Yeni Üyelik
6.
Bölüm
@su_izi

Selam arkadaşlar.

 

Öncelikle yine ve yine ne kadar yapmak istemiyor olsamda açıklama yapacağım.

 

Dijvar tam olarak pislik ve manyak bir karaktere sahip.

 

Geçen bölümdeki bir sahne için demediginizi birakmadaniz ya hayır anlamadığım biz bu benzeri şeyleri dizi olunca izliyoruz sıkıntı kitap olması mı?

 

Bildiğim kadarıyla kimsenin başına silah dayamadim. Okumak zorunda değilsiniz.

 

Neyse uzatmak istemiyorum...

 

Hadi başlayalım ❤️

 

************

Günler haftalar geçiyor dijvar idâl'e alisiyordu.

Kokusundan bile tanır olmuştu onu.

İdâl ise hâlâ nefret ve öfkeyle karşılık veriyordu ona.

 

Dijvar kendine itiraf edemediği duyguyu yaşamaya başlamıştı.

farketmeden kalbine almış olabilirmiydi onu?

 

Aklında ise sürekli yankılanan sorular vardı.

Elif'i unutmak istiyormuydu?

O Elif'i unutsa bile idâl sürekli serhad'i seviyorum diyordu bir olup mutlu olmaları mümkün olurmuydu?

 

Dijvar sabah uyandigi zaman idâl'i yanında gorememisti. Neden bilinmez içi bir garip olmuştu.

 

Saatte baktığında 9'a geliyordu. Kalkıp üstünü giyinip rutin işlerini halletti.

Aşağıya indiği sırada gelen sesler ile kaşları catildi.

Yenge burdayım. Diye gülerek bağırıyordu asil.

Hadi yenge ama seni bekliyoruz. Dedi hevi kikirdayarak.

 

Dijvar merdivende durmuş aşağıda oyun oynayan kardeşleri ve karisini izlemeye dalmıştı.

Lorin'in gel işareti ile aşağıya inmişti.

Hevi kolundan tutup oyunun içine çekmişti onu.

 

İdâl gözleri bağlı gelen sesler doğrultusunda yakalamaya çalışıyordu.

Dijvar elleri cebinde ileri geri gidiyor ses etmeden duruyordu.

İdâl en son sevinçle tutmuştu onu.

Sevinçle açtığı gözleri dijvari görmesi ile yerini hüzne bırakmıştı.

 

Evet sıra abimde. Dedi hevi göz bağını alıp dijvara uzattı.

Dijvar gözlerini bağladı. Herkes kacismaya başlamıştı. İdâl ise köşeye geçmiş ona dokunsun istemediği adamla oyun oynamak dahi istemiyordu.

 

Dijvar durmuştu. Biraz durdu. Sonra idâl'e doğru adimlamaya başladı. İdâl yavaş adımları ile yer değiştiriyor dijvar ise onu takip ediyordu.

 

Hevi ve lorin köşede durmuş dijvari izliyordu.

Abim yengemle oynuyor galiba . Dedi hevi elini çenesine koymuş duruyordu.

Abla abim niye bizi yakalamiyor? Dedi asil dudak büzerek.

 

İdâl en son duvara yaslanmis ti kaçacak yeri kalmamıştı.

Gözlerini kapatmış duruyordu.

Dijvar gözlerini açmış hafif tebessüm ettiği yüzü, nefret ve öfke dışında sevgiyle bakıyordu.

 

Kokundan nerde olsan bulurum. Sesi hafif güler gibiydi.

İdâl gözlerini açmış sinirle bakıyordu dijvara.

Ben kokumu degistiremem ya sen burnunu tıka dijvar ağa. Sesi sertti.

 

İdâl hızla uzaklaştı. Masanın hazır olduğu dama doğru adımladi.

Kolaysa yapsana onu. Dedi burukca gülümseyerek.

