Yeni Üyelik
3.
Bölüm

3. Bölüm

@sosawayfr


Her An

Yazmak ve yazmamak. İşte bütün mesele bu. Uyandığım gibi kendimi telefona attım. Ona yazıp yazmayacağıma karar vermeye çalışıyorum. Dün gece sarhoş olup bana yazması çok netti. Benimle konuşmak istemesi? Yazacaktı. Ama ne zaman? Şu an sızmış bir şekilde yatıyor mu bilmiyorum mesela, uyanık mı, kimlerle ya da benim yazmamı mı bekliyor hiçbirşey bilmiyorum. Çok zor. Daha yeni tanıştığım, kimin nesi. Nerede yaşadığını hiç görmediğim birisine mesaj atmam çok zor. Hem ne diyebilirimki? Ne yapmamı ister, dün geceden bahsetsem sinirlenir mi? Bahsetmesem kafaya mı takar? Hiçbirşey bilmiyorum hakkında.

Kahvaltı yaparken bu düşüncelerle boğuşup durdum. Mutfağı topladığım gibi aldım telefonu elime. Tiktoka girdim. Hesabını stalkladım. Bununla mı konuşuyorum ben? Ya gerçek değilde baskası çıkarsa? Numarasını bile isteyemediğim birisiyle konuşuyorum. Peki ne yazıcam ben buna? Günaydın çok sadeye mi kaçar? Ne yazsam?

"Günaydın" Düz günaydın mı yazılır? Kavga sonrası gibi. Böyle yazmiyim. Ama başka türlüde garip olur.

"Günaydın, dün gece sarhoştun. İyisindir bugün umarım" Evet oldu bu. Gönderdim. Yazdım ona. Tırstım. İçimi garip bi his sardı. Görseniz halimi bir sırrım ortaya çıkmış gibi. Ayağa kalktım kendimi toparlamaya çalıştım. Dışarı attım kendimi. Gölete doğru yola koyuldum. Kafamı dağıtmam lazımdı. Aklıma getirmemem lazımdı. Resmen delirdim alt tarafı bir günaydın mesajı ne diyebilir buna?

Bildirim gelince heyecanlanıp direkt baktım, başka uygulamadan bildirim gelmişti.

"Of uyanmadın mı" Yüzümü buruşturup yürümeye devam ettim. Üstümde yorgunluk vardı. Uykum mu gelmişti benim?

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"İyi misin kızım?" Ses duymama rağmen özlerimi açamayacak kadar halsizim. Hiçkimseyle muhattap olmamak için tek başıma yürürken birden ne oldu bana. Bi süre geçti sonunda gözlerimi açtım. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorum etrafımda bir sürü insan. Çok iyi. Ne olacak şimdi? Nefret ediyorum hayattan. İnsanların benimle ilgilenmesinden bile nefret ediyorum. Tek başıma gayet iyiyim lütfen salın beni.

"İyiyim bayılmışım sadece." Mırıldanarak konuştum ve yavaşça ayağa kalktım. Sadece birkaç dakika daha ilgilendiler benimle. Herkes etrafımdan gittiği zaman derin bir nefes alıp telefona gelen bildirimlere baktım. Başım feci ağrıyordu. Dm kutumuza girdim.

Yazmıştı bile "Günaydın Ceren. İyiyim bugün, bakıyorum merak edilmişiz :) Sen nasılsın?"

Merak edilmişiz mi? Şaka gibi. Nasıl olduğunu sordum bunu açığa mı çıkardı? Berbat bişey bu! Keşke günaydın yazıp geçseydim. Aptal gibi niye öyle dersinki, yanlış anlaşılacak herşeyi yapıyosun zaten. Ah salak Ceren!

"Sarhoş olman merak ettirdi. Benim yazmamda aptallık! Tam bir salağım, nasıl olduğunu sormam niye bu kadar mutlu ediyo seni?"

Çok sinirlendim, onun özgüvenini yükseltmekten başka hiçbirşey yapmadım şuan. Bravo! Şimdi sadece dalga geçsin mesajlarımla.

Yazıyor... 1 yeni mesaj.

"Kötü birşey demedim. Beni merak etmen mutlu ettirdi. İlk defa birisi beni ciddi anlamda merak etti :)"

Oh! Çok korkmuştum dalga geçicek diye. Ama bunların hiçbiri olmadıı. Merak etmiştim bunu bilmeside hoşuma gitmişti. Aslında birtek benim değil onun da hoşuna gitmişti.

Biri ilk defa merak etmişti onu. O da bendim. O kadar güzel his ki. Biri benim sayemde mutlu oldu. Ne kadar telaş yapsamda sonunda mutlu oldum.

"Peki nasıl hissettiriyor birinin seni merak etmesi?"

