18. Bölüm

18.Bölüm

Sudenaz
sudeimisim

Nasılsınız efendim . Hazal'ı çok sevdiniz de mııı? Neyse hadi geçeliiim.

 

 

                             🖤

 

 

Akşama kadar işsiz gibi dizi izleyip kitap okumuştum. Açılan kapıyla birlikte kafamı o yöne çevirdim. Araf'ı görünce koşarak boynuna atladım, bacaklarımı beline dolayıp yanaklarına bir sürü öpücüklere boğdum.

 

"Nerdeydin." Diye sordum dudaklarımı büzerek.

 

" Ufak bi işim vardı hallettim geldim yavrum" Diyip burnuma ufak r öpücük kondurdu. Hemen tek elini belime sararak beni yatağa doğru götürdü ve yavaşça bıraktı diğer elinde duran poşetleri bana doğru uzattı.

 

" Biliyorum bu aburcuburlar yeterli değil ama bir sürpriim daha var. " Dedi sırıtarak.

 

"Ne ? ne ? ne ? ne ? " Diyerek sürekli sorumu yineledim. Eline bir kumaş parçası alarak gözümü kapattı ve kapı açılma sesi geldi.

 

" Şimdi üç diyince gözünü açacaksın. " Dedi ve ben de olumlu anlamda kafamı aşağı yukarı doğru salladım. Ardından Araf saymaya başladı.

 

"Bir."

"İki."

"Ve üç. " Dediğinde ellerim yavaşça Araf'ın bağladığı kumaşa gitti . Açtığımda gördüğüm manzara karşısında dudaklarımdan tiz bir sevinç çığlığı dökülmüştü. Araf Umut'u getirmişti. Hızlıca yerimden kalkıp Umut'u kucağıma almıştım yanaklarını öpücüğe boğarken Umut ise halinden memnunmuş gibi kahkaha atıyordu. Hemen Araf'a baktım. Bizi gülerek izliyordu .

 

"Sen? Nasıl? " Diye sorabildim sadece .

 

"Bence şuan bunları sorgulamak yerine ailecek vakit geçirebiliriz ne dersiniz" Dedi beni bir kolunun altına alıp Umut'u da diğer eliyle kucağına alırken. Bizi bir yere götürüyordu. İkimizin odasının arasındaki boş odaya girdiğimizde şok olmuştum. Bir çocuk odası dizayn etmişti. Genel olarak krem ve kahverengi ağırlıklı bir odaydı. Odada Araf'ın tuttuğu takımın oyuncularının posterleri vardı . Balkon tamamen bir oyun odası gibiydi. Umut bu mazara karşısında hemen debelenerek Araf'ın kucağından indi ve etrafta k oluşturmaya başladı . Kafamı Araf'ın boynuna gömüp omuzumda olan elini tuttum. İkimizde derin bir iç çekerek Umut'u izliyorduk. En sonunda Umut koşarak geldi ve bacaklarımıza sarıldı

 

" Ben size çok teşekkür ederim. " Dedi ve gözleri doldu. Araf benden önce davranarak hızlıca Umut'u kucağına aldı. Ve yanağından öpüp geri çekildi.

 

" Vallahi Umut'um bana da sürpriz oldu baban bey hazırlamış bana da hiç haber vermedi. " Dedim Araf'a ters bir bakış atarken

 

"Teşekkürler Baba. " Dediğinde Araf ve benim için dünya bir süreliğine durmuş gibiydi. Araf'ın suratında oluşan aptalca sırıtışa ben kahkaha atmıştım.

 

" Ne demek babacım. " Diyerek Umut'u öpücüklere boğdu. Bi tık kıskanmış olduğum için olabilir sanırım ama hızlıca atılıp Umut'u kucağına aldım.

 

" Ben birazcık acıktım da pizza yapıp yemeye ne dersiniz. " Dediğimde çoktan kapı eşiğinden dışarı çıkıp mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştım Araf ise tam arkamızdaydı. En sonunda mutfağa indiğimizde. Hemen tezgahın önüne bir tabure çektim Umut'un boyunun yetiş bilmesi için. Araf teker teker malzemeleri indirirken ben ise kendime ve Umut'a önlük giydirmekle meşguldüm. Araf malzemeleri indirdiğinde hızlı adımlarla onun da önlüğünü giydirdim. Umut elindeki merdaneyle oynarken hızlıca Araf'ın dudaklarına ufak bir öpücük kondurup geri çekildim. Araf sırıtarak bana bakarken ben hemen yerime geri döndüm. Tam hamuru yapmak için kolları sıvamıştım ki Hazal'ın mutfakta bittiğini gördüm. Bana göz devirerek Araf'ın önünde bitti.

 

"Efendim bir isteğiniz varsa ben hallederim. " Dedi ve neredeyse Araf'ın içine düşecekti.

 

" Biz hallediyoruz Hazal sana gerek yok." Dedim sesimi yumuşak tutmaya çalışarak.

 

" Size sormadım Asena hanım Araf bey ile konuşuyorum farkındaysanız." Dedi ve geri Araf'a döndü. Ama artık günah benden gitmişti.