 

Ah dijvar ah o kadar acı çektir sonra gel kokundan tanırım de . Boynuna sarılır oda hemen. Dedi kendine ettiği sitemi ile.

 

Masa ya toplanmıştı herkes. İdâl ve asil eğlenerek yiyor herkes onların bu kadar iyi anlaşmasından mutluluk duyuyordu.

Yarın akşam idâl ide götürecek misin oğlum?

Haydar Ağa'nın sözü ile dijvar kaşlarını çattı.

 

Yok bav. Orası ona göre değil. Hem klasik dans falan bilmez o . Koluma takıp da gidemem. Dedi gür sesiyle.

 

Bende senle gitmeye meraklı değilim dijvar ağa.

İdâl sert bir şekilde söyleyip durmuştu.

 

Rizgar sinirle bakıyordu abisine.

Abisinin öküz ve gaddar oluşu bir yana yengesine söylediği sözleri yaptığı davranışları hazmedemiyordu.

Dijvar ve Haydar ağa beraber çıkmıştı.

İdâl asil ile oynamış öğleye doğru dama çıkmış golgeligin altında oturuyordu.

Rizgar hızla gelip yanına oturdu .

Yenge.

Sertti sesi.

 

Söyle rizgar. Sert sesine karşılık sevecen di sesi.

Yarın sende gideceksin davete.

İdâl anlamayan bakışlarını rizgar a getirmis bakıyordu.

 

Rizgar bacağını kıvırıp üstüne oturdu idâl'e dönüp konuşmaya başladı.

Yenge abim öküz,odun,gaddar hadi onu biliyorum da sen niye ses etmiyorsun?

İdâl kaşlarını çatmış anlamıyorum der gibi bakıyordu.

 

Yenge abim sana ne yaparsa sen daha fazlasını yap yap ki senin ondan daha üstün olduğunu anlasın.

 

İdâl dikkat kesilmiş dinliyordu rizgari .

O hödük doğru söylüyor ama ben dans etmeyi bilmiyorum ki.

Dedi dudaklarını buzup.

 

Ben sana ogretirim. Yarın akşam sende geleceksin yengem.

Dedi ayaklanmış müziği açmıştı bile .

Elini idâl'e uzattı.

Yengecim bu dansı kardesinize lutfedermisin?

İdâl gülüp ayağa kalktı.

 

Bak yengem kendini bana bırak.

İdâl gözleri ile rizgar'in ayaklarını takip ediyor ona uyum sağlamaya çalışıyordu.

 

***********

Dijvar fabrikaya gelmişti. Ciwan ve ağit de gelmişlerdi. Acı çeken dijvarin olmayışı agit ve ciwan'i gulumsetiyordu.

Nasılsın bro? Dijvar ona bakan Ciwana döndü..

İyiyim bro sen nasılsın?

 

Lan biz hergun görüşüyoruz ya ne bu ciddiyet. Dedi ağit sırıtarak.

 

Ben yengeyle aranız nasıl diye soracaktım ağit biraksaydin. Ciwan'in sesi sitem doluydu.

 

Dijvar derin bir nefes alıp arkaya doğru yasladı başını.

Bilmiyorum.

Ağit ve cîwan birbirine bakıp gülümsedi.

Ne bilmiyorsun bro ? Ağit in sert micazi ile sordugu belliydi.

 

Kapılıyorum ona. Dijvar duraksadı. Gözlerini kapatıp burnunun direğinde yine aynı kokuyu hissetti.

 

Ben güldüğünde çiçekler açan, gözleri sevgiyle bakan,sesini aradığım,kokusuna bağlandığım ona yenik düşüyorum.

 

Yüzünde oluşan sırıtma ifadesinden habersiz.

Yenge ne düşünüyor peki?

Ağit in sorusu yüzündeki gülümsemeyi yok etmişti.

 

O hala serhad'i seviyor. Ben onun sadece nefretine layiğim.

