Saatler önce

Yaren

Cemal ile ilişkimiz iyiye gitmiyordu o beni hep ihmal ediyor Sanem ile dışarı çıkıyordu sözde onunla çocukluk arkadaşıydı köpek yanından ayrılmıyor. "Cemal bu ilişki yürümüyor neden hep Sanemlesin?" ardından Cemal telaşlanarak "Yo ne alakası var biz sadece aynı okulda olduğumuz içindir yanlış görmüşsündür." Aynen bende 9 numara miyobum anasını satayım "Ya Cemal bırak ya kızı dağa kaldıracaksın biraz daha ilerlesen." "Abartmaz mısın, sadece sevgilisinden ayrılmış bende yondaş oluyorum sadece." Ya ben bu salakla nasıl sevgili oldum "Cemal evden gider misin yalnız kalmak istiyorum da." of kesin arıza çıkartacak "Pardon burası ikimizin evi kafan mı iyi?" "Cemal" dedim ve ardından. "Yalnız kalmak istiyorum ilişkimizi sorguluyorum ben burada, sen diyorsun ki burası ikimizin madem gitmiyorsun ben bizim okulun mezuniyetine giderim" (kapı çarpma sesi) Pişmanlık duymuyordum attığım her adım benim için yeniliğe işaretti. Telefonumu, cüzdanımı ve bez çantamı alıp okula doğru ilerledim. Geldiğimde bizim sınıftan kimse yoktu o yüzden bende yalnız takmaya çalıştım. "Hey, Yaren burada ne işin var sen gelmeyeceğini söylememiş miydin?" dedi Selin. "Evet demiştim fakat Cemal sinirlerimi zorladı bende çıkmak istedim." dedim ve ardından beni delirten o cevap geldi "Cemal burada ve Sanemle öpüşüyor iyi misin?" NE?! Şimdi bu bodur tavuğun ağızına sıçacağım.

Günümüz

Yaren

Cemal "Hey, Yaren nereye gidiyorsun yanlış bir şey mi söyledim ben?" Ben "Yanlış bir çok şey söyledin Cemal seni gözüm bile görmesin." bakış açımı göğüsüne yerleştirdim ve "Sence bunları öğrenmeyeceğimi mi sanıyordun?" gözlerime bakmaya devam edip "Ne yaptım ben sana sadece yanlışlıkla Sanemle öpüştük abartma istersen o benim çocukluk arkadaşım. Hem o benim dudağıma yapıştı bende kırmak istemedim." kalbine doğru vurarak "Senin vicdanını severim sen kimsin de Sanemle öpüşüyorsun sevgilin değil miyim lan ben senin Cemal siktir git başımdan elimden bir kaza çıkmasın." dedim. "Konuşacağız Yaren bu konu burada bitmedi" side eye bakışı atıp "Bak çocuk şu vazoyu kafandan aşağıya parçalarım daha neyi açıklayacaksın?" içimdeki gülme hissini bir tarafa bırakıp vazoyu kafasında patlattım. "Ah..." "Kızım sen delirmişsin seni yok edeceğim" "Ah başım..." Beter ol.

Enes Kandoğlu (WP Chat)

"Hey, bir ses duydum iyi misin Yaren?"

"Hey, iyiyim Cemalin kafasında vazo parçaladım da."

"Ne!?"

"Beni Sanem ile aldatmış köpek"

"Oha Sanem mi? Nerdesin almaya geliyorum"

"Bizim okulun spor salonunda"

Telefonu kapatıp Cemal'e geri döndüm ve "Sana Sanemle mutluluklar Enes beni almaya geliyor." bana dönüp "Benden sonra o şerefsizle mi sana inanmıyorum Yaren." dedi. Ardından ben de "Sence sen bu durumda yorum yapabilecek misin Allahın cezası." Tam konuşmayı bitirecekken Enes geldi ve beni motoruna aldı. "Yaren benim . çocuğu sal kızı" hızlı bir şekilde motordan indi ve bir tokat savurdu o kalın sesiyle "Sen kimsin lan ortam çocuğu sen bu konu hakkında yorum yapabilecek son kişi bile değilsin tamam mı?" Savrulan saçını geriye atıp "Sizi yaptıklarınıza pişman edeceğim." götün yerse. Motora atlayıp beni evime bırakmaya yola çıktık. "İyi yaptın Enes o daha fazlasını hakediyordu." yanakları kızarıp "Rica ederim Yaren" -sanırım Enes beni iyi kolluyor.- Beni evimizde indirirken geriye dönü "Bana borçlu kaldın Enes Kandoğlu." bana dönüp "Zevkle imparatoriçem." -yerim lan bunu- "Я люблю тебя, мой тост" "Hey, bilmediğim dillerde konuşmayı sevmem" saçımı kulağımın arkasına sıkıştırıp "Merak etme tostum sen nasıl istersen." Anahtarımla kapıyı açıp Enes'e el salladım. Eve girdiğimde kedim Mırmır kucağıma atlayıp kendini sevdirdi "Beni anlayan 2. kişi sensin Mırmır'ım" Mutfağa ilerleyip kendime yiyecek bir şeyler hazırlamaya başladım t. uygulamasından birkaç yemek tarifleri baktım ve en iyisini buldum kulağıma kulaklığımı takıp DKTT dinlemeye başladım. Yemeği yedim ve biraz Enes ile konuşmak için WP'ye girdim.

Enes Kandoğlu (WP Chat)

"Uyudun mu tostum?"

"görüldü"

"Hey, görüldü yemeyi sevmem!"

"görüldü"

"yazıyor..."

"Kızma imparatoriçem, birkaç işim vardı da ondan bakamadım seni almaya geleyim mi?"

