@subukucu
|
Merhaba ben kitaplarımı wattpade yazıp yayınlıyordum sıra kittappade geldi :D , yazım yanlışlarım için şimdiden kusura bakmayın iyi okumalar dilerim . Düşüncelerinizi yazmayı unutmayın . ******** Akşam saatlerinde kalabalıklaşan sokakta her türden insan vardı. Duvar köşesinde yatanlar, koşturarak otobüse yetişmeye çalışanlar, sokağın karşı tarafındaki kafenin masasında oturup hoşlandığı kadını bekleyen bir adam. Konserden dönen bir arkadaş grubu, onların geldiği sokağa doğru bir elinde çantası diğer elinde çocuğunun elini tutan bir anne. Herkesin bir hayatı vardı ve bazı hayatlar isteklerini gerçekleştirmek için bazı hayatları yok ederdi. Gökyüzündeki yıldızlar, yeryüzündeki ışıklardan dolayı görünmezdi. Oysa yüksek bir tepeye, karanlık bir ormana, derin bir çukurda yıldızların güzelliklerini görebilirdiniz. Ya da bazen kafanızı çevirip bakmanız bile yeterli olabilirdi. Genç adam, önünden geçen beş kişilik arkadaş grubuna baktı; ikisi kız, üçü erkekti. Kızlardan biri önde ilerlerken diğeri arkada gidiyordu. Arkada bir adım ilerisinde yürüyen arkadaş, grubunu yüzünde hafif bir gülümsemeyle izliyordu, konuya dahil olmuyordu, dinliyor, yavaşça ilerliyor ve yoluna devam ediyordu. Genç adam dikkatle o kıza bakarken , kız bir anda durdu ve dudaklarından kısık bir çığlık çıktı arkadaşlarından bazıları ona dönüp baktığında gülmüş sonra yavaşça ilerlemiştiler . Kız durup hızla genç adamın önüne doğru adımladı kıvırcık uzun saçları eğilmesinden dolayı öne doğru gelmişti . Ellerindeki yavru kediyi havaya kaldırıp kocaman gülümsedi . gözlerindeki ışık karanlıktaki gökyüzü gibiydi . Genç hayatından umudunu kesmiş adam kızın gülümsemesiyle donup kalmıştı , istemsiz yüzünde oluşan gülümsemenin farkında bile değildi . Kızın yüzüne düşen gölgeyle gözleri hava doğru kalktı daha demin arkadaş grubundaki bir çocuk durmuş dik dik ona bakıyordu . “ ne yapıyorsunuz gelseninize "diye bağırdı grubunun içindeki diğer kız . Kediyi seven kız kocaman gülümseyip elindeki kediyi havaya kaldırıp “ gupse baksana şuna çok tatlı “ kız gülerek başını iki yana sağladı . “ senin bu hayvan sevgin…” dedi çocukların hepsi gülümseyerek duruyordu kızın yanında dikilen çocuk çekmemişti gözlerini arkadaşını dikatle inceleyen üstü kir içinde olan evsiz olduğunu düşündüğü adamdan . Derin bir soluk bıraktı ,arkadaşının omzuna dokundu “ asena , gitmemiz gerekiyor hem annesi vardır .” dedi hala genç adamdan gözlerini çekmemişti , kızın kediyi bıraktığını ve ona bakıp sonra genç adama döndüğünü görmemişti çocuk , kız üstündeki elbiseyi düzelterek doğruldu ve başını yavaşça sağladı adama doğru “ iyi akşamlar “ dedi yoldan gecen birine seslenir gibi genç adam şakınca kıza bakıp üzerindeki hırkayı düzelti ve hafifçe başını sağladı yanındaki arkadaşı omzundan ellini sırtına getirdi ve kızı önüne doğru ittirdi . Kız çocuğa ters ters bakıp “ ne ittiriyorsun ya kediye görüşürüz diyemedim “ “ asena , hadi gel kedi senden görüşürüz beklemiyordu zaten .” asena ellini kalbine koyup yalandan ağalar gibi baktı konuşan arkadaşına . “ kalbimi kırıyorsunuz beyefendi , bu söylenecek söz mü şimdi .” konuşan çocuk gülerek arkadaşına bakıp önüne döndü . Genç adam yavaşça ilerleyen arkadaş grubuna baktı bir zamanlar onunda vardı taki her şey mahvolup elli yüzü yalnızlığa bulaşana hayatındaki herkes onu yok sayana kadar. Yok olmuştu , arkadaşları için bir zaman kollarında uyduğu sevgilisi için , annesi için yok olmuştu . Arkadaş grubu gülüşmelerle yok olurken . genç adam kafasını arkasındaki duvara yaslayıp gökyüzüne baktı yavaşça gözlerini kapatıp bacaklarını kendine doğru cekti .