Dediğinde boğazına bir yumru oturmuştu sanki.

 

Bide yaptıklarını öğrense hiç de sevmez seni bro ?

Dedi Ciwan keskin sesiyle.

 

Haklıydı serhad'a yaptıklarını öğrenirse onu hiç affetmezdi.

 

Peki serhad'in yaptıklarını öğrenince onu affeder miydi?

 

Ne güzel teselli ediyorsun bro? Dijvarin sesi sert ve uyarıcı idi.

 

Derdim teselli etmek değil zaten doğruları söylemek...

Ciwan'in sesi hem sert hem keskindi.

 

Ciwan haklı bro. Seninde yaptığın da tam bir şerefsizlik ama..

Dedi ağit olduğu yerden kalkmış ellerini cebine sokmuştu.

 

Tamam bende biliyorum yaptığım seyinde farkındayım yeter .

Yüksek sesle konuşmuş masadaki telefonu alıp çıkmıştı sinirle.

 

*********

Rizgar akşama kadar baya bir öğretmişti idâl'e dans etmeyi. En azından yarın akşam için hazır denebilirdi.

Rizgar olmuyor vallahi . Canım çıktı artık.

İdâl oturmuş kendine kızıyordu.

Oldu kızım sen merak etme .

Zerda Hanım'ın Sevgi dolu sesi gelmişti bir den .

İdâl olduğu yerden kalkmıştı.

 

Biraz da yarın çalışırsınız olur . Hem çok çabuk öğrendin sen .

Zerda Hanım'ın söyledikleri ile rizgar derin bir oh çekmişti.

 

Diyorum anlamıyor yengem beni yadé. Oldu diyorum yok deyip endişe ediyor sadece .

Dedi rizgar sedire uzanmış başını yadésinin dizine koymuştu.

Rizgar haklı kızım vallahi oluyor.

Hem dans işi sende kıyafet de benden .

Dedi göz kırparak.

 

Kapının açılmasıyla dikkat kapıya verilmişti ki dijvar geldi içeri.

Sen odaya git kızım geldi bizim deli. Zerda hanım in sesiyle idâl ve rizgar gülmüştü.

 

İdâl iyi geceler deyip dijvardan önce girmişti odaya. Bide nerdeydin niye gelmiyorusun faslını cekemezdi.

 

Arkasından dijvar da girmişti içeri. İdâl kıyafet alıp banyoya girmek için hamle yaptı. Dijvar başını giyinme odasının kapısına dayamış idâl'i izliyordu.

 

Beni hiç sevmezmisin?

Sesi kırgın ve üzgündü.

 

İdâl duyduğu ile dijvara dönmüş hüzün dolu gözleriyle bakıyordu ona.

Sevmem.

Sen benim hayatıma vurulan pranga koluma takılan kelepçe dışında bişey degilsin.

Sesi sertti.

 

Kıyafetleri eline alıp adımladi. Dijvarin kolunu tutmasıyla durup ona baktı.

Ben ne yaparsam yapayım sen hep serhad'i seveceksin demi?

Sinirlendiği belliydi sesinden.

 

İdâl yandan bir bakış attı. Dudağının kenarından gülümsedi.

 

Noldu dijvar ağa? Sevmem dediğin kıza aşık mı oldun? Ondan mı bu sorgu Sühal?

 

Dijvar idal'in kolunu bırakmış. Duyduğun şeyin doğruluğunu düşünmeye başlamıştı.

 

Gerçekten öyle mi olmuştu.

O kadar sevmem dediği kıza aşık olmuş olabilirmiydi?

 

***********

Sabah dijvar kahvaltı yapmadan çıkmıştı. Rizgar ve idâl akşama kadar dans a çalışmıştı.

 

Yemek akşam 19 da olacaktı. Dijvar 17 de gelmiş üzerini giyinmiş hazırlanmıştı.

