2. Bölüm

2. Bölüm

Sude Öngül
sudeongul

" Hoşgeldiniz komserim kusura bakmayın biraz oda dağınık bu ara da ben Lâl Kara ." sözlerimden sonra sanki odayı yeni farketmiş gibi etrafı inceledi ve dudağının bir kenarı yukarı doğru kalktı sonra elini uzattı ve o an hiç olmamasını istediğim şey oldu ve yine beni elektrik çarptı. Hiç sinirli değilmişim gibi buna da sinirlendim ama o bu durumdan daha çok keyiflenerek gülümsemesini genişletti.

 

" Memnun oldum komserim. Ben de Barın Reha." bir iki saniye el sıkışmış ve birbirimize bakmıştık. Kendime gelmek adına elimi elinden çektim ve kapıyı göstererek konuştum.

 

" Komserim dilerseniz başka bir odada konuşalım buranın durumu mağlum pek konuşmaya müsait değil." dediğimle birlikte tekrar gözlerini odada gezdirmiş ve tekrar bana döndüğünde gözlerinde ki parıltılara anlam verememiştim.

 

" Sizi neyin bu kadar sinirlendirdiğini merak ettim doğrusu ama dediğiniz gibi başka bir odada konuşsak daha uygun olur." anladığım kadarıyla bu gece ki cinayetle ilgili gelmişti , umarım davayı elimizden almak için gelmemiştir yoksa odayı dağıtmakla kalmazdım.

 

Dağınıklığın için de küçük bir göz gezdirdim ve tahmin ettiğim gibi ilgili dosyalar yerdeydi. Mahcup bir tebessümle yerden dosyaları aldım. Elini kapıya doğru uzatıp sözsüz bir şekilde onu yönlendirmemi istedi. İsteğine uyup toplantı odasına doğru ilerledim.

 

Toplantı odasına gelene kadar ikimizde konuşmamıştık. Dosyaları masaya koydum sessizliğimiz hala sürüyordu ama bunları anlatmaya gücüm yoktu. Önüne doğru bütün fotoğrafları ve otopsi sonuçlarını koydum. Önündekilere üstten bir bakış attı tekrar bana döndü.

 

" Bu dosya için geldiğimden eminsin ama atladığın bir konu var. Sadece bu dosya için gelmedim sizin ekibe transfer edildim anlaşıldığı üzere haberin yok." kaşlarım çatıldı bana böyle bir bilgi verilmemişti. Oldukça şaşkındım ekibin kurulmasını isteyen benken yeni birinin geldiğini bile söyleme zahmetine girmemişlerdi.

 

" Benim haberim yoktu yani beklemiyordum kusura bakmayın. Eğer ekiple tanışmak isterseniz çağırabilirim." ne diyeceğimi bilememiştim açıkçası ama bana denilecek bir şey bırakmamışlardı. Derin bir nefes aldı , sanırım haberimin olmaması onun da sinirini bozmuş ve ne yapacağını bilmiyormuş gibi gözüküyordu.

 

" Bu şekilde olsun istemezdim yani ani bir şekilde geldim ve haber verildiğini sanıyordum. Bunun seni sinirlendirdiğini de görebiliyorum . Ekibin de başka birisini istemiyor da olabilirsin . Diğer arkadaşların ne düşünüyor bilmiyorum o yüzden onları da çağır gelsinler hem dosyayı inceleyelim hem de tanışalım istemezseniz dosyayı çözdükten sonra bir çaresine bakarız." bu kadar uzun konuşmasını beklemiyordum. Sorunum onunla değildi ve istemezseniz de burdayım diyen birisi olmaması da aslında onun da anlayışlı ve ekibe çok çabuk uyum sağlayacağını gösteriyordu.

 

" Komserim sorunum sizinle değil yanlış anlamayın lütfen , olay birini istememem veya istemememiz değil olay bunun hiç değilse bize bir gün önceden de olsa haber edilmeden emri vaki yapılması." sözlerimi bitirdikten sonra telefonuma uzandım.

 

Serkan: 10 dakika için de ekiple birlikte toplantı odasında olun.

Serkana mesaj atmıştım o sırada da Barın komiser önüne koyduğum belgelere dönmüş inceliyordu. Dediğim gibi 10 dakika sonunda kapı çalmış ve ekip tek tek odaya girmişti.