****birkaç saat birkaç gün **** Genç adam gözlerini kıkırdamalarla açarken içinde oluşan tuhaf hisle doğruldu , gecen gün yediği dayak yüzünden bellini tutarak yürüdü yavaşça ,açığa çıktığında karşısında gecenin yıldızları gibi gülen kadın vardı . Ellinde küçük bir plastik tabak yerde su koyduğu bir tabak vardı , ellindekine mama koyup yere indirdi üç kedi hızla mamayı yemeye başlarken kız ellerini dizlerin etrafına sarıp hafifçe gülümseyerek onları izliyordu . Arkasında onu izleyen bir adamla beraber. Genç adamın kaşları çatıldı kırk kırk beş yaşlarında olduğunu tahmin ettiği adama baktı . Adamın gözleri kızın bütün vücunda dolanıyordu yavaşça kıza doğru bir adım atmasıyla genç adamda attı içinde büyüyen öfkeyle boynundaki damarların çıktığını hissediyordu . Adamın kıza bakışını sevmemişti hem de hiç sevememişti . Yürüdü adamın her adımıyla kıza doğru . Adam kızın arkasında durduğunda kız dorğruldu ve arkasındaki bedene döndü adamın yüzünde oluşan sırıtma ile genç adam öfkeyle hızla ona doğru ilerledi adam hem kızın arkasından ona doğru öfkeyle gelen adamla hemde kızın yüzündeki sırıtmayla şaşkınca baktı . Kız bir adım geriledi dudaklarını aralayıp birkaç kelime edecektiki omzunun yanından gecen hızlı yumruk karşısındaki adamın suratına çarpıp adamı iki adım geri atmasına sebep olmuştu . Şokla arkasını döndü Asena ve dibinde öfkeden kızarmış adamı gördü. “ lan napıyorsun am-“ “ kes lan sesini “ genç adam , asenanın hırkasını tutup arkasına doğru çekti . Bellinin ağrımasına rağmen dimdik duruyordu . Karşısındaki adam etrafına toplanan insanlara ve önünde bakışlarıyla daha fazla ileri gidebilecek adama baktı . “ bir daha bir kadına böyle yaklaştığını görürsem emin ol sana yaklaştığın gibi yaklaşırım ve benim kaybedebileceğim hiçbir şey yok ama senin vardır şimdi siktir git “ dedi genç adam dudaklarından öfkeli kılıçları cekerek adama . Adam yavaşça gerileyip arkasına bakmadan ilerledi , ne olacağı beli olmazdı dinsizin hakkından imansız gelirdi değil mi . Adamın gitmesiyle etraftaki insanlarda dağılmıştı . Genç adam iki büklüm olurken asena korkuyla adamın belinden tutu “ iyi misiniz beyefendi “ iyi değildi dışardan bakan biri bunu görebilirdi . “ iyim “ dedi sesi titreyerek ,susuzdu bedeni birkaç gün daha susuz ve aç geçirirse bir yerlere bayılabilir belkide ölebilirdi . ama bunu yanındaki kadına söyleyecek değildi . Asena endişeyle adama bakıp “ beyefendi size teşekkür etmeme izin verir misiniz ?” diye sordu aslında böyle hareketlerden pek hoşlanmazdı ama yanındaki adama yardım etmek istiyordu o şerefsiz bir bakımdan yumruk yemeden gitmeyecek gibiydi . Gözlerine çıkan solmuş bal rengi gözlerle hafifçe gülümsedi asena . “ tek başıma yemek yemekten hoşlanmam “ diye açıkladı ve karşı taraftaki resteronanta bakıp “ uzun zamandır buradan yemek yemek istiyordum hem eve gidince yemek yapmamış olayacağım , bana eşlik eder misiniz .?"diye sordu yüzünde en sevimlice olduğunu düşündüğü gülümsemeyle . Genç adam kızın yüzünde gözlerini gezdirip başını hafifçe aşağı yukarı sağladı gururu kırılmıştı ama yapabileceği bir şey yoktu . Asena yavaşça arkasına dönüp yerdeki mamanın yendiği kabı alıp adamla ilerlemeye başladı . Merak ediyordu aslında yanındaki yaralı adamın neden böyle olduğunu ama soramazdı . … Resteronta arka sıralardan birinde oturuyordu asena lavoboya giden adamı bekliyordu . Gözleri etrafta dolandığında ona dikkatle bakan birkaç kişi gördü kaşlarını havaya kaldırıp başını sağa sola sağladı ne var dercesine . Bakanlar hızla önüne dönerken gözü lavobonun önüne kaydı ellini ve yüzünü temizleyen adamla harketleri durdu yüzündeki toprak izi gitmiş ama göz altlarındaki morluklar , dudağının yanındaki yara izi ve yanakların çökmüş hali bile güzelken sağlıklı halini düşünemedi asena . Genç adam yavaşça karşısına oturdu kızın utanarak . İnsanların onlara nasıl bakacağını biliyordu , görmüş yaşamıştı bir zamanlar sevgilisinin dahi ezikleyerek , sadece insanlara yardım ederk mutlu olan o adamın arkasından konuşurken duymuştu biliyordu . Anladı asena adamın ne düşündüğünü etraftaki bakışlarından hafifçe gülerek . “ alışkınım ben “ dedi genç adam doğru . Genç adam asenaya şakınca baktı asenanın yüzünde küçük ama içten bir gülümseme oluştu . “ alışkınım , insanların konuşmalarına bakışlarına ailem normal bir aile değil “ adamın kaşları çatıldı normal bir aile kelimesine . “yani şöyle küçük bir ev , belki bir köpek sevgiyle çocuklarına sarılan bir anne ve bir babayla büyümedim ablam bile çok az gülümser benden dört yaş büyük olmasına rağmen . çok işkolik bir ailenin çocuğuyum ben ilgisiz büyüdüm her yönden . “ durdu asena niye tanımadığı bir adama içini döküyordu ki güldü “ neyse “ dedi sonunda kısa bir soluk vermişti ama o soluğun çok ağır şeyler barındırdığını biliyordu genç adam . Asena onlara doğru gelen arkadaşıyla kocaman gülümsedi tanıyordu bu kızı “ ah hare çok acıkmıştım “ kız gülüp “ bilmez miyim , yine birinin kolunu tutup sürüklemişin kendinle asena “ dedi hare genç adam dönüp gülümseyerek “ hoşgeldiniz “ dedi adam ise hafifçe gülümsedi ve öksürüp “ hoş bulduk “ dedi konuşması ben bir beyefendiyim diyordu . Hare biraz şaşkınca adama bakıp sonra ona yardım eden arkadaşına döndü . önlerine iki menü koyup “ bu gün yeni bir şeyler deniyor mu ? , umut bey “ diye sordu Asena hare dediğine gülüp . “evet sana ondan getiriyorum beğenecek misin bakalım “ dedi sevecen bir şekilde . Sonra genç adam döndü “ siz “ adam menüye bakıp utanarak Asenaya döndü Asena gülüp “ önce arkadaşıma bir çorba getirelim hare, sonra istediği yemeği söyler “ güldü hare “ siz bilmesiniz Asenayı hep böyledir kendisi çok yediğinde karşısındaki de onun kadar yemek zorundaymış .” dedi gülerek . Asena yalandan kaşlarını çatıp “bana bak cadaloz , sen beni yeni arkadaşıma şikayet mi ediyorsun he !” dedi sinirliymiş gibi ama gözlerindeki parıltılar vardı . Genç adam hafifçe gülümsedi . “ kele paça sever misin? “ diye sordu genç adam hızla Asenaya döndüğünde yutkundu Asena cevap bekler gibi baktı adama , adam derin bir nefes verip “ e-evet” dedi . Asena hafifçe gülümseyip hareye döndü . “ o zaman