Yeni Üyelik
6.
Bölüm

5.Bölüm|Geçmişin Izleri

@soldeinvierno

Selam bazı şeylerden haberdar olacağımız bir bölüm ile geldim keyifli okumalar.


Vote ve yorum atmayı unutmayın.


═════════•°•⚠️•°•═════════


Ellerinden kurtulmak için tam hamlemi yapacakken dudaklarıma değen soğuk dudaklarla dondum noluyo lan.


Karşımdaki şerefsizi ittiğimde ise herşey için çok geçti. Araf görmüştü ve çekip gitmişti. Hassiktir ama.


═════════•°•⚠️•°•═════════


Sabahında kapıma dayanan piçle daha da sinirlendim.Oydu nasıl tanımam değişmişti. Aklımı o kadar çok arafla bozmuştun ki onu tanıyamamıştım. Başkan resmen bu konuda ciddiydi.


"Sen yıllar sonra nasıl benim karşıma geçip öpersin ya? Piç herif iğrençsin. "


Bana yaklaşmaya çalıştığı an uzaklaştım bir hatayı ikinci kez yapamazdım. Yapmam.


Aklıma geçmişimdeki mert geldi hayatımı alt üst eden adam karşımdaydı ve utanmadan bana sırıtıyordu.


"Benimle sevişmeyen kız araf beyle yatıyor üzdü."


Ne saçmalıyordu bu aptal. Aklıma geçmiş geldi.


(Geçmişten kesit)


"Sevgilim napıyosunnnn?"


Lise üçe gidiyor ve hayatımın en güzel zamanlarını geçiriyordum çünkü hayatım düzgündü bu aralar sevgilim vardı sevdiğim adam. Ailemle aram düzelmişti.


Şimdi ise sevgilim merte arkadan sarılmış ona tatlı tatlı bakıyordum.


Mutluydum ve bu mutluluğu herkese yaymak istiyordum.


"Asena sonra." sertçe söylediği şeyle kaşlarımı çattım.


Ne oluyordu? Neden bu kadar sert çıkışmıştı.


"Ne oluyor mert?"


Çenesinden tutmuş kendime çevirmiştim.


"Asena keyfim yok işte."


Çenesini elimden kurtarmıştı.


"Neyin var diyorım bende? Bir şey mi yaptım?"


Sinirlenmeye başlamıştım.


"Yok bir şey asena dünya senin etrafında dönmüyor."


Ne saçmalıyordu bu lavık.


"Ya sen ne saçmalıyorsun şuan ne alaka ne alaka?"


Sesini aniden yükseltmesi ile bakışlar bize döndü.


"YOK BİR BOK."


Cevap dahi vermemi beklemeden siktir olup gitmişti ordan.


Neden böyle yapıyordu dün iyiydik bir şey yoktu.


Günlerdir soğuk yapıyordu. Ne bir kelime ne bir mesaj bende adım atmıyordum çünkü bana sesini yükseltmişti.


Yatağımda oturmuş kitap okurken aniden gelen bildirim sesi ile elindeki kitapı bıraktım ve mesaja baktım.


Sevgilim:Aşağı in.


Emir kişini siksinler artık bu hallerinden gerçekten bıkmıştım. Aşağı indiğimde onu evimizin önündeki parkta sigara içerken buldum içmeyecekti söz vermişti.


"Ne var?"


"Neden sert çıkıştın acaba?"


Elindeki sigarayı işaret ettim.


"Belli değil mi?"


Bıkkın bir ifade ile bakmaya başladı.


"Offf asena başlama yine çekemem."


Aklımı kaçırcam.


"Bunun için mi geldin?"


Elindeki sigarayı söndürüdü ve bana o bakışları ile baktı bomboş tanımadığım bakışları.


"Ben senden bıktım asena. Ayrılıyorum bu ilişki burda bitti."


Boğazım düğümlendi yutkunamadım bu muydu yani? Sözleri sertti çok sert. Ona ne yanlışım oldu ne başka bir şey.


"Bu yüzden mi? Çocukluğu şımarıklık mı görüyorsun?"


"Offf uzatma bay bay."


Aklımı kaçırmak üzereydim iki yılı biz bu yüzden mi yaşamıştık öpüşmekten öteye gitmemiştik çünkü ben kendimi hazır hissetmiyordum. Onun için sorun bu muydu acaba? Neden öyle yaptı diye düşürmeyeceğim insanları anlamayı onların yaptığı kötülükleri kendi kafamda iyiliğe çevirmeyecektim artık bunu yapmayacaktım mert bana hayatımın dersini vermişti bilmeden...


(Şimdiki zaman.)


"Ne saçmaladığını sanıyorsun sen acaba? Ne? Sen gelmişsin yüzsüz gibi yıllar sonra beni öpüyorsun ve beni iğrenç iğrenç şeylerle itham ediyorsun kimsin?"


Kafasını omzuna yatırıp tatlı bakmaya çalıştı ama maymundan farkı yoktu.


