@sudeongul
|
Dün gece erken yatmamdan dolayı sabahta erken bir saatte uyanmıştım. Sabah aç karnına kahve pek içmezdim ama bugün canım istemişti o yüzden mutfağa inip makinaya gerekli malzemeleri koydum ve çalıştırdım. Kahvem olurken bahçe kapısını açtım , hem ev biraz hava alsın hem de kahvemi bugün bahçedeki koltuklarda içmek istiyordum. Makinadan ses gelince oraya yöneldim fincana kahvemi alıp bahçeye çıktım , koltuğa otururken bir yandanda şarkı açmaya çalışıyordum. Şarkı delisi bir insandım pek şarkı keşfetmeye çalışmaz bildiklerimi dönüp dönüp dinlerdim , ama bazen de aynı döngüden sıkılır önüme gelen çalma listesine tıklar akışına bırakırdım. Kahvemi bitirmiş kendime kahvaltı hazırlamak için mutfağa yönelmiştim tabi ki yine müziğimle birlikte tek arkadaşım müziklerdi , geniş bir çevremi bırakın çevrem diye gösterebileceğim bir arkadaşım bile yoktu yine kendi tercihimdi herkesten kendimi çekerdim ,mahalleden sohbetimin olduğu bir kaç kişi vardı ama samimiyeti ilerletmemiştim hiç bir zaman . Kahvaltımı hazırlayıp hızlı bir şekilde yedikten sonra mutfağıda toparlayıp giyinme odama çıktım , geceden giyeceklerimi hazırlar sabah bunlarla uğraşmazdım. Bugün etek giymek istemiştim o yüzden siyah saten dizlerimin iki parmak üstünde fazla kısa olmayan bi etek tercih ettim , üstünede gri satene yakın bir kumaşı olan gömlek giydim. Elime bordo rugan çantamı alıp ayağıma da çantamla uyumlu bordo stilettolarımı giydim.Bir kaç takı taktım, makyajımı yine hafif tutmuştum sevmezdim yüzüme kat kat bir şeyler sürmeyi rahat edemezdim.
Çantama ihtiyacım olan şeyleri koyup evden çıktım, arabama binip evin bahçesinden çıktım. Ofis biraz uzakta kalıyordu evime uzun zamandır bir yer arıyordum ofisi taşımak için aklımda da vardı bazı planlar ama şu an zamanı değildi biraz daha beklemem gerekiyordu.
1-1.30 saate yakın bir sürede varabilmiştim şirket binasına , ofisim büyük bir şirket binasının içinde 10.kattındaydı, terastan aşağı bakmak biraz korkutucuydu açıkçası ama direk aşağı değil manzaraya yani uzaklara bakmak o kadar yüksekte olmayı bir nebze yok sayıyordu. Odama çıkıp işlerimle ilgilendim o sırada kapım çaldı.
" Gir." Diye seslendim kapının arkasında ki kişiye doğru , kapı yavaşça aralandı gelen asistanım Selendi :
" Efnan Hanım imzalamanız gereken dosyaları getirdim bir de 1 saat sonra toplantınız var hatırlat demiştiniz." "Dosyaları bırakabilirsin , toplantıya gelince ," duraksama ihtiyacı hisettim toplantıları unutmazdım hatırlattırma ihtiyacı da hissetmezdim bu sıralar eskileri düşünüp kafamı çok karıştırdığım için buna ihtiyaç duymuştum ve toplantının neyle ilgili olduğunu hatırlamıyordum." toplantının detaylarını da hatırlatmanı söylediğimi hatırlıyorum haksız mıyım?" Diye sert olmayacak bir ses tonuyla sordum.
Ne kadar dış görünüşüm sert olsa da ofiste hep sıcak olmaya çalışmıştım , evet gülmezdim , uzun uzun konuşmazdım belki ama bir dertleri sıkıntıları olduğu zaman bana gelmeyi de bilirlerdi. Hiç bir zaman azarlamaz sesimi yükseltmezdim gerek yoktu ne olursa olsun karşımda ki kötü de olsa onun seviyesine düşüp onca insanın içinde küçük duruma düşürmezdim.
" Tabi ki hemen getiriyorum Efnan Hanım , başka bir isteğiniz var mı ?"
" Teşekkür ederim başka bir isteğim yok dosyayı misafirlerimiz gelene kadar biraz incelesem iyi olur ." dediğim de kafasını sallayıp çıkmıştı, uzun uzun konuşmayı sevmezdi kısa ve net konuşurdum ama iş yerinde bu mümkün değildi. Selen dosyaları masama bırakıp çıkmıştı tabi yanında da kahvemle gelmişti söze gerek yoktu bu saatlerde kahve içtiğimi bilirdi tabi bugün sabah içtiğim kahveden habersizdi bozmadım gerek yoktu düşünüp getirmişti gerisi önemsizdi , küçük bir tebessümle teşekkürümü ettim o benim aksime büyük bir tebessümle karşılık verdi. Dosyaları incelemeye başladım , bir önce ki avukatımızla aramızda büyük bir sorun olmuş daha doğrusu rakip markalara burda ki olan biten her şeyi her işi yetiştirmiş üstüne üstlük çizimleri çalmayı kalkmıştı .
O günden beri şirkette büyük bir güvensizlik vardı resmen soğuk rüzgarlar esiyodu bunun sebebi de tabiki çok sevgili avukatımızın herkese kendini inandırıp arkadaş olması , her gün afise gelip herkesle gülüp eğlenmesinden kaynaklanıyordu .Şu toplantı bitsin , anlaşma yapılsın ilk iş ofistekileri toplamam gerekiyordu .
