Yeni Üyelik
23.
Bölüm

23. Bölüm

@sude_den_oykuler

Dün bizim için oldukça zor geçmişti. Onun için bugün biraz geç uyanabilmiştik.

 

 

Saat 14.00 olmuştu bile ve bugün akşam yemeğine Yeşim Hanım gelecekti.

 

 

 

Kendim bizzat arayıp haber vermiştim.

 

 

 

Bende akşam için hazırlık yapıyordum.

 

 

 

Mutfağa girip yemek yapmaya başladım.

 

 

 

Bu yemek yapma işi gerçekten ruhuma ilaçtı.

 

 

 

Karnıma sarılan el ile arkama döndüğümde aniden dudaklarını dudaklarıma bastırıp öpmeye başladı.

 

 

 

Bu hareketi gözlerimin kararmasın neden olmuştu.

 

 

 

Hâlâ bir erkeğe karşı bu kadar yakın olmak bana iyi gelmiyordu, eskileri hatırlatıyordu.

 

 

 

Başımın döndüğünü hissedince tezgaha doğru geriye bir adım attım ve tezgaha tutunarak güç almaya çalıştım ve anında dudaklarımı dudaklarından ayırdım.

 

 

 

Yiğit bu hareketimin nedenini anlamış olmayı ki pişman olmuşa benziyordu.

 

 

 

Aslında onun bu durumda hiçbir suçu yoktu ama benim elimde olan bir şey değildi.

 

 

 

"Y-yiğit ben, ben özür dilerim."

 

 

 

"Asıl ben özür dilerim. Yapmamam gerekiyordu."

 

 

 

"Bana kırılmadın dimi?"

 

 

 

"Hayır ela gözlüm kırılmadım. Ben şirkete gidiyordum sana haber vermek için gelmiştim aslında."

 

 

 

"Akşam yemeğine gecikme ama tamam mı?"

 

 

 

"Tamam güzel gözlüm geç kalmam. Sende kendini çok yorma."

 

 

 

"Tamam yormam."

 

 

 

Yiğit'e doğru bir adım atıp ona sıkıca sarıldım.

 

 

 

Aylar önce canavar adamdan eser yoktu resmen.

 

 

 

Sarılmama karşılık vererek saçlarıma ufak ufak öpücük konduruyordu.

 

 

 

Yiğit'den ayrıldıktan sonra o şirkete gitti bende yemekleri tamamlamaya başladım.

 

 

 

•••

 

 

 

Yiğit Karahanlı'dan;

 

 

 

"Alper Hasan şerefsizini depoya getir!"

 

 

 

"Lan noldu yine?"

 

 

 

"Soru sorma dediğimi yap yarım saatin var. Ben şimdi toplantıya gireceğim toplantıdan çıktıktan sonra depoya geleceğim ve eğer onu depoda göremezsem boş yere beni uğraştırma kendi kafana kendin sık."

 

 

 

"Emrin olur ağam."

 

 

 

Telefonu kapatıp toplantıya girdim. Bugün işim pek yoğun değildi sadece bir tane toplantım vardı.

 

 

 

Toplantı beklediğimden de önce bittiğinde şirketten çıkıp depoya doğru sürmeye başladım.

 

 

 

Artık bir değil iki kişinin intikamını alacaktım.

 

 

 

Artık annemin, teyzemin ve daha doğmamış bebeklerin yanına bir de Ayla'nın intikamı eklenmişti.

 

 

 

Bu zamana kadar düşünmeden hareket edip onca ay sevdiğim kadına eziyet etmiştim.

 

 

 

Bunun sebebi de babam olacak diğer şerefsizdi.

 

 

 

Depoya geldiğimde içeri girdim. Bana öncelerde ters yapan adamlardan birini karşıma alıp yumruklamaya başladım.

 

 

 

Deponun kapısı açıldığında bakışlarım o tarafa kaydı ve görüş acıma Alper ve şerefsiz Hasan girdi.

 

 

 

Alper şerefsizin ellerini bağlayıp karşıma oturmasını sağladı.

 

 

 

"Tamam Alper çık sen!"

 

 

 

"Abi bir şeye ihtiyacın olursa ararsın."

 

 

 

"Eyvallah kardeşim."

 

 

 

Kendime bir sandalye çekip şerefsizin karısına oturdum.

 

 

 

"Hasan Çevik! Kendi ayağına kendin sıktın bu sefer!"

 

 

 

"Ne var? Noldu yine?"

 

 

 

"Ne olduğunu benden daha iyi biliyorsun!"

 

 

 

Yumruk atmam ile oturduğu yerde sendelese de hemen toparlandı.

 

 

 

"Ona bunu nasıl yaptın lan! Ona nasıl kıydın? Daha bu yaşta omzuna nasıl bir yük bıraktın lan o kızın sen?"

 

 

 

"Ne diyorsun Yiğit? Ben hiçbir şey anlamı-"

 

 

 

Konuşmasına izin vermeden bir yumruk daha geçirmiştim.

 

 

 

"Ayla diyorum lan orospu çocuğu. Ayla'ya nasıl bunu yaparsın? Nasıl zorla ona sahip olabilirsin nasıl?"

 

 

 

"Yalan söylüyor ben ona sahip falan olmadım."

 

 

 

"Lan piç karşıma geçip bir de kıza iftira mı atacaksın. Ulan ne mal olduğunu zaten biliyorum orospu çocuğu."

