@sude_den_oykuler
|
"Hadi üstünü değiştir annen gelir birazdan."
"Tamam güzelim."
Yiğit merdivenlere doğru yöneldiğinde bende son kez sofraya baktım.
Her şey tamdı. Geriye Yeşim Hanım'ın gelmesi kalmıştı.
Çok geçmeden kapı çaldığında kapıya doğru yöneldim ve arkamdan Yiğit'de geldi.
Biz bir aile olmuştuk. Yiğit benim ailem olmuştu.
Kapıyı açtığımızda Yeşim Hanım bizi bu şekilde görmeyi beklemiyor olmalıydı ki saşırmadan edememişti.
Hemen öne doğru bir adım atıp Yeşim Hanım'a sarıldım.
Sarılamam hemen karşılık verip o da sarıldı.
Dün o kadar çok kırmıştım ki onu ama şuan içinde bana karşı kin veya öfke beslemiyordu bundan çok emindim.
"Hoşgeldin anne!"
Son kelimeyi benden duymayı beklemiyordu. Gözleri dolu dolu cevap verdi.
"Hoşbuldum güzel kızım."
Beni iyice kendine sarıp ağlamaya başladı.
Evet anne demiştim, kendi istediğimle içimden geldi diye ben Yeşim Hanım'a anne demiştim.
Çünkü biliyordum ki içinde zerre kötülük beslemiyordu.
"Ohoo sende gelinini gördün beni unuttun be anne!"
Yeşim anne bende ayrılıp oğluna doğru ilerledi ve ona da sarıldı.
"Hiç olur mu öyle şey oğlum. Senin yerin ayrı Ayla kızımın yeri ayrı."
Kızım demişti, gelinim değil kızım demişti.
Beni kızı gibi görüyordu...
"Kıskançlık yapma da Yeşim anne içeri girsin Yiğit. Kadın ayakta kaldı."
"He kocaya posta koyuyorsun yani öyle mi?"
"Nasıl anlarsan artık."
3'ümüz de gülüşüp içeri girdik ve sofraya oturduk.
Ben yemek servisi yaparken Yiğit de annesi ile sohbet ediyordu.
Yiğit'in babası Olcay Bey'i çağırmamıştık.
Çünkü Yiğit babasını pek fazla sevmiyordu bunu bakışlarından anlayabiliyordum.
Açıkçası bende o adamı fazla sevememiştim.
Yemek servislerini yaptıktan sonra yemeklerimizi yemeğe başladık.
Yeşim anne bir kaşık çorbadan alıp içtiğinde bana dönüp;
"Çok güzel olmuş kızım ellerinize sağlık."
"Afiyet olsun anne, beğendin mi?"
"Beğenmek ne kelime bayıldım. Bir ara bana da tarifini ver de Olcay'a da yapayım."
Olcay Bey'in ismi geçince bakışlarım istemsizce Yiğit'e kaydı ve ardından yumruk yapan eline kaydı.
Durumu Yeşim anne de fark etmiş olmalı ki hemen durumu toparlamaya çalışıp başka konu açtı.
Çorbalardan sonra ara sıcakları servis yaptım ve bir çatal yemek ağzıma götürdüğüm an midem bulandı.
Belli etmemeye çalışarak su içtim ve daha da kötü olunca aniden sofradan kalkmak zorunda kaldım.
Yeşim annenin şaşkın bakışları üzerimde olurken Yiğit de hemen sofradan kalkıp yanıma banyoya gelmişti.
Ben midemdekilerini çıkartırken Yiğit de saçımı arkadan eliyle toplamış sırtımı sıvazlıyordu.
Sonunda midemde bir şey kalmayınca sadece öğürmeye başladım ve bu da kasılmama neden oluyordu.
Öğürmem bir türlü geçmiyor ve karnıma yavaş yavaş kramplar giriyordu.
Daha fazla dayanamayıp Yiğit'in yardımıyla ayağa kalktığımda dişlerimi fırçaladım ve banyodan çıktık.
"İyi misin?"
Yiğit'in sesi oldukça endişeli çıkmıştı.
"İyiyim sorun yok."
"Bu hep mi böyle olacak?"
"Belli bir aya kadar evet."
"Bunun başka bir yolu yok mu? Çok kötü oluyorsun."
"Yapacak bir şey yok."
Yiğit'in elini karnıma götürüp;
"Sanırım bu ufaklık bizi çok zorlayacak."
"Ben o ufaklığa da sana da kurban olurum."
Yiğit'in yanağına öpücük bıraktıktan sonra;
"Hadi Yeşim anne aşağıda bizi bekliyorum. Bizde inelim ayıp olmasın."
"Eğer kendini iyi hissetmiyorsan odamıza geç dinlen."
"İyiyim geçti merak etme."
"Peki güzelim nasıl istersen."
Salona geçtiğimiz de Yeşim anne ayakta öylece bizi bekliyordu.
"Kızım iyi misin?"
"İyiyim anne midemi üşütmüşüm bu aralar fazla soğuk şeyler yiyip içiyorum."
"Aman kızım dikkat et kendine. Aldanma bu havalara."
"Bundan sonra ederim anne. Kusura bakma böyle yemeği böldüm ama."
"Hiç sorun değil kızım olur mu öyle şey? Sen iyi olda."
"Siz sofraya geçin ben ana yemekleri getireyim."
"Kızım yeter bu kadar her şey çok güzeldi. Sende hastasın zaten yat dinlen biraz. Ben başka zaman tekrar gelirim."
"Aa hayır olur mu öyle şey. Daha tatlı yiyecektik."
"Başka zaman inşallah kızım. Yine böyle yaparız. Bu sefer siz bize gelirsiniz."
"Ama olmadı şimdi böyle."
"Oldu kızım. Her şey için ellerine sağlık kuzum."
"Afiyet olsun da benim içime hiç sinmedi ama."
"Günler bir yere kaçmıyor ya tekrar bir araya geliriz."
"Tamam o zaman anne nasıl istersen."
"Hadi size iyi akşamlar. Ben gideyim."
"Dur anne bekle ben bırakayım seni."
"Yok oğlum şoförle geldim onla dönerim. Sen Ayla kızımı yalnız bırakma."
"Tamam anne dikkat et kendine."
"Sende oğlum."
"Görüşürüz anne."
"Görüşürüz yavrum."
Bahçeye doğru eşlik ettiğimde Yiğit de sofrayı toplamaya başlamıştı.
"Teşekkür ederim kızım."
"Ne için?"
"Oğluma iyi geldiğin için. Ona yuva olduğun için. Her şey için teşekkür ederim."
Yeşim anne elimi tutup öpeceği esnada utanıp hemen geri çektim.
"Estağfurullah anne bunun için teşekkür etmene gerek yok. Biz Yiğit ile başardık. Tek taraflı değil ki."
"Olsun kızım. Bugün oğluma iyice baktım ve sana nasıl aşk dolu bakışlarla baktığını anladım. Hep çok mutlu olun."
"Hep çok mutlu olalım!"
Evett aşk bahçelerim bu sefer çok uzatmadan yorum ve oylamalarınızı bekliyorum🖤 bir sonraki bölümde görüşmek üzereeee🖤
Keyifli Okumalar🖤 |
0% |