 

"Gelin arkadaşlar oturun sizinle konuşacaklarımız var." hepsi tedirgin bir şekilde bize bakıyordu . Onlar oturunca bana döndü bu sen konuş demekti sanırım.

 

" Arkadaşlar biliyorum söyleyeceklerime şaşıracaksınız ama lafı dolandırmıcam. Tek söyleyeceğim benim de daha az önce öğrendiğim. Yeni ekip arkadaşımız Barın Reha . Sizi buraya hem tanışmak için hem de dosyayı inceleyip bir iz bulabilmek için çağırdım. " hepsi şaşırsa da kendilerini çabuk toparlayıp kendilerini tanıtmaya başlamışlardı.

 

" Memnun oldum komserim ben Serkan Akkuş."

 

" Bora Kolpa memnun oldum komserim."

 

" Selen Köf memnun oldum komserim."

 

" Azra Alkım memnun oldum komserim."

 

" Ben de memnun oldum arkadaşlar biliyorum biraz hızlı bir giriş yaptık ama inanın böyle olmasını istemezdim. Daha yakından tanışmak isterim ama şu an önemli bi dosyamız var elimizde bu olayı çözelim en kısa süre de daha detaylı tanışırız." herkes onaylamıştı dediğini. Ayağa kalkarak toplantı odasın da kullandığımız tahtanın önüne geldim. Elime fotoğrafları alıp asmaya başladım ama tahtanın kenarına elim değmiş olacak ki tekrar elektrik çarptı. Bu herkesin bana dönmesine neden olmuştu çünkü küçük bir küfür kaçmıştı ağzımdan.

 

" Sorun yok elektrik çarptı sadece." suç bastırmaya çalışan çocuklar gibi söylemiş ve gülmüştüm tabi bu dediğime karşı hepsi bir an da gülmeye başladı. Sorunun ne olduğunu bilmiyordum sürekli böyle elektrik çarpardı belirli zamanlarda .

 

" Komiserim yine o zamanlara mı girdik yoksa." bunu gülerek soran Boraydı hepsi her elektrik çarptığın da şahit olurdu ve ben bu olayı engelleyemediğim için sinirlenirdim.

 

" Ne zamanına girdik ? " bu soruyu soran ise tabi ki Barın komiserdi.

 

" Lâl komiserimizin böyle arada bir elektrik tutulması vardır da komserim." bunu kahkaha atarak söyleyen ise Serkandı. İster istemez bende güldüm bu duruma artık komik bir duruma dönmüştü bu olay. Tabi Barın komiserin bu duydukları karşısında gülerek bana dönmesi de az önce ki el sıkışırken olan olayın nedeninin bu olduğunu anlamasıydı büyük ihtimalle.

 

" Sanırım o elektrik tutulmasına bende az önce tanışırken tutuldum." demesi ise tamamen benim rezilliğimdi. Herkes sanırım ne olduğunu az çok anlamıştı.

 


" Evet benim elektriğimle dalga geçmeniz bittiyse işimize geri dönelim diyorum." hepsinden bir boğaz temizle sesinin gelmesiyle kendilerini toparlamaya çalıştıklarını anladım. Tekrar önüme dönüp tahtaya uzandığım da elektrik çarpmasıyla kısık sesli bir küfür savurarak masaya oturdum.

" Serkan kalk şu resimleri as şu tahtaya yoksa tahtayı kaldırıp atıcam yerinden." sinirlendiğimi anladığı için anında kalkıp resimleri asmaya başladı. Resimlere bakarken aklıma gelenle yerimden doğruldum.

" Arkadaşlar kızın ailesine haber verildi mi ? " sorduğum soruyla herkes dondu o an anladım ki kimsenin aklına böyle bir şey gelmemişti.

" Lan nasıl unuttunuz böyle bir şeyi."
" Şimdi şöyle ki komiserim," Azranın lafını bölen şey dışardan duyduğumuz feryat sesiydi.

" KIZIIIMM!!!" demek ki birisi akıl edip haber vermişti. Hepimiz ayaklanıp kapıya koştuk. Bir an üstüme biri atlayınca olayın şokuyla tepki veremedim.

" Beni sana gönderdiler sen ilgileniyormuşsun kızımın dosyasıyla bul bana kızımın katillerini yalvarırım sana komser bul bana onu!!" Annesiydi sanırım boynuma atlayan. İyi değildi titriyodu ve her an bayılabilirdi. Bizimkiler de bunu tahmin etmiş olmalı ki hemen yanıma gelip kadının kollarına girdiler.