 

" Araf Umut'u al. " Dediğimde Araf'ın Can'a seslendiğini duydum Umut ortadan alınıp bizi göremeyeceği bir yere götürüldüğünde hemen Hazal'ın saçına yapıştım.

 

"Ama ben senin ağzına sıçarım. " Diyip onu kapıya doğru sürüklemeye başladım. Bırakmam için çırpınıyordu ve bana karşılık vermeye çalışıyordu ama pek de etkili olmuyordu. Araf arkamızdan kahkaha atarak bizi izliyordu. Büyük kapının önüne geldiğimizde Hazal'ı yere doğru attım.

 

"Ahmet abi bu kız bi daha bu kapıda içeri girmeyecek eşyaları varsa hemen birkaç Koruma ile gönderin." Dedim kapıcı Ahmet abiye . O ise lafımı ikiletmeden hemen kapıyı suratına kapattı . Hızlıca Araf'ın yanına gittim.

 

"Hazal yatılı görevliydi değil mi? " Diye sordum onun bir adım önünde yürürken.

 

" Aynen. " Dedi gülmeye devam ederken.

 

" Ufak bir ev ayarla bir artı bir bi ev yeter ama iyi durumda bir ev olsun. Evi kendisi düzenlesin. Eşyaları falan istediklerini alsın yani. Her eksiğini karşıla bir de iş bul yani sen değil Uğur ve Alp gitsin sen kartını ver. Bir daha bu evin önünde görmeyeceğim o kızı. " Dediğimde Araf telefonu eline aldı ve dediklerimi teler teker söylemeye başladı.

 

Beş dakika sonra hiç bir şey olmamış gibi üçümüz birlikte pizza yapmaya devam ediyorduk hamur hazır olduğunda üstü için malzemeleri hazırladık. Aradan bir saat geçti ve biz pizzayı daha yeni fırından çıkatıyorduk. Ne kadar hamarattık ama değil mi? Ve bu hamaratlığımıza oyuna dalıp yaktığımız pizza da dahildi. En son kola ve pizza eşliğinde üçümüz masaya oturup yemeğimiz yemiştik.

 

" Asena abla benim uykum geldi yayabilir miyim? " Diye sordu çekingen bir tavırla. Kendimi bıçaklayacaktım Araf'a gelince Baba bana gelince abla. Tabi aşırı cool bir anne olduğum için bunu çaktırmadan kafamı aşağı yukarı doğru salladım. Hızlıca onu kucağıma aldığımda Araf da sofrayı topluyordu. Odaya çıktığımızda Umut'u yavaşça yatırıp yorganı üzerine çektim. Alnına öpücük kondurdum.

 

" Odam hemen yanında uyuyamazsan gelebilirsin, ayrıca baş ucuna şu koydum susarsan içebilirsin annecim. " Dedim ve alnına öpücük kondurup geriye çekildim ve Umut uyuyana kadar başında bekledim. Uykuya dalmadan önce ağzından çıkan son cümle ise

" İyi geceler anne. " Olmuştu. Umut uyur uyumaz hızlıca Araf'ın yanına indim ve boynuna atladım.

 

" Senin bu sevgilin çocuğumuzu uyuttu. " Dedim gururlu bir anne edasıyla. Dediğimde dudağımda hissettiğim dudaklarla faha fazla konuşamamıştım. Nefeslenmek için geri çekildiğimde

 

" Ama bi şey konuşuyoruz. Desen ki Asena sus artık çok konuştun ben zaten susarım. Ne böyle fransız teknikler falan. Ki ben zaten çok konuşan bir insan değilim eğer olsaydım bu yaptığında hakşı olabilirdim ama değilim o yüzden bi daha sıaturmak için beni öpmeye gerek yok çünkü zaten çok konışmuyorum ayrıca -" Dediğimde Araf beni yine öptüğü için susmak zorunda kalmıştım. Geri çekildiğinde. Kolumdan tutarak beni bahçeye çımardı. Bahçede çimenlerin üstünde beyaz bir masa ve etrafında bir sürü ışıklandırmalar. Vardı. Masanın üzerinde ise ufak bir kutu vardı. Masaya doğru ilerlediğimizde Araf kutuyu aldı ve önümde siz çöktü. Bu yaptığı hareketle şaşkınlıktan nutkum tutulmuştu.

 

" Asena'm ben yürürken bir adım önünde değil bir adım arkanda olmak istiyorum. Benden fazla senden korksunlar onlar benim emirlerini ben senin emirlerini yerine getiriyim geç başa. Evet Asena lider ol istediğin herkesten intikam alalım. Bütün bunların dışında evlen benimle hayatımı bir ömür boyunca paylaşacağım sevgili eşim ol. " Dediğinde nasıl bir tepki vermem gerektiğini bilmiyordum.

 

 

 

                              🖤

 

Ayyyy bitti çoksel olmadı mııııı. Aşırı hoşuma gitti şaka mııı neyse hafta sonuna kadar bir bölüm daha gelir yani insallah

 

 

 

 

Bölüm : 25.02.2025 19:28 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...