Güvenli bir şekilde çıkmıştık ve etrafı kontrol ediyorduk bu sırada kırlangıç albay aradı

Kırlangıç albay : deli kız nasılsın bişeyin varmı

Gözde: iyiyim komutanım saolun sizdende özür dilerim emri nizi yerine getiremedim

Kırlangıç albay: boşver onu şimdi siz iyi olun yeter ayrıca onunla ilgili karargahta ayrıca konuşucaz

Gözde: emredersiniz komutanım

Kırlangıç albay: şimdi sizi bırakan yere tekrardan helikopter gelicek

Gözde: tamam komutanım

Dedim ve telsizi kapatım

Gözde: beyler toplanın gidiyoruz

Batur: nereye gidiyoruz

Gözde: hiç ya şöyle bir dolaşalım gezelim dedim nereye olabilir batur helikopterin geleceği yere gıdıcez

Batur: tamam ya hemen tersliyorsun

Gözde: tabii terslerim sorduğun soruya bak

Dedim ve batur bana ters ters bakıyordu

Hızlı adımlarla ormanın içinden yürüyorduk onur ile kuzey telsiz lerini el iyiyle kapatmıştı bizim duymadığımızı sanıyorlardı

Onur: burda ne piknik yapılır be şuraya bi örtü sercen birde mangal

Kuzey : bide şöyle iki bira içicen öfff

Onur: hemen işe bira yı karıştırmasan olmaz ya

Batur: beyler piknik muhabetiniz bittimi

Onur: olm sen telsizi kapatmadınmı

Kuzey: kapattım hala kapalı bak elimle tutuyorum

Onur: salak öyle kapanmış olmuyor rezil olduk senin yüzünden

Batur: beyler çık istiyorsanız sizi burda bırakalım siz pikniğinizi yapın

Onur : özür dileriz komutanım

Gözde: hadi çok konuşmayın

Ve ilerledik ve bu sefer kordinat işi bendeydi batur dan almıştım

Batur: nekadar yolumuz var gözde

Gözde: 15dk lık yolumuz var yaklaştık

Batur: tamamdır

Demiştim ve varmıştık tam helikopter daha gelmemiş dicekken helikopter ın sesini duyduk helikopter iniş yapmıştı

Gözde: atmaca timi helikopter bin

Dedikten sonra rütbe sırasıyla helikoptere bindiler en sonda ben binmiştim ve helikopter deyken uydu telsizinden astsubay tunç u aradım

Astsubay tunç: astsubay tunç

Gözde: ben üsteğmen bozkurt kürşat la Mert'in durumunu sorucaktım nasıllar

Astsubay tunç: iyiler komutanım kürşat astsubay da ameliyattan çıktı durumu iyi mert le odaya çıktı komutanım

Dedi ve aşırı sevinmiştim batur lara söyledikten sonra onlarda çok sevindi

Batur: oh be sonunda

Demişti ben sevinçten telsizi unutmuştum

Gözde: astsubay ı'm kusura bakma sevinçten seni unuttum

Astsubay tunç: önemli değil komutanım

Demişti ve telsizi kapatmıştım hala sevinç vardı helikopterin yanında batur yanımda oturuyordu bana hafif yaslanarak

Batur: ben yer seçeyim ozaman

Gözde: ne yeri

Batur: yemek sözün vardıya

Gözde: heeee o mesele bakarız

Batur: ohooo sen böyle yaparsan olmazki hevesim kırılıyor

Gözde: hevesini yesinler tamam hastaneye uğrıyalım ordan gideriz

Batur: oleyyy be

Dedi ve çocuk gibi sevindi o sevinince bende tebessüm etmiştim karargaha varmıştık kırlangıç albay ve postası bizi karşılamıştı

Kırlangıç komutan: hastane için izinli siniz arkadaşınızı görmeye gidebilirsiniz gözde sen benimle gel

Demişti bende hazırola geçip

Gözde: emredersiniz komutanım

Demiştim acaba sakalıyı yada çeto yu yakalayamadığımız için azarlayacakmıydı diye düşünüyırdum silahımı , kaskımı ve çantamı batura verdim ve kırlangıç albayı takip ettim odasına vardığımızda sandalyesine oturdu eliyle oturmamı gösterdi ama ben oturmamıştım

Kırlangıç albay : emrediyorum otur

Gözde: emredersiniz komutanım

Diyerek oturdum kırlangıç albay bana bir flaş bellek uzattı

Kırlangıç albay: Doğukanın sorgusunun ses kaydı MİT söz verdiği için verdi ve sadece öğrenmen gereken kısmı konuşmaların hepsi yok haberin olsun

