Yeni Üyelik
9.
Bölüm

✨7. Bölüm✨

@sunwonn

İyi okumalarrr 💫

​​​​​​Okuyanların çoğu oyunu kullanmıyor😔

Oyunuzu kullanır mısınız?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 💕


Sevgi 


Sabahın erken saatlerinde uyanmıştım. Bu günlerde pek uyku tutmuyordu. Saatin 06:00 olduğunu gördüm. Aklımda dönüp duran sorunun cevabını bulamıyordum. Savaş beni nereden tanıyor? Diye düşünüp duruyordum.

Yatağımdan doğruldum ve kendime gelmek için yüzümü ovuşturdum. Ağzımın kuruluğu boğazımı yakıyordu. Telefonumu eşofmanımın cebine koyup odamdan çıktım.

Mutfağa gitmek için merdivenden inerken bir ses duydum. "Tolga'm, oğlum, neden bu saatte seni karakola çağırıyorlar? Birşey yok ya." Annemin sesiydi. Olduğum yerde durmuş onları dinliyordum. " Annem, her zamanki gibi çağırıyorlar, alış artık." Tolga abimin sesi yorgun çıkıyordu. Onlar salonda konuşuyorken bende merdivenin son basamağını indim.


Annem ve Tolga abim bana döndüğünde gülümsedim. Annem yüzünü buruşturduğunda "Zaten çirkinsin birde giydiğin şeylere bak, çocuk musun sen?" Dedi.

Alışmıştım artık annemin bana laf etmesine. Onu umursamayıp hızla Tolga abimin yanına gidip ona sarıldım. Tolga abim şefkatle gülümsediğinde aynı şekilde karşılık verdim. " Sen bu saatte niye uyanıksın? Uyuman gerekmez mi?" Sorusunu görmezden gelerek başımı ona çevirdim.

"Abi benim okulumla babam ilgilenmiyor, sen ilgilenebilir misin?" Tolga abim başını olumlu anlamda aşağı yukarı hareket ettirdiğinde " Ne oldu? Yoksa..." Yutkunduğunda annem abim yerine devam etti. " Sana zorbalık mı yapıyorlar?" Sesindeki kinin bana mı yoksa bana eskiden zorbalık yapanlara mıydı? Anlayamadım. Annem hiç beklemediğim anda " Eğer senle dalga geçiyorlarsa sana müstahak" dediğinde sesindeki kinin kime olduğunu çok iyi anladım.

Gülümseyip abime baktım o ise anneme ters bir şekilde bakıyordu. " Anne bir daha Sevgi'ye buna benzer bir cümle kurarsan..." Korkunç bir şekilde anneme bakıyordu. "Yok. Bana zorbalık yapmıyorlar. Şey diyecektim..." Abim benim söylediğim şeyleri harfi harfine ezberliyor gibiydi. "... Yaz okuluna biraz ara versem... Çok yoruluyorum da." Abim gülümseyerek bana baktığında cevabını az çok anlamıştım.

" İstediğin bu olsun, tamam. Sana 2 hafta mola." Dediğinde gülümsemem genişledi. " Tamamdır. Seni çok seviyorum abim, iyiki varsın" deyip tekrar sarıldım.

Tolga abim dış kapıya yöneldi. Dış kapının kapanma sesi geldiğinde çıktığınını anladım. Mutfağa girdiğimde su almak için buzdolabını açtım. Cam su şişesini elime aldım. Bir şişeyi bile kaldırecek gücüm yoktu. Cam şişe elimden kayıp ayağımın ucuna düştü. Cam şişe parçalara ayrılmışken düşündüğüm tek şey annemin bana söyledikleriydi. Annem beni neden sevmiyordu?

Annem mutfağa girdiğinde " Bir şey mi kırıldı yoksa bana mı öyle geldi." Dedi. Gözleri yavaşça benden ayrılıp yeri bulduğunda içinde biriktirdiği bütün öfkeyi üzerime kustu.

" Yaptığın tek şey ortalığı dağıtmak! Hayırsız evlat!" Hayırsız evlat, diye tekrar ettim içimden. Neden beni önemsemiyordu? Ben onun kızıydım.

Yerdeki cam kırıklarını topluyordu. Benim kalbimin kırılan parçalarını kim toplayacaktı...

Kendi kalbimin parçalarını bulmak çok zor ve üzücüydü...

Annemin bir an beni önemsediğini düşündüm. " Ayağın çok kanıyor..." Gerçekten beni önemsiyordu. " Her taraf kan oldu, lekesi zor kalkar." Beni önemsediğini düşünmüştüm...

" Seni evlatlık aldığımız güne!..." Ne? Ben evlatlık mıydım? "Ne dedin sen!" Dedim tüm sinirimle. " Ben evlatlık mıyım! Bu yüzden mi beni sevmediniz!"

Annem sandığım kadın elindeki camları yere bıraktı ve hızla ayağa kalktı. " Ben öyle söylemek istemedim..." Dedi hızlıca. Başımı iki yana salladım. Annem sandığım kadın mutfaktan çıkmaya yeltendiğin de kolunu sıkıca tutup onu durdurdum. "Sana evlatlık olduğum için mi beni sevmiyorsunuz dedim!" Diye bağırdım.

Sessizlik etrafımızı sararken Ege mutfağa girdi. Bir bana, bir annesine, bir yerdeki camlara ve ayağıma bakıyordu. " Ne oldu?" Dediğinde ona dönüp camların üzerine basarak yanına önünde durdum. " Benim evlatlık olduğumu biliyor muydun?" Diye sordum. Ege'nin yüzündeki şaşkınlığın yerini kin aldı. "Sonunda öğrendin. Bu oyun artık canımı sıkıyordu. Oyunun sonuna geldin. Bu evde abim dışında kimse seni sevmiyor. Bende sevmiyorum..." Sesi kulaklarımda çınlıyor gibiydi.

Ege bulunduğum duruma kahkaha attı. Annnemde onu bekliyormuş gibi kahkaha attığında başım dönüyor ve kulağım çınlıyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Mutfaktan koşarak çıktım ve nefes almaya çalıştım. Kesik kesik nefes alıyordum.

Merdivenden çıkarken ayağımın ağrısına dayanamadığımı fark ettim. Gözüm ayağıma kaydığında her tarafının kesildiğini ve kanlar içinde kaldığını gördüm. Odama girdiğimde yüksek sesle ağlamaya başladım.

Kendimi bir tiyotroda en kötü rolü üstlenmiş gibi hissediyordum.

Beni tek seven kişi Tolga abimmiş... Ege bile beni sevmiyormuş. Ama neden bu zamana kadar beni önemsiyor gibi davranıyordu?


Bölüm sonu 😢

Bu bölümü 2 kere yazdım😔 çünkü hepsi bir anda silindi🤕

Neyse. Nasıldı...?

Sevgi'nin evlatlık olması?

Ege'nin yüzündeki maskenin düşmesi?

Sadece Tolga'nın Sevgi'yi sevmesi?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 💕

​​​​​


​​​​

 

 

 


Loading...
0%