"Çok ayıp ediyorsun arafı alt etmek istemiyor musun sen? Başkan yolladı beni.


Allah'ım ya herkes neden arafla arama girmek için elinden geleni yapıyordu?


"Sanane sanane siktir git şimdi."


Bana yaklaşmaya başladı bu sefer engel olmadım.


Kulağıma eğilip konuşmaya başladı.


"Çok güzelleşmişsin biliyorum konumuz bu değil üstünü giyin alttaki kafeteryaya gel önemli bilgiler var elimde arafla ilgili hepsini sana vercem. "


Yine karşılık vermemi beklemeden gitti. Onu dinlemedim. Önce spor salonuna indim. Az öteye baktığımda hiçbir şey olmamış gibi şınav çeken arafla karşılaştım. Umursamazcaydı davranışları. Gözleri bana değmemek için savaş veriyor işini yapıyordu her bir mekikte kasılan vücudunu kollarını parlatan teri ile gerçekten görsel bir şölendi. Duygularını saklamakta çok iyiydi önce bunu kırmalıydım.




Kimse umrunda değilmiş gibi davranan ama dünyanın yükünü taşıyan bir adamdı araf adının hakkını veriyordu.


"Cennet ile cehennem arasında olan yer."


O kadar oydu ki kötülük ile iyilik arasında kalmış bir adam ne kötüydü ne de iyiydi. Belki kötüydü belki de iyi bunu kimse çözsün istemiyordu eminim ki o da bunu çözemediği içindir. Gizlenmek için.


Hızlıca ordan uzaklaşttım ve görevim için annem ve babam için Mert'in dediğini yaptım. Kendimi siyahlara burdukten sonra hazırdım siyah atlet, siyah bol eşofman ve siyah bir deri ceket ben buydum siyah derlerdi bana.



Kafeteryaya indiğimde onu en köşede gördüm bana el sallıyordu ya sabır.


Hızlıca yanına gittim ve karşısına oturdum. Sertçe bakmaya başladım ne sanıyordu bu? Karşısında lise üçteki kız yoktu birazdan anlardı.


"Dinliyorum seni. En başta bunu nerden öğrendiğinden arafla olan işimi?"


Afallamıştı ne bekliyordu acaba başka? Başkan umrumda değildi.


"Bir şey içse miydik diyorum?"


Kafamı sertçe iki yana sallayıp onu reddettim.


"Peki anladım önce geçmişi temizlemek istiyorum."


Elimi kaldırdım durması için.


"Hayır geçmiş umrumda bile değil ben şuana bakıyorum anlat ne anlatacaksan ve beni hiç görmemiş gibi hayatına devam et eskisi gibi."


"Peki nasıl istersen ne desen haklısın. "


"Bekliyorum?"


"Arafın bir seri katil olduğunu biliyorsun zaten ben senin çalıştığın yerde çalışıyorum beni sana yardım etmek için yurt dışından getirttiler. Bir türlü arafı kimse yakalayamıyor kimse onun arkasından iz bulamıyor seni onu alt etmek için yollamışlar ama bakıyorum ki işe yaramamış."


Lafını hızlıca kestim benim işime karışmak haddi değildi.


"Bana bak ne ima ettiğini açık açık söyle ben işimi yapıyorum ama sen aptal gibi beni öpmeseydin herşey daha iyi olacaktı aptal gelmiş suçluyor bide. Haddini aşma mert."


Masanın üzerinden bana yaklaştı.


"Senin işin onun altında olmak mı? Bu mu senin yöntemin?"


Herkes beni neden bununla suçluyordu? Ne görmüşlerdi tam olarak hiçbir şey insanlar böyleydi. Görmeden herşeyi düşünür iftira atarlardı.


"Sana açıklama yapmak zorunda değilim ama o aptal kafana sok kimsenin altında yatmadım ben senin aksine."


Tek kaşını kaldırdı ve bana öfkeyle bakmaya başladı.


"Şuan konumuz kim kimin altında inledi mı? Yoksa seri bir katili bitirmek mı?"


Maalesef ki haklıydı araf çok can yakmıştı. O canların haddi hesabı olmalıydı ama bizim bilmediğimiz bir şeyler dönüyordu bundan emindim.


"Devam et."


Kafasını hafifçe salladı.


"Demem o ki artık takım arkadaşın benim ve ilk adamımız sen arafı oyalarken benim odasını karıştırmam anladın mı? "


İlk ihanetim bu kadar hızlı mı olacaktı? Bunu şimdi istemiyordum asla.


"Mert bana bak ben takım arkadaşı istemiyorum patronlara aynen bunu de bu işe tek başladım tek bitircem. "


Hızlıca masadan kalkmış gitmeye yeltenecekken kolumdan tuttu aptal.


"O elini çek mert son sözüm bu."


Tam o da bir şey diyecekken bir çığlık işittik.


"İMDAT CESET VAR BURDA YÜZÜ MAHVOLMUŞ."


Kezzap ölümün bekçisinin iziydi bunlar arafın işiydi. Araf yine can yakmıştı.


Loading...
0%