arkadaşıma bir kele paça bana bir yayla çorbası alalım “ dedi kocaman gülümseyerek hare başını sağlayıp ellindeki deftere siparişleri yazdı Asena genç adamın önündeki menüyü açıp “en sevdiğin yemek ne ?” diye sordu . Genç adam onca zaman sonra sorulan bu soruya şaşırmıştı içinde hatırlamadığı bir duygu oluşmuştu yutkundu . Menüye bakıp rasgele bir yemeği gösterdi. Asena adama bakıp gösterdiği yemeğe baktı. Dışardan bakılınca adamın birkaç gündür aç olduğu beliydi ve ağır bir yemek midesini ağrıta bilirdi. “Hare bir tane güveç getirimisin “dedi Hare başını sağlayıp menüyü aldığı gibi arkasını dönmüştü . Yine kime yardım etmeye çalışıyordu bu kız yine kimi kurtarmaya çalışıyordu diye düşündü. Asena arkasına yaslanıp yan taraftaki suyu alıp genç adama uzattı “adın ne “ diye sordu bir yandan . Genç adam suyu açıp tekrar uzatacakken Asena’nın bir su daha alıp dudaklarına götürdüğünü gördü yüzünde yamuk bir gülümseme oldu ve suyun boğazından geçmesine izin verdi. Şişedeki su bittiğinde “Barbaros” dedi hafifçe Asena kocaman gülümsemişti. “Memnun oldum bende Asena “genç adam hafifçe başını sağlayıp “biliyorum “dedi Asena şaşkınca Barbaros’a bakıp şişeyi kapatıp masaya koydu . “Nerden “ dedi tek kaşı havaya kaldırmıştı sadece Barbaros’u utancını atmasını istiyordu bu hale o isteyerek gelmemişti . “gecen gece arkadaşından duydum “ dedi hızlıca Barbaros . Korkmuştu gitmesini istemesinden korkmuştu onca gün sonra tekrar belki kısa süreliğinede olsa bir insanın ona gülümsemesinden mutluydu , bunu kaybetmekten korkmuştu . Çorbaların önlerine konmasıyla asena hafifçe gülümsedi kaşığı elline aldığı anda karşısında oturan endişeli şekilde çorbaya bakan adama baktı . “ afiyet bal şeker olsun “ dedi ve büyük bir kaşık içdi çorbadan Barbaros asenaya bakıp yavaşça çorbadan bir kaşık içtiğinde gözlerini istemsiz kapatmıştı . Çorbayı çok sevmezdi ama boğazından geçen o sıcaklık eskiyi hatırlatmıştı ona . Bir kaşık daha aldı . “ ee kaç yaşındasın Barbaros “ gözlerini az kalmış çorbadan kaldırıp içine dokunan o gözlere çevirdi açık kahve renkler merakla yüzünde dolaşıyordu . “ 24 “ dedi hafifçe . Gülümsedi asena ve çorbasına geri döndü bekliyordu onun sormasını . “ hangi bölüm okuyorsun “ dedi . “jeoloji mühendisiliği ikinci sınıfım . “ dedi asena direk çorbası bitmişti karşısındaki adamın yüzünü dikatle inceliyordu Barbaros gülümseyerek “ arkadaşlarım var-dı meslektaşın “ dedi . Asena şaşkınca barbosa baktı , dı kelimesini üstünde durmayarak “ aa şaşırdım , çoğu kişi bilmiyor “ dedi . Barbaros kaşık ve çatalı çorba tabağının kenarına koydu ve yavaşça arkasına yaslandı . yüzü istemsiz ağrıyan beli yüzünden ekşimişti fark etti bunu asena ama bir şey demedi . bir sessizlik oldu asena etrafına bakıp barbarosa döndü onun dikkatle ona baktığını görüp kocaman gülümsedi . “ senin mesleğin ne peki ?” diye sordu biraz kaba olmuş gibiydi , “ avukatım ben “ dedi avukat ama böyle bir halede ne zor zamanlar geçirmiştir düşünürken kaşları çatılmış barbaros’a baktığının farkında değildi . Barbaros kaşları çatılan ve tuhaf şekilde yüzüne bakan kadına derin bir soluk alıp verdi “ inanmadın mı ?” diye sordu . Asena sorulan soruyla düşüncelerinden ayrılıp şaşkınca karşısına baktı . “ yok inandım başka