Gözde: saolun komutanım

Diyerek almıştım tam kal alacakken

Kırlangıç albay :annen aradı

Gözde: komutanım hiç açamasaydınız keşke

Kırlangıç albay: MİT başkanının telefonunu açmamak

Gözde: ben açmıyorum beni aradığına göre hakaret edicektir yani açmama gerek yok

Kırlangıç albay : belki halini hatrını sorucaktı

Gözde: kim annem mi güldürmeyin komutanım.Ben artık kalkayım arkadaşlarım beni bekler hastaneye gıdıcez

Kırlangıç alabay: peki

Dedi ayağa kalktığımda odadan çıkmadan tekrardan hazır ola geçip baş selamı vermiştim ve odadan çıktım FLAŞ bellek e bakıyordum acaba doğukan ne anlatmıştı bunları düşünerek soyunma odasına geçtim ve üzerimize değiştirdim gömlek ve pantalon giymiştim arabanın anahtarını alıp odadan çıkmıştım otoparka doğru ilerlerken benim arabanın yanındaki baturu gördüm

Gözde: sen gitmedin mi

Batur: yok seni bekledim

Gözde: hee iyi yapmışsın hadi bin arabana gidelim

Batur: binemem çünkü benim arabayı kuzeyde onura verdim

Gözde: o niye

Batur: öyle gerekti

Gözde: iyi geç hadi gidelim trafik çok olmadan

Ve arabaya binip ilerledik telefonumu açma fırsatını daha yeni buluyorum telefonumu açar açmaz bir sürü bildirim gördüm yarısı aramaydı bu aramaların içinde annemde vardı ama daha çok ayşe ve ezgiydi önce ezgiyi aradım ve ikinci çalişta hemn açtı telaşlı bir sesle

Ezgi: gözde ıyımısın seni orda niye tek bıraktılarki

Gözde: ezgi sakin taramalı tüfek gibi konuşuyorsun iyiyim napsaydım diğerlerinimi bıraksaydım

Ezgi : yok öyle demedim neyse sen nerdesin karargahtamısın

Gözde: şimdi hastaneye geçiyorum baturla,ayşe nöbet temi

Ezgi: evet nöbetteydi

Gözde: ha bu arada ben geç gelicem haberin olsun

Ezgi : ne işin var

Gözde: baturla yemek yiycem

Ezgi: hımmm iyi hadi ikinizede şimdiden afiyet olsun

Dedi imalı bir şekilde

Gözde: Saoll kuzum hadi görüşürüz dikkat et kendine

Ezgi : hadi bayyy

Dedi ve kappatık

Batur: hiç kapatmasaydın

Gözde: lafa tuttu sonra size sitem etti beni niye tek bıraktınız diye

Batur : arkadaşının ne kadar deli olduğunu bilmiyomu sanki

Gözde: ay sanki siz çok akıllısınız

diyerek göz devirdim ve hastaneye varmıştık arabayı otoparka bırakıp hastaneye doğru yürüdük danışmana vardığımızda

Gözde: kürşat kınık ile mert bayat ın olduğu odayı öğrenebilir miyim

Hemşire : bakıyım hemen. 4. Kat 107 numaralı oda ikiside aynı odada

Gözde: saolun kolay gelsin

Dedim ve asansöre doğru yürüdük asansör zemin kattaydı hemen bindik ve kat 4 de bastık bende bu sırada ayşeyi aradım

Ayşe: gözde ıyımısın nerdesin

Gözde: iyiyim bişeyim yok hastanedeyim kürşatları ziyarete geldim sende oraya gel müsaitsen

Ayşe : tamam hemen geliyorum

Dedi bizde bu esnada 4. Kata gelmiştik batur eliyle buyrun diyerek gösterdi bende gülmüştüm ve kapıyı çalarak odaya girdik

Gözde: misafir kabul ediyomusunuz

Mert: ooo komutanım hoşgeldiniz

Kürşat : buyrun komutanım

Dediler ve ben ve batur da içeriye girdik

Gözde: kuzeyle onur nerde onlar bizden önce geldiler

Mert: onlar çay alamaya gittiler komutanım

Gözde: hmmm tamam. Eee kürşat sen nasıl oldun kardeşim

Kürşat: iyiyim komutanım saolun arada kulaklarım çınlıyor okadar

Gözde: aman kendine dikkat et sen bize lazımsın

Kürşat: tamam komutanım

Gözde: mert sen nasılsın Aslanım

Mert: ben bomba gibiyim komutanım

Gözde: aman bana bomba füze demeyin

Dedim ve mert gülmüştü ardan çok zaman geçmeden kuzey ile onur içeri girdi arkasındanda ayşe girmişti ayşe geldi

