@su_izi
|
Güneşin bile geceyi animsattigi günler geçer olmuştu. Dewran işkencenin en kötüsü ne maruz kalırken mihra onun yokluğu ile savaş veriyordu.
Mihra dewran için dua edip beklerken dewran onu unutmamak için dua eder olmuştu.
''deli kızım kalbime mühürdür "
Dewran'in sürekli tekrarı ona yeni yaralar ve ilaçlarla geri dönüyordu.
İki ayı aşkın süredir devam eden eziyet son bulmuyor ardı arkası kesilmiyor du.
Mihra adamlarını Irak'a göndermişti. O her yerde dewranı ararken dewran'in kendi memeleketinde alı koyduklarını bilemezdi.
Berfin doğum yapmış kara gözlü kara kaşlı kızı Melike doğmuştu.
Abisinin kendi kızı olsa koyacağım dediği ismi o kendi kızına koymuştu.
En azından bir iz bir anı kalmıştı ona. Bütün doğu konuşur olmuştu aynı şeyi.
Boran ağa gelinim kizimdir oğlumun emanetini kardeşine vermem deyip kestirip atmıştı gelen ağaları.
Lakin yinede ağalar hergun kapısını asindirir olmuştu.
Bu sırada gelen tek iyi haber ise dewran'in atının iyileşmesi olmuştu.
Kara'nin yaşama tutunması demek mihra için dewran demekti.
Unutulmayan yaşanmamış hikayelerinin hepsiydi dewran.
Umuttu, hayattı, aşktı,kocaydi,dunyaydi ve en güzeli baba olmasıydı belki de.
Dewran yok olan umutların yeşerdiği. Yeni hayalleri kurmasına sebep olandı mihra için herşeydi o.
Mihra çektiği fotoğrafları duvara asiyor tarihlerini ve saatlerini atıyordu.
Küçük notlar alıyor dewran dönerse diye tutuyordu notları.
Herkes yıkılır ayakta duramaz demişti onun için o ise herkese karşı durmuş kaynima nikâh kiymam deyip Urfa'yi yerinden oynatmıştı.
Behram ve rohat her yerde dewranı arıyordu. Kadir ve adar da aynı şekilde. Kenan desen nesi var nesi yok heba etmeye hazırdı bu uğurda.
Kenan in can dostu. Rohat'in kardeşi behram'in baba bildiği abisi kadir'in kan kardeşi adar'in hem eniştesi hem kayınbiraderi. Bir çok insan için ne çok şey ifade etmişti.
Ilgaz işkencenin en agirini yaptırıyor du ona. Tırnaklarını çekmiş vücuduna sayısız yaralar açmıştı.
Uzayan sakkaları çektiği eziyetine şahitti aslında. Verdiği ilaçlar yüzünden halüsinasyon görmeye başlamıştı artık. Kendi kendine konuşur hâle gelmişti.
Mihra yi unutmamisti ama ne kadar sağlıklı kalmıştı bilinmez. Ordan çıktığı zaman ne kadar iyi olurdu yada ordan çıkabilecek miydi?
Sabah başlamıştı. Arya ve asya büyümüş emekleyerek gezer olmuşlardı.
Behram ve rohat sabahın erken saatlerinde gelmişlerdi ferman'in yanına.
Mihra iş toplantısı deyip fazla önemsemedi.
Ne olacak bugün? Dedi Behram abisinin yokluğuyla uğraşırken bide herkes onlarla uğraşır olmuştu.
Bilmiyorum. Dedi Ferman sıkıntılı bir nefes alıp devam etti. En sonunda istedikleri olacak. Deyip durdu.
Gidelim toplantıya. Dedi rohat. Gitmeleri bişey değiştirmezdi biliyordu.
Gitsek ne diycez? Diye sertçe konuştu Ferman.
Abim yaşıyor gelecek bekleyin mi diycekti.
Abimin ağalığını alırlar bugün elinden. Dedi Behram ondan başkasının hükmü gecersizdi bu topraklarda şimdi ise.
Kim kimden alır ağalığı? Dedi mihra onun haberi olmadan.
Karnı büyümüş doğum yaklaşmıştı artık Fırat'ın doğması an meselesi iken yinede durmak yoktu.
Rohat, behram ve ferman birbirine bakıp duruyordu.
Size diyorum. Dedi mihra sert sesiyle.
Ferman ayağa kalkıp mihra'nin önüne geldi. Abimin yani aşiretimizin ağalağını alırlar bugün toplantı var . Dedi sıkıntılı nefesi ile.
