Bu Limon?

Ne" diye boş bir cevap verdim

karamel hamilemiydi, Yusuf gülerek bana baktı "harbi mı lan ,dayımı oluyorum ben" dedi pars heyecanla ,Yusuf başını aşağı yukarı salladı " sizdende en kısa sürede bebek bekliyorum,dayı olmak istiyorum bendee" dedi pars'la göz göze geldik aynı anda kafamı başka yöbe çevirdim aynısını oda yaptı " lan lan yoksaaa,,," dedi yusuf anlamayan gözlerle ona baktım,tek kaşım havalandı " si benden gizli kuytu köşelerde çocuk mu yaptınız gözlerinizi niye kaçırıyonuzzzz" dedi gözlerim irice açıldı, kulağıma parsın gülme sesi geldi " daha değil ama yakın oda abicim" dedi pars ,gömün beni yüzümün saçlarımın rengini aldığını hissetim,birazdan ketçap reklamlarındaki domates gibi kızarıp patlayacağım, " kaç aylık şimdi" diyerek konuyu değiştirdim, ". 2 aylık " dedi Yusuf " ee karamel' i niye getirmedin" diye sordu pars, Yusuf bir şey hatırlamış gibi ağzı açıldı " aboov"

Diye bir nida döküldü dudaklarında " ne oldu" diye sordum " karamel benden portakal istediii" dedi yusuf,pars bir küfür savurdu " haziranın ortasında portalı nerden bulacağız?" diye sordu pars dudak büzdüm " bilmiyom abi dayı değilmisim bul işte " dedi yusuf pars'ın kaşları havalandı " dayılar böyle mi yapıyormuş " diye sordu bu kadar ciddi olmasa kahkaha atabilirdim " tabii ,çocuk doğuncada

Sen bakacaksın" dedi yusuf " lan istersen komple bana ver ben emziririm de " dedi pars yusuf düşünür gibi yaptı, sonra gözleri parsın göğüslererine kaydı " yok sağol o işi annesi yapar" dedi ,pars ya sabır çekerek elini alnına vurdu ardından Yusuf'un telefonu çaldı, Yusuf telefonu açıp cevap verdi " efendim,canım bal , efendim gülümm,söyle avokodomm " diye cevap verdi hapörler açıktı" portakalll" diye cevap verdi karşı taraftaki karamel " orda kall" diye cevap verdi Yusuf " portakal istiyorumm" diye direti karamel

" Tamam yavrum şimdi haber salıyorum iki saate geliyo portakalın" diye cevap verip telefonu kapattı Yusuf

Çaresiz bir şekilde bize baktı Yusuf

" Tamam koçum hallederiz şimdi" dedi pars ve ayağa kalktı " cesurrr ,ziyaaa ,hasannn" diye bağırdı aynı anda içeriye üç koruma arka arkaya girdi " efendim abi" dedi en kısa boylu olan " ziya acil portakal buluyorsunuz " dedi pars ,adının ziya olduğunu öğrendiğim adam şaşkınlıkla parsa baktı " portakal mı" diye sordu ziya başını salladı pars ,cebinden bir sigara çıkarıp yaktı

" He portakal" dedi pars " bu mevsimde" diye sordu ziya " lan angut sabah beri ne diyorum.ben çabuk gidin , ziya sen merkeze bak ," dedi sonra diğer ikisine döndü " siz gidin büyük marketlere bakın ,bizde yusufla pazarcı tanıdıklarımıza bakacağız" dedi hepsi başını sallayıp evden çıktı,parsa doğru ilerledim " ben ne yapacağım" diye sordum pars cevap vermeden Yusuf cevap verdi

" Yenge sen karamelin yanına git"

*

Pars ve Yusuf gideli yaklaşık bir saat oluyordu hala gelen giden yoktu ,onlar giderken benide karamelin yanına bırakmışlardı,karamel evin içinde durup durup bana portakal çok güzel değilmii en sevdiğim meyve diyordu.

Elime telefonu almış parsı arayacaktım ama tam o sırada kapı çaldı, kalkıp kapıyı açtım " karamel kocan çocuğumuza portakal getirdii " diye bağırarak içeri girdi yusuf,arkadından ise yorgun gözlerle bakan pars girdi " ver poşeti ver " diyerek Yusuf'un elindeki poşete sarılan karamele gülümseyerek baktım.

Karamel poşeten bir portakal çıkardı ,ve mutfaktan Yusuf'un getirdiği bıçakla portakalı kemeye başladı,kabuğunu soyup portakalı ağzına attı,atar atmaz yüzünü buruşturdu ," ama bu çok eşki" dedi karamel kaşlarımı çattım ve karamelin yanına doğru gittim " etmemiştir iyice de ondan " dedi Yusuf elini ensesine atarak gözlerimi kısarak Yusuf'a baktım,ve eğilip karamelin soyduğu portakalardan bir tanesini ağzıma atım , gerçekten eşkiydi ama bu portakal değildi

" bu limon"