Yeni Üyelik
24.
Bölüm

21-Elif ve Yiğit

@su_krtky

Hoşgeldiniz sevgili okurlarım ,

bölümün ismine karar veremediğim için böyle bir isim verdim. Bölüm sonunda bir fikriniz varsa isim için asla hayır demem.

İyi okumalar dilerim :)

-------------------------------------------

Elif Sıla'dan

Arzu'nun evinin önüne gelince arabayı park ettim. Yan koltuktaki market poşetlerini de alarak arabadan indim. Aracı kilitledikten sonra binaya yöneldim.

Arzuların ziline basarak kapının açılmasını bekledim.

Kapı açılma sesini duyduktan sonra Arzuların oturduğu kata çıkmaya başladım. Katlarına çıktığımda Arzu'nun kapıyı açmış beni beklediğini gördüm. Hemen Arzu'ya doğru yöneldim. Sarılmak için kollarımı açtığımda direk elimde ki poşetlere atıldı.

"Çilek aldın mı bize teyzesi" dedi heyecanla.

"Aldım al , hoş buldum ya" diye sitem ettim. Bu sırada postallarımı ayağımdan çıkardım.

"Hoş geldin hoş geldin dedi mutfağa yönelirken" hareketlerine gülerek önce banyoya geçtim ve ellerimi yıkadım ardından da mutfağa yöneldim.

Mutfağa girdiğimde Arzu'nun çoktan çileklere yumulduğunu gördüm. Gülerek "afiyet olsun benim bir tanelerime" dedim.

Arzu ağzı dolu bir şekilde bana gülüp cevap verdi. "Teşekkür ederiz teyzesi , aşırı lezzetliymiş Elif bir denesene sende" diyerek kaseyi uzattı. İçinden bir tane alarak tadına baktım. "Gerçekten de lezzetliymiş". Diyerek sandalyeye oturdum.

"Eee ne yaptın nasıl gidiyor hamilelik günlerin" diye sordum.

"Napayım işte yavrularımla geçinip gidiyoruz biraz zorluyorlar ama olsun. Kurban olurum ben onlara" diyerek karnını sevmeye başladı.

"Asıl sen söyle nasıl gidiyor Doktor Yiğit le " dedi göz kırparak.

"Saçmalama Arzu" diyerek omuzuna vurdum.

"Oha lan acıdı ben 3 canlıyım be" diye çemkirmeye başladı.

"Abartma Arzu dokundum be sadece" dememin ardından gözleri dolmaya başladı Arzu'nun Tövbe Bismillah

"Yalan mı söylüyorum yani ben" diyerek göz yaşları pıtır pıtır dökülmeye başladı.

Telaşla sandalyeden kalkıp Arzunun gözyaşlarını silmeye başladım.

"Ay Arzu yok ben elimi ayarlayamadım özür dilerim gerçekten canını yakmak istemedim güzelim" diyerek yanaklarından öptüm.

Ağlamasını durdurup burnunu çekmeye başladı. "Tamam affettim bir kere daha öpsene Elif" dedi gözlerini doldurarak.

"Öperim tabi " diyerek yanaklarından tekrar öptüm ardından da karnını okşadım.

"Teyzesinin bir taneleri dışarı çıkınca görüşeceğiz sizinle annenizin hormonlarıyla çok uğraşıyorsunuz beni delirtmeyin bakın ha" diyerek sitem ettim hafifçe. Mazallah hafif etmezsem bu kız gene ağlamaya falan başlar aman Allahım durdurabilene aşk olsun.

"Evet kız onlara teyzesi ama az kız, çok fenayım ben Elif ota boka ağlıyorum ya" diyerek tekrar ağlamaya başladı.

"Lan tamam ağlama bir şey yok normal bunlar sıkma sen canını boşver" diyerek sandalyeye geri oturdum.

"Tamam" dedikten sonra son kez burnunu iyice çekti. "Biz konumuza geri dönelim" diye devam etti.

"Hangi konu" diye sordum.

"Yiğit le ne oldu , almışsın arabanı falan"

"Aldım aldım bir şey de olmadı Yiğit ile ama şerefsiz azıcık aklımı karıştırmıyor değil" dedim elimi yanağıma yaslayarak.

"Çok da yakışıklı doktorum diye demiyorum ama "

"Evet yakışıklı" diye devam ettirdim . Bir kaç saniye sonra dediğim aklıma tık edince elimi yanağımdan çektim ve oturuşumu düzelttim.