bir şey düşünüyordum . “ dedi “ ne düşünüyordun ?” diye sordu Barbaros şüphelendiğini ses tonundan beli ederek , kalkıp gidebilirdi şuan ama korkuyordu . Asena derin bir soluk verip “ yanlış anlamanı istemiyorum Barbaros , sadece avukatlık okuyup iyi bir ettim aldığını davranışlarından belli eden bir insanın bu halde olması , yani demek istediğim .” diyip sustu Barbaros sinirle gülüp takılan kendini açıklamaya çalışan kadına baktı annesi bile acımamış yakmıştı “ acıya bilirsi-“ asena hızla doğrulup “ ne acıması be “ dedi kendini tutamayarak Barbaros şaşkınca asenaya baktı bir süre elleri masaya yapıştırmış hafifçe kendini havaya kaldırmıştı . Geri eski haline dönüp hafifçe öksürdü , düşüncelerini toplamaya çalışıyordu . “ bak nasıl açıklıyim bunu ben sana” derin bir soluk alıp verdi . gözlerini bal rengi gözlere çıkartıp “ her bir yarada bir anı vardır kötüde olsa iyide olsa , insanlar hayatlarını az çok güzel geçirmek için cabarlar bazıları hırslanıp etraftakilerinin hayatlarını önemsemeden yakar yıkarlar , gerçi kazanırlar da az sürer mutlulukları . Avukatım dediğinde konuşman hal ve hareketlerin bakışların bile iyi eğitimli , eğitimi boş ver iyi bir insan başarılı kendine bir şeyler katabilmiş bir insan olduğunu gösteriyor . “ asena gelen garsonla hafifçe gülümseyip teşekkür etti önüne konan yemeklere bakmadı Barbaros karşısındaki kadının düşüncelerini aklından geçiriyordu . “ özel sosla yapılmış bir biftek asena hanım umut bey yemek yedikten sonra soru sormak için yanınıza gelicek “ asena başını aşağı yukarı sağladı . Ve gözlerini bal renklere cevirdi nerde kaldığını düşünüp sırtını koltuğa yaslayıp “ demek istediğim başarılı bir insan var karşımda ona acımam sadece zor zamanlar geçirdiğini görür gözüm . sana acımam sadece ellinden tutulup umutlarının tekrardan kalkması gerektiğini düşünüyorum . Seni ezmeye çalışanları onların istediği gibi değil kendin istediğin şekilde yenmen gerektiğini düşünüyorum .” dedi hafifçe gülümseyip elline bıçak ve çatalı alıp sertleşmemiş olan etti kesip yavaşça dudaklarına götürdü Barbaros başını aşağı yukarı sağladı . Yemek boyunca ikisi de konuşmadı tabaklar kalkıp önleri temizlendi . Asenanın önüne bir defter geldi başta hızla bir şeyler yazmaya başladı deftere , doğrulup defteri kapatı . Barbarosun gözlerinin içine bakıp “ beni bekleyebilir misin?” dedi Barbaros başını aşağı yukarı sağlayıp kızın kalıp hızla gidişini izledi . Asena umutda doğru koşup ellindeki defteri uzattı ve yemekle ilgili fikirlerini kısaca anlattı. Dikkatle diniliyordu umut onu ,arada asena gözlerini masaya çeviriyor sonra tekrardan umuda dönüyordu . Umut hafifçe gülümseyip “ hadi git sen bekletme adamı “ asena kıkırdayıp “ bekletmem umudum dediklerimi unutma ha birazdan düşüncem endişeyle yanıma gelip “ hafifçe yaklaşıp “ arkadaşıma beni hastaneye götürmesini söyler misin ?” sevimlice sırıtarak baktı umuda Asena . Umut yine ne peşinde bu kız düşünüp gülerek başını sağladı . “ Hare de sizle gelir inandırıcı olur “ Asena sevinçle bağırıp sıkıca sarıldı arkadaşına . Umuda ona sıkıca sarılıp “ dikkat et tamamı “ dedi Asena ayrılmadan başını aşağı yukarı sağladı dikkat ederim dedi içinden kimse etmez ben kendime dikkat ederim . Asena masadan önce kasaya