salladım.
Oda bana el sallayıp gözden kayboldu Alaz kolumdan tutarak beni merdivenlere doğru çekiştirmeye başladı kolumu geri çekmeye çalıştım "bırak beni ya" arkadan gelen Ege'nin sesiyle o tarafa döndük
"Sesiz yapın ne yapacaksanız"
Ege gevşek gevşek gülerken elimin tersiyle ağzının tam ortasına yapıştırasım gelmişti Alaz bileğimi sıkıp beni merdivenlerden çıkartmaya başladı hızlıca elimi çekip "ne yaptığını sanıyorsun sen ya" Alaz sinirle "asıl sen ne yapıyorsun Açelya,seninle konuşmam gerek" elimi tutacakken hızlıca elimi çekip "kendim çıkabilirim öküz" Alaz sırıtıp "peki güzelim kendin çık" Alazı hafifçe ittirip "ne sırıtıyorsun ya manyak mısın? sen" yavaşça merdivenlerden çıkmaya başladım.
Arkamdan Alaz "az hızlı çıksana kızım ya kaplumbağa bile senden daha hızlıdır" merdivenlerde durup ona baktım "çıkmıyorum ne yapacaksın?" Alaz bana yaklaştığında ilk başta ne yapmaya çalıştığını anlamamıştım. Bi anda beni kucağına aldığın da çığlık atmamak için kendimi zor tuttum. Alax yarım ağız gülerek "bu kadar basit küçük şimdi ses çıkartma yakalanmak istemezsin dimi?" Alaz'ın kucağından inmeye çalışsam da beni çok sıkı tutduğu için başarısız oluyordum.
Alaz'ın kucağın da odaya girdiğimde Alaz beni yere indirip kapıyı kitledi bana dönüp "ne söyledi sana o Uras şerefsizi" kollarımı birleştirip "seni ne alakadar eder bu" Alaz sinirle "kızım beni delirtme bak ne dedi sana niye senin yanındaydı o cevap ver bana" yerde ki bakışlarımı yok edip Alaza baktım "niye sana hesap verim kimsin ki sen?" Alaz yüzünü yüzüme yaklaştırıp "sevgilin" onu itip kendimden uzaklaştırdım sinirle "hiç kimse sevgilisine or**bu demez ama"
Alaz "o an sinirliydim ama dediklerim doğru çıktı baksana peşinden ayrılmıyorsun" demesiyle kendime hakim olamadan yüzüne sertçe sağlam bi tokat attım. Alaz ise sadece sırıttı "etkilendim" yanından geçerken omuz atıp kapının kilidini açacakken Alaz omzumu tutup beni kendine çevirip duvara yasladı uzun süre yüzüme bakıp beklemediğim bir anda dudaklarımızı birleştirdi uzun süre beni öperken ben bi gram tepki vermemiştim.
Sadece göz yaşlarımın boşalmasına izin vermiştim. Alaz benden uzaklaşıp "özür dilerim küçüğüm" elimle göz yaşlarımı silerken Alaz bana sıkıca sarıldı "ağlama güzelim lütfen" ağlamam hafiflemişti Alaz benden uzaklaşıp "ağlama tamam mı?" Başımla onayladığım da elimi tutup yatağa oturtdu "şimdi her şeyi düzgünce konuşalım tamam mı? Bak söz veriyorum sinirlenmicem her şeyi detaylı bir şekilde istiyorum sözünü de bölmicem söz veriyorum" Alaza bakarak herşeyi detaylı bir şekilde anlatmaya başladım.
"Ben evden çıktığımda Uras sokak arasına girdi evi de o tarafta değildi bende onu takip etmeye başladım so-"
Alaz sözümü bölüp "Uras'ın evini nerden biliyorsun ayrıca niye takip ediyorsun" hani sözümü kesmicekti sinirle Alaza bakıp "sözümü kesme ayrıca evleri de karşı da Alaz" Alaz sinirle "niye takip ettin o zaman Açelya" hani sinirlenmicekti Alaza bakıp "ya of anlatmıyorum ya hani sinirlenkicektin sözünde dur bari anlatmıcam" ayağa kalktığım da Alaz elimi tutup yatağa oturtdu "tamam sakinim anlat" Alaza bakarak kaldığım yerden anlatmaya başladım.
"Ben bunu takip ettim işte sonra ara sokak ta depo gibi bi yer vardı oraya girdi bende peşine girdim sonra spor yapıyordu be-"
"Üstü çıplakmıy dı bir şey görmedin dimi?"
