Yeni Üyelik
12.
Bölüm

12. Bölüm

@sude_den_oykuler

Üzerimde hissettiğim ağırlık ile gözlerimi açtım ve sabah sabah sinir yine tepeme çıktı.

 

 

İki dakika şu eline koluna sahip çıkamıyor sanki!

 

 

 

Resmen beni ahtapot gibi sarıp sarmalamıştı.

 

 

 

Kollarının arasından çıkmaya çalıştım ama nafile.

 

 

 

O kaslı kollar arasından kurtulmam pek de kolay olmayacaktı anlaşılan.

 

 

 

Omzunu dürtüğümde hiçbir tepki vermemişti.

 

 

 

Yattığım yerin baş ucunda bir bardak su vardı.

 

 

 

Zorla da olsa elime aldım ve yüzüne doğru dökmem ile sıçrayarak uyandı.

 

 

 

Ee normal bir şekilde uyumaya alışacaktı.

 

 

 

"Sen manyak mısın Ayla!"

 

 

 

Bilmem ki manyak mıydım?

 

 

 

"Oradan bakılınca manyak gibi mi görünüyorum."

 

 

 

"Daha fazlası."

 

 

 

He işte yine suçlu ben olmuştum.

 

 

 

Kardeşim bana sarılan sensin, seni normal ilkel yollarla uyandırmaya çalıştım uyanmayan yine sensin ne ne yapsın bu Ayla?

 

 

 

Ayağa kalkıp banyoya gireceğim esnada;

 

 

 

"Nereye?"

 

 

 

"Evin içinde de mi hesap vereceğim. İstersen bir adım atacağım zaman Yiğit Bey izninizle ben bir adım atacağım diye anons geçeyim!"

 

 

 

Herif psikopatın teki!

 

 

 

"Sen insanlıktan anlamıyor musun? Sana normal sakin sakin bir soru sordum!"

 

 

 

"Ben insanlıktan gayet iyi anlıyorum ama karşımda ki insan değil onun için anlamamış olabilirim Yiğit Bey kusura bakmayın."

 

 

 

Gözlerini kapatıp derin nefes almıştı.

 

 

 

Bana bulaşmayacaktı...

 

 

 

"Ne güzel ya daha evliliğimizin ilk sabahı ama bizim halimize bak."

 

 

 

"Bunu bile bile sen kabul ettin. Şuan söylemen çok saçma ve yersiz."

 

 

 

Ayağa kalkıp banyoya ilerledi.

 

 

 

"Napıyorsun?"

 

 

 

"Evin içinde sana anons mu geçeyim Ayla Hanım."

 

 

 

Hay ben senin ağzına... aklınca benim lafımı bana geri iade ediyor.

 

 

 

"Banyoya giremezsin."

 

 

 

Hahah ne kadar saçma bir cümle oldu!

 

 

 

"Niyeymiş?"

 

 

 

"Çünkü ilk ben girecektim."

 

 

 

Şuan kocam ile çocuk gibi banyoya ilk kim girecek kavgası yapıyorduk şaka gibi!

 

 

 

"Şuan çocuk gibi ilk kim banyoya girecek kavgası yapmayacaksın değil mi?"

 

 

 

Ayy düşüncelerimiz aynıymış buna sevinsem mi üzülsem mi bilemedim şimdi!

 

 

 

"Tabikii yapmayacağım çünkü ben gireceğim."

 

 

 

Koşarak banyoya girip kapıyı kapattım ve kapı sert bir şekilde açıldı.

 

 

 

Beni kendi ile duvar arasına alıp beni baştan çıkaracak ses tonu ile konuşmaya başladı.

 

 

 

"Duş alacağım zaman ilk ben alırım. Bir başkası girdiğinde oraya bir daha giremem. O yüzden ilk önce ben yapacağım."

 

 

 

Gerçekten böyle bir tikinin olması beni fazlasıyla şaşırtmıştı.

 

 

 

Hızla banyodan çıkıp kendimi yatağa bıraktım.

