@sude.yilmaz00
|
Geçen bölümde yorum istemiştim kimse atmamıştı artık yeni bölümün gelmesi için oy ve yorum sınırı koyucam yoksa tutmuyor malesef vede sizin yorumlarınız görmeyince moralim düşüyor... İYİ OKUMLARRR😘😘
Yeni bir okul sabahıydı dün annemde neden 10 dakika geç kaldığım için bi ton azar işitimitim ama babam saolsun annemi sakinleştirmişti. Babam çok şükür eve gelebilmişti polis olduğu için pek göremiyorduk onu. Okulun bahçesine giriş yaptım çok şükür bugün Çarşambaydı kaldı 2 gün. Uyumak istiyorum sadece. Okula giriş yaptığımda 10 sınıftan bi erkek yanıma gelip müdür seni çağırıyor demsiyle çantamı bırakıp müdürün odasının kapısının önüne gelip kapıyı açtım. “ Hocam beni çağır-“ diyordumki odanın sandalyesinde oturmuş bana bakan Tuğfanı gördüm içeri girip kapıyı kaptım müdür yoktu. Tuğfan baştan aşağı bana baktı sonra enson gözümde durdu bakışları. Bende aynı şekilde ona baktım. Altında herzamanki gibi eşofman altı üstündeyse forma vardı. Yüzündeki tırmlama izinin yerini dudağının yanındaki yara izi almıştı. Büyük ihtimale gene kavga etmişti. Gözlerinde durdu bakışlarım. “ Müdüre hanım nerde?” Diye sordum. “Bilmiyorum” dedi koşa ve net bi şekilde. Sırtımı duvara yasladım. Tuğfanın gözü sacımda takılmıştı saçımda bişeye bakıyor kaşları çatılmıştı. Niye öyle bakıyordu. Bi an ayağı kalkıp yanıma gelmesi bir oldu. “Tuğfan” dedim soru sorarcasına. Yaklaştı ve hala saçıma bakıyordu. Yasabır, dahada yaklaşıp yüzümü inceledi. Kardeşim niye bakıyon. Eli anlık olarak saçıma gitti. “ Duru” dedi “ney Tuğfan?” Dedim. “ Kuş sıçmış kafana” NEY? Elimi saçıma atım. Elime gelen sıvıyla elime baktım “ Iyyy” dedim ağlamaklı sesle. Bide bu eksikti. Ağlicam şimdi onca insan var neden beni buldun KUŞŞ. Onu anlık sinirle itip müdürün odasından çıktım. Koşar adımlarla lavaboya gidip can havliyle kendimi içeri atıp aynaya baktım. OHA çok sıçmış. Gözlerimden yaşlar istemsizce akıyordu. Niye ben diye feryat etmek istiyordum. Lavaboların birine girip klozetin kapağını kapatıp üzerine oturdum. Maskaranın ağlamaktan aktığını hisediyordum. 10 dakika aralıksız öylece durup feryat etim ağlıyarak. Telefonuma gelen bildirimle bildirimin üzerine tıkladım. Tuğfan: Nerdesin yazmıştı. Duru: Lavabodayım Tuğfan: bak etrafa birileri varmı. Duru: Neden? Tuğfan: Sen bi bak. oflayarak ayağa kalıp tüm lavabolara baktım. Duru: Kimse yok. Yazmala atıp kapının açılması bir oldu. Tuğfan elinde boşetle içeri girdi. “ Ne yapıyorsun Tuğfan” dedim. Poşeti havaya kaldırıp “ Saçını yıkıyaçağız. “ Ne?” Dedim şaşkınca. El yikama yerine baktım aynadan saçıma baktım sarı saçlarımda çok beli olan boka baktım. İtiraz edemezdim. Hiç yoktan iyiydi. Tuğfan boşeti çıkarıp poşeti çöpe atı. Elinde dalinle bana yaklaştı. Dalin mi? Başımı tutup musluğun altına koydu bunu beklemediğim için küçük çığlık döküldü dudaklarımın arasından. “ Tuğfan” dedim ama sesim boğuk çıkmıştı. “ Efendim” deyip suyu açtı. Küçük çoçuklarını yıkyan aniler gibiydi şuan. “ Boynum acıyor” dedim “ 5 dakika sabret” dedi. Onaylayan mırıltı çıkardım. Kafama gelen sıvıyla şampuanı dökmesini histiğim gibi gözlerimi yumdum. Yavaşça narince saçımı ovalıylrdu. Kırılcak biletmiş gibi naifçe okşuyordu. En sonda köpüklenme işi bitiğinde suyu açtı. Ağzıma köpük kaçmasıyla öksürdüm. Durulama seyansıda bitiğinde kafamı tutup kaldırdı. Aynadan kendime baktım saçım sırıl sıklamdı. Tuğfana dönüp “ Teşekürler” dedim gülerek gülümseyerek başını saladı . Sarılma isteğimi yok edip elimi tarak niyetine kullandım. Saçım düz ve yumuşak olduğundan düzeltmesi kolaydı. İkimiz beraber lavabodan çıktık... 20 yorum ve 15 oya yeni bölüm gelir okuduğumuz için teşekkürlerrr😘😘😘💗💗🎀🎀 |
0% |