Yeni Üyelik
8.
Bölüm

/8/ Gözler Yalan Söylemez/8/

@sorah777anna

*jungkooktan*


Ağlayarak sesli düşünmemin hemen ardından alacaklı gibi çalan kapı ile aniden bir titreme girdi vücuduma. Ürkek adımlarla kapıya yaklaştım ve araladım. Gördüğüm manzara hiç istemediğim türden bir manzaraydı. Kim taehyung, az önce yaşadığımız onca şey ve şimdi buna rağmen gelmesi. Ne yapmam gerek?


*Yazardan* 

(amma sevdim he böyle yazmayı LQHDKWHDKWKS)


Büyük olan kapıyı iyice açıp koca cüssesinin geçeceği kadar alanla içeri girerek kapıyı hızla kapadı ve küçüğünün kolundan tutarak onu kapıya yasladı. Küçüğü artık göz yaşlarını korkudan döküyordu, bu şekilde ölmek istemiyordu. Büyük olan sakin bir tavırla, ki asla sakin değildi sadece duygularını ifade edemiyordu, kapıyı kilitledi ve küçüğünün gözlerinin içine bu defa ciddiyetle bakıyordu. Gerekirse küçüğünü korkutmak için anlına silah bile dayayacaktı fakat bu son seçenek olamayacak kadar korkutucuydu.


"Ne oluyor jeongguk?" Küçüğünü gözleri panikle açılmaş ve ne yapacağını düşünerek korkuyordu. Büyüğü ise küçüğünün omuzlarından tuttu. Beklemediği herşey oluyordu bu gün. Tıpkı kiraz çürüğü dudakların kendikilerine bastırılması gibi.


Panikle açılan gözleri sanki daha da irileşebilircesine irileşmişti. Komutanı küçüğünü öpmekteki cesareti bütün perdelerin kapalı olmasından alıyordu. Panikle titreyen vücudu şimdi ise daha sakinleşmiş fakat kalbi daha hızlı atıyordu, yüzü sıcacık ve kızarmış olmalıydı çoktan. Neden öptüğünü idrak edememişti fakat bu öylesine olmaktan çıkmış derinleşmeye başlıyordu. Komutanı kollarında ki elini yavaşça küçüğününde ellerine getirerek küçüğünün ellerini başının üstüne sabitlemişti tek eli ile. Diğer elini küçüğün kendine göre ince kalan beline sarmıştı.


Dudaklarını yavaşça ayırmıştı küçüğünden, küçüğünün ise gözleri kapalıydı. "İstemiyorum. Uzaklaşın lütfen." Taehyung uzaklaşmak yerine hâlâ ona bakıyordu. "Gözler yalan söylemez jeon, aç gözlerinide öğreneyim gerçekten gidip gitmemem gerektiğini." Küçüğü gözlerinin nasıl bakacağından habersiz açmış ve direk ona bakmıştı. Komutan ise bu hoş manzara ile gülümsemesini sundu küçüğe. "Gözlerin hiç gitmem gerektiğini söylemiyor jeon." Başını öne eğdi, büyüğü ise küçüğünün ellerini bırakıp diğer elinide beline yerleştirdi. Küçüğünü konuşmasını bekliyordu.


"Ben, bunu sana söyleyemem. Ne hissettiğimi bilmiyorum düşünmek bile istemiyorum sadece korkuyorum." Büyüğü üstü kapalı bu sözlere anlam veremiyordu.


"Korkun ne?"


"Bunu sana söyleyemem. Ama yeminim olsun ki bir gün benden nefret edeceksin."


"Öyle bir zaman olmasına izin vermeyeceğim. Hislerimi bilmiyorum bunu düşünmeye vaktim bol."


"Benim öyle bir şansım yok, düşünmek beni öldürecek."


"Sen Rus değilsin jeon."


"Ben rus değilim taehyung."


Oylamayı ve yorum atıp takip etmeyi unutmayın daha fazla bölüm ve hikayeler için takipte kal!

Loading...
0%