Sizde burada toplanmış dedikodumu yaprsiniz. Dedi mihra gür sesiyle.
Gidip başlarına niye yikmazsiniz o toplantıyı. Diye gurlemisti resmen.
Hazırlanın gidiyoruz. Dedi arkasını dönmüş odasına doğru giderken.
Yedik fircamizi oturduk. Dedi Behram utanmış yerin dibine girmişti.
Ben dedim gidelim diye. Dedi rohat sitemle.
Mihra odasına gelmiş dewran'in silahını almıştı eline. Üstündeki "Çolak ağa" yazısı ile istemsizce akmisti göz yaşı.
Özel yaptırmıştı dewran silahları. Kendi silahına cm"Çolak ağa" mihra'nin silahına "deli kızım" yazmıştı.
Akan göz yaşlarını silip toparlandı. Oğlu bugün çok haraketsizdi. Babası gittiğinden beri haraketleri yavaşlamış ti.
Çantasını alıp silahını içine koydu. Aynanın karşısına geçip uzunca baktı kendine.
En büyük korkusuydu doğum yaptığı gün dewran'in yanında olamayacak olması.
Rohat, behram ve ferman aşağıya inmiş mihra'yı bekliyordu. Dila hanım ve boran ağa İstanbul'a gelmişti.
Dewran'in ölüm haberi boran Ağa'nın kalbini zayiflatmis çok yormustu artık çalışmıyor durmak için gün sayiyordu. İstanbul'daki bir doktor için gelmişlerdi. İkinci bir acıyı ne kaldiramazdi kimse.
Mihra yavaş adımları ile geldi yanlarına. Kapıdan çıkıp arabaya bindi.
Sıkıntılı zorlu bir yolculuk başlamıştı. Dewran'in ağalığını kimse alamaz di.
************ Doğunun dört bir yanından ağalar gelmişti toplantıya.
Hem Urfa hem de doğu hükmü kime verilecekti?
Kadir Kenan ve adar mecburiyetten gelmişti. Welat ise rahat durmayacağı elinin altında hazır tuttuğu silahından belliydi.
Bilirsiniz niye toplandigimizi. Dedi kirban asiretinin ağası.
Biliriz lakin dixeri aşiretin den kimse yokken karar almak ne kadar doğrudur. Dedi burukan asiretinin ağası.
Gelselermis. Dedi akın ağa.
Dewran Ağa'nın ölümü hepimizi üzdü lakin karar bellidir. Dedi yılmaz aşiretinin genç ağası.
Hem doğuya hem Urfa'ya hükmedecek yeni ağa gerek. Dedi Ilgaz.
Yaşadığını bildiği onu alikoydugu halde ağalığını isterdi onun.
Kim ister ağalağı? Diye yüksek bir sesle sormuştu medâl. Belli etmese de kendi de isterdi bu gücü.
Siz ne hakla böyle bir şey yapacak cesareti kendinizde bulursunuz ağalar? Diye bagirirak girdi içeri mihra.
Deli hanimağaydi o herkese nam salan adıyla bile titreten Urfa'nın deli hanimagasi.
Küçük büyük demeden kalkmıştı herkes ayağa karşısında gösterdiği saygıyı görmek isterdi.
Selam verip boş olan dewran'in baş köşedeki yerine oturmuştu.
Sağına ferman sol tarafına rohat ve behram oturmuştu.
Oluşan sessizlik bozulacak gibi değildi yine o korkuyu salmisti içlerine belliki.
Konussaniza ağalar. Diye kükredi mihra.
Dewran ağa ölmüştür. Dedi kurban aşiretinin ağası bir nefeste.
Eeeeeee. Diye sordu mihra baskılı sesiyle.
E si yeni ağa gerek. Dedi izol aşiretinin ağası.
Mihra derince ve sabırla nefes aldı. Alev saçan gözlerini kapatıp açtı nefesini ve öfkesini kontrol altına soktu.
Peki kimi düşünürsünüz dewran Ağa'nın yerine? Dedi gözünden akmak için çabalayan göz yaşını içine vererek.
İzol Aşiretinin ağasi yiğit ağa. Redkan aşiretinin ağası akın ağa. Yada soydan aşiretinin ağası cihan ağa. Dedi yaşlı ağa Hamit.
Mihra alayla güldü. Gözlerini ağaların üstünde gezdirdi. Demek adaylar bunlar. Dedi olduğu yerden kalkmış ağaların ortasına gelmişti.
