Yeni Üyelik
13.
Bölüm

13. Bölüm

@sue2820

Berfu'nun bana sinirli olduğunu çok iyi biliyorum. Ayrıca bu kız annemin ölümüne bana üzüldüğü üzülmemişti. Bunu çok net bir şekilde hissedebiliyorum . Fakat benimde öldüğümü anladığı anda tavırları yüz seksen derece olacak şekilde değişti. Bu değişiklik gerçekten çok şüphe uyandırıcı bir durum.

 

O uysal ve söz dinleyen kız gitmiş, yerine Korhan'a bile karşı kafa tutabilecek bir kız gelmişti. Berfu'nun Korhan'a olan bu tavrına şahit olduğum andan itibaren yüzümde bir tebessüm oluştu. Fakat Berfu'nun zihnini okumak istediğim anda işin rengi değişti.

 

Berfu'nun zihninden neler geçtiğini bir türlü anlayamadım. Bu durum o kadar çok sinirimi bozmuştu ki neredeyse sinirimden kahkahalar atacaktım. Sinir bozucu durum ise Berfu'nun zihnini her okumaya kalktığımda gözlerimin önüne kızıl saçlı ve kırmızı gözlü bir kadın beliyorsan.

 

Bu durum kesinlikle normal bir durum değil. Bu kız kesinlikle bir işler peşinde. Güçlerimi kullana bildiğim için bu sırrı çözebilirdim. Bu yüzden Berfu'nun sırrını çözme işini bir süreliğine ertelemeye karar verdim.

Hiç beklemediğim anda Salkım ve Kutay birden bulunduğumuz odaya giriş yaptı. Salkım 'ı ve Kutay'ı burada görmeyi beklemediğim için küçük bir şoka girdim.

 

Fakat kendimi olabilecek en kısa sürede toparladım ve Salkım'ın hâl bebe hareketlerini dikkatli bir şekilde incelemeye başladım.

 

Salkım benim ve annemin cesedini gördüğünde yüzünde bir gülümseme oluştu. Bu gülümsemeyi gördüğüm anda aklıma Seray'ın babaannesi geldi.

 

Korhan'ın öfkesini çok net bir şekilde hissettiğim için dikkatimi Korhan'ın üzerinde yoğunlaştırdım.

 

Korhan, Salkım'a ve Kutay'a saldırmamak için elinden geleni yapıyordu. Bu öfkeliyken hali normal değildi. Korhan'ın benden bir şeyler sakladığını adım kadar eminindim artık.

 

Zihnimden "Demek ki Salkım hakkında Korhan'ın bildiği ama benim bilmediğim bir durum var" . Diyerek Salkım'ı detaylı bir şekilde incelemeye başladığım anda ondan yayılan değişik bir enerji anında hissettim. Bu enerji Seray'ın enerjini andırıyordu nedense .

 

Seray'ın enerjini hissetmiştim ölmeden önce kısa bir süreliğine olsa da hissetmiştim. Burada benim bilmediğim işler dönüyordu ve bu işin peşini kolay bir şekilde bırakmak istemediğime adım kadar emindim.

 

Seray ile göz teması kurduğum anda onun bütün anıları bir anda gözlerimin önünden geçti.

 

Meğerse Seray ve Salkım kuzenlermiş o aşağılık moruk cadı onu annemi ve beni gözetlemesi için gizli bir ajan olarak içimize sokmuş.

 

Her attığımız adımı günlük olarak cadılara rapor halinde gönderiyormuş. Kamp yaptığımız gece de yaşanan her şey aslında bir planmış. Aslında Salkım ve Kutay birbirlerine mühürlü olduklarını çok iyi biliyorlarmış.

 

Sözde Kutay ile o kamp yerinde beni öldürüp ortadan kaldıracaklarmış. Fakat işler istedikleri gibi ilerlememiş. Korhan bir şekilde bu planı öğrenmiş ve beni ve annemi korumadı için Bertuğ'u yaşadığımız eve göndermiş. Annem Korhan'ın bizi bulduğunu anlamasın diye teyzemde bu plana dahil olmuş.

 

 

Anılar gözümün önünden geçtiği anda Salkım ve Kutay'ın üzerlerine yürümeye başladım. Korhan işime karışmıyordu hatta Bertuğ ve Berfu'nun benden uzaklaşmasını çoktan sağlamıştı.

 

Salkım benim kim olduğumu çözememişti. Benim kim olabileceğim hakkında zihninde teoriler üretiyordu.

 

Salkım'ın yanına iyice yaklaştım. Kulağına yakınlaştım ve ona şu sözleri sarf ettim. " Efna'nın ve Yeliz'in ölümünde parmağın olduğunu gayet iyi biliyorum seni aşağılık cadı. Bizim bölgemize gelmek ile çok büyük bir hata ettin. Buradan asla canlı bir şekilde çıkmana müsaade etmeyeceğim."

 

Salkım'a sarf ettiğim sözleri bitirdikten sonra Salkım'ın boğazını sol elim ile kavradım ve çok sıkı bir şekilde bir boğazın sıkmaya başladım.

