Öldürürmü insan sevdiğini

Seni sevdiğim için özür dilerim

...

Efsun

" Anam anam " diye sızlanan Yusuf'a

tekrar göz devirdim " yeter yav görende götünden vuruldun sanacak " diye homurdandı gece Yusuf'un gözleri şaşkınlıkla aralandı " götümden vuruldum zaten geri zekalı" diye çemkirdi Yusuf

" Tamam kesin tartışmayı " diye araya girdim tam o sırada merdivenlerde karamel belirdi karnı artık daha belli oluyordu elli karnında üzerinde uzun pempe çiçekli babaanne geceliği vardı

saçını elektrik çarpmış gibi görünüyordu ama tatlıydı

" Benim güzel avakodomm uyanmışmı gel güzelim yanıma " dedi Yusuf şefkatle,karamel paytak adımlarla gelip Yusuf'un yanına oturdu uyku sersemi olduğu çok belliyd.

Yusuf elini karamelin omzuna attıp karemeli kolunun arasına aldı ,Yusuf çok iyi bir baba olacaktı bunu biliyordum." Hamilemisin kaç aylık" diye sordu hazarın yanında oturan gece " evet hamileyiz yani hamile daha iki aylık oldu" dedi Yusuf bu haline kıkırdadım,karamel gece ve hazarı yeni fark etmiş olmalı ki oturduğu yerde dikleşti,elleriyle gözlerini ovdu " ahh hoş geldiniz tanıyamadım sizi" dedi gülerek karamele baktım " bu benim kardeşim gece bida Hazar" karamel geceye uzattı " hoş geldiniz bende karamel " dedi sevecan bir sesle

" Bende gece " dedi gece karamelin gözleri hazara kaydı " evlimisiniz " diye sordu bu soru karşısında Hazar ve gece bir birine baktı bu soruyu beklemiyorlar gibiydi " y yok evli değiliz " dedi gece .

...

Saat sabah dokuza geliyordu dinlenmek için herkes odasına geçmişti,biz eve gelmiştik hazarda gitmişti,bir süre sonra bende uykuya daldım.

....

Gece

Cama gelen taşla uykum bölündü üzerimdeki beyaz geceliği dve saçlarımı düzeltip cama doğru ilerledim aşağı doğru bakınca hazarı gördüm hızla pencereyi açıp hazara baktım yağmur yağıyordu ve ıslanmıştı üzerimde siyah bir tişört altında ise gri bir eşofman vardı

yağmurdan ıslanan saçları alnına dökülüyordu yeşil gözleri direk bendeydi dudaklarının arasındakibsigara ıslanmış ama sönmemişti. Sigarasından derin bir nefes çekip attı.

" Uyuyormuydun ya" diye sordu

" Evet" diye net bir cevap verdim

" Tamam çeklide tırmanayım" diyince gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı " sen delirdi mi iki katlı ev nasıl çıkacaksın ki" diye sordum Hazar güldü " kapıyı aç o zaman" dedi " olmaz" diye karşı çıktım " o zaman çekil soğuktan götüm döndü , zatürre olursam bı sefer seni alacak kimse kalmaz" dedi

" Ne alakası var ya" diye homurdanarak kenara çekildim.

İki dakika sonra Hazar camdan girmiş karşımda duruyordu,onun asker olduğunu çoğu zaman unutuyordum

" Niye geldin" diye sordum yatağın üzerine otururken " kokunu özledim" dedi bu adam kalp çalmadını çok iyi biliyordu,üzerindeki tişörtü çıkarıp yana savurdu buna artık alışmıştım

" Kıyafetlerin nerde " diye sordu " dolaba bak " dedim dolaba doğru ilerleyip açtı benim bol giyindiğimi bildiği için birşeyler alacaktı.

Dolaptan bil siyah bir tişört aldı ve bana doğru ilerledi tam karşımda durdu bedeninden sızan barut ve toprak kokusu bir birine karıştı

Karnından göğüsüne doğru olan derin bir kesik izi vardı , tişörtü bir hıcımda üzerine geçirdi tam ona olmuştu

Bana doğru yaklaşıp elleriyle kafamın iyi yanından tutu ve iki yanağımda birer öpücük bıraktı " göreve gidiyorum,en az bir ay yokum, tehlikeli bir görevmi evet şama gideceğiz," dedi gözlerim dolu dolu ona baktım " kendine çok dikkat et tamamı, dikkat et kendine olurmu" dedim Hazar sıcacık bir şekilde gülümsedi " Asker adamız sonuçta sevgilim gidipte gelmemek

Ölüpte ölmemek var ,dua et tamamı " dedi başımı salladım" afferin sevgilime " dedi ve burnumun ucuna ufak bir öpücük bıraktı

" Gidiyorum ben fırsat buldukça ararım seni merak etme seviyorum seni " dedi ve sımsıkı sarıldı sarılmasına karşılık verip bende ona sarıldım" gül kokulum benim " dedi geri çekildi ve pencereden inip geri gitti

...

Askeriye

" Hazar" diye bağırdı emir komutan

" Emret komutanım" dedi Hazar

" Yeni bir görev var bir örgüt kurucusunu bulacaksınız" dedi emir komutan yüreği kafesinde sıkıştı hazarın " ne örgütü" diye sordu zorla

" Ay örgütünü bir erkek tarafından kurulduğu söyleniyor ve bizim görevimizi zorlaştıyorlar sen duydunmu bu örgütü"

Sevdiğin kız için vatana ihanet edermiydi insan

"Duydum " dedi dakikalar sonra Hazar.

...

Gece

Kahvaltıyı yapmış oturuyorduk

Ablam ve pars derin bir konuşma içerisindeyken ben mercanı oyalıyordum, bir yandanda hazarı düşünüyordum iyimiydi beni özlermiydi ama bildiğim tek bir şey vardı beni sevdiği ve asla ihanet etmeyeceğiydi ,diye düşünürken kapı çaldı ablam kalkıp kapıyı açtı " buyurun memur bey " diyen sesi geldi ablamın " içeriyi arayacağız" dedi ve içeriye dört polis üç asker girdi

Ama birisi tanıdıktı hazardı bu

bana acıyan gözlerle bakıyordu kaç git buradan der gibiydi bakışları

Polis bana doğru ilerledi " gece Kurtoğlu senmisin" dedi gözlerimi hazarda kurtarıp polise baktım " evet benim" dedim " gece Kurtoğlu ay örgütünün lideri ve kurucusu tutuklusun"

" Ne" diye bir şaşkınlık nidası attı ablam ben konuşamıyordum buz tutmuştum, bakışlarım hazara kaydı onun ise kafası eğikti ,yüzüme bakmıyordu ilk defa, bana ihanetmi etmişti ,evet bana ihanet etmişti beni ele veren oydu buna emindim.

Polisler elime kelepçeyi takarken ablam ağlıyordu " ben onu daha yeni buldum bir daha kaybedemem o bana annemin emaneti" diye ağlıyordu parsta ablamı tutuyordu,

Kapıya doğru tam hazarın karşısında durdum,polisler ilerletmek istedi ama Hazar elini kaldırıp durdurdu onları.

"İnsan sevdiğini ihbar edermi" diye sordum gözlerimden akan yaşları silerek

" İnsan sevdiğini hapse attırırmı"

Hazarın gözleri gözlerime kitlenmişti

Sevgiyle bakardı gözleri oysa şimdi t

aş kesilmişti.

" Söylesene komutanım insan öldürürmü sevdiğini"