Evet selam arkadaşlar.

Lütfen okuyan bütün arkadaşlardan rica ederim yorum ve beğenilerinizi eksik etmeyin.

Hadi başlayalım ❤️

******

Hazar hastanenin yangın verdiklerinde içinde tuttuğu ne varsa bagirirak anlattı dünyaya.

Ferhatin söyledikleri içindeki acıyı susturmaya yetmiyordu.

Abisinin sevdasıyla evlenmek zorunda kalmaktan korkuyor ruhu çekiliyordu.

Hazar sakin ol biraz . Dedi Ferhat alaz'in hâlini bilmese daha çok şey söylemek isterdi ama nafile.

Hazar yaktığı sigarası ağlamaktan kızarmış gözleri ile oturdu. Soğuk bakışlarını yanan ışıklara çevirdi.

Sakin olamam abi.deyip sigarasindan bir daha çekti içine.

Yorgun sesiyle devam etti. Abimin sevdasını dinledim ben. Kars'ın soğuğunda ağzından çıkan Buhara rağmen konuşuyor du.

Abi nolur abimi kurtar. Dedi Hazar yalvaran sesiyle ferhat a .

Ferhat bı kaç merdiven aşağısında oturan hazar'a baktı.

Çaresizlik çok kötüydü. Elinden bişey gelmiyordu ki.

Üzgün sesiyle dua edelim Hazar alaz uyansın yoksa kardeşim dediğim adamın sevdasını kardeşine versinler diye oy kullanmak zorunda kalırım.

Hazar biten sigarasını attı. Paketten yenisini alıp yaktı.

Saldığı sigara dumanının ardından konuştu:

Deme öyle abi sen bile umudunu kestiysen biz ne yapalım?

Ferhat bişey diyemiyor cümleleri boğazında düğümlerniyordu.

Hazar kafasını merdivenin soğuk demirine yasladı.

Akan göz yaşını elinin tersiyle sildi.

Ben abimin sevdasını dinledim abi.

Bir insan birini bir kere görmesiyle saçının teline kadar ezberler mi?

Abim ezberledi. Tekrar sigarasını çekti .

Gözleri sadece onu anlatırken güler.

Bakışları sadece ona kayar. Abim çok sevdi abi.

Düşman kızı olduğunu öğrendiği gün karşımda öldü.

Hazar doğruldu başını belli belirsiz salladı.

Ben ölürüm yine de abimin sevdasıyla evlenmem. Dedi gözündeki ofkesiyle.

*******

Hevin abisinin kollarında dakikalarca ağladı.

Bir süre sonra ağlamayın bıraktı. Belki de içindeki ağlama duygusu yerini korkuya bırakıyordu.

Azad ve hevin yan yana oturup sırtlarını duvara yasladilar.

Hevin'in yüzünde arada buruk bir gülümseme oluşuyordu.

Azad merakına yenik düşüp sordu.

Sen iyisin demi ? Yani sinirlerin falan bı gülüyorsun bı ağlıyorsun?

Hevin abisine baktı .

Kendine çektiği dizlerinin önünde ellerini birleştirdi.

Kısılan sesiyle konuştu:

Abi biliyormusun ben böyle düşünmemiştim. Onun bana eziyet edeceğini dedem den daha kotu davranacağını sanmıştım.

Azad meraklı gözlerle dinliyordu hevin'i.

Hevin biraz duraksadı. Sonra devam etti.

Bana göçmen kızı deyip duruyor, sordum ama söylemedi niye öyle dediğini.

Ben onu sevince soyleyecekmis öyle diyor.

Hevin başını duvara yasladı. Gözlerini kapattı.

Gözleri güneş gibi parlıyor abi. Kokusu sanki bu dünyadaki cennet gibi.

Trip atiyorum diye kızıyor bence ama hoşuna da gidiyor.

Senden sonra ilk defa biriyle mutluyum abi.

Hevin başını azad'ın omzuna koydu.

Azad kardeşinin saçlarıni okşadı öptü.

Hevin içindeki acisiyla konuştu.

Abi alaz ölürse.dedi gerisini söylemeye dili varmiyordu.

Azad anlamıştı ne sormak istediğini. Kırgın ses tonuyla konuştu.

Alaz ölürse sen ve Hazar için aşiret toplanır. Biliyorsun kocası ölen kadını kardeşine verirler.