gidip hesabı ödedi masaya doğru giderken koltuğa sendeleniyormuş gibi yapıp tutundu Barbaros dikkatle onu inceliyordu . “iyi misin ?” diye sordu endişelendiği sesinden belli oluyordu Asena ellini sorun yok dercesine sağladı ama çantasına doğru ilerlerken tekrar sendeledi kendini yere bırakacakken Barbaros’un sıkıca onu tutuğunu fark eti ama tutarken dudakların arasından kaçan açı dolu inlemeyi de fark etmişti içerden koşan Hare ve Umut Asenanın oyunana katılırcasına endişeli sorular sormaya başladılar , iki kadın ve ne olduğunu anlamayan adam taksiye bindirilip hastaneye doğru yol aldılar . … Hastane kapısından içeri girdiklerinde Asena Barbaros’un beline hafifçe dokunmuştu neresi acıdığını bilmesi ve Barbaros bir şey söylemeden hızlıca konuşması gerekiyordu ablasına tabi onun da soru sormaması lazımdı bu konu hakkında. Barbaros’un yüzünün buruşmasıyla ve hafifçe kendini çekmesiyle acile doğru ilerlediler karşıdan endişeyle gelen ablasını gören Asena hızla doğruldu. Ablası anladı yine bir şeyler çevirdiğini. Yanlarına gittiğinde Asena “Doktor hanım arkadaşımın belinde bir yarsı var canı dokununca , eğilince yürürken bile ağrıyor “ Barbaros şaşkınca Asena’ya bakarken , Asena sıkıca kolundan tutup gelin böyle deyip yürümeye başlayan ablasının peşinden ilerledi . Barbaros ise şaşkınca daha demin kendinden geçmiş gibi davranan kıza bakıyor önüne dönüyor sonra kaşlarını çatıp tekrar bakıyordu. Yatağın yanına geldiklerinde asena’nın ablası yatağı gösterip eldivenlerini takmaya başladı “ belinizi açarak oturun “ dedi Asena itekleyerek Barbaros’u oturtup dik dik yüzüne baktı . Barbaros da bundan hoşlanmadığını belli eden bakışlar atıyordu Asena’ya . “beyefendi belinizi açar mısınız “ dedi Asena’nın ablası . İki dakikadır kız kardeşiyle bakışan elbiseleri toz ve toprak içinde olan bu adamın kim olduğunu düşünceleriyle savaş açarak bulmaya çalışıyordu , Barbaros belini hırkasını kaldırıp açığa çıkardığında hare kocaman endişeli gözlerini Asena’ya cevirdi . “beyefendi yaralar intihap kapmış durumda çok fazla morluğunuz var “ parmakları belinde dolaşmaya devam ederken Barbaros acı dolu sesler çıkartıyordu .Asena’nın ablası başını hayırlı şeyler olmadığını gösteren şekilde sağladı . “ sıcak ve temiz tutulması lazım belinizin; bir röntgen çektirilelim. “ dedi Asena Hera’ya başıyla işaret verip tekerlekli sandalyeyi getirmesini sağladığında Barbaros kaşları çatılı şekilde Asenaya baktı . Asena sinirle “ birkaç dakikadır benim çıngar çıkartabilecek bir kadın olduğumu anlamısındır umarım Barbaros sessizliğime bakma patlarsam iyi batlarım otur .” dedi . Barbaros gözlerini öfkeyle devirip sandalyeye oturdu yavaşça “ sözünü dinleyen birini bulmuşun bakıyorum “ dedi ablası Asenaya bakarak Asena yüzüne bakmadan dümdüz karşısına bakıp “ ne yaparsın işte iki dakikadır tanıdığım insan değer verirken hayatımın en derinlerine soktuğum kişiler bir hiç gibi davranıyorlar “ kadına doğru döndü “ sizce doktor hanım mutluluğu ailesinde değil de başka yerlerde arayan kişilere ne denir bir hastalık olmalı , belki bunun ilacını da bulursunuz “ kadın üzgünce kardeşine baktı “ Asena “ dedi sesinden dinle ne olur deyişi anlaşılıyordu ama Asena bunu duymamazlıktan gelip sandalyeyi ilerletti … |
0% |