 

Kutay mühürlüsü Salkım'ın acısını iliklerine kadar hissettiği için üzerime saldırmaya kalktı. Kutay'ın bana saldırmasını engellemek için onun karnına çok güçlü bir tekme attım. Bu tekmenin bu kadar güçlü olacağını ben bile tahmin etmemiştim.

 

Kutay attığım tekme sayesinde öylesine güçlü karşımda bulunan duvara savruldu ki odada bulunan duvar bu savrulma karşısında dayanamadı ve parçalara ayrıldı.

 

Odanın içi Kutay'ın şiddetli bir şekilde savrulması ve çarpmanın etkisi ile toz ve dumana karıştı.

 

Göz gözü görmüyordu. Bir süre boyunca dumanın odadan dağılmasını bekledim. Duman dağılır dağılmaz Kutay'ı aramaya başladı gözlerim.

 

Kutay'ın olduğu bölgeye baktığım zaman duvardan parçalanması ile kendisini dışarıda ve bir ağacın altında bulmuştu.

 

Salkım gördükleri karşısında şoka girmişti. Aklı neler olduğunu kavrayacak durumda değildi.

 

Sürüde bulunan Kurtlar ise sesin geldiği yerde toplanmışlardı. Sürüde bulunanlar bile neler olduğunu anlayamamış ve büyük bir şok içerisinde bana ve Kutay'a bakıyorlardı.

Gerçi Berfu ve Bertuğ'un bakışları sürüden farksızdı. Korhan ise bana hiç şaşırmamış bir şekilde bakıyordu.

 

Salkım'ın boynunu biraz daha fazla sıktım ve Salkım'ın ayaklarını hiç zorlanmadan yerden kestim.

 

Ayağımda bir ıslaklık hissettim. Ayağımda hissettiğim ıslaklığa bakabilmek için başımı ayağıma çevirdim. Bu ıslaklık Kutay'ın kanıymış meğerse.

 

Salkım'ı Kutay'ın yanına fırlatacağım anda aklıma bir anda küçük bir plan geldi ve bu plan daha fazla aklıma yattığı için harfiyen uygulamaya karar verdim.

 

İlk planım Salkım'ın gözlerinin önünde Kutay'ı öldürmekti. Hemen ardından Salkım'ı esir alacak ve o moruk cadının ayağıma kadar gelmesini bekleyecektim.

 

O moruk cadı illa ki torununu elimden kurtarmak için gelecekti. Geldiği anda oda ölümü tadacaktı. Ama bu ölüm kolay bir ölüm olmayacaktı.

 

Salkım'ın ayaklarını yerden kesmiş bir şekilde Kutay'ın yanına doğru ilerlemeye başladım. Kutay bana korkmuş bir şekilde bakıyordu.

 

Kutay'ın durumu içler acısıydı. O kadar fazla kan kaybetmişti ki bulunduğu ağacın gövdesi kızıl bir renge bürünmüştü.

 

Bu sırada Kutay'ın yanına ilerlerken sürüde bulunan Kurtlar her adımımda önümden çekiliyordu.

 

Kutay'ın yanına iyice yaklaştığım anda Salkım'ı Kutay'ın yanına hızlı ve sert bir şekilde attım ve sürüye dönerek şu şekilde sözlerime başladım.

 

" Bu sürünün üyeleri benim kim olduğumu deliler gibi merak ediyor olmalısınız. O zaman sizlere kendimi detaylı bir şekilde tanıtayım.

 

Adım Dolunay ve bu sürünün yeni lideri olmaya aday birisiyim. Sürünün lideri olan Korhan benim öz babamdır.

 

Burada gerçekleşen olaylara gelecek olursak; kız kardeşim Efna ve annesi Yeliz cadılar tarafından vahşi bir şekilde öldürüldü.

 

Kız kardeşimi babam Korhan ile bir uçurumun kenarında başı ezilmiş bir şekilde öldürülmüş olarak bulduk.

 

Efna'nın annesi Yeliz ise kendi odasında iç organları dışarıya çıkarılmış bir şekilde benim ve lideriniz tarafından bulundu.

 

Yeliz'i ve Efna'yı günahınız kadar sevmediğinizi biliyorum. Fakat bu durum suçsuz yere öldürülmeleri anlamına gelmez.

 

Efna her ne kadar üvey kardeşim olsa da o benim kanımdan. İntikamını almak için elimden geleni yapacağım. Şimdi sizlere soruyorum Alfalar bu intikam yolunda benimle misiniz yoksa bana karşı gelip cadıların tarafında mı olacaksınız?"

