"Bak düzgün konuş!"

"Burcu'cum tamam lütfen oturun yerinize. Misafirimizi rahatsız ediyorsunuz."

"Uzak dursun o da. Yoksa sonuçlarına katlanmak zorunda kalacak."

"GİZEM OTUR YERİNE."

Hoca bir anda bağırınca kalmıştım. Bu ses kadının neresinden çıkmıştı. Konuşmaya daha sessiz bir şekilde konuşmaya başladı.

"Burcu sen bahçede hava almaya çık. Senin bir hastalığın varmış sanırım."

Ben Eda'ya bakınca ağzını oynatarak ben söyledim dedi. Daha sonra hızlıca sınıftan çıktım. Ben çıktıktan bir kaç dakakika sonra kapı tekrar açıldı. Arkamda ayak sesleri geliyordu. Topuklu ayakkabı sesleri geliyordu. Daha sonra konuşma sesleri. Birisi erkek diğeri ise kadındı. Hemen arkamı döndüm. Hocayla yanımda oturan o adamdı. Benim yanıma geldiklerinde hemen komuşmaya başladım.

"Kusura bakmayın. Bir an sinirlenince...."

"Sorun değil. Bu kavgayı o başlattığı için bütün cezayı o çekicek."

"Bu ne tür bir ceza acaba."

"Bugün kütüphaneyi temizliyecek. Eğer bir daha olursa yemekhanede ki bulaşıkların hepsini temizliyecek."

"Vay canına çok yaratıcı"

Bunu normal bir şekilde söylemiştim. Ne çok heyecanlı ne de çok üzülmüş bir şekilde söylemiştim. Genel olarak düz bir şekilde...

Adam bana gülümsedi. Bende hocaya söyleyip sınıfa dönecektim ki adam tekrar konuşunca durdum.

"Küçük kız benimle gelsene bir kaç dakika."

"Tabi."

O ilerlerken durdu ve benim önüne geçmem için bekledi. Önüne geçince yürümeye devam ettik.