Aşşağı yemek haneye indiğimde efe ninbkardeşi geldi ismi nin inci olduğunu öğrenmiştim yanıma gelip

İnci : " ne kadar teşekkür etsem azdır çok sağol deniz abla "

" Teşekkür edecek bir şey yok inci "

İnci : ".olsun şey deniz abla "

" Deniz de yaşlı hissediyorum kendimi "

Dediğimde güldü tatlı kızdı inci bakınca 1. 60 boyu efe gibi olan kehribar rengi gözleri sarı saçları ile güzel kızdı tam konuşacağı sırada atlas geldi

Atlas : " inci hanımm "

İnci : " atlas beyy "

Atlas : " abin bişey dedimi sana "

İnci : " yok bişey demedi "

Atlas : " peki ,gel kahvaltı edelim o zaman " diyip ikiside gülümseyerek gitti yakışıyolardı tek sorun inci atlas ın yanında baya kısa kalıyodu atlas 1.95 inci ise 1.60 ama ben atlası ilk kez bu kadar mutlu görmüştüm tebessüm ile yemek haneye gittiğimde bizimkiler ateş timi ile birlikte kahvaltı ediyolardı

" Günaydın" dedim

Arif : " günoo komitanişkom "

" Arif sen buraya geldik geleli paslandın bence "

Arif yerinden sıçradı en son böyle dediğimde 1000 tür koşturmuştum onu

Sude : " bencede komutanım paslandı bu "

Arif : " sende mi be tatlım "

Sude : " Arif bı daha bana tatlım dersen seni sıkerim "

Arif : " tamam tatlım "

Sude : " YA SABIR YA SABIR " diyerek gitti efe ve emre de kalkıp " size afiyet olsun biz kaçar " dediler ve gittiler

İki dakika sonra bı asker tekmil verdi ve " deniz komutanım hasan albay efe komutanım la sizi çağırıyor dedi

" Tamam sen gide bilirsin " hasan albayın odasına gittiğimde efe ordaydı tekmil verdim hasan albay " rahat" dediğinde oturduk

Hasan albay : " bı görev var ve bu göreve ateş ve barut timi beraber gidecek "

Devam edecek

​​​​​​