Esnafın Macerası

Ali, küçük bir mahalle bakkalı işleten neşeli bir adamdı. Mahallede herkes onu severdi çünkü Ali her zaman güler yüzlüydü ve her şeye bir espriyle yaklaşırdı. Bir sabah, Ali'nin dükkanında olanlar, mahallede uzun süre dillerden düşmeyecek bir olayın başlangıcı oldu.

Ali, her sabah olduğu gibi erkenden dükkanını açtı. Rafları düzenlerken, kedisi Minnoş rafların tepesinde dengede durmaya çalışıyordu. Ali, "Minnoş, düşeceksin! Gel buraya," diye seslendi. Tam o sırada kapıdan içeri Mahalle Muhtarı Osman Amca girdi.

"Sabahın hayrı Ali!" dedi Osman Amca. "Yine erkencisin."

"Sabahın köründe kalkıp işimizin başına geçiyoruz, Osman Amca," dedi Ali, gülümseyerek. "Ne alırsın bugün?"

Osman Amca, her zamanki gibi çay istemek üzereydi ki, Ali'nin gözü rafın en üstündeki büyük deterjan kutusuna takıldı. "Dur bakalım, sana bir sürprizim var!" diyerek elini raflara uzattı. Tam deterjan kutusunu alırken, Minnoş birden hareket etti ve raf sallandı. Deterjan kutusu pat diye yere düştü ve kapağı açıldı. Etrafa beyaz tozlar saçıldı.

Osman Amca, toz bulutunun içinde kalmıştı. Ali, ne yapacağını bilemeden gülmeye başladı. "Osman Amca, sana deterjanlı çay servis ettik!" diye espri yaptı.

Osman Amca, önce şaşkınlıkla Ali'ye baktı, sonra kahkahalara boğuldu. "Ali, seninle uğraşılmaz! Bak, sabah sabah komedi filmine döndü burası," dedi.

Bu sırada, Ali'nin yakın arkadaşı ve kasap olan Mehmet, kapıda belirdi. "Ne oluyor burada? Düğün mü var, kavga mı?" diye sordu. Durumu görünce o da gülmeye başladı. "Osman Amca, sana çok güzel bir sabah detoksu olmuş!"

Ali, "Evet Mehmet, sabahları böyle olaylarla enerji doluyoruz," dedi. Minnoş ise hala rafların üstünde dolaşıyordu. Ali, kedisini raflardan indirip yere koydu ve "Sen de işin komedi kısmını tamamlıyorsun, Minnoş," dedi.

Mahalledeki diğer esnaflar da olaydan haberdar olup dükkanın önüne toplanmaya başladı. Herkes gülüp şakalaşıyordu. Ali, "Bugün bedava çay var ama deterjanlı değil, merak etmeyin!" diye seslendi.

Günün ilerleyen saatlerinde, Ali'nin bakkalı komik bir hikaye ile anılır oldu. Her gelen müşteri, "Ali, bana deterjanlı çay vermezsin değil mi?" diye espri yapıyordu. Ali ise her defasında kahkahalarla karşılık veriyordu.

Böylece Ali, hem mahalle halkına neşe katmış hem de bakkalını komik bir olayın merkezi haline getirmişti. Bu olay, mahallede uzun süre unutulmadı ve her yıl o gün "Ali'nin Deterjan Günü" olarak kutlanmaya başlandı. Herkes Ali'nin dükkanında toplanır, gülüp eğlenir ve dostluklarını pekiştirirdi.

Ali, "Ne kadar güler yüzlü olursak, hayat o kadar güzel geçer," derdi ve bu sözleriyle herkesin kalbinde taht kurmuştu.