*Bir yeni mesaj*

“Buz pateni dersiniz saat:12.20’ye ertelenmiştir.” Ve bu mesajı okur, okumaz hemen eğlencenin dibine vurduk ve mutluluktan, mecazi anlamda daha da enerjik olduk. Gece devam ediyordu. Saatler akıp gidiyordu.

Ve artık yavaş yavaş pilimiz bitiyordu, birbirimize belli etmesekte. Ama benim aklımda hala çok iyi bir fikir vardı, ve hemen aşağı inerek mutfaktan hepimize soda kaptım ve geldim. Bir süre dedikodu yaparak, sodaları içtik ve kalan şişelerin bir tanesi ile de ‘Doğruluk mu, cesaretlilik mi?’ Oynamaya karar verdik ve üçümüzde bir daire gibi halıya oturarak toplandık. İşte şimdi hepimiz terlerimizi dökecektik.

İlk turda şişeyi ben döndürdüm, ve mandy ile ben çıktık. Mandy bana soracaktı, ama biraz düşünmek için zaman istedi ve düşündü.

“Telefonunda en son arttığın en garip şey ne?” Dedi ve lisa’yla beraber sırıttılar.

Bende biraz düşündüm ve aklıma geleni yapıştırdım “İnsanların sinir ölçüsü nedir diye aratmıştım.” Dedim ve gülüştük sonra tekrar ben cevirdim ve bu sefer ise lisa ve mandy gelmişti.

Lisa ne soracağını düşünürken ona yaklaştım ve kulağına bir soru fısıldadım. Sırıttı ve tamam diyerek sorumu mandy’e yöneltti.

“Okuldan en çekici bulduğun kişi (bilmiyoruz!)” Dedi ve hep beraber kahkahalara boğulduk. Daha sonrada mandy’nin cevap sırası geldi ve yanakları kızardı. “Şey...”

Lisa tek kaşını kaldırarak “Ney?” Dedi ve mandy’i zorladı “Biliyorsun işte.” Dedi ve bende hemen aralarına girerek söylenmesi gerekeni söyledim “Arthur!”

Sessizlikle beraber bir boğuşma sesi ve tekrardan bir şişe döndürme sesi. Sıra lisa ile bana gelmişti. İşte şimdi bittim, çünkü lisa zor bir kızdı.

Lisa sırıttı ve şöyle dedi “Bir gün mecburen gabriel ile eş olsan, onu kabullenir miydin?” Sinirden ve garip hissetmekten konuşamadım.

Ve bir kaç saniye sonra “Asla, kes sesini lisa!” Diye bağırdım ve şişeyi en hızlı şekilde döndürdüm.

Tekrar mandy ve lisa çıkmıştı. Ama sıra mandy’dey di. Ve birlik olma zamanıydı. Lisa’yı şimdi zorlayacaktık.

Nefeslerimizi tuttuk ve mandy’den izin alarak lisa’ya soruyu ben sordum... “Austin’i neden sevmiyorsun, nasıl tanıştın?” Diye sordum ama lisa bir anda bağırmaya başladı. Tek soru hakkınız vardı, kabul etmiyorum. Dedi ve çocuk gibi küserek, yatağıma uzandı ve camdan yıldızları seyretmeye başladı. Bizde oyunu bırakarak lisa’ya katıldık ve beraber hayal kurmaya başladık.

Ama her şey gibi bununda kötü bir sonu vardı. Hepimiz uyuya kalmıştık. Ama halbuki çok az kalmıştı sadece 3.30 saat sonra güneş ışığının dünyaya vurmaması imkansızdı. Ama biz artık yıkılmıştık.

Ve ertesi sabah uyandığımızda hepimiz ayrı yataklarda üzerimiz örtülüydü. Ve oda toplanmıştı. Bunu yapan annemden başkası olamaz diye düşündük ve aşağı inerek hem anneme sorduk, hem de kahvaltıya oturduk. Ama hepimiz toktuk bu yüzden de bir iki şey ağzımıza atarak tekrar yukarı çıktık ve hazırlanıp buz pistine doğru yol aldık.

Piste geldiğimizde erkekler oradaydı ve parti hakkında konuşuyorlardı, bizde onlara katıldık ve beraber bir plan yapmaya karar verdik.

Konuşmayı bitirince önce saatime baktım sonrada hep beraber soyunma odasına inerek üzerimizi değiştirdik ve sahaya geri döndük. Geldiğimizde tüm koçlar ve öğrenciler buraydı. Bizde yerimizi ve koçlarımızı bularak bugünkü programa ve hareketleri dinledik ve ardından da sıra bize geldi ve sahaya çıkarak hareketleri aynen yapmaya çalışıyorduk ama yine başaramadık. Birbirimizden kopya çekmeye çalışsak ta, ikimizde yapamadığımız için daha da kötü bir hal alıyorduk.

Ve koçlar da bunun farkındaydı ve buna bir çözüm aramaya koyulduk. Yarın tekrar başlayacak ve üçlü hava atlayışını yapacaktık, ama şimdi biraz denemelere ihtiyaç vardı.

 ...

Ders bittiğinde hemen sahadan çıkarak soyunma odasına girdik ve hep beraber benim arabamla lisanın evine giderek akşamki parti için hazırlanmaya koyulduk. Tabi ki lisa hala bana sinirle ve kırgın olsa da artık buna mecburdu. Bu gece harika olacaktı. Enerjimiz çok yüksekti.

Hepimiz hazırlandık ve aşağı sırayla inerek birbirimizi hiç görmemiş gibi yaparak konuştuk. Ve sonra yine en çılgın fikir benden çıktı ve hep beraber bir eğlence videosu çekecektik.

Kızları ikna ettikten sonra hemen telefonumdan kamerayı ve şarkıyı ayarlayarak geri geldim ve beraber kadrajda nasılız diye baktık ve daha sonrada videoyu başlattım ve tekrar geri gelerek başladım

...videoyu çektik...

*Bir yeni mesaj*

Lisa sesi duyar duymaz telefonuna baktı ve pelerinini düzeltmekle uğraştı. Ardından da bize dönerek mesajı okudu.

“Nerdesiniz be kızlar, hadi ama artık!” Yazan kişi gabriel’di yüzsüz, ukala diye sayıkladım içimden.

Daha sonrada arabamın anahtarını alarak, hemen çıktık. Ve austin’in evine doğru yol aldık.

Giderkende sıkılmayalım diye tekrar bir şarkı açtım ve hep beraber eşlik ettik.

 ...