Rizgar da gidecekti onunla . Dijvar avluda dört dönüyordu.

Hadisene rizgar kadın gibi hazirlanamadin gitti. Sesi sertti.

 

Abi sen çık ben Murad'a uğrayıp geleceğim. Diye bağırdı rizgar.

Saat geç oluyor deyip çıkmıştı dijvar.

 

Kızlar idâl'i hazırlamıştı. Mavi saten elbisesi at kuyruğu yaptığı saçları ve abrtmadan yaptığı makyajı ile muhteşem olmuştu.

 

 

Rizgar kapıda bekliyordu onu. Yengem hadi vallahi geç kaldık. Dedi sesi endiseliydi.

Zerda hanım ve Haydar ağa sedirde oturmuş idâl'i bekliyordu.

İdâl derin bir nefes alıp indi merdivenleri.

Elbiseyi Zerda hanım almıştı ama yırtmaçlı olması biraz garibine gidiyordu.

 

Maşallah benim kızıma. Dedi Haydar ağa gülümseyerek.

Bizim oğlan görsün bakalım şimdi. Dedi Zerda hanım sitemle.

 

Rizgar ve idâl birlikte çıktı.

Arabayı rizgar kullanıyordu.

Teşekkür ederim rizgar.

İdal'in sesine rizgar gülümsedi.

 

Ne teşekkürü yengem. İnsan hiç kardeşine teşekkür edermi?

İdâl gülümseyip başını yana doğru çevirmişti.

 

Kardeşi varmiydi onun? Abilik kardeşlik görmemişti.

 

Rizgar otelin önüne gelince durmuştu.

Yengesinin inmesine yardım etmiş salonun kapısına kadar gelmişti.

Hazır mısın yengem?

Dedi rizgar abisinin tepkisini çok merak ediyordu.

İdâl başıyla onaylamisti.

 

Derin bir nefes almış ve adimlamaya başlamıştı.

Salon kalabalıktı. Ve herkes rizgar'in kolunda giren kadına dikkatle bakıyordu.

 

Bu da kim ne kadar alımlı bir kadın.

Dedi İstanbullu iş ortağı yavuz bey.

Rizgar değil mi yanındaki?

Dedi Antalya'dan gelen Harun bey.

 

Dijvar hızla dönüp arkasına bakmıştı.

Gördüğü ile boğazı dugumlenmis nefesi kesilmişti.

Rizgar evli olmadığına göre bu gecenin talihlisi belli oldu.

Dedi İstanbul gecelerinin çapkın iş adamı Kaan.

Ters bakışlarını kaan'a çevirmişti dijvar.

 

Karım o benim .

Dedi sesinin sertliği kaan'i dövmek ister gibiydi.

Rizgar ve idâl yanlarına gelmiş idâl ortakları ile tanışmıştı.

 

Kaan'in idâl'i süzen gözlerini çıkarmak ister gibi bakıyordu dijvar.

Dans müziği başlamış herkes dansa kalkmıştı.

Bu dansı bana lutfedermisiniz güzel hanım ?

Dedi kaan'in teklifi ile rizgar gülmüştü.

Çünkü dijvar alev saçan gözleri ile bakıyordu kaan'a.

Sizin gibi bir beye hayır demek olmaz.

 

İdâl dijvara bakış atmış kaan'in uzanan eline elini koymuştu.

Onlar dans etmeye başlamış dijvar ise dudaklarını kemirmeye başlamıştı.

 

Lan gidip alsana yengeyi Kaan gibi bir adama güven olur mu ?

Dedi Ciwan sinirle.

 

Dansın nerde bittiğini biliyorsun demi dijvar ? Ağit in sesi uyarıcı idi.

Dijvar anlamayan bakışları ile bakıyordu ona. Keza kaç kere dans etmişti ki.

Dansın sonunda kaan'in eli yengenin bacağında olacak .

Ciwan uyarmış gitmesi için koluna vurmuş dijvarin.

