" Ablaa" dedi karamel tekrar
" Abla imam bayıldı ne yapacağız" diye sordu," pencereyi aç , yardım iste onlar yukarı gelirken ben pencereden atlar kaçarım" dedim , karamel hızla başını salladı pencereye doğru koştu,pencereyi açıp bağırdı
" hey yardım edin imam bayıldı uyanmıyor " dedi aşağıdan bir erkek cevap verdi " imamı bayıldı,geliyoruz" dedi bende pencereye doğru ilerledim aşağıdaki bütün korumalar gitmişti onlar gelmeden odadan çıkmalıydım.
" Ben gidiyorum ," dedim ve bir ayağımı camdan sarkıtım bacağımın kırılma ihtimali çok yüksekti, yavaşca aşağı atladım bacağım acımıştı ama kırılmadığından emindim,üzerimdeki beyaz elbisenin eteklerini toplayarak ormana doğru koştum, kimseye denk gelmemiştim şimdilik,
*
Hemen hemen iki saatir ormanda yürüyordum ama daha bir yere varamamıştım.hava kararmaya başlamıştı,biraz daha ilerledikten sonra bir kulübe göründü ışıkları yanıyordu,oraya doğru ilerledim ,eve varınca hızla kapıyı çaldım içerden sesler geldi ama tam duyamadım.
Kapının açılmasıyla arnıma bir silah dayanması bir oldu ,karşımdaki adama şaşkınlıkla baktım uzun boyluydu yaklaşık 1.90 boylarında esmer,bir adamdı beni görünce rahatlamış gibi derin bir nefes verdi " abii kız gelmiş" diye içeriye bağırdı " oo al içeri al al " diye bir erkek sesi daha geldi ,adam kolumdan tutup beni içeri doğru sürükledi ,içeride bir adam daha vardı, şöminenin başında oturmuş arkası bana dönüktü .
Yavaşca bana doğru döndü beni görünce tek kaşı havalandı
" Malları getirdin mi" diye sordu, kaşlarımı çattım " ne malı " diye sordum güldü " pars'tan getireceğin malları" dedi parsın ismini duyunca kaşlarım havalandı " pars'tan malmı getirecektim ," diye sordum adamın kaşları çatıldı" sen kimsin bayan hanım " diye sordu bu sefer " ben efsun Kurtoğlu,asıl siz kimsiniz pars'tan ne istiyorsunuz" diye sordum
" Sen parsı nerden tanıyorsun" diye sordu " bugün evlenecekti benimle ama kaçtım şu an bütün ormanda beni arıyordur" dedim
Adamın ağzı bir karış açık kaldı
" Peki benim kim olduğumu biliyor musun " dedi kafamı salladım " bilmiyorum kimsiniz" diye sordum.
" Ben toprak sayan , pars'ın en büyük düşmanıyım" deyince şaşırıp kaldım
" Ve seni başka birisiyle karıştırdık,pars'tan çaldıgı malları bize getirecekti bizde o sensin sanmıştık ama o değilmişsin" dedi
" Mallardan kastınız,inek koyun falan demi " diye sordum güldü " uyuşturucu madde ticareti " deyince bir şok daha yaşadım pars uyuşturucu ticareti mi yapıyordu.
" Peki ben gideyim artık" dedim arkamı döndüm kapıya doğru ilerledim " nereye küçük hanım " dedi
tam o sırada dışardan bir silah sesi duyuldu ardından bir bağırış " efsunn nerdesin " diyen ses parsın sesiydi
" Geldi deli ,çabuk arabaları hazırlatın onlar gelmeden gidelim dedi isminin toprak olduğunu öğrendiğim adam ,
ayağa kalkarak bana doğru yaklaştı bu bayaa uzun boyluydu en az iki metre falandı, kumral saçları alnına dökülüyordu,ela gözleri yeşille karışıktı, kolumdan tutu " sende bizimle geliyorsun " dedi ,buna karşı çıkmalımıydım bilmiyorum ama burdan gitmem için yardım edebilirlerdi.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.39k Okunma |
297 Oy |
51 Takip |
33 Bölümlü Kitap |