Ayşe : çok korkuttun be

Diyerek sarıldı

Gözde: abartmayın okadar ya

Demiştim ve onurların getirdiği çayı içiyorduk ve batur kaş göz işareti yaptı kalkmak istediğini anlamıştım

Gözde: e hasta ziyaretinin kısası makbuldür ben kalkayım artık

Batur: e bende kalakyım ozaman

Kuzey: komutanım biz biraz daha kalıcaz

Batur: o zaman benim araba sizde kalsın yarın alırım sizden gözde komutanınız bırakır beni

Kuzey : tamam komutanım gözde komutanım sizi bıraksın

Demişti ve biz baturla beraber çıktık ve otoparka doğru yürüyorduk

Batur: arbayı ben süreyim gideceğimiz yeri boşuna tarif etmemiş olurum

Gözde: iyi olur

Ddim ve arabaya vardık ve arbanın anahtarını batura verdim ve arabaya bindik

Gözde: eeee nereye gidiyoruz nereye götüreceksin

Batur: şşşş süpriz

Gözde: merak ettim hadi söyle

Batur: süp riz

Gözde: üfff tamam yaa

Dedim ama merak etmiştim batur genel de güzel yerlere götürürdü beni

Gözde: o zaman yolumuz çokmu onu söyle

Batur: eh var biraz

Gözde: ohoo sende hiçbişey söylemiyorsun

Batur: ee boşunamı TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ personeli değiliz

Gözde: uuuu doğru

Demşşti madem biraz yolumuz var ben biraz yatıyım diye düşünmüştüm ve kafamı cama koyup uyumuştum

Batur;

Gözdeyle başbaşa kalmayı seviyordum gözlerinin ışıltısını gülerken gözlerinin içininde gülmesini çok seviyordum gözdenin abisi şehit olduktan sonra ben gözdeyi zor topladım o yüzden bir daha dağılmasına izin veremezdim.ışıklarda durduğumuz zaman gözdeye baktığımda gözde uyuyakalmıştı arka koltuktaki ceketimi aldım ve gözdenin üzerini örttüm yeşil ışık yanana kadar gözdeyi izledim yüzüne düşen saçını aldım ve kulağının arkasına koydum bu sıradada zaten yeşil ışık yanmıştı ve gideceğimiz yere doğru sürdüm yolumuz az kalmıştı gözdeyi istemesemde uyandırmak zorundaydım

Gözde;

Çok güzel uyumuştum ve bu güzel uyku Batur'un uyandırması ile sona ermişti uyandığımda Batur'un ceketi üzerindeydi üzerimden aldım ve bacağımın üzerine koydum

Gözde: ee geldikmi

Batur: az kaldık şurdan döndükten sonra vardık

Gözde: ee buaralar çok tanıdık geliyor

Batur: tanıdık gelmesi çok normal çünkü yemeği benim evde yiyeceğiz

Gözde: sendemi e baştan söyleseydin ya

Batur: sorun olcaksa dışardada yiyebiliriz

Gözde: yok yok sorun değil o manada demedim

Dedim ve baturların sitesindeki otoparka arabayı park etmiştik arabadan indiğimizde batura ceketini uzattım

Batur: hava soğuk sen giy herzamanki gibi yanına bişey almamışsın

Gözde: peki annecim birdaha dışarıya çıktığımda ceketimi yanıma alırım

Batur: tamam kızım birdahakine al

Dedi ve gülüşmüştük Batur'un evi 8. Kattaydı bu yüzden asansöre bin çektik asansörü bulunduğumuz katta çağırmıştık biz asansörü beklerken konuşup gülüşü yorduk bu sıradada ardan çok zaman geçmeden asansör geldi tam aşansöre bildiğimizde yaşlı bir teyze gelmişti

Batur: merhaba neriman teyze nasılsınız

Neriman teyze: saol evladım bu hanım kızımız kim kız arkadaşınmı

Gözde: yok teyzecim iş arkadaşıyız.