İki karısına söz geciremeyn yiğit ağa. Kızını kuma diye ferman'a veren sonrada Sıla'nın bebeklerini öldürsün diye emir veren akın ağa. Uyuşturucudan başını kaldırmayan cihan ağa demek. .dedi yüzünün aldığı şekilden bişey yapacağını belliydi.
Adar yerinden kalkmak istemiş ti ama kadir müsade etmedi.
Silahını çıkarıp akın ağayı yiğit ağayı ve cihan ağayı ayaklarından vurdu.
Bana bakın herkes ayağını denk alsın. Dedi öfkesi dinmiyor öldürmek için hazır bekliyordu.
Ağa yoksa hanım ağa vardır. Asiretimden ağalığı alacak olanın kafasına sıkarım. Dedi havaya iki el ateş etmiş ti ardından.
Karınina giren sancıları artmış yinede dewran'in karısı herkesin içinde acı çekiyor dedirtmemek için ayakta duruyor belli etmiyordu.
Bir daha sakın arkamızdan iş cevireyim demeyin yoksa hepinize kan davası sayar hepinizi kurşuna dizerim.
Dewran Ağa'nın deli kızı yine yapmıştı yapacağını. Dewran'in ölümünü fırsata cevirmek isteyen herkese haddini bildirmişti.
********* Akşam olmuş Ilgaz konağa geri dönmüştü. Ağalık isteyecekti ki mihra'nin toplantıyı basması sonucu hayalleri suya düşmüştü.
Senin bu karın tam bir baş belası. Dedi elindeki demiri almış dewran'in karşısına otururken.
Dewran gururla gülümsedi. Noldu ağalığı vermediler mi sana ? Dedi alayla.
Senin o karın milleti vurmasaydi almıştım. Dedi sesi öfkesini yansıtırken.
Beni sakın sağ bırakma yoksa seni Midyat çarşısında sallandiririm. Dedi dişlerini sıkarak.
Ilgaz demiri dewrana vurmaya başladı.
Kollarına bacaklarına vurmuştu. Zorla verdiği uyuşturucu ile kendinden geçmesine sebep olmuştu yine.
Mihra. Diyordu yine dewran aylardır unutmamak için dua ettiği karısını deli kızını sayılıyordu yine.
Lan. Diye bağırdı Ilgaz . Dewran'in aşkı onu çileden çıkarıyordu.
Silahını çıkarıp dewran'in başına dayadı. Artık bitti. Dedi ve silahıni çektiği sırada onu değil arkasındaki başka bir silahın sesi gelmişti.
Bacağına sıkılan kurşun ile acıyla inledi Ilgaz.
Ulan it. Dedi adam üzgün ve sinirli sesiyle.
İlgaz'ı bırakıp dewranı çözdü. Ağam affet. Dedi kırgın ve yalvarır sesiyle.
Bu sefer ölmüştü Ilgaz oda biliyordu.
******** Mihra yatağına uzanmış ilerleyen saatlere rağmen uyumamış sancıları artmış tı.
Gece 2 ye gelmek üzereydi. Sancıları çoğalınca zorla kalkıp odadan çıkmıştı.
Yavaş adımları ile Sıla'nın kapısına gelmiş kapıyı vurmuştu. Ağrıya dayanamamış kapının önüne oturmuştu.
Sıla kapıyı açmış mihra'yı yerde görünce paniklemisti. Kardeşim iyimisin? Dedi endişe ile.
Ferman koş ferman. Diye bağırdı.
Ferman hızla kalkıp gelmişti kapıya. Yenge yenge. Dedi panikle.
Hastaneye gitmemiz lazım. Dedi sıla.
Ferman eğilip mihra'yı kucağına aldı. Sabret yengem sabret. Dedi içi yanmıştı bu gece bir kez daha onun yerinde abisi olmalıydı.
Sıla hazırladıkları bebek çantasını alıp geldi.
Ferman hızla arabayı çalıştirmış hastanenin yolunu tutmuştu. Yolda kağanı arayıp haber vermişti ona.
Hastaneye geldiklerinden kağan hazır bekliyordu kapıda Ferman mihra'yı alıp getirilen sedyeye koydu.
Dewran. Diye sayılıyordu mihra oğlu doğuyordu ama yoktu yanlarında.
Derin nefes al yenge. Dedi kağan hızla yürürken.
Sancılar hızlı ve ard arda mı geliyor? Dedi .
