Selam canlar. Oy yapmadan bölüme geçmeyin lütfen.

Oy sınırı 10

Bölümü sizlere bırakıyorum...

(Herkesin kitabına özel yaptığım esirleri instagramdan izleyebilir ve dm'den edit yapılması istenilen bölümü atarak bana ulaşabilirsiniz.
Instagram: @the_just012)

___________

Hemen eve geçmeye koyuldum. Eve geldiğimde abimden minik, endişeli bir azar işittiğime göre artık kahvemi alıp test çözebilirdim.

2-3 test fizik'ten çözdükten sonra boşalmış kahvemi mutfağa götürdüm. Odamdan gelen telefon çalma sesiyle odama gittim.

Sude arıyor...

Hemen hiç bekletmeden telefonu açtım.

"Efendim" dedim.

"Sude, nerdesin! Kaç saattir sana ulaşamıyoruz!" Diyince anlamamıştım. 'ulaşmıyoruz' ?? Kimler ulaşamıyordu.

"Uzun hikaye okulda anlatırım. Ulaşamıyoruz derken?" Dedim.

"Ben ve Yavuz." Diyince şaşırmıştım. Yavuz nereden çıkmıştı?

"Yanında mı şuan?" Diye sordum.

"Evet." Dedi ve ekledi. "Hoparlöre ekliyorum bak şimdi."

"Artık anlatacak mısın Deniz?" Dedi Sude.

"Batu'nun evindeydim." Dedim.

"Ne?" Dediğini duydum Yavuz'un.

"Onun evinde ne işin vardı Deniz?" Dedi Sude.

"Okulda anlatırım dedim ya. Hadi şimdi işim var sonra görüşürüz." Dedim ve kapattım.

_________

Sabah kalktım ve hemen okul için hazırlanmaya başladım. Olmazsa olmazlarımdan 2 tane çikolatalı süt aldım. Hemen üstüme mavi bir crop altımada siyah bir pantolon giydim. Üşüme ihtimaline karşı da hırkamı aldım. Ardından hemen aşağı indim.

--------

Durakta otobüsü bekliyordum. Batu nedense bu aralar otobüsle gelmiyordu. Hiç aldırış etmeden ileriden gelen otobüsü bekledim. Otobüs geldiğinde yavaşça bindim.

_______

Son teneffüstü ve çikolatalı sütümü aldım. Ardından Sude ile koridora çıkıcaz- derken üstüme su fışkırtıldı. Suyun geldiği yöne bakarken işte o salağı gördüm. Pislik. Çikolatalı sütümün düşmesine sebep olmuştu. Bir de kaçıyordu salak şey.

"Batu!" Diye bağırdım. Hemen yerdeki sütümü alıp ona doğru koşmaya başladım. Neydi bu panter falan mı? Çok hızlı koşuyordu. Bu elimdeki sütü onun üstüne dökerek kakalayacaktım.

"Batu! Gel buraya" diye daha hızlı koşmaya başladım. Arka bahçeye doğru gidiyordu. Ben de tam tersi yönünden giderek onu sıkıştıracaktım. Görüş açılma girmişti. Orada beni bekliyordu. Yavaş yavaş gittim. Tamda arkasındayım şuan. Hemen arkasından tişörtünğ tutup kendime doğru çektim. "Lan!" Diye bağırdı. Daha sonra elimdeki çikolatalı sütü elimde sıkarak ona fışkırttım.

"Al, sana afiyet olsun." Dedim hâlâ elimdeki paketş sıkarak.

"Deniz!" Dedi
"Tamam, tamam, tamam dur!" Diyince durdum.

"Çikolatalı sütümü düşürmek neymiş al da gör." Dedim ve sütün paketini yere fırlattım.

"Üstümü başımı su ettin Hayvanok." Dedim. Az önce su dökmğştü üstüme.

"Hayvanok mu?"

"Evet." Dedim ve diğer sütümü çıkardım.

"Bir daha öyle bişey yaparsan hiç acımam bu sefer bunu başından aşağı dökerim." Dedim.

"Sen cebinde çikolatalı süt ordusu mu taşıyorsun?" Dedi komik bir şekilde.

"Evet. Ne olmuş? Evde üç koli var." Dedim.

"O kadar mı seviyorsun?" Dedi.

"Çok!" Dedim.

"Her şeyden çok mu?" Dedi.

"Evet" dedim. Ardından elimdeki paketide açıp yüzüne fırşkırttım. Ama hep ona geldi hemde benim yüzüme gelmişti.

"Ay" dedim yüzüme gelen çikolatalı süt yüzünden.

"Benim yüzümede geldi sayende" dedim tekrardan.

"Bak, senin yüzünden boşa gitti hepsi." Dedim paketi ona fırlatarak.

"İyi olmuş. Umarım bir tane daha yoktur yanında." Dediğinde cebimden para çıkardım.

"Bak bunun içinde var. Vala hiç acımam çıkışta markete gidip ardından otobüste üstüne dökerim." Diyince korkmuşa benziyordu.

"Allah'ım seni beni koru. Nasıl bir dalağın yanına düştüm." Diyince kafasına şaplağı attım.

"Napıyorsun kızım?" Dediğinde bir tane daha yapıştırdım.

"Dursana." Dediğinde bana vuracak gibi yaptı. Ardından kaçmaya başladım. Arkamdan geliyordu. Emindim. Bahçede bir tur attıktan sonra okula girdim. Hâlâ arkamdaydı. "Dur tamam dur dur." Dedim arkama bakmadan. Hemen merdivenlerden ikişer ikişer çıkmaya başladım. Dördüncü kat yani son kata gelmiştim. Hemen kızlar tuvaletini bulmaya çalıştım.

