Keyifli okumalar🌟

​​​​​​Yorum ve vote atmayı unutmayın🌟

Bölüm şarkısı|Ayşe saran:Bu şehirde

∘₊✧──────✧₊∘

Onun dudaklarında keşfe çıkmıştım karşılık vermesi ile ellimi beline sarmam bir oldu sardığım gibi onu yatağa yan yatırıp daha da sert öpmeye başladım öpüşmemiz sertleşmişti artık hıncımızı çıkarıyorduk bana karşılık vermesini beklemiyordum oysa öyle sert vermeye başlamıştı ki duramıyordum gerçi durmak isteyen kim onu kendime bastırmam ile ağzından küçük bir inleme döküldü ve anında benden uzaklaştı herşeyin farkına yeni varmıştı. Oysa o an daha da ileri gidebilirdim hemde çok.

Yüsra

Aniden öpmüştü pardon yapışmıştı o kadar ani gelmişti ki bu dokunuş donup kalmıştım sonra yapamadım ona karşılık vermeye başladım çok güzeldi sevdiğim adam beni öpüyordu ve öpüşünde herşeyi anlatıyordu aniden kendimi yumuşak bir şeyin üstünde buldum öpüşmemiz harlanmıştı kızgındın ve şuan kızgınlığımı onu öperek geçirmeye çalışıyordum emmeye başladığı an ısırmıştım ama o devam etmişti aniden çekmesi ile ağzımdan küçük bir inleme döküldü ve o an herşeyin farkına vardım hemen geri çekilip ondan uzaklaştım naptım az önce ben güzeldi hemde çok ama yanlıştı. Korkum aklıma bile gelmemişti bu nasıl olur? İmkansız gibiydi ben temas edemezdim ki öyle.

"N-napıyorsun sen?"

Kekelemiştim off hala başlarımız yatağa yaslıydı ve gözleri o kadar güzeldi ki boğulmak istiyordum o denizde boğulurdum belki o izin verirse tabi seviyorsa.

"Yapmam gerekeni yapıyorum hayat gözlüm"

Sinirliydim hemde baya dediği şeye bak yumuşamak istemiyorum zaten bu dediği şeyle de zaten zordu.

"Bana hayat gözlüm deme. İki yapman gereken bu muydu gerçekten? Önce siktir olup git. Yokum de sonra gel öp başka isteğiniz rüzgar bey. "

Yetti bu kadar yumruğumu yüzüne geçirdim. Fazla vurmuş olmalıydım çünkü hemen kızarmaya başlamıştı bana şoklar içerisinde bakıyordu.

"Naptın sen?" İşte şimdi öğrenirsin rüzgar bey. "Yapmam gerekeni rüzgar."

Kahkaha atmaya başladı kesin iyi değil bu çocukta bir şey var ne gülüyorsun gerizekalı aniden kalp bu ya çok güzel gülüyordu en çok ona yakışıyordu gülmek.

"Delisin peki ödeştiğimize göre artık konuşsak mı?" Yok öyle rüzgar efendi.

"Hayır görüşürüz rüzgar."

Arkama bakmadan çıktım ordan ne bekliyordu benden cidden ya önce yokum de sonra öp tamam karşılık vermiş olabilirim ama çok çok farklıydı güzeldi ama sinirim bu mutluluğu yaşamama izin vermiyordu.

Ordan çıkmıştım çok uzaklaşmadan odadan sesler gelmeye başlamıştı. Kırılma sesleri aptal bir şeyleri fırlatıyordu sesler daha da artığında oraya doğru hızla koştum kendine zarar verecekti biliyordum rüzgar azda olsa bendim ama şuan neler oluyor, anlamıyordum. Kapıyı hızla açtım ve içeri bildiğim daldım heryer kırılmıştı parçalanmıştı ama rüzgar yoktu oda baya büyüktü zaten ama yoktu banyo banyoda olabilir hızla oraya koştum kapıyı açmaya çalıştığımda kilitliydi nasıl ya aptal bu çocuk bişey yapacaktı.

"Rüzgar aç kapıyı rüzgar cevap ver bana."

Ses gelmedi birşeyler ile uğraşma sesi geliyordu cevap vermiyordu.

