Bugün Defne atları sevdiği için at binmeye gidecektik

Defne'nin üzerini giydirdikten sonra bende üstümü giydim teyze yeğen kombini yapmıştık

Mutfağa geçtiğimizde kahvaltıyı hazırlayıp defneyi masaya oturttum.

Kahvaltıyı yaparken Ekim'de mesaj gelmişti.

Ekim: Günaydin

Siz: günaydın

Ekim : bugün napıyorsun bir planın var mı?

Siz: bugün defneyi at çiftliğine götürücem noldu ki.

Ekim : bizde gelelim mi ?

Siz: biz derken kim kim

Ekim : kızlar ve benim timim

Figen: gelin geliyorsanız

Ekim : tamam geliyoruz

Figen : tamam

Ekim çevrim dışı ....

Telefonu kapatıp cebime koyduktan sonra defneye ayakkabılarını giydirip kucağıma alarak binadan çıkıp arabanın yanına geldiğimizde defneyi arka koltuğa oturtup kemeri bağlandıktan sonra bende şoför koltuğuna oturarak at çiftliğine doğru yol aldık.

At çiftliğine doğru giderken defne için şarkılar açmıştım defne normalde araba yolculuğunu sevmiyordu o yüzden ağlamaması için açmıştım ama gene ağlamıştı.

At çiftliğine geldiğimizde hemen arsbadan inip defneyi çıkararak kucağıma aldığım gibi kafasını boynuma koyup iç çekti.

Ekimgil çoktan gelmişti bile Ekim yanımıza geldiğinde defne'nin ağladığını gördüğünde hemen atıldı.

" Defnem noldu çiçeğim gel hadi " dediğinde defne gene ağlamaya başladı

"Oy oy " diyerek saçlarını okşadığımda Ekim ile ilerledik. O gün askeriyede gördüğüm 1 çift kahverengi gözlü adam vardı.

Ekim bana dönüp " bu benim komutanım Fırat" dedi . Ekim'de Fırata dönüp " buda benim en yakın arkadaşım Figen " dedi

"Memnun oldum" dediğimde oda bana karşılık verdi .

"Teyzem balım senle atlara bakalım mı "

Dedim. Defne hemen kafa salladığında yanağına öpücük kondurup hemen atların oraya ilerledim .

Defneye " defne bak şu beyaz ata " dedim

Defne merakla kafasını kaldırıp gösterdiğim ata baktı .

Atı izlerken at şaha kalkınca defnede el çırptı .

Ben gülümseyip atı gezdiren adama seslendim .

Adam defneyi kucağına aldığında hemen ata bindirip gezdirmeye başladı.

Defne'nin üzerinde olduğu at defneyi üzerinden attı ben hemen ayağa kalktığımda 2 silah sesi geldi.

Ben hemen defne'ye koştuğumda bende önce Fırat defneyi kucağına aldı.

Bende onlara ilerlerken Fırat elimi tutup büyük bir ağacın arkasına çekti.

Hala silah sesleri geliyordu . Hemen kucağıma defneyi alıp göğsüme yasladım

"Noluyo " dedim

"Birisi bize saldırıyor" dedi sert sesiyle

Defne'nin ağlaması ne güzel bitmişti şimdi gene başladı.

"Defne bebeğim bak senle oyun oynayalım mı " dedim

Defne ağlamayı kestiğinde sadece kafa salladı

"Tamam o zaman sen kulaklarını kapatacaksın ve ben aç diyene kadar açmayacaksın tamam mı " dedim defne hemen kulaklarını kapattığında başka bir ses geldi .

"Ellerinizi kaldırın lan "dedi Fırat direk bizi arkasına alırken "ne istiyorsun it herif " dedi .

"Sadece Türk askerlerinin hepsini öldürmek istiyorum " dedi

"Bil öldürürsün " diye arkadan bağırdım mal beyinli hala anlamamış galiba ölüceğini

"Sus lan sen " diye bağırdı.

Adamın arkasından Ekim göründüğünde Ekim hemen adamın boynunu kırmıştı .

Fırat "aferin asker "dedi Ekim hemen hazır ol pozisyonuna geçtiğinde " sağolun komutanım" diye bağırdı

"Rahat asker " dedi Fırat.

............................

Eve geldiğimizde defneyi uyutmuştum bende kendime çay koyup kitaplığı

mdan kitap alıp okumaya başladım.

Kitabın yarısına geldiğimde sert bir şekilde kapı tık tıklandı