Hevin oturduğu yerden ayağa kalktı.

Elbisesini ve saçlarını düzeltti. Odanın kapısına doğru yürüdü azad da kalktı arkasından.

Hevin kapıdan çıkmadan abisine çevirdi gözlerini. Alaz ölürse abi iki mezar kazın Hazar la evlenecegime ölürüm. Deyip çıktı odadan. Son gayretiyle yoğun bakımın önüne geldi.

Hazar da gelmiş camdan alaz'a bakıyordu.

Hevin gelip hazar'in yanında durdu.

Yorgun sesiyle sen bişey istesem yapar mısın Hazar?

Hazar hevin'e döndü. Tabi yengem buyur.

Hevin'in gözleri alaz'in üstündeydi.

Bana ferhatı çağır sana onunla işim var.

Hazar hemen uzaklaştı oradan.

Azad da hevin'in arkasından gelmişti.

Aklında hevin'in söyledi cümle dolaşıyordu.

Beş dakika sonra Hazar ferhat'la beraber geldi.

Ferhat hevin'in iki adım gerisinde durdu.

Buyur yenge beni çağır mış sin?

Hevin kızarmış gözleri ile ferhata döndü.

Alaz'in yanına girmek istiyorum ben.

Ferhat yutkundu. Derin bir nefes adlı.

Olmaz yenge yoğun bakıma girmek yas- cümlesini bitirmeden hevin in elini kaldirmasiyla durmak zorunda kaldı.

Hevin önce alaz'a baktı sonra ferhata döndü yine.

Senden izin almıyorum Ferhat gireceğim haberin olsun diyorum sadece.

Hevin in gözleri doldu. Belki de son kez alaz'in yanında olma fırsatı vardı.

Ferhat yanlarından geçen hemşireyi durdurdu.

Hevin hanımı yoğun bakım için hazırlayın.

Hemşire ve hevin başka bir odaya çektiler.

Hemşire hevin'e önlük maske ve bone verdi. Hevin kıyafetleri giyip geldi.

Ferhat cebindeki kartını çıkarıp yoğun bakımın kapısını açtı.

Hevin yavaş adımları ile alaz'a yaklaştı.

Gülümseyen yüzü parlayan gözleri solmuştu alaz'in.

Alaz'in elini tuttu. Eğilip bütün içtenliği ile yanağından öptü.

Hakim olamadığı göz yaşını sildi.

Alaz'in kulağına yaklaştı.

Belki duyarsın sakın beni bırakma...

tu hêviya min î. ji kerema xwe bimînin. min mehkûmî nezaniyê neke.

(sen benim umudumsun. lütfen kal. beni sensizliğe mahkûm etme. )

Daha yeni alışmış Ken sana sensiz bırakma beni.

Sen olmazsan göçmen kızın da olmaz.

Sana sözüm olsun güneş gözlüm eğer ki beni bırakıp gidersen beni bekle orda çok geçmeden bende gelmiş olacağım yanına.

Hevin alaz'in kokusunu içine çekti.

Sıkıca tuttu elinden. Uzunca kaldı yanında. Son du belki bu .

*******

Sabah bütün herkes hastaneye toplandı.

Saat 11 olmuştu Ferhat alaz'a bakmak için gitmişti herkes iyi bir haber için bekliyordu.

Ferhat koşarak geldi.

Yüzünde gülümser bir ifade vardı.

Hevin ferhatin gözlerine baktı.

Ferhat tüm sesiyle bağırdı.

Haber salın herkese alaz ağa kurtulmuştur.

Hazar ferhatin boynuna sarıldı.

Hevin ferhatin yanına geldi.

Alaz kurtuldumu?

Ferhat rahat bir nefes aldı.

Kurtuldu yenge nasıl oldu bilmiyorum ama evet kurtuldu.

Hevin alaz'in kurtulduğu haberini alınca zılgıt çekmeye başladı.

Zilan sahra Zelal hanim da ona eşlik etti.

Yusuf da gelmişti Hazar ve Yusuf bahçeye çıktı. Silahlarını çekip mermi kalmayıncaya kadar ateş ettiler.

Ufuk hariç herkes mutluydu.

Alaz'in kurtuluş haberi ufuk'un işine gelmemişti.

Hızla kolidorun boş olan kısmına doğru yürüdü.