 

Dijvar hızlı adımlarla gelip kaan'in koluna koymuştu elini.

 

Dişleri arasından musadenle Kaan.

Dedi öfkesi soludugu nefesten belliydi.

 

Kaan idâl'i bırakınca bir anda kendine çekti idâl'i.

İdâl gülümsedi.

Noldu dijvar ağa kiskandinmi?

Dedi alayla.

Karimsin normal değilmi kiskanmam. Dediğinde idâl alayla güldü.

 

Dün akşam sorduğum soruyu tekrar edeyim mi?

Dedi idâl tehditkâri ses tonuyla.

Dijvar gözlerini kaçırmıştı. Olmamıştır olmayacakti.

 

O kadar olan şeyden sonra olmaması lazımdı.

 

Şimdiye kadar sen benimle oynadın dijvar ağa şimdi sıra bende .

Seslice güldü sonra.

Dijvar kendine çekti onu boynuna yaklaştı yutkunup bir nefes aldı.

Canını yakmak istemişti ama Kendi canı daha çok yanmıştı.

 

**********

Rizgar önden çıkmıştı. İdâl ve dijvar beraber dönüyordu eve.

İdâl uyumak üzereydi belliki yorulmuştu.

 

Biraz daha gittikten sonra idal'in uyuduğunu görünce arabayı durdurdu dijvar.

 

İdâl'e dönüp onu izlemeye başladı.

Ben kimim ve seni neden sürekli düşünüyorum ki?

Dedi ceketini çıkarıp idal'in üstüne örttü.

 

Yine o kokusu bir kokuya aşık olurmuydu insan?

Nefesini kesip kalbinin hızla atmasına sebep olurmuydu?

 

Dışarı çıkmış arabanın kaputuna sırtını dayamıştı.

Yaktığı sigarasını içiyordu.

Niye konağa gitmek istemiyordu?

 

Uyanınca nefretle bakmasindan korkuyor olabilirmiydi?

 

Gelen sesle ağaçların içine doğru göz gezdirmisti ama kimseyi gorememisti.

Sırtına yediği sert darbe ile yere düşmüştü.

 

Selam . Karşısında ki adam pis pis gülüyordu.

İdâl uyanmış arabadan inmişti.

Dijvarrr.diye bağırmış ti.

Kolundan tutan adamla irkililip çırpındı.

 

Bırak onu. Olduğu yerden kalkmaya çalışırken söylemişti.

Atılan yumruk darbesi ile tekrar düşmüştü yere.

 

Elimin acısını unuttun mu sandın güzellik.

Diyen adam idâl'i cekistirmeye başlamıştı.

 

Bırak beni bırak. Göz yaşları akıyor du . Arkasına döndüğü zaman üç tane adam dijvarin dövüyordu.

 

Lan şerefsiz bıraksana karımı.

Ağzından çıkan kanlar ile bağırmış ti.

Baygınlık geçirmek üzere gelmişti.

 

Sıkalım gitsin kafasına.

Dedi adam silahını çekmişti bile.

 

Bırak karısı biz de bu ona yeter .

Dedi attığı gülüşü ile uzaklaştı.

 

Dijvar dijvar . Hıçkırarak ağlıyordu idâl.

Kurtar beni.

Diye bağırdı en son kafasına aldığı darbe ile bayılmıştı.

 

Dijvar arkada kalmıştı. Yarı b

aygın halde dalmadan önce son sözü dokunmayın karıma. sözü bitmeden dalmıştı yediğin dayağın ardından.

 

***********

Evet bölüm burada biter arkadaşlar beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤️

 

Buraya kadar okuduysaniz vote yapmayı unutmayın teşekkür ederim 🥰

 

Bide yorum yaparsanız yazarinizdan mutlusu olmaz 🙂

 

Görüşmek üzere ❤️

 

 

 

Loading...
0%