"Yani yakışıklı derken normal bir insan işte" diye devam ettirdim. Ardından da Arzu ya baktım. Bakmaz olaydım resmen piç gülüşünü takınmış bana bakıyordu.

Ayağa kalktım hemen bir kaç kere öksürerek boğazımı temizledim. "Neyse ne ben gidiyorum göreve gitmeden sana bir geleyim dedim"

"İyi yapmışsın dikkat et kendine Elifim"

"Ederim canım merak etme"

"Bir yemek ye de git"

"Yok ben kaçayım , haydi görüşürüz" diyerek antreye yöneldim. Arzuya sarılıp veda ettikten sonra binadan çıktım. Arabama binip eve doğru sürmeye başladım.

Eve gelip karnımı doyurduktan sonra duşa girdim. Ardından da yorgun olduğum için kendimi hemen yatağa attım.

Telefonumun sesiyle hemen uyanıp telefonu açtım.

"Üsteğmen Elif Sıla Yüksel emredin komutanım"

"Üsteğmenim görev var yarım saat içinde karargahta olun" dedi Yüzbaşı

"Emredersiniz komutanım" dedikten sonra telefonu kapattım.

Hızlıca banyoya yöneldim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra üniformamı giyindim. Dış kapıyı açıp postallarımı giyindim. Telefonumu ve anahtarlarımı da alarak hızlıca binadan ayrıldım.

Arabaya doğru koşarken Yiğit'in de arabaya doğru koştuğunu gördüm. Bir şey mi olmuştu acaba diye düşünürken göz göze geldik ve hemen sordum.

"İyi geceler hayırdır" dedim

"Günaydın diyelim , doğum var sen?" dedi Yiğit.

"Bende acil göreve " dedim.

"O zaman sana iyi görevler kaçtım ben" dedi.

"Sana da iyi doğumlar görüşürüz" diyerek arabalara yöneldik.

Hemen arabaya binip hızımı arttırdım ve karargaha doğru sürmeye başladım.

 

Yiğit' den

Gece susmayan telefonumla direk kalktım. Ve hızlıca telefonu açtım.

"Efendim"

"Hocam Aslı hanımın sancıları sıklaştı suyu yakın bir zamanda gelecek hemen gelmeniz lazım"

"Tamamdır geliyorum Naz" diyerek telefonu kapattım.

Ve hızlıca banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ardından odaya geçerek dolaptan kot ve t-shirt çıkartıp giyindim. Telefonumu ve cüzdanımı cebime koyduktan sonra dış kapıya yöneldim. Ayakkabılarımı giyip anahtarlarımı aldıktan sonra hızlıca aşağıya doğru indim.

Arabaya doğru koşarken Elif'in de arabasına doğru koştuğunu gördüm.

"İyi geceler hayırdır" dedi Elif

"Günaydın diyelim , doğum var sen?" diye sordum.

"Bende acil göreve "

"O zaman sana iyi görevler kaçtım ben"

"Sana da iyi doğumlar görüşürüz" diyerek arabalara yöneldik.

Hızlıca arabaya binip çalıştırdım on dakikaya hastaneye vardım. Koşarak doğumhaneye yöneldim.

"Hocam geldiniz aldık Aslı hanımı doğuma "

"Tamamdır geliyorum hemen Naz" diyerek üzerimi değiştirdim. Ellerimi dezenfektanla yıkadıktan sonra doğumhaneden içeri girdim. Önlüğüm ve eldivenlerim takıldıktan sonra doğuma başladık.

Aradan geçen dakikalardan sonra...

"Son kez Aslı ıkınnn" diyerek bağırdım.

"Aaaaggghhhhhhh" dedikten sonra etrafı minik meleğin ağlama sesleri doldurdu.

"Hadi geçmiş olsun" diyerek bebeği hemşirelere verdim.

"Aslı çok az kaldı plasentayı da alalım rahatça doy yavruna haydi" diyerek işe giriştik.

Dikiş de bittikten sonra "Geçmiş olsun" diyerek doğumhaneden çıktım.

Ardından da kantine geçerek kahvaltılık bir şeyler alıp yemeğe başladım.

Kahvaltımı ettikten sonra odama yöneldim saate baktığımda saatin sabahın 6'sı olduğunu gördüm.

Poyraz'a durumu anlatan bir mesaj attıktan sonra odamdaki sedyeye uzandım.

Ve mesai saatine kadar uyumaya karar kılarak gözlerimi yumdum.

Loading...
0%