13. Bölüm

13.Bölüm

Sudenaz
sudeimisim

Geldimm, bildiğiniz gibi okullar açıldı ufak tefek bazı sorunlar var elimden geldiği kadar fazla bölüm atacağım. Amaç da işte atmazsam telafisi olsun diye. Neyse hadi bölüme geçelim.

 

 

 

                            🖤

 

Yüzümde hissettiğim partilerle birlikte uykum bölünmüştü buna ne kadar bölünme derdik bilemem ama çünkü güneş çoktan doğmuştu kısık gözlerle telefona elime aldım ve saatin onbire geldiğini gördüm. Yüzünle oynayan Mia'yı kucaklayıp öpücükler boğdum bu kedi benim yaşam enerjimi pekiştiriyordu. Mia benden sıkılıp kıçını sallaya sallaya odadan çıkarken ben onu gülerek izliyordum. Hızlıca kalkıp yatağı düzelttikten sonra arkamdan bana sarılan iki el hissetmemle duraksadım. Hemen Ardından gelen kişinin Araf olduğunu anladım, Sırtımı onun göğsüne doğru yasladım ve kafamı geriye doğru yatırarak boyun boşluğuna gömdüm. Göz göze geldiğimizde uzanıp yanağına bi öpücük kondurdum. Bütün dünyadan soyutlanmış gibiydim Araf benim güvenli limanımdı bunu bütün kalbimle hissediyordum. Geri çekildiğinde gülümseyerek yüzüne baktım.

 

"Günaydın." Dedim kıkırdayarak.

 

derin bir iç çekerek

"Günüm sen varsan aydın. " Dedi. Çok fena düşmüştüm yalan mı konuşayım hani.

 

"Şair falan mı yapsak seni. "

 

"Gözlerin yazacağım en güzel eserim olurdu. "

 

"Ay Araf bi kendine gel ya. Adam dışarda milletin kafasını koparıyo burda bize kedi yavrusu. " Dedim gülerek ve Araf'tan ayrılarak mutfağa doğru ilerledim ve Araf'a doğru seslendim.

 

"Bu günlük kahvaltılar benden gel bakalım. " Demiştim ki masanın üzerinde gördüğüm kahvaltıyla ufak çaplı bi kalp krizi geçirmiştim. Kapının önünde donuk bi şekilde dururken yine arkadan sarılan iki el hissettim. Ve hızlıca ona doğru döndüm.

 

"Araf ben seni eve çalışan olarak değil sevgilim olarak aldım ama sen bilirsin yani. " Gülümseyerek bana baktı gözlerine dalıp giderken derin bir iç çekti.

 

" İçim gidiyor, sen burda böyle dururken bile içim gidiyor. Senin bir kere adının geçtiği yerde benim bin kez için geçiyor. Bana bu kadar geç kalmak zorundamıydın? " Ne söyleyeceğimi bilmiyordum. Kelimeler dilime dolanmış ve ordan dışarı çıkmıyordu.

 

"Tostlar soğmasın istersen hadi gel yemek yiyelim daha çok işimiz var zaten. ' dedim bi yandan elimle masayı gösterirken ve hızlıca arkamı dönüp masaya doğru ilerledim ve hemen sandalyemi çekip oturdum. Böyle anlarda iyice salaklaşıyordum, elim ayapıma dolanıyordu. Araf ise tam karşıma oturdu. Gözlerim masada gezindi büyük bir peynir tabağı vardı ortada, yanında üç çeşit farklı reçel vardı hemen yanında ise siyah ve yeşil zeytin vardı önümüzde tost vardı ve portakal suyu sıkmıştı. Sadece masanın görüntüsü bile iştahımın daha çok açılmasına neden oluyordu. Hemen yemeğe atıldım tosttan kocaman bir ısırık aldım.Araf ise benim başlamamı bekliyormuş gibiydi sanki ben lokmamı yuttuktan hemen sonra o da yemeğe başladı.

 

" E neler yapıyoruz bu gün planlarımızada neler var Araf bey? " Dedim tosttan bir ısırık daha alırken.

 

"Tamamen emrinizdeyim Asena hanım. Fakat öncelikli olarak ufak bir eşya taşıma operasyonunun olacak. " Dedi sırıtırken. Onaylarcasına kafamı salladım. Yemeği hızlıca bitirdikten sonra kalkıp sofrayı toplamaya başladım. Araf ise hızla ayaklanıp bana yardım etmeye başladı. İkimiz birlikte hızlıca mutfağın işlerini bitirdik ellerimi kurularken Araf bi anda gelip beni kucakladı.

 

" Napıyosun ve hödük. " Dedim tepinmeye başlarken. Araf ise cevap vermek yerine kocaman bi kahkaha attı. Odaya geldiğimizde beni yatağa bıraktı. Ve dolabın yanında duran büyük valizi alarak yanıma geldi ve yatağın üzerine koyarak valizi açtı. Ve bende ayaklandım eşyalarımı toplayacaktım.

 

"Şimdi kozmetik eşyalarım var ayrıca Mia da var yani onun eşyaları desen ayrı dert. Neyse maması falan azdı zaten onu dışardan alırız." Dedim kafamda bazı planlamalar yapıyodum . Hızlıca dolabın önüne gelerek bütün dolabımı valize yerleştirmeye başladım bi bavul tam dolduğunda.

 

" Araf diğer valizi de getirir misin? " Diyerek rica etti.