Neriman teyze: e zaten öyle başlamazmı iş arkadaşı sonrada hayat arkadaşı

Teyze böyle konuşurken batur da gülüyordu ben bişey diyememiştim sanki ağzımı birisi tutuyordu neriman teyze bizden önce inmişti zaten 1 kat sonrada biz indik batur kapıyı açmıştı ayakabılaromızı çıkartığımızda

Batur: buyrun iş arkadaşım

Gözde:dalga geçme ya

Batur: tamam bişey demedim

Ve eve girmiştik Batur'un evini seviyordum huzur veriyor du insana

Batur: ben fazla oyalanmadan iş başına koyulayım

Gözde: bende yardım edeyim

Batur: bugün benim misafirimsin o yüzden bişeye dokunma ama istersen film seç yada benim gibi yakışıklı bir şefi izle

Gözde: ben film seçeneğini seçeyim

Batur : sen kaybederdin küçük hanım

Demişti ve sırıtmıştı

Batur: ama iki dakika bekle üstümü değiştirip geleyim

Gözde: tamam

Demiştim ama ne dediğini anlamamıştım çünkü Batur'un küçüklük albümünü bulmuştum içindede sü netlik resimleri de vardı aşırı komikti

Batur;

Odaya üstümü değiştirmeye gitmiştim neriman teyzenin dedikleri aşırı hoşuma gitmişti düşündükçe içimde kelebekler uçuşuyordu ben üstümü giyerken içerden kahkaha sesleri geliyordu benim evimde böyle sesler çok nadirdir genelde tekimdir üstümü giyince gözdenin yanına gittim ve elinde küçüklük albümüm vardı

Gözde:

Ben resimlere bakıp gülerken batur geldi resimlere baktığımı görünce resimleri elimden aldı

Batur: bunları karargahtan kimseye söylemiyorsun yoksa külahları değişiriz

Gözde: tamam söylemem kimseye

Fotoğrafını çektiğimden haberi yoktu time göstericem eğer niye gösterdiğimiz sorarasa sorarsa cevabım hazırdı tim kimse değil

Gözde: batur bişey dicem ama kızma

Batur: söyle

Gözde: ben buna 1hafta gülerim hahahahha

Batur bişey dememişti sadece göz devirdi

Batur: seninle ağız dalaşına giremicem ben yemek hazırlıycam

Dedi ve gitti bende televizyonu açmıştım ve televizyonda geziniyorum ama izliycek bişey bulamadım Batur'un mutfak amerikan mutfaktı yani salonla Birleşik o yüzden hemen yanuna gittim

Batur: şefim hangi yemeği yapıcaksınız

Batur da hemen şef havasına girmişti

Batur: ee herkes tarafından beğenilen şefin özel SPESYEL ini yapıcam gözde hanım

Gözde: bu şefin SPESYEL i bana özelmi yoksa başkalarınada yaptınızmı

Batur: sadece özel ve önemsediğim misafirlerime yapıyorum

Gözde: hmm o zaman sabırsızlıkla bekliyorum batur şaka bir yana yardım edeceğim varsa çekinme söyle

Batur: çok ısrar ettin madem sende sofrayı hazırla

Gözde: hayhay şefim

Dedim ve masayı hazırlamaya başladım zaten batur da tabaklatı filan masayı koymuştu bende birtek masaya dizdim zaten batur da hemen hazırlamıştı

Batur: sen masaya otur ben getiricem

Gözde: peki

Dedim ve oturdum batur da tabaklara koyup getirdi tabaktakini görünce beni tekrardan beni bir gülme almıştı

Gözde: hahahah batur özel SPESYEL ın salçalı makarnamıydı hahahaha

Batur: benim tek yapabildiğim yemek bu önüne tost yapıpta koyabilirdim ama makarna yaptım kıymetimi bil

Gözde: hahahah aaa pardon hakını yemeyim neyse hadi otur da yiyelim

Batur: kola mı fantamı

Gözde: kola alıyım

Batur: tamam

Dedi ve doldurdu bende başlamıştım ama acayip iyiydi bunu batura söylemiy- çektim çünkü o kadar laf söyleyip güldüm söyleyemezdim

Baturla yemeğimiz bitti ve makineye yerleştirdik bende balkona çıkmıştım oturuyordum baturun evinin manzaradı çok güzeldi bu sırada telefonuma astsubay tunç tan mesaj gelmişti.