Alaz'ın sorduğu soruya karşılık koluna vurdum "sözümü kesme Alaz çıplaktı üstü tamam mı? al rahatladın mı?" Bu dediğim şeyle Alaz rahatlamamış daha çok sinirlenmişti "sen niye bakıyorsun Açelya çok meraklıysan benim yanıma gel bende de var yani ayrıca o depo onun değil benimde sayılır ikimiz para biriktirip almıştık bi ara" onu takmayıp anlatmaya devam etdim.
"Benim takip etdiğimi görmüş işte bende yanına gitdim konuştuk falan işte"
Ayağa kalktığım Alaz yeniden oturt du "ne konuştunuz" oflayıp anlatdım.
"Kardeşimi ne hamileymiş bi tane şerefsiz arkadaşı yüzünden mi neymiş dedi ki bana Alaza sor o anlatır sana dedi sonra beni eve getirdi"
Tabiki de Uras'ın sırtında olan şeyleri anlatmıcaktım. O onun özeli ailevi meselesiydi belki Alaz bilmiyordur diye anlatmamıştım. Merakla Alaza bakarak "şimdi sen bana herşeyi anlat" Alaz bakışlarını yere indirip "neyi anlatim" sinirli çıkan sesimle "sen beni dinlemiyor musun? Alaz!" Bakışları bana çevirip "zamanı gelince anlatırım" ayağa kalkarak "zamanı hiçbir zaman gelmicek Alaz! Her seferinde öyle diyorsunuz Uras ta öyle dedi" Alaz ayağa kalkarak elimi tuttu "güzelim sadece senden zaman istiyorum lütfen bu direk anlatabileceğim bi konu değil" elimi geri çekip "iki günün var Alaz! Duydun mu?" Alaz başıyla onaylayıp bana sarıldı "ama benden uzak durma ben sensiz yapamam" sarılmasına karşılık verip "tamam ama şimdi gitmem gerek" Alaz dan uzaklaşıp kapıyı doğru ilerledim.
Alaz yanıma gelip yanağımdan öptü "iyi geceler güzel kokan çiçek" bende yanağından öpüp "iyi geceler öküzüm" Alaz sırıtıp kapıyı açtı odadan çıkıp Ezgi'nin odasına gitdim. Ezgi masaya oturmuş hediye paketine bir şey sokuşturuyordu ayak seslerimi duymuş olcak ki hızlıca hediye paketini saklayıp bana döndü "geldin mi? canım kankam" kapıyı kapatıp Ezgiye yaklaştım "geldim de gelmesine elinde ki ney" Ezgi etrafına bakıp "ne varmış benim elimde her neyse üstünü değiştir de uyu" yatağın üstünde ki kıyafetleri gösterdi askılı crop ve şort yatağın üzerinden alıp giydim.
Yatağa yatdığım da Ezgi de ışığı kapatıp yatağa yatdı sigara kokusu burnuma dolarkem Ezgi'nin olduğu tarafa dönüp "Ezgi sigara içmeyemi başladın" Ezgi gözlerini açıp "ne sigarası be abim içiyordir yine cam açık o yüzden geliyor" yatakta doğrulup "burda balkon var mı?" Ezgi yorgana sokulup "her odada balkon var sadece abimle bizim balkon ortak niye abime mi bakacaksın" başımla onaylayıp "evet" yataktan kalkıp balkona çıktım.
Sessizce Alazı izlemeye başladım. Elinde ki sigarayı bitirip ikincisini içmeye başladığında bana baktı beni fark etmişti "niye uyumadın" kollarımı balkonun demirliğine yaslayıp "sigara kokusuna uyuyamadım" elindeki sigarayı söndürüp "tamam uyuyabilirsin artık içmicem" Alaza bakarak "içebilirsin benim için sıkıntı değil hem hava almak için çıktım" Alaz üstümü süzüp "hava soğuk üstüne hırka al" Alaz'ın yanına oturup "soğu severim o yüzden hırka almıcam" Alaz bana bakarak "o zaman git uyu hasta olacaksın" ayağa kalkıp "of tamam sende uyu ama" Alaz ayağa kalkıp "tamam bende uyucam" odaya girip yatağa geri yatdım.
Yatağa yatdığım da bedenim sıcacık olmuştu yorgana sokulduğum da beklemediğim bi anda Ezgi ayağını üstüme attı oflayıp gözlerimi kapadım
------------《●Bölüm Sonu●》-----------
Kitabımın on beşinci bölümünü sizlerle bitirmiş olduk.💜 Kitap ile alakalı düşüncelerinizi çok merak ediyorum yazarsanız çok sevinirim.😍 İnşallah beğeneceğiniz bir bölüm olmuştur. 💞 Şimdiden destekleriniz için teşekkür ederim.💝💖
|
0% |