Evet çok sık. Dedi mihra inleyen sesiyle.
Merak etme yenge derin nefes al ve sakin kal.dedi kağan gelen doktora döndü.
Yenge Elif hanım giricek doğuma. Dedi mihra'nin çığlıklarına karışmıştı sesi.
Nts cihazına bağlayın bebeğin kalp atışlarını dinleyelim. Dedi Elif hanım eldivenlerini giyerken.
Eldivenlerini giyip ilk muayenesini yaptı. Açılma 5 cm . Dedi yanındaki hemşireye bakarak.
Ultrason cihazını yaklastirin. Dedi eldivenleri çıkarmış elini yıkarken.
Jeli sürmüş cihazı karnında gezdirmeye başlamıştı.
Allah kahretsin. Dedi fark etmeden sesli söylemişti.
Bir sorun mu var . Dedi mihra dewrandan sonra oğlunu kaybederse dayanamazdi.
Form imzalatin eşine sezeryan yapacağız. Dedi cihazı bırakmış dağınık olan saçlarını toplarken.
Eşim yok. Dedi mihra istemeden akan göz yaşları alıp götürmüştü acısını.
Doktor kalmış duraksamisti nasıl unutmuş olabilirdi. Ameliyathane ye alın geliyorum. Dedi kapıya doğru giderken.
Koşarak ferman ve Sıla'nın yanına geldi. Sezeryan için imza lazım. Dedi nefes nefese kalmıştı.
Biz verelim ben kayniyim. Dedi ferman endişe ile .
İzniniz var demi . Diye tekrarladı doktor.
Evet . Dedi ferman ve sıla ikisi birden.
Niye sezeryan normal olmazmı. Diye sordu kağan.
Kordona bebeğin boynuna dolanmış. Dedi Elif hanım.
Sen formu imzalat benim geri dönmem lazım. Deyip hızla uzaklaştı.
Ameliyathaneye alınmıştı mihra . Lokal anestezi ile belinden aşağısı uyusturulmustu mihra'nin.
Aldığı neşter ile ilk kesiği atmıştı doktor.
Devam etmiş yavaş yavaş ilerleyip bebeği çıkarmıştı.
Mihra gördüğü simsiyah saçlı oğluyla gülümsedi.
Aglamadi. Dedi evet sesi çıkmamıştı.
Doktor kordonu kesmiş yüzünü temizledi ama hâlâ aglamamisti.
Ayaklarından çevirip poposuna doğru iki tan küçük tokat attı.
Bir anda ameliyathane gür bebek sesiyle yankılandı.
Mihra ameliyathaneden çıkartılıp normal odaya alındı. Hemşire bebeğin kontrollerini yapıp getirecekti.
Nerde kaldı? Dedi mihra heyecanı içine sığmaz olmuştu.
Gelir şimdi. Dedi sıla oda farksızdı.
Bu sırada kapı açılmış içeri küçük beşiğin içinde bebekle hemşire girmişti.
Ama çok tatlı. Dedi ferman.
Yumoş yumoş . Dedi sıla gülen yüzüyle.
Alabilirmiyim. Diye sordu mihra kokusunu içine çekmek istiyordu.
Hemşire bebeği alıp mihra'ya uzattı. Çekinerek yavaşça aldı kucağına.
Kaşı gözü gülüşü bile babası gibiydi Fırat in. Kokusu bile babasıyla aynıydı.
Çok küçüksün. Dedi mihra huzur nefes ogluymus meğer .
Ferman çok durmamış çıkmıştı odadan. Sıla anlamıştı oda çıktı arkasından.
İyimisin Ferman? Dedi sıla biliyordu abisini özlemiş yokluğu canını yakmıştı yine.
Abime benziyor. Dedi gözünden akan bir damla yaşı silerken.
Birini aldı birini verdi rabbim. Dedi ferman'in omzuna başını koyarken sıla.
Mihra uzunca baktı oğluna.
Bak oğlumuz doğdu çavreşamın nolur artık gel. Dedi içine kaçan sesiyle.
Oğlunun alnından öptü.
Sen dewran Ağa'nın oğlusun. Dedi sesi titrerken.
baban benim heseyimdi. Kalbiyle adaletiyle asaletli Çolak agasiydi. Dedi oğluna sıkıca sarılırken.
Mihra tek başına doğum yapmış dewran en güzel günü kaçırmıştı.
Uzakta kalmış yaşanmamış hikayeler bırakmıştı. |
0% |