 

Sözlerimi bitirdiğim anda ortamda ölüm sessizliği oluşmuştu. Bir süre bu sessizlik devam etti. Fakat Alfalar zihinlerinde durum değerlendirmesi yapıyordu

 

Bu sırada Yaşlı bir Alfa bana seslenerek " Korhan'ın kanını taşıdığını iki metre öteden anlaşılıyor. Evet Efna ve Yeliz'i hiç bir zaman sevmedik. Fakat dediğin gibi her ne olursa olsun bu durum onların suçsuz olduğu halde öldürülecekleri anlamına gelmez. Yeliz'e ve Efna'ya karşı çok büyük haksızlık yaptığımızın farkındayız. Bu yüzden her ne olursa olsun senin arkandayız."

 

Yaşlı Alfa'nın bu sözlerini duyduğum anda yüzümde korkunç bir tebessüm ile Salkım ve Kutay'a baktım.

 

Kutay'ın durumunu detaylı bir şekilde incelerken çok ağır bir şekilde yaralandığını fark ettin. Attığım tekme karnında çok büyük bir boşluk oluşturmuştu.

 

Salkım ise Kutay'ın kanamasını durdurmaya çalışıyordu ama bir türlü beceremiyordu. Bir süre Kutay'ın acılar içerisinde kıvranmasını izledim. Hemen ardından solumda bulunan kaya parçasına oturdum ve Salkım'a seslendim.

 

" Efna'da bu şekilde acı çekerek öldü Salkım. Gerçi Seray Efna'ya bir iyilik yaptı ve kafasını bir taş ile ezerek onun hayatına son verdi."

 

Salkım öfke ile bir hışımla arkasına döndü. Hemen ardından sözlerine şu şekilde başladı. " O kaltak bu şekilde ölmeyi hak etti! Benim yapamadığım şeyi Seray başardı!"

 

Bu sözleri duyduğum anda gözlerim kızıl rengine döndü. Salkım'ın gözlerinin içine bakarak Kutay'ın acısını Salkım'a aktardım.

 

Salkım duyduğu acı ile ilk başta gözleri yaşardı hemen ardından çok büyük bir acı içerisinde çığlık attı.

 

" Bu hissettiğin acı mühürlü olduğun kişinin bedeninde hissettiği acı. Efna sana göre bu şekilde ölmeyi hak ettiyse, bende mühürlünün bu şekilde ölmesini karar verdim. Bak şanslısın en azından acısız bir şekilde yaşamını yitirecek. Bu konuda kuzenin Seray'a teşekkür edebilirsin.

 

Salkım bu sözlerimi duyduktan sonra Kutay'ın yarasına çektiği acılara rağmen bütün gücü ile bastırmaya çalışıyordu ama bir işe yaramadı ve Kutay oracıkta can verdi. Kutay can verirken Rahan Kutay'ın canını almak için çoktan yer yüzüne inmişti. Saniyeler içerisinde yeteneklerini kullanarak Kutay'ın canını almıştı.

 

Salkım acısının geçtiğini fark ettiği anda göz yaşlarına boğuldu.

 

" Seni kendi ellerim ile parçalayacağım Dolunay!"

 

" Gerçekten bunu yapabileceğine inanıyor musun Salkım? Merak etme senide öldüreceğim ama ölümün bu kadar basit ve kolay bir şekilde olmayacak. "

 

Salkım'a bu sözleri sarf ettiğim anda arkamı döndüm ve sürüde bulunan kişilere " bu kurt adamın leşini cadıların bölgesine atın. Üzerine ise " Salkım bizim esirimizdir. Size iki gün müsaade ya Salkım'ın ölmesine izin verirsiniz yada Alfaların Alfasının bölgesine kendi istek ve arzunuz ile gelerek bir anlaşmaya varırsınız."

 

Sürüde bulunan kurt adamlar hızlı bir şekilde Kutay'ın cesedini gözümün önünden aldılar.

Rahan ise bulduğu ilk fırsatta yanıma yaklaştı ve " gerçekten müthiş bir kadınsın Efnacım. Güçlerini anında kontrol etmeyi başardın. Bu arada kurtlar ve cadıların savaşını elime bir paket çekirdek alarak izleyeceğim. Nede olsa bu ilk savaşın değil mi?"

 

" Rahan gerçek anlamda deli olduğun belli hal ve hareketlerinden."

 

" Bak canım bir kere ben birisi değilim. İkincisi ise sen benden bile psikopatça konuşuyorsun ve davranıyorsun."

 

" İyi o zaman benim peşimi bırakabilirsin artık. Her an dibimde bitiyorsun!"

 

" Tabii ki de dibinde olacağım. Ölmene izin veremem. Sonuçta şu anda benim sayemde Dolunay olarak yaşıyorsun. Hem seni görmediğim anlarda nedense çok fazla özlüyorum."

 

" Rahan salağa yatmayı kes. Seninle mühürlü olduğumu anlamadığımı mı zannediyorsun?"

 

" İyi bari anlamışsın en sonunda mühürlü olduğumuzu. "

 

" Her neyse bu mühür konusunu kapatalım artık. Bu arada Rahan sana bir sorum olacak."

 

" Ne sorusuymuş bu?"

 

" Ayrin denilen birisini tanıyor musun?"

 

Bölüm Sonu

Loading...
0%