Dayan kızım son bir saat kaldı diyerek kendimi avutmaya çalıştığım yetmiş iki saatlik nöbetin yetmiş birinci saatindeydim , nöbetin bitmesine bir saat kalmıştı,sarsak adımlarla lavaboya doğru ilerledim aynadan kendime bakınca hortlakla göz göze gelmişim gibi oldu , kıvırcık saçlarımı tepemde kuş yuvası gibi bir topuz yapmıştım gözlerim mosmordu,

ayakta uyuyordum resmen mavi gözlerimin ışıgı bile dönmüştü.

Lavobodan çıkıp denizin yanına gittim " mavi iyi değil gibisin sen git istersen zaten nöbet bitimine de az kaldı" dedi içimden bir Allah razı olsun deniz dedim hızla üzerime hırkamı geçirdim çantamı alıp acilden çıktım.

Evde denizle beraber kalıyorduk ama iki misafirimiz daha vardı bugün Leyla ve annesi ,evleri savaşta yıkılmıştı,yeni bir ev bulasıya bizim evde kalacaklardı, karanlık sokakta ilerleyip arabamı buldum, ve hızla eve sürdüm.

Saat sabah altıya geliyordu ve ben on ikide tekrar nöbete gidecektim.

Araba durunca yavaşca kata girdim ,

muhtemelen herkes uyuyordu , yavaşca kapıyı açıp içeri girdim

" Mavi abla sen mi geldin" diyen ince ses Leyla'ya aiti uyumamıştı " ben geldim " diye cevap verdim , ayaklarım ve hırkamı çıkarak salona ilerledim Leyla kahverengi gözlerini açmış bana bakıyordu" uyumadın mı sen " diye sordum yanına geçip otururken " yok uyku tutmadı" dedi

" sen gidip uyu yorgundundur şimdi " diye ekledi gülsedim " tamam,ama sende biraz uyu" dedim oda gülümseyerek karşılık verdi.

Odama geçtim üzerimi değiştirip uykuya daldım.

* 

Uykumu bölen bir çığlıktı rüya görmedigime emindim, hızla yatagımdan kalkıp salona doğru ilerledim çığlık Leyla ve annesinin kaldığı odadan geliyordu,hızla koşup odaya girdim Leyla dizlerinin üzerine düşmüştü yerde yarım kalan bir sigara, yataktan sarkan annesinin elli.

Hızla ilerleyip annesinin nabzına baktım teni buz gibiydi ateş gibi yanan tenim bile buz gibi olmuştu nabzında tık ses yoktu,yanımıza denizde gelmişti,ellerimle kalp masajı yapmaya başladım ama artık çok geçti kalbi çoktan durmuştu " Ölüm saati 08:40" dedim denize ardından ambulansa haber verdim.

* 

" Oy annem " diyerek annesinin tabutuna sarılmış ağlayan Leyla'ya ıslak gözlerle baktım " oy kurban olurum sana annem ,oy annemm" diyerek ağlayarak feryat ediyordu

" Annemm oy annem sen olmasan ben nasıl yaşayayım annemm "

Yaklaşık üç saat sonra cenaze namazı kılınmış herkes dağılmaya başlamıştı

Leyla'nın gözleri ağlamaktan kızarmış hata morarmıştı.

*

" Yarın bir gün geliyorumm" diye mırıldanarak hem şarkı söylüyor hemde masanın üzerindeki iğneleri topluyordum " o şimdi asker canı neler isterr" dedim tam şarkıya devam edecektim ki gelen sesle hızla arkamı döndüm " ne istermiş canı" dedi Alper onu görünce anlık bir şaşırdım ama sonrasında hemen topladım ,üzerinde askeri üniforması

vardı,hafif sarı saçları dağılmıştı,ela gözleri direk bendeydi can alıcı bir çekiciliği vardı " ne isteyecek...pasta börek ister" dedim önce kaşları havalandı, sonra güldü,gülünce sol yanağında derin bir çukur oluştu,

" Yap o zaman" dedi , kaşlarım çatıldı

" Neyi yapayım" diye sordum

" O şimdi asker canı neler ister demedinmi ,ee pasta börek istiyormuş, bende askerim banada pasta börek yaparmısın?" diye sordu

kipriklerimi kırpıştırarak ona baktım

" Olur yaparım" dedim,tam bir şey söyliyecek tinki,çalan telefonun sesiyle durdu ve telefonu açtı " emret komutanım" dedi sonra karşı tarafı dinledi " geliyorum komutanım" dedi ve telefonu , kapattım cebine attı

" Ee şey sen yaparsın o zaman pasta böreği," dedi " tamam yaparım sana pasta böreği " dedim gülümsedi sonra hızla bana doğru yaklaştı, aramızda bir adımlık mesafe vardı, kafasını kaldırıp sağa sola bakındı kimsenin olmadığını görünce rahatladı ve bir nefes verdi.