"Olur, nereye gidelim?"

"Yakamozların oraya gidelim mi, çocukluktan beri hep orda buluşurduk."

"görüldü"

"Ayıp olmuyor mu?"

"Sen yaparken iyidi ya tostum gel."

"görüldü" *Enes Kandoğlu bir mesajınızı beğendi!*

Tostum gelene kadar kendime bir soğuk kahve yapayım bari. "instagram'dan yeni bir bildiriminiz var" Of yine Cemal kafasında vazo kırmadığım yetmedi birde hala benle uğraşıyor.

@neolmushayatindanbircemalgectidesen

"Minik kayısım orda mısın?"

"Cemal ebeni ters takla attırırım yürü git başımdan."

"Naz yapma sende benim kaslı vücudumu seviyorsun değil mi ha?"

"görüldü"

"Vay görüldü yemişiz ha Yaren Hanım?"

"Uğraşamam"

*@neolmushayatindanbircemalgectidesen adlı kullanıcı engellendi*

Heh şöyle şu exlerden kurtulamayacağım galiba. Tostum gelmeden birkaç YouTube'dan video izleyeyim. Bir dakika aşağıdan Enes'in sesi mi geliyor? Hızlıca balkona çıktım ve aşağıya doğru baktığımda Enes Cemal'in boğazına yapışmış anlaşılmayan bir şekilde konuşuyordu aşağı doğru bağırdım. "Hey, Enes bırak şu sefili arkamızdan koşar anca zaten." yanıt hızlıca geldi "Bu . çocuğun a sen n mu attın? yaymakla tehtid ediyor çabuk aşağıya in Yaren" NE?! ben bu çocuğa hiç bir şey atmamıştım. Köpek telefonumun şifresini istediğinde anlamalıydım hızlı bir şekilde aşağıya Enes'in yanına indim. "Oğlum ben senden kurtulamayacak mıyım sil şunları polisle uğraşmayalım değil mi?" Derken tam cümlemi bitirmeden Enes telefondan çipi çıkarıp yuttu. "Lan manyak bu şerefsiz için yutmaya değer mi?" dedim. Sonrasında "Bırak şunu yakamozlara gidelim." Enes ardından "Kızım sen delirdin mi bu şerefsiz n. larını almış neden bu kadar relaxsın?" ona dönüp "E yuttun ya" kendimi tutamayıp kahkaha patlattım ve gitmemiz için işaret yaptım. Enes Cemal'i yakasından tutup bahçemden çıkardı. "Psikopat lan bu sosyopat köpek." Yürü koçum erkeğim benim. Saat geç olmuştu fakat uykum yoktu motora atlayıp yakamozlara doğru ilerlemeye başladık. Yolda giderken onun yanacığından ısırdım mızmızlanıyordu ama sinirlenince daha tatlı oluyordu tostum.

"Hatırlıyor musun hep burada kendimize söz verirdik?" aynı anda "Birlikte gölete atlayalım mı?" Unutmamış canım tostum benim "Unutmamışsın Enes." bence tatlı biri. "Unutmak mümkün mü imparatoriçem?" Ya seni yerim canım Enes'im. Çantamdan yanıma aldığım kitabım Varislerin Oyunu'nu çıkardım ve okumaya başladım Enes bu sırada telefonuyla yine Cemalle konuşuyordu. Cemal'e sinirlenmiş olmalı ki ikide bir yüzünü buruşturuyordu. "Ne konuşuyorsun şunla bırak Sanemle mutlu olsunlar benim dağ gibi tostum var." dedim bana doğru gülümseyip "Ama sinir ediyor beni beni kıskandırmak için seninle birlikte falan diyor." Of şundan kurtulamayacağız dimi telefonunu elinden alıp Cemalin hesabına girdim ve engelledim. "Ah aklıma gelmemiş teşekkür ederim." Rica ederim tostum benim nanağından öperim. Ona doğru gülümseyip yanıma yedek aldığım kitabı ona verdim ve birlikte kitap okumaya başladık.

Enes'in Ağızından

Yaren'i çok seviyordum onun cilveleri hoşuma gidiyordu fakat Cemal çok canımı sıkmıştı bir ara kemiklerini kırarım nede olsa. (telefon çalma sesi) "Kim arıyor Enes?" Şu Cemal köpeği bizi salmıyor kızla iki kitap okuyalım dedim onda da burnumuzdan getirdi.

E "Alo?"

C "Enes, Yaren'den uzak duracaksın."

E "Ya sen kimsin korumaya falan çalışıyorsun ya ona üzülüyorum."

C "Onu senden daha çok tanıyorum yanlış bir anlaşılma olmuş sadece ben özür dilerim Yaren."

Y "La ex yürü git başımdan biz tostumla mutluyuz zaten beni önemseseydin ilk başından beri onla olmazdın değil mi ha?"

C "B-ben çok pişmanım az önce Sanem aradı beni istemediğini söyledi."

E "Cemal acınası haline şuan biz burada gülüyoruz biliyor musun?"

*Arama sona erdi*

"Ben bu çocuğun ağızına sıçarım Yaren bırak gideyim bir daha aramasın." Sinirlerim depreşti çocuk hala yüzsüz gibi peşimizde koşuyor dalga falan geçiyor herhalde. "Hayır ya dur şurda zaten okul bitmiş keyfimize bakalım değil mi?" Of "Tamam canısım." 1-2 saat sonra ikimizinde uykusu gelmişti. "Yaren istersen seni evine bırakayım?" kitabı bırakıp bana döndü "Teşekkür ederim ama sende kalsam olur mu?" evimde bir tık toplu değildi ama olsun canı sağ olsun. "Tabiki olur Yaren seni çok seviyorum." yaa canım benim.