Aşk derdiyle iyiyim tabib bana ilaç vermekten vazgeç,şifa kılma,
asıl beni öldürecek olan zehir senin verdiğin ilaçtır.
(Fuzuli)
*****
"Arkandayım sevgilim" diyen sesi geldi kulağıma " pars! pars! nerdesin seni görmüyorum" diye bağırışım ormanda yankılanıp kulağıma geldi," yakınında değilim,ama çok uzaktada değilim" diyen sesi geldi kulağıma,etrafımda dönerek sağa sola bakındım kimse yoktu " pars !" dedim cevap gelmedi" pars" yine gelmedi.
****
"Abla uyan abla iyimisin" diye omzumu dürten Leylayla birlikte tikleyerek kalktım " korkma rüya görü yordun galiba ,isim sayıklıyordun" dedi , uykulu gözlerle Leyla'ya baktım,sonra aklıma gördüğüm rüya geldi,pars benden yardım istiyordu amâ ben onu göremiyordum.
Sabahın olmasına az kalmış, pencereden sızan küçük ışık , koğuşun içini aydınlatıyordu,sesizce yatağın kenarında duran kalem ve kağıdı aldım ve mektup yazmaya başladım.
: Bugün bir rüya gördüm biliyormusun? rüyamda sen vardın ama ben seni görememiştim sen beni gördünmü,Seni çok özlüyorum
pars,ben seni affetim bile, sende beni affet olurmu?, öbür dünyada buluşmak üzere,tabii ben gelene kadar cehennemde yanmasan :) şaka yapıyorum, cennete gidemiycez hiç değilse cehennemi hak edelim demiş Memati ;)
Seni seviyorum demir.
****
Mektubu bitirince zarfa koydum ve yastığımın altına sakladım ,gün doğmaya başlıyordu , gözlerimi daha fazla açık tutamadım ve uykuya daldım.
*****
Kimsi o yaşıyormuydu? Öldü yaxıyordu her yerde ama, uzun ince parmakları isminin yazdığı mezar taşında gezindi, ardından bir kağıt gördü üzerine taşla kapatmışlardı
Eğilerek mektubu aldı ve okumaya başladı.
:Sevgilim,Seni çok özledim biliyormusun?, öbür tarafta buluşurmuyuz :) çok güzel kokuyordun biliyormusun ,kolyede çok güzel bu arada, teşekkür ederim, seni bırakıp gittiğim için özür dilerim sevgilim, Kırmızı sana hiç yakışmıyor biliyormusun,seni kırmızılar içinde görmeyi hiç sevmedim,şimdi sen sürekli uyuyacaksın, bende uyumayı bekliycem,beni affeder misin bilmem ama ben seni affetim.
Ama geri gelemesin ki,
Çok pişmanım sevgilim, Özür dilerim,özür dilerim, özür dilerim
seni öldürdüğüm için özür dilerim
Hiç istemezdim özür dilerim sevgilim,ömür boyu gözlerine bakmak isterdim sevgilim,ama ben ogözlerin birdaha açılmayacak olarak kapandığını gördüm ,
Seni sevmediğim için özür dilerim sevgilim.
Demir seni seviyorum.
İçi titredi,elleri buz gibi oldu ,bir yağmur damlası düştü mektubun üzerine aldırış etmedi,mektubu katlayıp, aldığı yere tekrar koydu,
Hızlı adımlarla mezarlıktan çıktı.
***
"Demir!" diyerek uyuduğum yataktan sıçrayarak kalktım,nefes nefese,ter içinde kalmıştım,yine bir kabus görmüştüm," abla iyimisin" diyerek yanıma geldi Leyla koğuşun ışıkları açıldı bir kaç kişi bu durumdan rahatsız olmuş gibi homurdandı.
