4k olmuşuzzzz çokkk teşekürlerrrrr bunu Hakketiniz İYİ OKUMALARR

Elimdeki limonlu sodanın kalan son yudumunu içtim. Bugün Cuma yani yarın tatil ve yarın annemin geliş günü. Çok şükür anne yemeklerine hasret kalmıştım.

”Ayy yani şimdi Tuğfan hafta sonu seni yeğeniyle gezdirdimi” dedi Nill sevinçle. “Evet kızım sevgili olmuşlar sevgili” dedi sırıtarak Tuğçe. Tuğfanla aramızda olanları anlatmıştım.Burcu “Şey peki öpüştün-“ deyip eliyle ağzını kapatıp çığlık atı. Sırıtın yani bu evet demekti. “Bağırma kızım duyan olacak” dedim etrafa tedirgin bakışlar atarak. Öğle arası olduğundan 1 kaç kişi vardı sınıfta onlarda gizlice telefonlarına bakıyordular.

Tuğça yüzünü asıp “ he bide geçen Tuğfanın babası geldi çeza olarak tuğfan 2 günlük uzaklaştırma aldı ayrıca babası olmasa atılabilirmiş öyle duydum” dedi. Gülen yüzüm soldu. 2 gün boyunca olmıyacakmıydı şimdi. “Nasıl ya?” Dedim dudağımı bükerek. “Şimdi okulda yok mu?” Dedi Nil. “Evet Pazartesi’de olmayacak” dedi Tuğçe. Neyse en azından atılmamıştı.

...

Ertesi gün

Oturma odasında oturmuş kekimden bir dilim aldım. “Ay canım gencecikmiş be adam” dedi Ayşe teyze. Ne mi oluyodu? Annem gelmiş kolumu gördüğü gibi bi ton saydırmasan sonra hasret gidermeden komşular bize toplanmıştı. Ve ölen adamın genç olduğunu söylüyordu Ayşe teyze. Annem tarafından esir tutulmak zordu. “Ay canım miras kime kaldı bari” dedi Fadime teyze. “Kime kalacak çanım en büyük oğula” dedi annem elini dizine vurarak.

Sohbetleri devam ederken çayımdan bir yudum aldım. Ayşe teyzenin “Senin kızda geçen bi arabaya bindi gitti” demesiyle cayın boğazımda kalmasıyla öksürmem bir oldu. Tüm bakışlar bendeydi ben öksürürken yeloz Ayşe dururumu “ şey Merdesmi mesredemi bizim oğlan dedi arabanın markası” boku yemiştim hemde en büyüğünü.” Mercedes olmasın o?” Dedim. Nerden görmüştü bu cadı kadın. Oksurmem durmuştu annemin bana sırgularcasına bakmasıyla irkildim. “ şey anne şey bizim Tuğçe’nin babası bizi kütüphaneye bıraktı o” dedim titreyen elerimi durdumaya çalışarak. “Yok canım gençti-“ diye devam ediyorduki elini ayağını öptüğüm canım kardeşim odaya girdi. “Anne ben futbola gidecem bizimkilerle” dedi. Tam bu fırsat “Semih ablacım ben Çarşamba günü kızlarla çıkmadım mı” dedim. İlk baş soraçasına baktı sonra “Evet” dedi ayağını öpmemek için zor duruyordum. Annem inanmış olmaliki “Tamam bidahakine benden izin al” dedi. Ayşe cadısıda sonunda susumuştu. Filiz ablanın çayının boşaldığını gördüğüm gibi bardağı alıp doldurmaya gittim.

...

Serin rüzgar yüzüne vurmasıyla montumun içine daha fazla girdim. Annem liste uzatmış bunları almam için markete göndermişti beni. Markete giriş yaptım çok şükür burası sıcaktı. O kadar çok şey vardiki arabayı almak zorunda kalmıştım. Listeye baktım 10 tane margarin oha. Buzdolabıdan 10 tane margarini arabaya atım.

2 kilo domates sebze reyonuna ilerledim...

Tüm mazemelri almışkasdaydım. Hepsini kasaya koyudum. 1 adam geçirirken diğer kadınsa boşete koyuyordu. İş bitikten sonra kartla ödeme yapıp poşetlerle marketten çıktım. ANNE bunlar ne yaklaşık 5 vardı. Sol koluma baktım alçıdan çıkartılmıştı artık hareket etiere biliyordum. 5 boşeti sağ elimle kaldırmaya çalıştım ama çok ağırdılar. Oflayıp etrafa baktım. Annem harbi krizdi. Kimse yoktu yani tanıdık olarak. Tekrar taşımaya yeltendim ama elimin üzerindeki el ve boynumdaki nefes buna izin vermedi. Çığlık atıp elimi boşetlerden çekip elin sahibine baktım.

Tuğfandı bu Ne işi vardı burda bunun. Gülümseyerek bana bakıyordu. “ Tuğfan” dedim sitem ederek. “Efendim yeşilim” dedi. Derin bir nefes çektim. Yerdeki beş boşeti hiç zorlanmadan tek eliyle aldı. Diğer eliyleyse elimi tutu. Şaşkınca bi eline bi de biletlere baktım. “Öyle gelilirmi ödüm koptu? Ayrıca Ne işin var senin burda?” İkinci soruma cevap olarak “İşim vardı buralarda ayrıca bu kolama markete geldin” dedi sitem ederek. “ Ne olmuş?” Dedim yürümeye başlamıştık. “Tehlikeli.” Dedi sol elimi yavaşça kaldırdım yanağını sıktım. “ benimi düşünoyormuş muş çiçeğim” ona yaptığım hitapla yüzünü ekşitti. “Çiçeğim?” Dedi soru sorarcasına. “ Ne olmuş çiçeğim değilmisin” dedim.