Kısa bir konuşma , küçük bir ofis etkinliğiyle her şeyin düzeleceğine inanıyordum. Dosyalar biraz fazlaydı daha doğrusu dosyaların içi kalındı ve toplantı saati gelmişti ve ben pek hepsine bakamamıştım. Ayağı kalkıp toplantı odasına geçtim dosyalarımı da yanıma aldım bakma gereksinimi duyabilirdim toplantıyı bölmeye gerek yoktu bu yüzden yanımda bulunmasında bir sorun yoktu. Bir kaç görüşme yapmıştım , başım çatlamak üzereydi çünkü adamların bakışında bile hayır yoktu resmen parayla her şeyi yaparız diyorlardı, sinirlendim boşa değildi bu sinirim insanların para için kendilerini satmasını kaldıramıyordum. Ara vermek mola vermek istedim ama kapı çaldı ve ardından içer Selen girdi. " Efnan Hanım Korkmaz Büro' nun sahibi Kemal korkmaz geldi." dediğinde kafamda bir şeyler oturdu nasıl unuturdum bunu aklım almıyordu boşu boşuna uğraşıp gerilmiştik gereksiz yere. " Bekletme al içeri. " diye seslendim Selene , ve ardından onlar içeri girdi. Gözümün içine bakarak gülümsedi Kemal amca bu adama karşı koyamıyordum sebebini bilmiyorum ama küçücük bir tebessümü bile duvardan farksız yüzümde tebessüm oluşmasını neden oluyordu. " Hoşgeldiniz ." Diyerek ellerine uzandım temas pek sevmezdim bundan önceki görüşmelerde de zorla el sıkışmış hemen çekmiştim ama onların karşısında bocalıyordum. " Hoşbulduk . " dedi cidd durmaya çalışarak emindim Selen kapıdan çıktığı anda bozulucaktı ciddi ifadesi. " İçmek istediğiniz bir şey var mı ?" Diye sorduğumda Selen bana garip garip bakıyordu haklıydı da çünkü diğer görüşmelerde ne zaman gidiceksiniz der gibi bakıp hiç bu şekilde bir soru sormamıştım. " İki tane sade kahveni alırız ." Diyerek Selen'e bakmıştı o da mesajı almış ve tebessümle karışık başını sallayarak cevaplayarak çıkmıştı odadan. Kafamı diğer tarafa çevirdiğim de bana bakan açık kahve rengi gözlere döndüm. Bana bakıyordu tam gözlerimin içine her zaman ki gibi orda bir duygu arıyordu.Bakışmamızı Kemal amca bozdu .
" Kahvelerimiz gelene kadar biraz oturup sohbet mi etsek güzel kızım yüzünü gören cennetlik vallahi evler karşı karşıya ama seni yakalayamıyoruz bir türlü." Diyerek bir serzenişte bulundu. Haklıydı aynı mahallede oturuyorduk hatta karşımda ki ev onlara aitti ama ben iş ve ev arasında gidip geldiğim için saatlerimiz pek çakışmazdı onların bürosu mahalleye yakındı o yüzden erken çıkmazlardı evden bu yüzden de denk gelmezdik . Gözlerimi ondan çekip Kemal amcaya döndüm .
" Kusura bakma Kemal amca dosyalara tam bakamamıştım sizin geleceğinizden haberim yoktu şaşırdım biraz oturun lütfen ayakta kaldınız." Dememle yavaşça üçümüzde sandalyelere yerleştik. Onunsa gözleri hala benim üzerimdeydi yıllar sonra yaprak kımıldamayan kalbimde meltemler estiriyordu ve ben korkuyordum bu histen. " Söyle bakalım sorun ne bildiğimiz kadarıyla çalıştığın bir avukat vardı zaten bir sıkıntı mı oldu?" Beni hep anlardı nasıl bilmiyorum ama kendi kızından ayrı görmezdi bunun içinde bir şey yapmamıştım , ne kadar düşünürsem düşüneyim sebebini çözemiyordum böyle olmasının kimse sebepsizce bu kadar iyi davranmazdı birine, derin bir nefes aldım inatlaşmadım sorun yok demedim , itiraz etmedim benden beklenmeyecek bir şekilde uzun uzun derdimi anlattım. Böyle bir şeyi benden beklemiyorlardı. Normalde sorun yok anlaşamadık der geçerdim ama bu sefer anlatmak istedim onlara bir adım da ben atmak istedim. Bugün içimde amansız bir duygu vardı sanki eski neşeli ,herkesle herşeyini paylaşan benden bir duygu vardı neydi bilmiyorum ama hayır olmasını diliyordum. Biraz sohbet ettik benden beklenilmicek şekilde uzun cümleler kurdum , bugün konuşmak istediğime yordum o duyguyu ilerisi de olamazdı zaten . Sohbet boyunca gözümü ona değdirmemeye çalıştım ama o bir an olsun çekmedi gözlerini benden, rahatsız olmak istedim sevmezdim birinin beni izlemesini rahatsız olurdum tek bir rahatsızlık duymadım onun bakmasından. Rahatsız olduğumu hissetse bakmazdı zaten emindim bundan, uzun sohbetimizin ardından Kemal amca ona döndü.
" Sen ne diyorsun Kağan bence atabiliriz imzaları değil mi, hem ben Efnan kızımla çalışmaktan da mutluluk duyarım." Gözlerini benden çeker sandım ama çekmedi gözlerimin içine bakarak güzel tebessümünü bana sundu gerilmiştim ellerim terlemişti, elimi eteğime sürmemek için kendimi zor tuttum. " Geç bile kalınmış bir imza hem bende mutluluk duyarım Efnanla çalışmaktan." •••
|
0% |