Telefonu eline alıp numarayı çevirdi.

Telefondaki adam evet ufuk alaz ağa öldü mü?

Ufuk etrafını kontrol etti: kurtuldu alaz senin yapacağın iş bu kadar olur anca .

Bide elimden kurtulmaz diyordun.

Telefondaki adam hemen kapattı telefonu.

Ufuk telefonu cebine koydu . Arkasına döndüğü sırada yediği yumruk ile yere düştü.

Yerden kalktı ona kimin vurduguna baktı.

Sinirli sesiyle ne yaparsın azad durduk yere?

Azad ufuk'u tuttuğu gibi duvara geçirdi. Kolunu ufuk'un boynuna dayadı.

Alaz'i kim öldürmek ister? Azad in deliye dönen gözleri ufuk'un üstündeydi.

Ufuk yutkundu sen ne diyorsun azad ağa ben bişey bilmem?

Azad ufuk'un boynuna bastırdı. Ufuk'un nefesini kesti.

Söyle yoksa olan sana olur ?

Azad kolunu geri çekti biraz . Ufuk nefes aldı. Zor aldığı nefesi ile Soner Emirdağ dedi.

Azad eliyle ufuk'un çenesinden tuttu.

Soner ne ister alaz'dan?

Ufuk gözlerini kapatıp açtı.

Bilmiyorum onu ona sor.

Azad ufuk'un yüzüne yumruk attı. Arkasını dönüp çıktı hastaneden.

Arabasına bindi son hızla çıktı hastaneden.

******

Ferhat alaz'i normal odaya geçirdi. Henüz uyanmamisti. Ama iyiydi.

Zelal hanim Zilan ve sahra girip alaz'i gördü.

Hevin hazar'in yanına geldi: hazar senden son bişey daha istesem olurmu?

Hazar yüzündeki gülümseme ile hevin'e getirdi gözlerini.

Başımla beraber yengem buyur.

Hevin alaz'in yanına girmeden hazarla birlikte dışarı çıktı.

******

Azad son sürat kullandığı arabasını Emirdağ konağının önünde durdurdu.

Kapıdaki adamı geçip konağın kapısından içeri girdi.

Bütün ofkesiyle Soner diye bağırdı.

Yukarıda terasta oturan Soner hızlı adımlarla indi aşağıya.

Soneri karşısında görmesiyle azad direk kafasını geçirdi soner'e .

Korumalar silahlarını azad a doğrultmus bekliyorlardı.

Soner düştüğü yerden kalktı.

Azad nerde olduğunun farkına var sen kim oluyorsun da gelip benim konağımı basıyorsun?

Azad belindeki silahı ni çıkarıp soner'in çenesinin altına dayadı.

Emirdağ'larin psikopat ağası soner . Eğer bı daha alaz'a dokunduğunu duyarsam ecelin olurum senin ulan it soyu.

Soner alaycı bir tavırla konuştu: kardeşine sahip cikamamişsin gelip burda kabadayılık taslarsin ağa.

Azad silahını bastırdı. Soner'in canı yanmıştı.

Lan pezefenk o milanlar ile benim aramda olan sen ne karisiyorsun?

Soner güldü: sen niye karisiyorsun o zaman ? Buda alaz'la benim aramda.

Azad silahının kabzası ile soner'in yüzüne vurdu. Kaşını yardı soner'in.

Sıkıyorsa dokun bı daha. Bende azad Eroğluysam senin ecdadını silerim.

Eğer bir daha ne kardeşime ne kocasına bı zarar verecek olursan seni bağırta bağırta gebertirim. İbret alem olsun diye konağının kapısına asarım leşini.

Azad soner'i geriye doğru itip arkasını döndü. Kapıya doğru ilerledi. Arkasından gelen silah sesiyle durdu.

Soner silahını çekmiş azad a nişan almıştı. Azad silahını çekmeden tekrar duyduğu sese döndü.

Konağın kapısından önce Yusuf arkasından adamları girdi .

Adamsan bı kurşun daha sık lan.yusufun gürler sesi yankılandı Emirdağ konağında.

Soner tam ateş edeceği sırada. Hakkı Ağa'nın sesiyle durdu.

Hayırdır ağalar bu ne gürültü böyle?

Bisey yok bav azad la Yusuf ağalığımı tebrik etmek için gelmişler.

Dedi Soner kin dolu bakışları azad'ın üstündeydi.

