Elif Sıla'dan

Karargaha giderken Yiğit'in bana aldığı poğaçaları da bir yandan yiyordum.

Hayır neden böle düşüncelisin ya neden girme aklıma işte girme , ben ne güzel bir raya oturmuştum kendimi iyiydi böyle of of diye yakındım.

Yakınmamla beraber poğaçanın soluk boruma kaçması bir oldu. Bir kaç öksürmeyle rahatlamayınca hemen sağa çekip durdum. Dörtlüleri yaktıktan sonra torpido dan su alıp içtim. Bir kaç öksürmeden sonra kendime gelince tekrardan yola koyuldum.

Allah çarptı işte Elif minnet duyacağın yerde yakınıp duruyorsun sen hak ettin kızım bunu dedi iç sesim bende hak verircesine kafamı salladım.

Karargaha varınca girişten geçip arabayı otoparka bıraktım. Sonra hızlıca bekleme odasına yöneldim.

Kata çıktığım gibi Ömer'in önümde bitmesi bir oldu.

"Eğitim var Elif 5 dakikaya parkurda ol"

"Tamamdır geliyorum" diyerek odama yöneldim spor takımını üzerime geçirdikten sonra saçlarımı tepeden toplayıp ördüm. Ve hızlıca parkura yöneldim.

Yüzbaşı da geldikten sonra Dikkat! diyerek hazır ola geçtik.

"Hazır ol!"

"Rahat!"

"Koşuyla başlıyoruz 50 tur Sağa dön! Marş! Marş!" diyerek kışlanın etrafında koşmaya başladık.

"Sibirya" diye bağırdı komutan

"Emredin Komutanım" diye bağırdım en arkaya doğru

"Çok sessiz oldu sanki ne diyorsun"

"Seslendirelim komutanım" diyerek başladım. İlk ben ardından da bizimkilerin eşliğinde Alay Marşına başladım.

Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladı

Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladı

Al sancağı teslim etti, Allah'a ısmarladı

Al sancağı teslim etti, Allah'a ısmarladı

Boş oturma çalış dedi, hizmet eyle vatana

Boş oturma çalış dedi, hizmet eyle vatana

Sütüm sana helal olmaz, saldırmazsan düşmana

Sütüm sana helal olmaz, saldırmazsan düşmana

Arş ileri, marş ileri, Türk askeri dönmez geri!

Arş ileri, marş ileri, Türk askeri dönmez geri!

Yastığımız mezar taşı, yorganımız kan olsun

Yastığımız mezar taşı, yorganımız kan olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Ne şereftir ölmek bize bu güzel vatan için!

Ne şereftir ölmek bize bu güzel vatan için!

Yanar yürek yurt aşkıyla daima için

Yanar yürek yurt aşkıyla daima için

Yastığımız mezar taşı yorganımız kan olsun

Yastığımız mezar taşı yorganımız kan olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun

Marşlar eşliğinde koşumuz bittikten sonra hemen parkura yöneldik. Hızlıca halatla tırmanma parkurunu yaptıktan sonra engel üstü atlamaya yöneldim. Ardından kütükler arası sıçrayış , engel atlama , engel çıkma , denge koşusu , duvar tırmanma, engel atlayışı , sürünme , çukurdan çıkma , demir merdiven tırmanma, lastik geçişinden sonra parkuru tamamladım. Ardından mekik ve şınava başladım. Benimle birlikte diğer tim üyeleri başladı. Mekik ve şınavdan sonra barfiks demirlerine geçtik.

Yüzbaşı: Var mısın Elif ne kadar dayanacağını düşünüyorsun?

"Sizi zorlamak için elimden geleni yapacağıma emin olabilirsiniz komutanım."

"Herkes barfiks demirine 100 barfiks ardından dayanacağız bakalım kim ne kadar dayanacak"

"Emredersiniz"

"Emredersiniz"

"Emredersiniz komutanım"

"Emredersiniz komutanım"

dedikten sonra barfiks çubuklarına atladık. 100 barfiksi tamamladıktan sonra asılmaya geçtim. Kendimi yenilenmiş hissediyorum gerçekten de eğitim çok iyi gelmişti.

Aradan geçen 20 dakika sonrasında ilk bırakan Ahmet ti , onun ardından 30.dakikada Mustafa bıraktı.

Kerim, Ömer , Fethi yüzbaşı ve ben asılmaya devam ediyorduk.

"Kerim üsteğmenim yorulmuş gibisin" dedim gülerek.

"Gayet iyiyim Sibirya beni merak etme " dedi ama artık zorlanmaya başladığı belli oluyordu.