" Bulmak için ne gerekiyorsa yapıcam. Siz de daha fazla burda yorulmayın lütfen arkadaşlar size revire kadar eşlik etsinler ordan da evinize bıraksınlar olur mu." gitmek istemediğini biliyordum ama yapabileceğim bir şey yoktu. Bir kaç polis memurunu görevlendirip kadını gönderdim.

Tekrar odaya döndüğümüzde herkesin morali bozuktu. Bir an da kendimi toplantı odasın da ki koltuklar da buldum. Kafamı kaldırıp noolduğuna bakmamla ise Barın'ın kolumdan çekip beni buraya oturttuğunu ve elinde bir ilk yardım çantası olduğunu gördüm. Yanıma oturduğun da kaşlarımı çatık görünce noolduğunu anlamadığımı farketmiş olacak ki açıklama yapmaya başladı.

" Kadın üstüne atlayınca o karışıklıkta boynun çizilmiş . Mikrop kapmasın diye pansuman yapalım." o deyince boynum da bir yanma hissettim. O karışıklıkta hissetmemiştim.

Sorun çizilmesi değildi , sorun şu an benden onay bekleyen adamdaydı. Ben her zaman yaralarımı kendim sarmıştım. Yeri gelmiş bıçak yarası almıştım ve eve çıktığım da pansuman yapacak kimse olmadığı için kendim yapmıştım. Yeri gelmişti omzumu kurşun sıyırmıştı ve yine kendim yaramı sarmıştım. Kimse bana bu şekilfe yaklaşmamıştı.

Derin bir nefes aldım ister istemez ilk olduğu için heyecanlandım. Benden cevap gelmeyeceğini anlamış olacak ki yavaş yavaş bana doğru yaklaştı. Gözlerimin içine bakarken hayır diyemedim ya da demek istemedim. Boynumun yanan kısmını hafifçe açığa çıkarttım. Onay verdiğimi anlamış olacak ki o da pamuğa tentürdiyot dökerek boynuma yaklaştı.

Nefesim kesildi sandım. Boynuma nefesi çarparken başka türlüsü de pek mümkün değil gibi gözüküyordu zaten. Daha ne kadar kötü olabilirim ki derken kendimi sıkmamı acıdığına yormuş olacak ki bu sefer de o kısma üfledi. Derin derin nefes almaya çalıştım ama nafileydi benden acilen uzaklaşması gerekiyordu. Daha önce kimseyle bu kadar yakınlaşmamıştım haliyle şu an ki durum tuhafıma gidiyordu.

Ben bayılmadan neyse ki uzaklaşmıştı. Hızlıca toparlanıp masaya geri döndüğüm de herkesin bize odaklandığını farkettim. Şu toplantı bir bitseydi de rahatlasaydık.

" Evet ne durumdayız arkadaşlar ?Kamera kayıtlarından bir şeyler çıktı mı?" amacım dikkat dağıtmaktı ve artık bu dosya çözülmeyliydi yeterince vakit kaybetmiştik zaten.

" Komiserim kameralara baktık bir şey çıkmadı ama çevre kameralara bakıyoruz biraz da kör bir nokta olduğu için sıkıntı oluyo ama halletmeye çalışıcaz . Bir de aileden de ifade almamız gerekiyor belki bir şeyler bulabiliriz." doğru söylüyolardı o yüzden Boraya az önce ki kadınla ilgilenmesi için görevlendirdiğimiz memurları aramasını ve kadını buraya getirmelerini istedim. O telefon konuşmasını yaparken Serkan'a döndüm.

" Sen de şu fotoğrafları geri kaldır kadın gelince tekrar fenalaşmasın ." o da durumun yeni farkına varmış gibi hemen ayaklandı. 5 dakika sonra memurlar kadınlaro getirmiş ve gitmişti.

" Zülal hanım bu şekilde tanışmayı inanın hiç birimiz istemezdik ama maalesef ki böyle bir olay yaşandı. Biliyorum konuşucak durumda değilsiniz ama ifadeniz işimizi daha çok kolaylaştırıcaktır. Şimdi o yüzden sizden rica ediyorum sorduğumuz sorulara güzelce cevap vermeniz." Söylediklerime karşı sadece kafa sallamıştı. Azraya dönüp göz kırptım bu not al demekti.

" Beren'in erkek arkadaşı ya da çevresin de tehdit olarak görebileceği biri var mıydı biliyo musunuz ? " bir süre düşündü ama tedirgin oldu bu soru karşısında.