Sonunda bulmuştum.

"Dolunay!" Dedi ve ekledi. "Dur." Dedi.

Hiç aldırış etmeden kızlar tuvaletine girmiştim. İşin kötü tarafı içeride kimse yoktu.

Kapıyı zorlamaya başladı. Ve başarmıştı. Kapıyı açmıştı hayvanok

"Tamam tamam dur." Dedim. Ama elinde bir paket su vardı. Nereden almıştı?

"Ya! Yapma Batu dur!" Dedim.

Ama hâlâ üstüme su dökmeye çalışıyordu.

"Batu! Yapma şunu. Hasta olucam." Demiştim ama zaten su bitmişti bile. Al işte sırılsıklam olmuştum.

"Napıyorsun ben sana fışkırtmıştım. Sen üstüme döktün hayvan." Dedim kafasına vurmaya çalışarak.

"Tamam be. Sende nazik ayı çıktın." Diyince güldüm.

"O nası oluyomuş." Dedim.

"Hem nazik hemde güçlü işte." Dedi.

"Of. Tamam. Kazandın işte. Hem senin kızlar tuvaletinde ne işin var?" Dedim.

"Umrumda değil." Dedi umursamazca.

"Salak." Dedim gülerek.

"Bu arada sanırım zil çalmıl ve herkes derste şuan." Dediğinde kapıdan dışarıya kaydı gözüm.

"Ne? Zil ne ara çaldı?" Dedim.

"Arka bahçeye gittiğimizde duymadık sanırım." Dedi. Evet doğruydu. Arka bahçede o hoparlörler yoktu. Ve okula biraz daha uzaktı.

"Tamamda şimdi çantalarımızda yok. Gidersek sınıfta olmadığımızı anlayıp yok yazarlar." Dedim.

"Çıkışı bekleyeceğiz, sonra sınıfa gelip çantalarımızı alırız." Diyince aklıma yatmıştı aslında.

"Olabilir. Ne yapıcaz çıkışa kadar?"

"Basketbol" dediğinde dudaklarım her iki tarafada kıvrıldı.

__________

Basketbol sahasında bulunuyorduk. Ve birbirimize pas atıp ardından potaya atıyorduk.

"Çok güzel!" Dedi Batu attığım Baskete karşı.

"Yarı sahadan dene şimdi." Dediğinde yarı saha çizgisine geçip attım. Top deliksiz bir şekilde girmişti.

"İlk defa yarı sahadan deliksiz attım sanırım." Dedim.

"Hadi maç yapalım." Dedi Batu.

"Var mısın İddaya?" Dedim elimi uzatarak.

"Kabul" dediğini duydum.

"Kazanan istediği 3 şeyi yenileme yaptırır." Dediğinde gülümsemesi daha da büyüdü.

"Aklından kötü şeyler geçmesin n'olur?" Dedim.

"Bilmem" diyip güldü hayvanok.

"•"

"Ya yapma şunu Batu." Ben savunma yaparken beni gıdıklıyordu salak. Kahkahaların arkasından zar zor konuşuyordum.

"Yapma...Gıdıklanıyorum Batu." Dedim. Ama topu benden alıp potaya atmıştı bile.

"Hile yaptın ama!" Dedim.

"Öyle bişeyin olmadığını söylemişti." Dedi kahkaha atarak

__________

1 ders boyunca oynamıştık. Gerçi oynamaktan çok eğlenmiştik.

Ama ne hikmetse o kazanmıştı.

"3 hafta süren var." Dedim.

"3 haftada 3 şey mi? Çok az bari 4 olsun." Dedi

"3" dedim

"4" dedi

"3" dedim

"4" dedi

"Offf tamam 4 olsun." Dedim. Ardından kahkaha attı. Çok kötü şeyler başıma gelecekti.

"Şimdi markete gidiyoruz canım arkadaşım." Dedim.

"Ne yapıcaz?" Dedi saçma bir soruyla.

"Sıçıcaz. Ay ne yapıcaz sence Batu. Çikolatalı süt alıcam." Dedim.

"Of. Şu çikolatalı süt kadar... Neyse?" Dedi.

"Herşeyle beni meraklandırmaya mı çalışıyorsun sen?" Dedim. Her şeyi yarım bırakıyordu salak.

"Yok. Hadi sen çikolatalı sütünü al." Sütünü kelimesini bastırmıştı.

"Trip atmaya çalışıyorsun sen?" Dedim.

"Yoo" dedi.

"Belli. Çünkü bu işi Yapamıyorsun" dedim ve markete girdik.

_____

"Kızım nesin sen 6 tane sütü ne yapacaksın?"

"İçicem." Dedim.

"Evde zaten koli varmış ne alıyorsun öyle devlet hazinesi gibi."

"Çikolatalı sütü Seviyorum, seviyorum anlasana." Dedim.

4 tanesini çantama koydum 2 tanesini de elime aldım.

"Al" dedim bir tanesini Batu'ya uzatarak.

"Cık." Dedi reddederek.

"Alsana." Dedim uzatarak.

"Of." Diyerek aldı.

"İç şimdi onu" dedim.

"Çocuk yaptın bizi" dedi.

"Bişey olmaz içersin içersin." Dedim ve kafasına şaplak attım.

"Sen kafama vurmayı sevdin herhalde ya" dedi. Ardından benim karnımı tekrardan gıdıklamaya başladı

"Ya. Batu, tamam yapma dur dur."

"Bir daha yapıcak mısın?" Diye sordu.

"Evet!" Dedim.

__________

Evett. Bölüm biraz kısa oldu. Her neyse.

Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın. Burada kitaba özel editler paylaşıyorum

@the_just012