ne eski sevgilinmi" diye sordum
"4 yıllık birde " diye sordu pars
Yusuf sırıttı " he niye şaşırdınız kine"
diye sordu " neyse ,devam edelim plana ne diyordum" diye sordu Yusuf
" Üç çocuğu var diyordun" dedim
" Ha evett,Hezal ,Hazar ve onur
efsun sen hazarın dikkatini dahıtacaksın" der demez pars araya girdi " orda dur nasıl dağıtacak dikkatini" diye sordu" ah sakin ol abicim sadece sigara içmek için teklif verecek ,ve dışarı çıkacaklar o anda sen dışarda bekleyeceksin ve hazarı etkisiz hale getireceksin" ben başımı salayıp onay verdim,pars cebinden bir sigara çıkarıp dudaklarının arasına aldı ve yaktı" devam et " dedi sigara dudaklarının arasında durur ken.
" Ama etkisiz hale getirmeden yenge bir şeyler öğrenmeye çalışacaksın ,işte bir şeyler yapıyormusunuz ,madde satıyormusunuz gibi ,yeri öğrenince zaten iş parsa düşüyor,mallar bu sefer polisin elinde olacak siz işi bitirdikten sonra yenge sen tekrar masaya gelip bana işaret vereceksin tam o sırada da ben gizlice polise haber vercem ,
polis gelmeden kaçmamız ve depodaki malların yarısını alıp kaçmamız lazım" dedi tek nefeste parsın parmaklarının arasında duran sigaraya uzandım ve aldım derin bir nefes çektim ,parrsın gözleri bana doğru kaydı , gözleri kısıldı,
" Pekii o halde gidip hazırlanabilirsiniz" dedi yusuf
başımı salayıp yukarı kata doğru çıkıyordum ki aklıma gelenşeyle merdivenlerde durdum yusufa doğru döndüm " karamel o gelecek mi" diye sordum ,Yusuf'un gözlerinde anlayamadığım bir duygu belirdi " evet o da gelecek hazırlanmasında yardım edermisin" dedi başımı salladım ve merdivenlerden çıkıp karamelin odasının kapısına dikildim kapıyı çaldım" gel " dedi ince sesi karamelin ,içeri girdim yatağa oturmuş limon yiyordu ,izlediği televizyonda ise bir savaş filmi dönüyordu işin komik yanı karamel ağlıyordu," karamel neden ağlıyorsun" diye sordum gülmemek için yanaklarımı ısırdım,karamel burnunu çekti önünde duran tabaktan bir limon alıp ısırdı yüzünü eksikti " bilmiyordum ki ,adama kurşun atıp vurdular, attığı kurşuna ağlıyorum" dedi kaşlarım havalandı
" Ne yani adamın vurulduğuna değilde attığı kurşuna mı ağlıyorsun?"
diye sordum " öf sorma işte " dedi ve bir anda ağlaması kesildi " davete ne zaman gidiyoruz" diye sordu
" İki,üç saate çıkarız hazırlanmaya başlayalım" dedim hızla ayağa kalktı dolaba doğru ilerledi dolaptan bir elbise çıkardı açık mavi,bir elbiseydi
uzundu ve derin bir göğüs dekoltesi vardı,eteklerinden başlayıp göğüsünde biten inci detayları vardı.
Omuzları askılı bir elbiseydi ,büyüleyici gözüküyordu.
" Hazırlanmana yardım edeyimi" diye sordum başını iki yana salladı
" Ah teşekkür ederim abla " dedi bedenimin ürperdiğini hissetim
Abla uzun zamandır duymadığım bir kelimeydi, bir kız kardeşim vardı ama artık yoktu.
Nerde veya yaşıyormu bilmiyordum,
Karakterlerimiz birbirine çok zıttı
O babayı çok severdi babada onu,
Baba onu dövmez,küfretmez,işkence etmez, yakmazdı...
Onu çocuğu gibi severdi şefkatle bakardı,bana asla ona baktığı gibi bakmazdı...
Babayı öldürdüğümde benle bir daha konuşmadı zaten sonrada gitti...
Bu düşüncelerden sıyrılıp kendi odama gittim ,dolaptaki kıyafetlerle göz göze geldim,siyah bir elbise aldım sade ve şıktı,duşa girip elbiseyi üzerime giydim, saçlarıma fön çekip
Açık bıraktım,gözlerimw hafif siyah bir makyaj yaptım ,son olarak ise dudaklarıma saçlarımla aynı renk olan kırmızı ruju sürdüm , yaklaşık iki saat sonra hazır olmuştum,oturduğum makyaj masasından kalkıp odadan çıktım salondan sesler geliyordu bir süre merdivende durup sesleri dinledim
" Ama nedenn sana pempe panterli şeyler çok yakışıyor" diyen karamelin sesini duydum " aklından bile geçirme" dedi yusuf,parsın kahkahasını duydum ve gülümsedim
" Peki .... O zaman saçlarını pempe yapalım" diye bir fikir ortaya attı karamel " ne hahahha" diyerek daha çok gülmeye başlayan parsın sesi evin içini dolduruyordu.
Merdivenlerden inip salona geldiğimde hepsinin gözleri bana döndü, Yusuf bir ıslık çaldı " yenge bee bu ne güzellik" dedi güldüm
" Abla valla çok güzel olmuşsun " dedi karamel" abartma sende çok güzel olmuşsun " dedim, elbise tam ona olmuştu,yüzünde hafif bir makyaj vardı, dudağında ise benimle aynı renk bir ruj vardı saçlarını arkadan dağınık bir topuz yapmıştı.
Gözlerim parsa kaydı ,siyah bir takım elbise giymişti, hafif sarı saçları düzgünce taranmıştı,sinek kaydı tıraşıyla mavi gözlerinin rengi ortaya daha çok çıkmıştı,takım elbisesinin ön cebinde duran bir çiçek vardı çiçeği alıp bana doğru yaklaştı,ve çiçeği bana uzattı " hangi çiçeği seversin bilemedim,bende kokusu sana benziyor diye bunu aldım" dedi
Ufak mor bir çiçekti ,elinden çiçeği aldım
gerçekten de benim gibi kokuyordu.
***
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.39k Okunma |
297 Oy |
51 Takip |
33 Bölümlü Kitap |