Yüzünü dahada ekşiti. “ O zaman yakışıklım ol” dedim. Bu sefer kusuyormuş gibi yaptı. Evet biliyorum bu konularda iyi değildim. Eve yaklaşıyorduk. Ayaklarım bir anda durdu benle beraber Tuğfan da durdu. Ayşe teyzenin dedikleri aklıma geldi. Vallah bu sefer görürse boka düşerdim. Camına baktım yoktu. “ Ne oldu?” Dedi Tuğfan. Etrafa iyiçe baktım kimse yoktu. Derin bir nefes alıp Tuğfanı kenara çejtim. Bu hamlemle sırıtı. “ Öpüçük mü?” Dedi. “Saçmlama Tuğfan bizim cadı komşu senin beni aldığını görmüş anneme ispikledi.” Dedi.

kaşları havalandı. “Annen ne dedi?” “Yalan uydurup sıyrıldım” diyip poşetleri elinden aldım. Sol elime bir tane sağ elime 4 tane olacak şekilde. “ saçmalama Duru kolun yeni iyleşti” deyip eli poşetlere gitti. “Asıl sen saçmalama görürse boku yerim ayrıca sapa sağlam kolum” deyip saldım. Yanağına öpüçük kondurup aralama dödüm. Bileğimden tutmasıyla. Yanağımı öpmesi bir oldu gö kırpıp bileğimi bıraktı. “Görüşürüz” dedim sol elimi salıyarak. Oda ayni şekilde yapınca arkama dönüp hızlıca yürdüm...

... 

Salı günü

”Betineme bir şeyi...” kapının açılıp elimdeki telefonu sıranın altına koymam bir oldu.

“Hocam Duruyu müdür yardımcı sı çağırıyor” demesiyle kızlar bana baktı. Ne bileyim ben bakışı atım.

“Duru gidebilirsin” dedi Tarık hoca. Gene ne bok yemiştim ben. Başımı salayıp ayağı kalktım.

Müdürün odasının kapısını açıp içeri girdim. “Beni çağırtmışsınız ho” demem Sefa’yı yaralı yüzü ve aynı benimki gibi olan kolunu görmemle yutkunmam bir oldu içeri girdim. Tuğfanda burdaydı. “ Görüyorsunuz hocam kıza neler yaptı piç nasıl koruyor” dedi sinirle Tuğfan. Sefa bu hallime gülmüştü. Yutkunup bir adım Tuğfanın yanına yaklaştım.

“Lan piç kurusu” deyip Sefa’nın üzerini yürüyorduki Tuğfan müdür yardımcısının “ Susun sende yerine geç Tuğfan” demesiyle geriledi. Sefa benden gözünü alıp Müdür yardımcısına baktı.

“Kızım doğrumu Sefa senin kolunu burkup tehtidmi eti?” Dedi. Sefa’ya baktım kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Daha sonra Tuğfana baktım korkma dercesine bakıylrdu. Müdür yardımcısına bakıp “ Evet hocam Derin beni parka çağırdı Sefa’nın orda olduğunu bilmiyordum daha sonra sefa benim kolumu dondurup tehdit eti” dedim tek nefeste. Sefa’ya bakmadım Tuğfanda sadece duvara baktım. Müdür “Sefa 1 haftalık uzaklaştırma” deyip önündeki kağıda bileyler yazdi. Sefa şok içerisinde bi müdür bide Tuğfana baktı. “ hocam but benim kolmu kırdı o 2 gün ceza yedi ben niye 1 hafta” diye itiraz etti. “ Ne dediysem o Duru kızım sen dersine git” demesiyle başımla onaylayıp odadan çıktım.

...

5.Dersteydik. Elimdeki telefondan Tuğfanla mesajlaşıyorduk.

Tuğfan💗: Sana çok güzel bir sürprizim var😉

Duru: Seninde süprizlerin bitmiyor neymiş bakıyım.

Tuğfan💗: birazdan görürürsün.

Duru: ama hep böyle yapıyorsun.

Tuğfan💗:Telefonu kapatıp sıranın altına koy ve kapıya bak.

Yutkunup dediklerini yaptım. Kapıya bi süre baktım. 2 dakika sonra kapı açılıp müdür yardımcısı içeri girdi. Herkes ayaklanmasıyla “ Oturun” dedi Müdür yardımcısı. “ Hocam kusura bakmayın” deyip bize döndü. “ Biliyorsunuzki okulumuzda büyük bir kavga oldu Sefa ve Tuğfan aynı sınıfta olduğu iiçin tehlikeli” deyip kapıdaki kişiye gö işareti yaptı. Tuğfan içeri girmesiyle ağzımın beş karış açılması bir oldu. Tuğfan burayamı geliyordu. “ Sedat’ında getire bilirdik ama Duru hanımkızımla problemi olduğundan bu da tehlikeli oyüzden Tuğfan” deyip boş yere oturmasıniçin gösterdi. Tuğfan bana bakarak göz kırptı gülümsedim.

baş hareketiyle sınıftaki Kadir’in yanına oturdu...

Tuğfannnnnnn her neyse okuduğunuz için teşekkürler oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnnn💗😘🎀