Sonrasında nefesi boynuma çarptı

Elleriyle kafamın iki yanındanda tutu kafam onun elleri arasında kaldı,ben kaşlarımı kaldırmış ona bakarken o güldü sonrasında bir sağ yanağıma sonra sol yanağıma ufak bir öpücük bıraktı,buz kesmiş gibi yerimde dona kaldım sonra nefesi boynuma çarptı

kulağıma doğru eğildi" börekler patatesli olsun" dedi sonra geriye çekildi benden uzaklaştı kapıya doğru ilerledi " görüşürüz, boncuk gözlü kız" diyip odadan çıktı,ben ise otu iki diş sırıtarak kapıya bakıyordum.

***

" Alper komutanım " dedi telsizden barış " ne var lan" diye nazikçe cevapladı Alper "komutanım sağ temiz " dedi barış Alper yanındaki kara ve kereme işaret verdi tam o sırada beklenmedik bir, silah sesi duyuldu bir iki dakika sesizlik oldu ardından etrafı silah sesleri doldurdu

çatışma başlamıştı ama bir şey vardı

" Alper komutanım iyimisiniz" diye bağırdı telsizden , barış" bilmiyom barış " diye cevapladı Alper " komutanımmm götünüz kanıyoorrr!" Dedi değşetle ziya " sus lan angut öyle söylenirmi" dedi kerem " kesin lan

Kara ve kerem siz öne çıkın , barış,ziya eyşan etrafı temizleyin ben merkeze haber verdim alper'in yanında ben varım" dedi yusuf timdeki herkes onaylayıp Yusuf'un dediğini yapmaya başladı.

*

" Seni gidi topal dıd dıdırı" diyerek toplayan alper'in arkasından şarkı söyleyen barışı,Yusuf ensesine vurarak susturdu. Önde Alper bir yanında ziya bir yanında kara alper'in

koluna girmiş hastaneye gidiyolardı,

*

Bu manzarayı görünce ağzım açık kaldı,ileri doğru atılıp alper'e gittim

" İyimisin noldu" diye sordum endişeyle " bişi yok azcık sıyırdı" dedi Alper ama endişeyle ona bakmaya devam ediyordum yanındaki ziya güldü " ne sıyırmak ama komutanım az kalsın götünüz elden gidiyordu " dedi gülerek şok olmuş gözlerle alper'e bakakaldım alperde keskin bakışlarını ziyaya çevirmişti,ziyanın gülüşü bıçak gibi kesildi " afedersiniz komutanım" dedi ziya ve önüne döndü.

" Odaya geç bakayım yarana" dedim ama arkadan geleen abimi görünce yutkundum, kalın kaşları çatılmıştı, omuzlarını dikleştirmiş sallana sallana,Maho ağa gibi geliyordu.

" Sen niye bakıyorsun " dedi abim

kaşlarımı çattım " doktorum çünkü abi" dedim " ne yapılacak biz yarasını temizledik " dedi derin bir iç çektim

" İğne vuracağız o zaman " dedim alper'in gözleri kocaman açıldı,

Evet dağda savaşmaktan korkmayan adamiğneden korkuyordu.

Başımı aşağı yukarı salladım

" Hemdee iki tane " dedim bu sefer alper'in tepkisine güldüm,

Koca karılar gibi eliyle ağzını kapatmış şaşkın şaşkın bakıyordu

" He tamam yav bir şey değil vururum ben" dedi abim" olmazz " dedim ama abim beni dinler mi?.

*

" Abiii oraya değil" diyerek abime müdahale etmeye çalışıyordum iğneyi yanlış yere vuracaktı yoksa ," bişi olmaz sen bakma bu lavukun götüne" dedi gözlerimi devirdim " sanki görmediğim bir şey " dememle abimin bana dönmesi bir oldu elindeki iğneyi bana doğrultu " ne dedin senn" dedi kaşlarını çatarak ,ellerimi yukarı kaldırdım " yav abii ben doktorum ya böyle çok hasta tedavi ettim' dedim

Abim gözüm üzerinde işareti yapıp tekrar alper'e doğru döndü " üçe kadar say vuruyum" dedi abim

" Devrem sen yapmasanmı acep" dedi alper " birrr" diyerek saymaya başladı abim "iki" der demez iğneyi alper'in kıçına vurdu *" yandım anam ,seni aç karna on tur koşturmasam benide tüm askeriye s-" diyordu ki abimin ikinci iğnesiyle lafı yarım kaldı.