Hakkı ağa farketmiş ti Soner yine bişey yapmıştı belliki.

Hosgelmissiniz ağalar.

Yusuf öfkeli bakışları soner'in üstündeyken konuştu.

Hakkı ağa oğluna sahip çık yoksa ikinci kez evlat acısı yaşarsın.

Yusuf ve azad çıktılar konaktan. Azad sağolasın Yusuf . Sen nerden öğrendin geldiğimi?

Yusuf silahını beline koydu. Hastanede bizim aşiretten ufuk ve seni tartışırken görünce bana gelip söylediler. Bende arkandan geldim.

Bu manyak tan başkası yapmazdı zaten böyle bir şeyi.

******

Alaz uyandı. Gözlerini açar açmaz da hevin'i sordu.

Sırayla herkes alaz'in yanına gelip geçmiş olsun dedi.

En son dayanamadi alaz artık.

Sahra hevin nerde?

Hazar abimle dışarı çıktılar gelirler birazdan.

Bu sırada Yusuf ve azad da geldi. Once Yusuf sonra azad gelip alaz la konuştu.

En son hevin ve Hazar da geldi.

İlk önce Hazar girdi içeri. Alaz hevin'i istiyorum deyince Hazar çıktı odadan.

Erken çıktın abi?

Hazar gülümsedi.

Abim yengemi istiyor. Çıkmadım kovuldum.

Hevin elindeki ile birlikte girdi içeri. Elindekini masanın üzerine bırakıp gidip alaz'in boynuna sarıldı.

Alaz hevin'i görmesiyle gözleri parladı.

Güzelim benim . Sen çok mu korktun?

Hevin daha çok sarıldı alaz'a.

Beni bırakıp gidiyorsun sandım.

Alaz hevin'in alnından öptü.

Gülümsedi.

Sen kal dersin ben seni bırakıp gidermiyim hiç?

Hevin'in yüzü kızardı.

Sen duydun mu?

Alaz hevin'in elini sıkıca tuttu.

Rüya gibi ama gitme dediğini duydum.

Hevin'in tekrar sarıldı alaz'a. Bırakmak istemiyor du onu.

Derince bir nefes aldı. Sakın bırakma beni, sen benim güneşim sin beni karanlıkta bırakma sakın.

Alaz'in bütün ağrıları dinmis sanki yeniden doğmuş gibi olmuştu.

Hevin'in sözleri onun için nefes ti.

Alaz'in gözü masanın üzerinde duran saksıya takıldı.

Masa da ki ne göçmen kızı?

Hevin kalktı masadaki saksıyı alıp geldi.

Bak canım bu gül fidanı. Sen bana almıştın ya o solar ölür. Bende onun için bunu aldım.

Sen iyileşince beraber dikeriz bahçeye olmaz mı?

Alaz hâlâ hevin'in canım demesinde kalmıştı.

Kocaman bir tebessüm etti hevin'e.

Olur . Sen iste yeterki olmayanı oldururum ben.

Alaz sol kolundan yara almıştı. Kafası sarılıydi.

Akşam Hazar herkesi eve götürdü.

Saat 8 olmuştu. Azad hâlâ hastanedeydi eve gitmemiş alaz'in başını bekliyordu.

Alaz hastane yemeklerini yiyememisti. Hevin ve Hazar alaz a yemek almak için dışarı çıktı.

Azad alaz'in karşısına oturmuş bekliyordu.

Alaz yataktan doğruldu.

Soner'in konağını basmissin?

Azad derin bir nefes aldı.

Senin kaza yapmana sebep oymuş. Vurup öldürmedigime dua etsin.

Alaz gülümsedi sağ elini azad da uzattı. Azad da elini uzattı .



(Şekil bu.)

Sağol abi.

Alaz'in abi demesiyle azad dudağının kenarından gülümsedi.

Ne abi be alt tarafı senden iki yaş büyüğüm.

Alaz gözlerini azad a doğrulttu.

Abim olsa senin gibi olsun isterdim.

Azad ayağa kalktı pencereden dışarı baktı. Ellerinde poşetlerle gelen Hazar ve hevin'i gördü.

Sana iyi bir haber vereyim ister misin?

Alaz yatağını doğrulttu biraz.

Söyle abi.

Azad arkasını döndü. Alaz'a doğru ufak bir kahkaha attı.

