@sondunya
|
39. Bölüm Bana bir bildirim gelmişti. Ateş'i ittim ve telefonumu cebimden çıkardım. Telefonumu tam açıcaktım ki Ateş elimden telefonu almıştı. "Ya Ateş ver şu telefonu." "Gel de al. Ben niye veriyorum." "Ateş ver şu telefonu dedim." Telefonum çalmaya başlamıştı. Ateş telefona baktı ve yüzünü buruşturdu. "Bu kim?" "Göremiyorum, Ateş ." Dedim dişlerimin arasından sonra yanına gittim ve tam telefonu alıcakken telefonu açtı ve kulağına götürdü. O benim telefonumu mu açmıştı. "Ateş ver şu telefonu." dedim sessizce elimi uzatınca bileğimi tuttu. Sonra doğer elimi uzattım. Aynı sağ bileğimi tuttuğu eliyle sol bileğimi de tuttu. Ve bana yapma, bekle,sus gibi kaş göz oşaretleriyle anlatmaya çalışıyor ve ayrıca telefonumla konuşuyordu. "Adın Altuğ demek." Ha ayyy Altuğ muydu o arayan. Çocuğa söz vermiştim sözümü tutamadım mı şimdi. Off bugün mutlaka onlarla konuşmam lazım. "Ben mi? Ne yapıcaksın benim kim olduğumu haa çok merak ediyorsan söyliyim ben onun sevgilisiyim." "Ne" Bir anda bağırınca bileklerimi tuttuğu eliyle beni kendine çekti. Bende ona yaklaştım telefonda Altuğ'un ne dediğini çok merak ediyordum. "Rüya'ya söylermisiniz onunla bugün bir az konuşmak istiyorum." Umarım ailesiyle ilgili bir şey değildir. Kafamı kaldırınca Ateş'e çok yakın olduğumu fark ettim. Geriye doğru giderken Ateş konuşmaya başladı. "Söylerim. Ama o sizinle görüşürmü bilemem." "Anlamadım." "Şey diyorum. Rüya'nın bugün çok işi var. O yüzden gelemeye bilir yani oyöndön sonra seni kafelerde orda burda bekletmek istemeyiz." "Anladım. Teşekkür ederim iyi günler " "İyi günler... Şerefsiz." "Doğru konuş Altuğ hakkında o çok düzgün bir çocuk." "..." "Ne bakıyorsun. Cevap vermicek misin. İyi peki ben giyorum. Telefonumu çok sevdin bakıyorum ee madem bu kadar çok sevdin sende kalsın." |
0% |