"Rüzgar aç şu kapıyı aç RÜZGAR."

Sesimi yükseltmiştim ama bir yanıt alamıyordum artık kapıyı yumruklamaya başlamıştım aklım durmuştu napabilirdim ki o napabilir kendine zarar verir miydi bu düşünce beni daha da deli etti kapıyı kıracak kadar yumruklamaya başladım aniden açılması ile az sendelensem de hemen kendime gelip boynuna atladım o kadar çok korkmuştum ki yüzüne dahi bakamamıştım sımsıkı sarıldım bırakmayacağıma inanmasını sağlayacak kadar.

Bir süre sonra sarılışıma karşılık veridi ve kafasını boynuma gömdü ve kokumu içine çekmeye başladı ilk kez yapmıyordu ama hep tuhaf hissetirecekti galiba öyle uzun bir süre kaldıktan sonra yavaşça ondan ayrıldım kafası hala boynuma gömülüydü az daha uzaklaştıktan sonra o da geri çekildi ve aramızda uzun mesafe bırakmadan bana bakmaya başladı o an gözlerinin altındaki şişliği fark ettim sinirden inceleyememiştim onu ama günlerce uyumamış gibi göz altları mosmordu zaten tenide beyazdı çok belli oluyordu yavaşça yaklaşıp oraya dokundum okşamaya başladım naptığımı sorgular gibi bakmaya başladı haklı da.

"Neyin var senin deniz gözlü çocuk?"

Yelkenleri indirmiştim artık gözlerini kapattı ve derin nefesler almaya başladı.

Bana da yaklaşmıştı aramızda artık çok az mesafe kalmıştı boyu yüzünden kafalarımız arasında çok mesafe var gerçi.

"Bunu merak ediyor musun cidden hayat gözlüm?."

Ediyordum tabiki başımı hızlıca salladım.

"Bak sana bağırmak istemedim korkunu bildiğim halde krizlerim izin vermedi sakin kalamadım."

Hala ayaktaydık. Neyden bahsediyordu? Korlum onu da mı anladın deniz gözlü çocuk?"Ne krizi rüzgar."

Bunu demek sanki dünyanın en zor şeyiymiş gibi zorlanmıştı.

"Uyuşturucu krizi." Hayır hayır. Lütfen bu kadar kendinden geçmemiş ol. Bu kadar vazgeçmemiş ol rüzgar. "Ne kullanıyor musun?"

Bunu sormak o kadar zordu ki kendi isteğiyle bunu kendine yapması olamazdı yapamazdı izin vermezdim.

"Hayır kendi isteiğimle değil zaten ama artık istiyorum."

Yapma maviş nasıl hissetirdiğini biliyorum biliyordum.

"Hayır istemiyorsun b-baban mı?"

Kekelemiştim geçmiş peşimizi asla bırakmazdı ne olursa olsun tahmin etmek zor değildi bu konuda kaderlerimiz aynıydı galiba babalarımız bizi mahveden taraftı benimki ölmüştü onunki hala devam ediyordu.

"Evet babam bir belli ki uzun zamandır yemeğimi içeceğime katmış fark etmem kolay olmadı aslında ama artık içimdeki kirli kanı akıtmak istiyorum yapıyorum da ama yetmiyor yetmiyor içimdeki öfke ölme isteği günden güne artıyor deliriyorum yüsra."

Bunu biliyordum hemde çok küçükken öğrenmiştim.

"Sakin ol mavişim öyle bişey olmayacak içerde bunu mu yapacaktın o kanı böyle akıtamazsın ki."

Çaresizce bakıyordu napabilirdi ki bu çaresizliği bende tattım bende yaşadım ama yanımda annem vardı onun yanında kimse yoktu o kişi ben olacaktım.

"Yüsram canım yanıyor çok yanıyor korktum bak bu halime kabul etmezsin sana zarar gelir canın yanar bak eminim ki canın yanacak hayatımda olmaman daha iyi olur sandım ama ben sensiz yapamıyormuşum ki bir kere sardın o an bağlandım çok bağlandım ama şimdi sende gideceksin sonra ben karanlığa gömüleceğim alışığım buna ama ben sevilmek istiyorum senin tarafından hiç bu kadar istemedim belki ama o sevgi için herşeyi yapar gibiyim bilmiyorum noluyo lan bana napıyorsun lan bana sana ihtiyacım var y-yüsram"

Sarsılmıştım aynen bu oldu öyle çok sarsılmıştım ki beklemiyordum bu kadar yoğun bu kadar umutsuz konuşmasını oysa onu bende severken hemde sevmeyi geçip aşka kayarken.