Millet arayıp bulamaz benim beleş ten kardeşim oldu.

Alaz da gülümsedi.

Hani evlendiginizi öğrendiğim gün çiftliğe geldiğimde bişey demiştin bana.

Alaz anlamayan bakışları ile bakıyordu azad a.

Ben o gün bir çok şey söyledim . Hangisini söylüyorsun?

Azad gözlerini alaz'in yüzüne getirdi.

Benim sevdam beni hiç sevmeyecek demiştin ya.

Alaz'in yüzü düştü hemen.

Evet abi.

Bu kadar kısa zamanda ne yaptın bilmiyorum ama hevin sana tutulmuş.

Ne kadar çok ağladı biliyor musun? Sana bişey olmasından çok korktu.

Alaz gözleri parladı.

Bişey diyemeden Hazar ve hevin de geldi.

Alaz hazar ve azad a eve gitmelerini söyledi.

Azad kapıdan çıkmadan geri geldi alaz'in yanına.

Sana bişey söylemem lazım.

Alaz gözlerini başında duran azad a kaldırdı.

Evet abi .

Azad sıkıntılı bir nefes aldı.

Cevat amcam tahliye olacak.

Alaz'in yüzü düştü biraz. Sonra karşısında ona bakan hevin le göz göze geldi.

Çıksın abi söyle isterse Kars'a gelebilir.

Kan davası bitti. Milanlrdan kimse ona bişey yapmaz.

Alaz ağrıyan kolunu düzeltti.

Hazar herkese söyle kimse Cevat Eroğlu'na bişey yapmayacak.

Konaktakilere de söyle haberleri olsun.

Azad ve Hazar hastaneden çıktı.

Hazar konağa geldi. Zelal hanim akşam kahvesini içiyordu.

Hazar derince bir nefes aldı.

Zelal hanim in karşısına geldi.

Dayê Cevat Eroğlu tahliye oluyormuş. Haber ver dedi abim.

Zelal hanim hazar'in ağzından Cevat Ağa'nın adını duymasiyla elindeki fincanı sıktı.

Tamam oğul sen git dinlen.

Zelal hanim içini saran korkuyla odasına geçti.

Haté yi susturmustu ama Cevat ağa bütün olanları anlatırdı alaz'a.

Hele de Hazar olanları öğrenirse yıkılır di.

Hazar Milan değil de Eroğlu olduğunu ogrenmemeliydi.

*****

Alaz yemeğini yedi. İlaçlarını aldı.

Hevin koltuğu yatmak için düzeltmeye başladı.

Alaz yaptığın sol tarafına doğru kaydı.

Göçmen kızı.

Hevin alaz'in sesiyle ona baktı.

Beraber uyuyalım.

Hevin gülümsedi sonra yaralı olduğu aklına gelince durdu.

Olmaz yaralisin sen. Canın yanar.

Alaz hemen dudağını buzdu.

Ama ben sensiz uyuyamam ki.

Hevin alaz'in burnundan öptü.

Çocuk gibi davranma alaz ağa. Yaralisin diyorum sana.

Alaz kaşlarini çattı.

O zaman küserim sana konuşmam.

Hevin sesli güldü.

Ufacık bir çocuk gibisin.

Tamam benim boyu büyük kendi çocuk ağam.

Alaz kocaman gülümsedi. Sağ kolunu kaldırdı.

Hevin yavaşça gelip alaz'in koluna yattı. Elini göğsüne koydu.

Alaz hevin'in kokusunu içine çekti. Başından öptü.

b

enim güzel karım. Sen bana yara değil anca derman olursun.

Canımı yakmaz yarama ilaç olursun.

Hevin başını alaz'in yüzüne getirdi.

Sen benim karanlığıma doğan güneşsin. Hayatımın ışığı umudumsun alaz ağa.

İkiside birbirine sıkıca sarıldı.

Onlar kendilerini uykunun huzurlu kollarına bıraktılar.

*******

Cevat ağa olanları anlatirmi?

Zelal hanim engellemek için ugrasirmi?

Alaz öğrenirse ne yapar?

Hazar Eroğlu olduğunu öğrenince ne olur?

Evet bölüm burada biter arkadaşlar beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın teşekkür ederim ❤️❤️❤️

Görüşmek üzere ❤️❤️❤️❤️❤️❤️