Hava iyice sıcaklamaya başlamıştı. Kollarım ve kaslarımın artık acımaya başladığını hissediyordum. Ama pes etmeye niyetim yoktu. Hayır yüzbaşı bana yönelik yapmasa bırakmıştım , şimdi sonuna kadar dayanmam lazım.

Aradan ne kadar geçtiğini bilmiyordum ama Yüzbaşı bırakmıştı. Ömer ile beraber kalmıştık. Ömer e döndüm ve gülmeye başladım. "Bırakmaya ne dersin , kavrulduk güneşte be abi"

"Ee Elif bırak o zaman da bitsin ben kalırım daha biliyorsun beni"

"Of biliyorum evet boşuna 3 katım kadar değilsin " diyerek kendimi sallandırdım ve bırakıyormuş gibi yaptım. Ömer de bunu bekliyormuşçasına kendini bıraktı ama biraz erken davranmıştı. Öyle böyle ben kazanmıştım.

"Elif olmaz ama ya" diye yakınmaya başladı Ömer

"Öyle böyle kazandı tebrikler Sibirya" dedi yüzbaşı

"Helal komutanım" dedi fosil

"Sağ olun komutanım" dedikten sonra fosile göz kırptım.

Masum bir yüz ifadesi takınıp Ömer e döndüm. "E ama ben bırakıyorum dememiştim ki biraz tek kolu dinlendireyim diye düşünmüştüm. Hay aksi sende bırakıverdin kendini" dedim sonradan gülerek.

Diğer tim üyeleri de lafımdan sonra gülüp bana katıldılar. Tek bir kişi hariç Ömer abi bana doğru gelmeye başladı.

"Komutanım bitti mi eğitim" diye sordum bir ayağımı geriye atarak.

"Bitti dağılabilirsiniz 1 saat sonra toplantı yapılacak ve sen Elif masandaki dosyalar seni bekliyor oyalanma" diyerek yanımızdan ayrıldı.

"Emredersiniz komutanım" diyerek Ömer e döndüm. "Dosyalar beklemesin abi" diyerek toz oldum parkurdan.

Odama çıkıp üzerimi değiştirdim. Masada ki dosyaları halletmeye başladım. Son dosyayı kapattıktan sonra kapım tıklatılıp içeriye Ömer kafasını uzattı. "Toplantıya" diyerek kapıyı kapatıp gitti. Bende ardından üzerime çeki düzen verip toplantı odasına yöneldim.

Yüzbaşına selam verip yerime oturdum.

"Yüzbaşım bilgimiz var mı?" diye sordum.

"Yok Sibirya benimde bilgim öğreneceğiz bakalım"

Kafamı salladım. Bir kaç dakika sonra Yarbay Akif komutan içeri girdi. Hepimiz ayaklanıp hazır ola geçtik.

"Rahat çocuklar , oturun" dedikten sonra Yarbay oturduktan sonra oturduk.

"En son ki görevi hatırlıyorsunuzdur. Paralı askerler falan. Kopuk şerefsizi için çalışıyorlar ama asıl sorun desteği kimin verdiği , bunu hala bilmiyoruz. Ama onu da yakında öğreneceğiz. Şimdilik çıkmanız gereken başka bir görev var. Yarın gün batarken silah teslimatı olacağının bilgisini aldık. Gidin buna engel olun ve teslimata geleni çekin araştıralım."

"Emredersiniz komutanım"

"Yarın öğlen karargahta olun şimdilik izinlisiniz" diyerek toplantı odasından ayrıldı.

"Duydunuz arkadaşlar yarın saat 12.00 ı geçmeden burada olun!"

"Emredersiniz"

"Emredersiniz Komutanım"

diyerek selam verdik ve toplantı odasından çıktık. Bende hemen odama yöneldim ve dolabımdan gündelik bir kıyafet giyerek Arzu ya gitmeye karar verdim.

Otoparka yönelirken telefonu çıkarıp Arzu'yu aradım.

"Alo efendim Elif" dedi Arzu

"Alo Arzu evdesin demi sana geliyorum."

"Evdeyim canım gel , Iıı bir de şey Elif" diye lafı gevelemeye başladı.

"Söyle Arzu neyi geveliyorsun" dedim kızarak

"Şey bizim canımız çilek çekti de"

"Alırım tamam kapat haydi" diyerek kapattım. Ve arabaya binip önce manava , sonra markete uğrayıp bir şeyler aldıktan sonra Arzu'nun evine doğru sürmeye başladım.