"Rüzgar neden böyle dedin ki ben herkes değilim ki ve ben herşeye rağmen yanında olucam sana söz veriyorum herşeye rağmen ben herşeye razıyım."

Dinledi hiçbir tepki vermedi sonra dediği tek şey.

"Neden? "

Sert bir şekilde söylemişti sonra aniden bağırmaya başladı irkildim.

"NEDEN KABUL EDİYORSUN NEDEN BEN LAN BEN BİLE KENDİMİ KABUL ETMİYORUM."

Sakin olmalıydım şuan yaşadığı şeyler elinde olmayan şeylerdi uyuşturucu krizi geçiriyordu şuan ve ben nasıl hissetirdğini çok iyi biliyorum o yüzden korkmamam gerek sakin ol dalya sakın ol bu ismi içimden bile tuhaf oluyordu. Söyleyemiyordu kullanabilecek miydim acaba bu ismi aslında istemiyordum ki aşmak istemiyordum şuan bu düşüncelerden kurtulup rüzgarı sakinleştirmem gerekiyordu.

"Rüzgar rüzgar lütfen bana bak lütfen sakin ol deniz gözlüm."

Yüzünü avuçlamıştım delirmişti hepsi kanındaki iğrenç şeyden dolayıydı onu anlıyordum benimde kanımda dolaştı bu iğrenç zehir onu yatağa doğru çekiyordum şuan uyusa çok güzel olacaktı.

"BIRAK BENİ BIRAK NEDEN DEDİM YA ÖLECEKTİM BEN BABAM ÖLDÜRDÜ SONRA YAŞATTI ÖLEMİYORUM AMINI KOYAYIM NEDEN ÖLEMİYORUM BEN NE DİYE ENGEL OKUYORSUN SENDE OLMA İSTEMİYORUM BIRAKIN ÖLEYİM. " Ellerinden kurtulmaya çalışıyordu bunu yaparken canımı yakıyordu ama önemli değil.

Sabrım kalmamıştı ölüm diyordu dayanamıyordum artık bende sesimi yükseltmiştim.

"ÇÜNKÜ SENİ SEVİYORUM ÇÜNKÜ SANA BAKMAK İYİ HİSSETTİRİYOR GÖZLERİNDE KAYBOLMAK GÜZEL ÇOK İYİ HİSSETTİRİYOR BENDE ÖLMEK İSTİYORUM ANASINI SATAYIM BENDE AMA YAŞAMA AŞIK EDİYORSUN O GÖZLERE DAHA ÇOK BAKMAK İÇİN YAŞAMAM GEREK DİYORUM ANLADIN MI ŞİMDİ NEDEN."

Omuzları düştü inip kalkan göğüsü yavaşladı ve en önemlisi o deniz gözlerinden ardı ardına yaşlar akmaya başladı bu görüntü çok çok can yakıcıydı düşünsenize sevdiğiniz adam karşınızda ağliyor ama hıçkıra hıçkıra değil sadece gözyaşı dökerek sessizce napardınız? Benim yapacağım tek bir şey vardı onun yorulmuş bedenini alıp yatağa otuturdum sonra başını göğüsüme yasladım hiçbir şey demedi hiçbir şey yapmadı teslim olmuştu nefes alışverişleri daha da hızlandı sonra aniden hıçkırığını duydum kocaman bir hıçkırık ondan sonra ardı ardına hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı bir yandan saçlarını okşuyor diğer yandan da onu göğüsüme bastırıyordum uzun bir süre öyle kaldık belimi sarmıştı sımsıkı bırakmayacakmış gibi...