Astsubay tunç : komutanım rahatsız ettiğim için üzgünüm kırlangıç albay saat 6da herkesi eğitim alanına bekliyor

Gözde: önemli değil tamam ben diğerlerine iletirim iyi akşamlar

Yazmıştım ve bu sırada batur elinde kahve ile geldi

Batur: buyrun hanımefendi

Dedi ve kahveyi uzattı batur Türk kahvesini çok sevdiğimi bildiği için Türk kahvesi yapmış ve yanınada lokum koymuş

Gözde: offf ellerine sağlık e bigünde bana beklerim o zaman

Batur: ne zaman yarın geliyimi

Gözde: ne zaman istersen ama yarın olmaz karargahta oluruz kesin eğer görev olmassa gel

Demiştim oda tamam dercesine gözlerini kırpıştırdı batur dağlarda ve karargahta tam bir kabadayı ama bizim yanımızda çok minnoş oluyordu kahvemi bitirmiştim biraz sohbet ettikten sonra

Gözde: ben artık kalkayım hem sabah erken kalkıcam sen nasıl gelcen araban kuzey lerde

Batur: e sen alcaksın

Gözde: benmi alıcam ben senin özel şoförün müyüm

Batur: e okadar yemek hazırladım bi zahmet alıver

Gözde: aynen salçalı makarna tamam uzatma alırım 4.30 da hazır ol aşağıda olmazsan giderim

Batur: emredersiniz komutanım

Gözde: aferin asker

Demiştim ve kapıya doğru yürüdüm botlarımı giyerken Batur'un da giydiğini gördüm

Gözde: sen inme boşuna hem havada soğuk ben giderim

Batur: olsun arabaya kadar geçireyim

Botlarımı giyip ayağa jalktığımda Batur'un elinde ceketini gördüm bana uzatmıştı

Batur: al hava soğuk al giy

Gözde: lan saçmalama arabaya bin cem şimdi zaten

Batur: olsun al sabah getirirsin yada istersen hiç getirme

Dedi bende aldım üzerime giydim Batur'un parfüm kokusunu çok seviyordum ve ceketin dede parfüm kokusu vardı aşırı fresh bir kokusu vardı

Gözde: batur sana bişey diyimmi parfümün aşırı iyi çok seviyorum

Batur: link ini verıyım istersen

Dedi erkek olsam net isterdim aşağıya kadar indik aşağıya indiğimizde karşımdaki kişi karşısında şok olmuştum gelen kişi annemdi yüzüm düşmüştü

Gözde: benim burda olduğumu nerden biliyordun

Annem: MİT başkanı olduğumu unuttun galiba

Gözde: hayır unutmadım

Annem : o zaman saçma sapan soru sorma

Gözde: sen benim nereye gittiğimi takip edersen bende bu soruyu sorarım

Annem: abinin öldürülmesi için emir veren kişiyi yakaladığını neden söylemedin

Gözde: neden söyliyim

Annem: hem annen olarak hemde MİT başkanı olarak

Gözde: bana habire MİT başkanı olduğunu söyleyip durmak hemde ne anneliğini gördümki

Annem: nankör

Gözde: hıh benmi nankörüm en son ne zaman beni arayıp halimi hatrımı sordun ne zaman arasan hakaret edip aşağılıyorsun ve benmi nankörüm

Annem : senin gibi bir evladım olduğu için aramıyorum

Gözde: ne varmış bende söyle

Diye bağırmıştım gözüm dönmüştü kan bağımız olmasa tokatı basardım

Anne : bana sesini yükseltme

Gözde: ben senin çalışanın değilim beni aşalıyamassın nihal bozkurt

Demiştim adını söyledikten sonra bana tokat atmıştı o bana tokat atınca üstüne yürümüştüm yanındaki korumalar üstüne yürüdüğümü görünce bana silah çekmişlerdi bunu gören batur da korumalara silah doğrultmuştu

Gözde: batur indir silahını hiç bişey yapamazlar

Annem: sizde indirin silahları

Demişti korumalarına

Gözde: konuşmanız bittiyse görüşmemek üzere nihal bozkurt

Demiştim ve ordan uzaklaştım hemen arabaya doğru yürüdüm batur yanıma gelmişti

Batur: gözde ıyımısın geliyimi senle

Gözde: yok Saoll sende kusura bakma böyle bişeye maruz kaldın

Batur: saçmalama yanağın acıyormu

Gözde: artık hissetmiyor um Saoll sen fır döndün zaten time haber versene yarın 6da herkes eğitim alanında olsun

Batur : tamam sen dikkat et

Gözde: tamam

Demiş tim arabaya bindiğimde gözümden yaş gelmişti yanağımdaki acı için ağlamıyordum annemin beni hiç sevmeyişinden ağlıyordum

...........

Merhaba nasılsınız umarım iyisinizdir

İyi okumalar🫶