 

 

 

"Saçmalıyorsun, elinde hiçbir delil yok!"

 

 

 

"Deliline sikerim lan senin. Senin sikik laflarına mı inanacağım lan ben!"

 

 

 

Belimde ki silahı çıkarıp hiç düşünmeden şerefsizin bacağına sıkmıştım.

 

 

 

Acı içinde inlerken ayağa kalkıp elimle yarasının üstüne bastım ve acıdan bilincini kaybetmişti.

 

 

 

Her şey yeni başlıyordu.

 

 

 

•••

 

 

 

Ayla Karahanlı'dan;

 

 

 

Yemekler hazırdı son olarak sofra kalmıştı.

 

 

 

Biraz yorulduğum için kendime bir bardak su alıp oturdum.

 

 

 

Kendimi fazla yormamam gerekiyordu.

 

 

 

Biraz dinlendikten sonra yavaş yavaş sofrayı kurmaya başladım.

 

 

 

Kapı çaldığında salondan çıkıp kapıya doğru ilerledim.

 

 

 

Yiğit'i görmem ile gözlerimden resmen yıldızlar çıkıyordu.

 

 

 

"Hoşgeldin!"

 

 

 

"Hoşbuldum güzelim."

 

 

 

Beni kendine çekip saçlarımı öpmeye başladı.

 

 

 

"Yorgun gözüküyorsun. İşler mi yoğundu?"

 

 

 

"Evet güzelim işler bugün biraz yoğundu."

 

 

 

Yiğit'den ayrıldığımda bakışlarım Yiğit'in beyaz gömleğinin üstündeki kan lekelerine kaydı.

 

 

 

"Yiğit!"

 

 

 

"Noldu güzelim bir yerin mi ağrıdı?"

 

 

 

"Yiğit üstün..."

 

 

 

Üstüne doğru baktığında yutkundu.

 

 

 

"Yiğit yaralı falan değilsin dimi?"

 

 

 

"Endişelenme iyiyim."

 

 

 

"Bu ne o zaman?"

 

 

 

"Önemli bir şey değil?"

 

 

 

"Yiğit?"

 

 

 

"Yapmam gerekeni yaptım Ayla. Tamam yeter daha fazla soru sorma."

 

 

 

Yoksa düşündüğüm şeyi mi yapmıştı?

 

 

 

"Yiğit yoksa?"

 

 

 

"Evet Ayla tam da düşündüğün gibi. O piçi vurdum. Ama ölmedi ölmesine de izin vermem. Çünkü daha işim bitmedi."

 

 

 

"Yiğit uğraşmaya değer mi sence de?"

 

 

 

"Değer, eğer o piç benim sevdiklerime zarar verdiyse değer. Bu daha başlangıçtı."

 

 

 

"Yiğit ya sana bir şey yaparsa?"

 

 

 

"Korkma bir şey yapamaz."

 

 

 

"Yiğit bildiğin gibi değil ama."

 

 

 

"Sence benim canım umrumda mı?"

 

 

 

"Neden, neden be adam neden kendini düşünmüyorsun?"

 

 

 

"Çünkü benim önceliğim hep sevdiklerim oldu. Çünkü ben hep değer verdiğim kişileri önde tutuyorum!"

 

 

 

"Sevdiklerine verdiğin değeri biraz da kendine versen?"

 

 

 

"Dediğim gibi önceliğim siz olacaksınız. Sen, annem, teyzem ve daha doğmamış kardeşim ve kuzenim olacak."

 

 

 

"Ne dersem diyim sen yine bildiğini yapacaksın değil mi?"

 

 

 

"Tamam bu konuyu burada kapatalım."

 

 

 

"Şuanlık kapatıyorum ama daha sonra tekrar açacağım."

 

 

 

Beni kendine çekip salona doğru yürümeye başladık.

 

 

 

Koltuğa geçip oturduğumuz da beni iyice kendine çekip saçlarımı öpmeye başladı.

 

 

 

"İyiki kalbim sana ait ela gözlüm."

 

 

 

"İyiki kalbim sana ait sevgilim."

 

 

 

Çok seviyordum hem de her şeyden, herkesten...

 

 

 

Ehem ehem bir bölüm daha bitti ahahah seri üretime geçtim arkadaşlar günde 4 bölüm yazıyorum inanabiliyor musunuzzzz? Sabaha karşı 04.30 yeni yatma saatim ahaha ama siz benim gibi olmayın temam mı🙈 amannnn üniversite sınavım bitmiş ders çalışma derdi yok yok program yok geometri yok matematik testi derdi yok biraz da kendimizi yazmaya verelim dimi ahaah🙈 Şuanlık tek sorun üniversite ve bölüm araştırmak (GERÇİ BU BÖLÜMÜ YAYIMLAYANA KADAR BELKİ OKULUM VE BÖLÜMÜM DE BELLİ OLUR SJSJSJSJ) bölümleri sıcağı sıcağına yayımlamıyorum çünkü neyse ben sizinle sohbete daldım yine siz ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz zaten. Yorum ve oy o kadarcıkkk🖤🙈 ha bi de o pamuk eller takip butonuna pleaseee🌸 bir sonraki bölümde görüşmek üzereeee sizleri çok seviyor ve kocaman öpüyorum🖤

 

Keyifli Okumalar🖤

Loading...
0%