🎐🎐

Uyudu o halde hıçkıra hıçkıra ağlaya ağlaya uykuya dağılmıştı aslinda bu halde buna izin vermemem gerekiyordu ama elden bişey gelmiyordu daha rahat uyusun diye onu yavaşça göğüsümden uzaklaştırmaya başladım ama o kadar sıkı sarılmıştı ki hareket edemiyordum oturur pozisyondan yatar pozisyona geçmeye çalıştım ben yattığımda o da bana ayak uydurup kafasını olabilirmiş göğüsüme daha da bastırdı biraz daha rahat etmek için kafasını boynuna gömdü saçlarını okşadım sardım küçücük bir çocuk vardı şuan kollarımda bende ağlayan bir çocuğa derman olmaya çalışan biriydim sessizce onu izledim saatlerce bunu günlerce de sürdürebilirdim ama aniden ardı ardına gelen bildirim sesleri onun telefonundan geliyordu fazla ses olmaması için telefonunu cebinden çıkarıp sessize alacaktım ama üstte beliren iki bildirim ile kaskatı kesilmekten başka bişey yapamamıştım.

Melis adlı kişiden +9 mesaj

üstte resim gösteriyordu ve bu resim nudeydi.

Baba:Yekta seni mahvedeceğim oğlum.

Yekta mı?

Noluyordu neye sinirlenmem gerek neye tepki vermem gerek hiçbir fikrim yoktu.

Melis

+18

Artık yeterdi ama bu rüzgar ne kadarda zorluyordu beni böyle. İstediğim tek şey bedeniydi. Bunu zaten o da biliyordu saçma sapan insanlar ile yatmış şimdi de beni itekliyordu ama durmayacaktım. Birkaç hafta önce önüde çırılçıplak kalmıştım ama aptal herif etkilenmemişti bile oysa bunu gören her erkek üstüme atlardı. İyi bir fiziğe sahiptim. Ve sekste iyiydim benim için hiçbir şey ifade etmiyordu. Şimdi de belki işe yarar diye birkaç nude çektim ve ona attım. Yarı çıplaktım. Aniden kapının açılması ile oraya baktım gelen Meriç'ti. Rüzgar hakkında çoğu bilgiyi ondan ediniyordum zaten babam ile rüzgarın babası aynı işteydi rüzgarda neden zorluyorsa babası öldükten sonra bu pis işler ona kalacaktı benimde abim mertte.

"Bakıyorum keyifler yerinde yine kimse atıyordun durmayacak mısın?" Meriç'in bana aşık olması en büyük avantajımdı herhalde.

"Rüzgara noldu kıskandın mı?" hala aynada kendimi çekmeye devam ediyordum üstümdeki sütyeni çıkardım. Meriç'in bakışları daha yoğunlaşmaya başladı.

"Sence doğru mu yapıyorsun? Adamın hayatında bir kadın var zaten yeter melis ikimizde sadece bedenini istediğini biliyoruz ve ilk kez reddedildin koydu bu sana. " öyleydi onun hemen karşısına geçtim.

"Sence artık öyle bir şansı olacak mı? Bu vücuda kim hayır der." meriç zaten hiç hayır diyemezdi. Ellerini göğüslerime götürdüm. Anında uydu bana ve okşamaya başladı diğerini sıkıyordu.

"Ben hiçbir zaman hayır demeyeceğim bunu biliyorsun ve bana oynuyorsun." öyle yapıyordum. Onu arkadaki yatağıma attım. Ve kucağına yerleştim.

"Bana hiçbir zaman hayır diyemeyecek tek insansın galiba iyiki varsın meriç istediğini sana vericem." dudaklarımı sertçe öpmeye başladı bende kucağında erkekliğine kendimi sürtüyordum şişiyordu ve bu şişkinliği içimde istiyordum. Boğuk bir inleme kaçtı dudaklarımdan. Ayrıldı dudakları ama aynı hızla boynumu talan etti. Elleri asla rahat durmuyordu. Göğüslerimi öyle bir yoğuruyordu ki artık acımaya başlamıştı. Başkasını istemem onun deli etmiş olmalıydı aptal bana aşık olmamalıydı. Bu kadar yeterdi ona. Kucağından kalktım ve bir şey demeden duşa girdim o da mesajını almış ve gitmişti arada yapıyorduk ve ben ona bağlanmak istemiyordum kimseye bağlanmazdım...