" İyiyim" dedim sesim tam tersini söylüyordu " bir kaç gündür böylesin uyurkende bir şeyler konuşuyon," dedi " deli , neden bunu bu koğuşa verdilerse" dedi orta yaşlarda olan kadın" Deli değilim!" diye yükseldim
, Sevcan bir şekilde kolumu tutu Leyla
" Abla ,bir piskolağa mı sevketseler seni" dedi gözlerimi hızla ona çevirdim kızarmış gözlerle ona bakıyordum," Ben deli değilim,ben deli değilim! Ama siz insanlar delirtiyorsunuz beni ,sevmek ne zamandan beri delilik oldu?," diye bağırdım bu sefer herkes uyanmıştı , koğuşun kapısı açıldı " ne oluyor burda" diyen bir kadın gardiyan girdi içeri " ay bu kadın delirmiş gecenin köründe bağırıyor " dedi demin bana deli diyen kadın.
****
Serum sesleri damla damla akıyordu kulağıma,gelen kadın erkek çığlıkları birbirine karışıyordu,boş koridor beyaz renge boyanmıştı,ara ara kan izleride vardı,bir kadın çığlığı daha gelince olduğum yerde irkildim,
"Evett geldik" dedi beyaz önlüklü adam. Bana adlı kontrol yapılmıştı ve sonuç tam belli değildi ,beni konturolde tutmak için,deli hastanesine getirmişlerdi" ben deli değilim" diye mırıldandım " buradaki hastaların yarısı ben deli değilim demişti ama hepsi deliydi" dedi bedenim buz gibiydi,Demir kapısı olan bir odanın önünde durduk kapının üzerinde 363 numara yazıyordu.
Doktor kapıyı açtı ve beni içeri itti
Şok olmuş bir şekilde arkamdan kapanan kapıya baktım,kapıya doğru dönüp,yumrukla kapıya vurdum.
" Ben deli değilim açın kapıyı, lütfen açın kapıyı ...ben deli değilim" dedim sesim giderek kısılmıştı" bana kalem ve kağıt verir misiniz" diye sordum,bir süre anlamsız bir sesizlik oluştu ,sonra kapı açıldı doktor bir kalem ve kağıt verdi, sonrasında tekrar kapıyı kapattı.
Büyük bir odaydı burası,duvarlar beyazdı,duvarlara yazılmış yazılar vardı,bir çok yerdeyse kan lekeleri vardı. Ufak bir yatak masa, sandalye ,
vardı ,ilerleyip masaya oturdum ve yazmaya başladım.
:Bana deli diyorlar sevgilim, deliymişim ben. Beni deliler hastanesine kapattılar biliyormusun,çok korkuyorum sevgilim, çünkü sen yoksun,üşüyorum sevgilim,ama aslında kor ateşte yanıyorum.
Özür dilerim sevgilim, artık bende yokum. Seni unutmak istiyorum ama seni unutmaktan korkuyorum sevgilim.
Seni seviyorum pars.
****
" Nasıl deliler hastanesine yatırırsınız!" diyen zemherinin tok sesi geldi kulağıma " Efsun?" diye bağırdı " efendim dur- " diyen kadını zemheri susturdu " ben zemheri asaiş komiseri" dedi " şimdi bana efsun nerde onu söyle" dedi " 363 .oda " dedi kadın. Bir az sonra çalan kapıyla irkildim " efsun? " dedi zemheri kapının diğer tarafından " efendim" dedim " iyimisin?" dedi "iyiyim" dedim " mektubum var veririmisin ?" diye sordum sesim bir çocuk gibi çıkıyordu, kapıya gelen şiddetli darbeyle arkaya doğru sendeledim
"Ver efsun ver" dedi " kapıyı aç" dedi ardından kapı açıldı,tam karşımda duruyordu gözlerindeki acıma duygusuna iğrenerek baktım,ve mektubu ona uzattım" bişey söylemiyecekmisin?" diye sordu başımı salladım " doğru olan bir şeyi niye inkar edeyim ki?" dedim ardından kapı kapandı,yine sesizliğe büründü oda yine tek başına kaldım ben....
Zemheri ellindeki mektuba baktı ne diyeceğini artık hiç bilmiyordu ,yollu belliydi mezarlık.