 

 

 

Bana ne oluyordu böyle? Ufacık bir konuşmada bu kadar etkilenmiş olamam dimi?

 

 

 

Yaklaşık 10 dakikanın ardından elinde havlu ile saçlarını kurutarak çıktı.

 

 

 

Şuan karşımda bu şekilde durarak irademi fazlasıyla zorluyordu.

 

 

 

O çıktığı an ben banyoya girip işlerimi halletim.

 

 

 

Üzerime oldukça kısa şort ve üzerine de askılı tişört giymiştim.

 

 

 

Saçlarımı da gelişi güzel topladıktan sonra banyodan çıktım.

 

 

 

Yiğit ile göz göze geldiğimiz an beni baştan aşağı süzdü ve yutkunma sesi taaa buralara kadar geldi.

 

 

 

Hızla kendine gelerek;

 

 

 

"Bugün eve gelmeyeceğim beni bekleme!"

 

 

 

Diyip odadan çıkmıştı.

 

 

 

Bu mu yani? -bugün eve gelmeyeceğim beni bekleme- ne kadar açıklayıcı bir cümle oldu!

 

 

 

Arkasından çıktığım an tam kapıdan çıkıyordu ki benim sesim ile durmak zorunda kaldı.

 

 

 

"Benimle üstü kapalı bir şekilde konuşamazsın Yiğit Karahanlı!"

 

 

 

Sinir edici gülüşlerinden birini yüzüne yerleştirip beni yerle bir eden cümlesini kurdu.

 

 

 

"Seninle istediğim gibi konuşur istediğim gibi davranırım. Bu evde benim sözüm ve benim kurallarım geçer Ayla Karahanlı!"

 

 

 

"Sen kendini ne zannediyorsun? Sen benim sahibim değilsin haddini aşma!"

 

 

 

Hızla yukarı çıktı ve çok geçmeden elinde bir kağıt ile yanıma geldi.

 

 

 

Kağıdı bana uzattığı an şaşkınca ona bakıyordum.

 

 

 

"Bu kağıt öyle demiyor ama!"

 

 

 

Kağıdı açıp okuduğumda bir kez daha kaderime lanet ettim.

 

 

 

Bu bir sözleşmeydi hem de evlilik sözleşmesi.

 

 

 

İşin ilginç tarafı evlendirilen kişi bendim ama benim ne hikmetse bu sözleşmeden haberim yoktu.

 

 

 

İçindeki maddelerin her bir cümlesini okuduğum sırada gözlerim yanmaya başlamıştı.

 

 

 

Resmen mal satar gibi beni satmıştı.

 

 

 

Elimden kağıdı sertçe çekti aldı.

 

 

 

"Umarım cevabını en iyi şekilde almışsındır küçük hanım."

 

 

 

Bir şey dememiştim, diyememiştim.

 

 

 

Ne diyebilirdim ki?

 

 

 

Kapıyı sertçe kapatıp çıktığında olduğum yerde çömelip ağlamaya başladım.

 

 

 

Çaresizdim, ne yapacağımı bilmiyordum.

 

 

 

Hadi diyelim ki boşanayım ama bu da mümkün değildi.

 

 

 

Sözleşmenin bir maddesi de Yiğit Karahanlı'nın izni olmadan boşanma gerçekleşmezmiş.

 

 

 

Daha ilk günden Yiğit Karahanlı'nın cehennem ateşinde yanmaya başlamıştım.

 

 

 

Evett canımlar bölümleri uzun tutmayıp sizi sıkmamaya çalışıyorum🖤 umarım beğenerek okuyorsunuzdur🖤 yorumlarınızı ve oylamalarınızı bekliyorum🖤 bir sonraki bölüm Yiğit Karahanlı anlatımı ile olacak🖤 sizleri çok seviyor ve kocaman öpüyorum🖤

 

 

 

Keyifli Okumalar🖤

 

 

 

Instagram Hesabım: @sude_den_oykuler

Loading...
0%