@sondunya
|
Enes'im evine gelince kapıyı çaldı. Kapıyı eşi açmıştı. Beni görünce konuşmaya başladı. "Enes niye söylemedin misafirimizin olduğunu bir şeyler hazırlardım." "Gerek yok ben istemedim aramasını." "Buyrun heçin lütfen. Ayaz sizi gördüğünde çok mutlu olucak. Birde içeride bir misafiriniz var. Sizi soruyordu. Burcu hanım." "Burcu. Habıma gerek yok. Tamam ben ilgilenicem." İçeriye girer girmez onları gördüm. Bunların burda ne işi var. "Yine mi siz ya." "Abla ne oldu?" Enes'te içeriye doğru kafasını çevirimce şaşırmıştı. "Abla neler oluyor?" "Merhaba. Burcu" "Benim evime gitmek yerine niye buraya geldiğimizi anlamadım." Ortalarından bir adam ayağa kalktı ve yanıma geldi. Elini bana uatmıştı. "Ben Demir." Kulağıma doğru eğildi ve konuşmaya başladı. "Bu kadar güzel olma. Sana bakanlara yazık." "Anlamadım." "Boşver..." "Burcu abla sen mi geldin?" Kafamı çevirince ayazın bana baktığını gördüm. "Ayaz senin odanda olman gerek miyor mu sen hastasın. Enes odasına götür. Ben hemen gelicem tamam mı?" "Tamam ama çabuk gel olur mu? Sonra beni bırakıp gitme." "Tamam gelicem söz." Enes, Ayaz'ın kolundan tuttu ve odasına götürdü. Ben Berra'ya dönünce kafasını tamam anlamında salladı ve gitti. "Ne istiyorsun benden." "Heh şöyle. Bak şimdi bizim bir partiye katılmamız lazım o partide birde bizim düşmanımız olucak sen benim sevgilimmişsin gibi davran yeter." "Ne kadar saçma bir istek." Dedim ve odaya girip koltuklardan birine oturdum. "Bak benim sevgilim olmak isteyen bir sürü kız var. Ben sana sahteden biz sevgili olalım diyorum. Sen istemiyorsun. Gerçek değil sahte. Hee gerçekten olmak istersen ayrı." "S**** git. Madem senin sevgilin olmak isteyen biiiiir sürü kadın var. Git onlardan rica et." Bunu söylerken öne doğru eğilmiştim. Yanıma hızla geldi ve kolumdan itti. Sırtımı koltuğa yasladım. Bana doğru eğildi. "Bunu yapmak zorundasın." "Hayır değilim." "Zorundasın." "Değilim." *Zorundasın diyorum." "Bende değilim diyorum." "Yeter! Susun artık. Bak ilk olarak kendimi tanıtayım ben Gökhan..." "Sus Gökhan" Dedik aynı anda sonra ikimizde birbirimize bakarak konuşmaya devam ettik. "Bana bak eğer gelmezsen bu evi ateşe verir içinede Enes'in ailesini koyarım hepsi cayır cayır yanarlar bana kimsese engel olamaz." "Oha be yavaş gel." "Bizde böyle kızım. Şimdi tekrar söylüyorum bizimle geliyorsun. Yarın akşam hazırlan seni evinden alıcam." Dedi ve eğildiği yerden dikleşti. Kapıda küçük bir kıkırtı sesi geldi. Kafamı çevirince bu kişinin Ayaz olduğunu gördüm. Konuşmaya başlamıştı daha doğrusu Enes'e doğru bağırıyordu. "Baba! Burcu abla sevgilisiyle kavga ediyor." "Ne" Dedim. Daha sonra içeriye otuz iki diş sırıtan Enes geldi. "Yok oğlum yanış anlamışsındır. Burcu ablanın sevgilisi yok." "Oha Enes Ayıp ayıp ablaya gülünmez. Hem sen kapı mı dinliyorsun küçük fare." Dedim ve Ayaz'ı kucağıma aldığım gibi koltuğa uzatıp gıdıklamaya başladım. Ayaz daha 4 yaşındaydı. Doğduğundan beri ben onun en yakın arkadaşı olmuştum bana bağzem hala diyordu. "Hahaha tamam Burcu abla hahahahaha ölücem." Ellerimi geri çektim. Daha sonra ayağa kalktım Enese döndüm ve konuşmaya başladım. "Ben artık gidiyim. Malum önemli işlerim var. Sende o işi hallet eğer bir daha bana ailenden birine bir şey olduğunu söylemezsen..." "Sizi hiç uğraştırmadan kendi kafama sıkıcam." "Öhö öhö." "Baba sıkmak ne demek." "Afferin afferin. Böyle devam et emi Enes. Açıkla bakalım." Demir 'in yanınadan geçerken sessizce konuştum. "Tamam. Beni almaya gelme ben gelirim." "Tamam öyle olsun. Sana konum atıcam." ( Arkadaşlar @nida_kuscu00: Mafyam Benim kitabını okuyabilirsiniz.) |
0% |