Mezarlığın önünde durdu bu mektubuda diğer mektubun yanına bıraktı,mezara bitkin gözlerle baktı,acaba o gece pars ölmese ne olurdu diye düşündü ama asla cevap bulamadı,bir yandan kalbimi acıtıyordu zemherinin bu durum , sevdiği kadını bu halde görmek ve birşey yapamamak canını sıkıyordu zemherinin, Sevdiği kadının acısı onunda canını acıtıyordu ,bu tuhaftı.
****
Aradan bir hafta geçmişti tekrar mezara geldi bir mektup daha vardı,
mektubu alıp okumaya başladı
: Bana deli diyorlar sevgilim, deliymişim ben. Beni deliler hastanesine kapattılar biliyormusun,çok korkuyorum sevgilim, çünkü sen yoksun,üşüyorum sevgilim,ama aslında kor ateşte yanıyorum.
Özür dilerim sevgilim, artık bende yokum. Seni unutmak istiyorum ama seni unutmaktan korkuyorum sevgilim.
Seni seviyorum pars.
Bu gerçekmiydi ,onu deliler hastanesine mi yatırmışlardı?, ilk defa içinin açıldığını hisseti ,ama bu acıma duygusu değildi ,başka bir şeydi, dizlerinin üzerine düştü,bunu sevdiği kadına kendi elleriyle yapmıştı,dokunmaya kıyamadığı kadın deliler hastanesine yatırılmıştı.
****
Koluma taktıkları serum git gide azalıyordu bunu niçin yapıyorlardı bilmiyordum. Serumu kontrol etmek için gelen kıza sordum " bunu neden takıyorsunuz?" dedim kadın tuaf gözlerle bana baktı" unutman için" dedi donup kaldım " nasıl yani?" dedim, kadın derin bir nefes verdi " kötü anılarını unutman ,onu unutman için" dedi ,rengim atmıştı ellim buz gibi olmuştu " siz delirdinizmi ben onu neden unutayım " dedim " delirmemen için onu unutman gerek " dedi " siz beni anlamıyorsunuz asıl ben onu unutursam deliririm"
Kadın yanımdan çıkmıştı,bende bir süre uyumuştum ,uyandığımda bir iki dakika nerede ve kim olduğumu sorguladı lm ilacın etkisi şimdiden hissediliyordu, kulaar kanayacak gibi hissediyorum,gelen.çıklık ,Ferhat, sesleri beni ürkütüyordu. Kadından bir iki tane daha kağıt istemiştim ,o kağıtlardan birisini çıkarıp mektup yazmaya başladım.
: Sevgilim bana bir serum veriyorlar seni unutmam için,bilmiyorlarki ben seni unutunca deliririm, ama merak etme ben seni asla unutmayacağım,
Seni seviyorum sevgilim.
2,Ay Sonra
Ben kimdim ,verdikleri ilaç o kadar etkiliydi ki bazen ismimi bile unutuyorum,bu komik oluyordu.
Bir adam geliyordu sürekli sarışın,1.80 boylarında adı şeydi... Ha zemheri benim en iyi arkadaşımış kardeşim gibiymiş hatta ,o söylüyordu bunları, kırmızı saçlarım göğsüme kadar uzatmıştı hangi salaklıkla kestiysem saçlarımı.
Kapının ardından gelen sesle ayağa kalktım " efsun , ziyaretçin var" dedi bir kadın sesi " tamam" dedim çocukcu bive ekr hevesle ardından kapı açıldı,bir adam vardı mavi gözlü uzun boylu kumraldı, gözünün üzerinde başlayıp yanağında biten bir iz vardı hafif sarı saçları, dağılmıştı ama çok çekici görünüyordu acaba bu kim diye düşündüm.
" Efsun biliyorum bana kızgınsın ama- " dedi sözünü kestim " sen kimsin" dedim bu sorumu beklemiyor
gibi afaladı" sen- sen beni unutunmu?" diye sordu omuzlarımı silktim " ben seni hiç tanımadım ki"
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.39k Okunma |
297 Oy |
51 Takip |
33 Bölümlü Kitap |