 

" Emriniz olur Asena hanım. " Diyerek diğer valizi getirmeye gitti ben ise banyoya gelerek kozmetik malzemeleri, bakım malzemeleri ve diğer kişisel malzemelerini alıp valizin yarısını doldurdum diğer yarısına ise Mia'nın eşyalarını doldurdum geri kalan ufak tefek eşyaları ise bir sırt çantasına koymuştum. Totalde iki koca valiz ve bir sırt çantasıyla bu evden ayrılıyordum. Araf da en az benim kadar yorulmuştu ona biraz çile çektirdiğim doğruydu. Dev cüssesesini benim yatağıma doğru serdi. Gülerek onun bu halini izlerken bi anda ona doğru hoplayan Mia'yı görünce bu görüntü nedensiz bir şekilde komiğimle gitmişti.

 

"Gel biraz sen de dinlen . " Dedi yorgun sesi. Kıkırdayarak ufak adımlarla Araf'ın yanına doğru ilerledim ve kendimi onun hemen yanına attım.

 

"Ben de yorulmuşum. " Dedim tavanı izlerken. Gülümseme sesini duydum. Çünkü ona bakmıyordum. Arda Keskin suçluyken dibine kadar girsem bile utanmazdım. Fakat şu an aramızda hiç bir engel kalmamasına rağmen bir adım atmaktan çekiniyordum. Sırtımı yatağın başına doğru yasladım , hemen ardından Araf kalkarak kafasını bacağıma koydu ve

 

"Saçlarımla oynama sırası sende. " Dedi sırıtırken. Yatağın enine doğru uzandığı için vücudunun yarısı yataktan dışarı sarkıyordu. Hemen Araf'ın saçlarıyla oynamaya başladım. Aramızda geçen sessizlik sinirimi bozmaya başlamıştı. Aslında madem bir adım attık bunun devamı gelmeliydi.

 

"Araf." Dedim sesimi sevimli tutmaya çalışarak.

 

"Hıh." Diye mırıldandı ağzının içinde

 

"Araf sen yontulmamış bir öküzsün gerçekten. Ben burda gelmişim sevimli sevimli konuşuyorum sen hıh diyorsun, yemin ederim çakmak ağzının ortasına bi tane. " Araf bu sert çıkışa kıcaman bir kahkaha attı hatta bir süre sonra artık karnını tutmaya başladı. Bi kere de şaşırt ve Araf Keskin

 

"Efendim balım. " Dedi. Bi anda söylediği bu cümleyle birlikte bir tık afallamıştım.

 

"Yok bir şey kalk hazırlancam ben. " Dedim onun kafasını iterken. Bu haraketimle bir kahkaha daha attı. Maşallah iyi güldürmüştük Araf bey'i.

 

"Hayır yani neye gülüyorsun anlamıyorum ki ağzımdan bir harf çıksa kahkaha arıyorsun. Psikolojik sorunların mı var senin Araf. " Dedikten sonra Araf tek kaşını havaya kaldırdı.

 

"Yani benim de sorduğum soru de mi? Bi katile gidip psikolojik sorunların mı var diyorum adamın psikolojisi yok ki psikolojik sorunları olsun. "Dedim ve hızlıca elime geçen kıyafetleri alıp banyoya geçtim ve kapıyı kitledim.

 

" Yemem seni korkma. " Diyen Araf'ın sesini duyduğumda bu sefer gülen kişi bendim. Hava bu gün sıcaktı ona göre bir kombin yapmıştım. Altıma mini beyaz fırfırlı bir etek üzerime ise lacivert polo yaka bir tişört gitmiştim. Simsiyah saçlarımı dağınık bir topuz yaptım kulağıma orta büyüklükte bir silver halka bir küpe takmıştım ayağıma nike air force modelini geçirmiştim genel olarak gayet beğendiğim bir kombindi. Hızlıca ufak bir makyaj yaptım ve en son parfümümü sıktığımda hazırdım. Hemen banyonun kilidini açıp odaya doğru ilerledim. Odaya girdiğimde Araf'ın uyuya kalmış olduğunu fark ettim elimde kalan eşyaları yerleştirdikten hemen sonra Araf'ın yanına gittim. Ve yavaşça üzerini örterken Araf bi anda gözlerini açtı ve beni kolumdan tutarak yanına doğru çekti bunlar olurken dudaklarımdan ufak bir çığlık koptu. Ne olduğunu anlamadan kendimi Araf'ın yanında bulmuştum.

"Ne yapıyorsun sen be hödük. " Diye çıkıştığımda Araf'ın dudaklarımdan çaldığı bir öpücükle dilim yine tutulmuştu. Hızlıca yataktan kalkıp

"Hadi gitmiyor muyuz? " Diye sorduğumda dudaklarından ufak bir kahkaha firar etti.

 

"Ufak bir çocuk gibisin Asena. " Dedi ve iki koca bavulı da eline aldı ben ise Mia'yı taşıma çantasına koyup elime almıştım geride kalan sırt çantasını ise sırtıma yüklenmiştir en son her yeri kontrol edip Araf'ın peşine yakılmıştım.

 

                            🖤

Hemen diğer bölümü yazmaya uçanzii. Bu bölüm nedensiz bir şekilde çok safe hissettirdi yani içime sinen bir bölüm oldu. Neyse gidiyorum bennn siz güzel güzel bölümü okuyun. (Diğer bölüm için çoksel planlarım vağr) öptüm🖤

 

 

 

 

Bölüm : 07.02.2025 15:32 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...