Galiba seni seviyorum

"Ben seni seviyorum ama sen beni

Galiba seviyorsun"

Malikaneye girdiğimde pars ve kalender hala bir şeyler konuşuyorlardı,hızla onların yayına vardım

“ Ah kusura bakmayın geciktim,elbisedeki leke çıkmadı da” dedim gülümseyerek ,kalender başını salladı,bir kaç dakika sonra bir adam geldi kalenderi kulağına bir şeyler söyledi ,

kalenderin kaşları önce havalandı, sonra ise çatıldı,

“ şey ufak bir sorun çıktı da ben gidip bir bakayım siz eğlenmenize bakın” dedi ve hızla yanımızdan uzaklaştı . Pars’la göz göze gelince gülümsedim

Oda gülümsememe karşılık verdi,” daha zor şeyler bekliyordum “ dedim parsın önünde duran içki kadehini alıp kafama diktim, güldü “ emin ol daha zorları da var kolayla başladık” dedi

“ Sormayacak mısın” diye sordum kaşları havalandı “ neyi sormamı bekliyorsun” dedi kaşlarımı çattım “ neden gitmediğimi ,sana neden yardım ettiğimi” dedim güldü

Neden gülüyordu komik olan neydi?

“ neden alaş” dedi “ ben..” dedim ve sustum ben seni seviyorum” dedim amabunu demek isteiyordum. Tepki vermesini bekledim ama hiç bir şey olmadı, sonrasında kaşlarını kaldırdı, birşeyler düşündü ,bir şey söyleyecek gibi oldu ardından tekrar sustu, başımı umutsuzca masaya doğru eğdim ,parsın parmakları çenemi kavrayınca ,irkildim ama ona belli etmedim ,çenemden tutup eğdiğim başımı masadan kaldırdı tekrar onunla göz göze geldik,

Mavilikleri yine derindi,bir kaç saniye gözlerime baktı

“ galiba bende seni seviyorum “ dedi

Dünya durdu ,kalbim durdu etraftaki insanlar bile durdu gibi geldi ilk defa bana seni seviyorum dedi

Ve ben efsun Kurtoğlu bugünü asla unutmayacağım2020.06.24

Eve gelmiştik, ordan beri hiç konuşmamıstık,itfaye ekipleri gelmiş yangını söndürmüştü,kulübeden bir insan cesedi çıkmıştı,ama konunun üzerinde pek durmamışlardı ,kalender bir şeyler demişti polislerde konuyu araştırmamışlardı.

Hepimiz salona geçip oturduk sesizliği bozan Yusuf oldu “ nikah tarihi ne zaman “ diyince gözlerimi açtım parsa baktım oda aynı anda bana bakıyordu bir birimize baktık sonra tekrar Yusuf’a döndüm” nikâh mı?” diye sordum “ tarihi ?” diye sordu pars Yusuf başını salladı “ he nikah tarihi

Evlenmeye cekmisiniz ?” diye bir soru doğrultu

“ evlenme teklifi edilmedi ne evlenmesi “ dedim pars’a gönderme yaparak ,pars güldü oturduğu yerden kalkıp bana doğru geldi bende oturduğum yerden kalktım birden önümde diz çöktü ,cebinden bir kutu çıkardı,kutuyu bana doğru uzatıp açtı,tek taş bir yüzüktü ama taşı kırmızıydı.

“Yaşadıkların ve yaşatıklarım için özür dilerim nazlı sevgilim, benimle doğmadın ama benimle yaşayıp ölmeye ne dersin ,çocuğumun ânnesi benim yaşama sebebim olurmusun” dedi somurtum

“ Edebiyat yapma direk karım ol desende kabuldü” dedim gözlerini devirdi

“ bu kabul demek mi oluyor yani” diye sordu çapkın bir gülüşle,bende gülümsedim

“ Evet evet evet” diye bağırdım ve pars’ın boynuma atladım oda ayağa kalkıp bana sarıldı

“ yavaş kızım nikah masasındamıyız” deyince güldüm,ama soğolsun Yusuf dururmu “ ben bu kadını görünce olarak istemiyim” dedi gözlerimi devirdim “senin karın yokmu git sene sen” dedim ters ters bir şekilde “ fışıkk yağlı kaşıkkk,gidiyim de pars sana kalsın olurmu avcunu yalarsın” dedi avcunu göztererek “ lan sen benim kumamısın git sene” diye çıkıştım “ öf ya tamam gidiyorum,saat başı arayacağım ona göre “ dedi ve söylene söylene evden çıktı.

Parsa doğru döndüm " aşırı yoruldum gidip uyuyacağım" dedim oda başını salladı kendini koltuğa bıraktı,cebinden bir sigara çıkarıp yaktı,bende odama gittim.

" Açın lan kapıyııı " diye bağıran Yusuf'un sesiyle yerimden sıçradım

kapı büyük bir gürültüyle çalınıyordu

hızla odadan çıkıp aşağı kata indim,

parsta koltuktan kalktı bana doğru döndü,gözleri şişmis uykulu görünüyordu, muhtemelen oda uyuya kalmışt, pars kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtı açmasıyla Yusuf'un parsa sarılması bir oldu, Yusuf ellerini sımsıkı parsın beline sardı parsın elleri havada kalmıştı " ne oldu lan rüyandamı gördün ,saat gecenin ikisi"

dedi yusuf kollarını geri çekerek önce bana sonra parsa baktı " dayı oluyorsun lan"