" Ben bilmem erkek arkadaşını falan bana bir şeyini anlatmazdı kızım." Diyerek saçma bir cevap verdi .

" Peki son zamanlarda dikkatinizi çeken bir şey oldu mu ? Yani ne biliyim kızını ağlarken görmüşsünüzdür ya da her zaman ki davranışlarından değişik davranmıştır ." tekrar gözlerini kaçırıp ne diyeceğini bilmemesi beni şüphelendirmişti.

" Yok görmedim bir şey zaten kızım evde pek vakit geçirmezdi . Okula gider ordan çıkınca da kütüphaneye geçerdi. Ancak yatmak için gelirdi eve." Bu şekilde bi sona varamayacağımızı anlamıştım o yüzden daha fazla uzatmadan ifadeyi sonlandırdım.

" Tamamdır Zülal hanım başka sorumuz yok dilerseniz ekip arkadaşlarımız size evinize kadar eşlik etsinler." Bunu söylememle sanki az önce ayılıp bayılan o değilmiş gibi bir an da ayaklandı.

" Yok giderim ben lüzumu yok sen kızımın katilini bul o bana yeter." Diyerek saçma bir çıkış yapıp odayı terketmişti. Hepimiz resmen ağzımız açık bakmıştık bu görüntü karşısında. Kendimi toparlayıp ayağa kalktım.

" Sabah kızın okuluna gidelim. Yakın arkadaşı var mı bir bakalım. Bir de okuldan Bereni tanıyanlarla ve öğretmenleriyle bir konuşalım belki okul etrafında bir şeyler görmüşlerdir." Bir kaç bir şey daha konuşup toplantıyı sonlandırmıştık. Odama çıktım tekrar ve tahmin ettiğim gibi odam toplanmıştı . Böyle olaylarda Serkan odamı görünce tekrar sinirleneceğimi bildiği için toplardı. Alacağım bir şey var mı diye baktım şu an bir şey yoktu geri odadan çıktığım da biriyle burun buruna gelmemle durdum. Gerçi ne kadar burun buruna denirse buna da çünkü şu an boynuyla bakışıyordum.

" Komiserim hayırdır çıkıyomusunuz?" Şaşkınca sormasından anlamıştım ki böyle bir olayı bırakıp eve gittiğimi düşünmüştü.

" Komiserim yanlış anlamazsanız şu sizi bizi bıraksak nasıl olsa artık bir ekip olduk." Diyerek rahatsız olduğu mu belli ettim. Derin bir nefes alması onun da aslında rahatsız olduğunu gösteriyordu.

" Sonunda birinin bunu demesini bekliyordum. En uzun resmi kalma sürem falandı çünkü." tebessüm ettim bu dediğine ve az önce ki sorusunu cevapladım.

" Bilişim odasına gidiyordum yani eve gitmiyorum. Eğer işin yoksa gel birlikte kamera kayıtlarına bakalım birine ihtiyacım vardı ." Cevabımı beğenmiş gibi gülümseyip eliyle tekrar yön göstermemi istediğini belirtti. Kafamla onaylayıp merdivenlere doğru yürüdüm bir üst kattaydı zaten.

Odaya geldiğimizde kendimize uygun bir yere geçip oturduk. Aklımda bakmak istediğim bir kaç tarih ve mekan vardı.

" Şimdi şöyle yapıyoruz ikimizde farklı yerlere bakıcaz. Yani pardon konuya biraz bodoslama girdim. Zülal hanımın davranışlarından hepimizin şüphelendiğini biliyorum. O yüzden evin çevresine bakıcaz , kadın sadece gece yatmak için geliyordu diyo ama bence öncesin de de geliyor olabilir. Bir de mahalleye bakalım evin biraz çevresini araştıralım belki ordan rahatsız eden falan olmuştur. Ben de okulun çevresine bakıyım çıkışında falan birileri almaya geliyor mu ya da kimlerle okuldan çıkış yapıyor."

" Doğru diyosun kadın biraz tuhaftı ve endişelendi her sorduğun soru da o yüzden ben biraz da babasından şüphelendim . Kadın ortalığı yıktı ama ortalıkta bir babayı bırak kadının yanında kimse yoktu. Tek olması bile bir şüphe bence."

Bölüm : 26.12.2024 18:14 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Hikayeyi Paylaş
Loading...