"Gerçekten seviliyormuşum yalnız değilmişim gibi"

Yalnız mıydı Çağrı? Gerçekten seviliyormuşum derken ne demek hissetti acaba? Ailesiyle arası nasıldı? ya da hiç mi gerçekten sevilmedi? Dün akşam bunun için içmiş olabilir miydi? Yoksa bambaşka sorunlardan dolayı mı içmişti?

"Tek başına olduğunu düşünmüyorum Çağrı. Ailen ve arkadaşların var farkındasın."

"Evet, artık var."

Artık var mıydı? Ailesi ve arkadaşı artık benmiydim? Ne demekti şimdi bu? Yeni tanıştığı birisine bu kadar fazla güvenecek ne yaptım? "Neler oluyor, ailen ve arkadaşlarını niye bu kadar önemsemiyosun?" Hayır. Bunu yazmam çok saçma. Başka birşeyler bulmam lazım.

"Tabii ki de. Merak etme:)"

Ne diyebilirdim başka. Konuyu uzatsam üzülücekti. Kısa kestim daha iyisini yaptım belkide. Öyle değil mi? Telefonu kapatıp kafeye doğru yol aldım. Kahve içsem iyi olucak gibi. Baska türlü kendime gelemeyecektim. Değişik birşeyler oluyor ama güzel şeyler. Kafeye girdiğim gibi yeni mesajıyla karşılaştım.

"Anlatsana, senin hayatın nasıl. Benden daha güzel olduğu kesin tabi"

Buruk gülümsedim. Birisi benimle iglili birşeyler merak ediyor ama onun hayatı berbat. Dokunamadığım, gözgöze gelip yanyana anlatamadığım, şehrimde bile olmayan kişi neredeyse hiç göremeyeceğim belkide. Ama merak ediyor işte.

"Hayatım boş gidiyo aslında, pek öyle sevilir bir yanı yok. Şöyle anlatabilirim sana, sevmiyorum hayatımı ama nefrette edemem. Az tek tük arkadaşlarım vardır. Bir kaç ay önce bozuldu yarısıyla aram, oturup kafayı takamayacak kadar yorgunum. İstediğim çoğu şeye ulaşamıyorum ama hedeflerim var. Çünkü hedefine ulaştığın sürece başka hiçbirşeye ihtiyacın yok. Zamanla beni daha iyi tanırsın. Şimdilik ne diyebilirim sana?"

Telefonu masaya koyduktan sonra kahvemi yudumlamaya başladım. Saat 20.12ydi. Kafeden ayrıldıktan sonra eve doğru yürürken bir bildirim daha geldi. Açtım mesaj kutumuzu.

"Bu zamana kadar boşa yaşadığımı düşünüyordum. Geleceğimden bile şüpheleniyorum ama böylesini ilk kez görüyorum. Gerçekten güçlü bir ruha sahipsin. Ne diyeceğimi bilemiyorum." Gülümsedim. Böyle konuşmak çok garip gelmişti. Sanki birbirlerimizi tamamlıyorduk. Kimsenin merak etmeyeceği şeyleri biz birbirimize anlatıp dinliyorduk.

"Senin hayatını ne zaman dinliyoruz :)" Yazıyor dedikten sonra çevrimiçi oldu. Hala çevrimiçi, demekki hayatını kimseyle paylaşmak istemiyo. Ne yazacağını mı düşünüyor yoksa oradaki kişiler birşey mi dedi onlara cevap verip sonra yazıcak bana. Yuh artık! Bu kadar kafada kurmam normal değil.

"En güzel zamanda detaylı şekilde dinleyeceksin Ceren :)"

Heyecanlanmıştım. Ekrana gülerek bakmaktan baska birşey yapmıyordum. Ama neden şimdi değil? Korkuyo mu, ne istiyor bu? Bende çok farklı şeyler hissettirmeye başladı, hiç yaşamadığım, hiç tatmadığım duygunun içerisindeyim. Onun hakkındaki herşeyi merak ediyorum.

"Ne zaman peki ya buluşursak o zaman mı, bunun olmasını mı istiyorsun?"

Çevrimiçi... Yazıyor...

"Yanında değilim, sesimi bile duymadığın biriyim. Merak ediyosun beni. Sana herşeyi anlatmam için yüzyüze olmamıza gerek yok. Kalbinin sesiyle dinlesen, hayatımı kalbine anlatabilmem bile herşey benim için"

Kurduğu cümleler, dediği herşey o kadar güzel ki ekrana gülerek bakakaldım. Ne yapacağımı ne diyeceğimi bile bilmiyorum. Bunlar tattığım en güzel duygulardı. Çağrının söyledikleri çok güzeldi. Aldım telefonu yeni bir mesaj attım.

"Ne zaman anlatmayı düşünüyosun"

"Benimle olduğun her an"


Loading...
0%