

Olaydan sonra, Samy direkt evine odasına kapanmıştı. Odasında kapısını kapattığı gibi öylece durdu, “Şimdi ne yapacağım?” yaşadığı durumdan kurtulmuştu, ama eskisi gibi olmayacaktı. Samy yatağına yaklaştı ve oturdu öylece dertli ve düşünceli bir şekilde, boş gözlerle baktı. Luis’i eskisi gibi göremiyordu, ne olduysa artık Luis farklıydı, “Tanıştığımızdan beri Luis, böyle miydi? Peki sen nesin?” kafasındaki sorularla yatağa uzandı, başını yastığa koydu öylece tavana baktı. Bir süre sonra, Samy’nin gözlerine uyku girmedi, gözlerini her kapadığında Luis’i gördü, parmaklar adamın kafasına girişini gördü, bu gece biri öldü, bunu yakın arkadaşı Luis yapmıştı. Samy sıradan yaşam süren bir gençti, artık değişti mi? Luis’e nasıl davranacaktı? Samy tavana öylece bakarken, “Luis, bunu atlatmam gerek yarın, konuşmalıyım,” düşünürken yorgunluk yine de baskın geldi, gözleri kayıyordu öylece uykuya daldı.
****************
Gloria sandalye ye bağlı bir şekilde, karşısında ki aynada karartıdan sonra beliren onun yüzünü gördü, Violet’i şaşkındı, “Bu nasıl olur?” dedi. Violet sakin bir tavırla Gloria’nın yüzüne baktı, “Niye şaşırıyorsun? burası çok sıkıcı bir hal aldı Naturis, bir şeylerle oyalanmam gerekti,” sesli bir gülüşle devam etti, “Ama artık bu da yetmiyor Naturis, dur bir dakika, adın Gloria değil mi? Biraz daha samimi olayım, beni artık çıkartman gerek, Gloria,” dedi sakin ve dediği gibi samimi bir ifadeyle.
Gloria yüzünü yaklaştırdı oturduğu yerden, gözlerini kıstı, “Aslaa, sen benim her şeyimi elimden aldın, orada kalacaksın,” dedi sert bir şekilde konuşarak. Violet kaşlarını çattı, “Madem öyle. Thadeus götür beni, HEMEN!” der demez Thadeus yaklaştı, aynayı aldığı gibi odadan çıktı. Gloria sandalye ye yaslanarak gidişlerini izledi, gülümsedi, “Git bakalım, ve orada kal,” Dedi arkalarından.
Thadeus kendi odasına geldiğinde aynayı yerleştirdi, karşısına geçerek, “Naturis çok inatçı, ona bunu nasıl yaptıracağız?” aynadaki Violet’e merakla baktı. Violet, gözlerini Thadeus’a dikerek, “Sen yaptıracaksın, sana verdiğim kendi güçlerim, bir kısmı sende, senin için zor ve acılı olacak, özellikle bir Naturisi kontrol etmek. Thadeus, hemen gereken her şeyi hazırla,” Ayna karardı ve normale döndü. Thades ayağa kalktı, “Hiç sorun değil, sizin için her acıya katlanabilirim,” Gözlerinde keskin kararlılık oluşmuştu.
Thadeus odasından çıktı, o büyük alana geldi,. Etrafta masalar ve sandalyeler diziliydi. Sahne boştu, alanın kenarları çevreleyen yüksek hol vardı ve korkulukla sarılmıştı. Thadeus, bir adamın yanına yaklaşarak, “Luthor nerede? İkinci kitap lazım,” dedi. Karşısında duran adam dimdik durarak, “Efendim daha gelmedi, aslında çok oldu gideli, her an gelebilir,” dedi adam kıpırdamadan öylece durdu. Thadeus düşünceli bir şekilde olta atmaya başladı, “Tek mi gitti yanında kimse var mı?” adama dönerek sordu. Adam biraz gerildi bir nefes aldı, “Şey kimseyi istemedi tek gitmek istedi,” dedi halan kıpırdamıyordu. Thadeus, başını sallayarak, “Pekala o gelene kadar her şeyi hazırlayın, Naturisi Sahneye getirin, birazdan başlayacak,” dedi, bütün adamlar hazırlanmaya koyuldular.
****************
Samy, karanlıkta o parkta, Luthor silahını doğrultmuştu, “Üzgünüm evlat,” dediği anda kesilen el, kırmızı gözler ve Luthor’un son çığlığı, duyuldu. O anda Samy yatağından sıçrayarak kalktı, “Ahh! Yeter bitsin bu artık,” diyerek isyan etti. Halan gece vaktiydi zaman hiç ilerlememiş gibiydi, Samy yine başını yastığa bıraktı, “İyi şeyler düşün, iyi güzel şeyler,” diyerek gözlerini yumdu.
****************
Gloria hala sandalyede bağlıydı, bu sefer sahnenin tam ortasındaydı ve karşısında bir gurup insan vardı, Glorya yanında duran Thadeus,a başını kaldırıp baktı, “Ne o beni kurban mı edeceksiniz,” diyerek sırıttı, “Şunu bilmen gerek, bu da işe yaramaz, haha!” dedi. Thadeus Gloria’ya baktı ciddi bir tavırla, “Biliyor musun bilmiyorum ama, insan kontrolü çok iyi bir şey değilmiş, neden mi? Çünkü kontrol edilen kişi, çok fazla acı çekermiş, ama kontrol edildiği için hiç bir tepki veremiyormuş. Şimdi bunu deneyeceğiz doğrumu diye,” dedi halan ciddi tavrını sergiliyordu. Gloria iç çekerek, karşıya baktı, “Anladım beni kontrol edeceksin ve gücümü kullanarak onu geri getireceksin. Diğer kitap bende değildi ve yerini hiç bilmiyorum,” dedi, Thadeus’a bakarak. Thadeus konuşmasına devam ederek, “Onlar zaten bende, minik bir aksilik oldu ama diğer kitap her an burada olacak,” Gloria’nın gözlerine bakarak, “Kabul et yapacak bir şey kalmadı Tanrıçamız geri gelecek, her ne olursa olsun onu getiracim. Belki fikrini değiştirip kendi iradenle yaparsın, bu süre içinde düşün bakalım,” dedi, ilk defa sırıttı.
Gloria yüzünü ekşiterek, Thadeus’a baktı, “Tanrıça mı? Şaka mı bu, ne bekliyorsun ondan? O sandığınız birisi değil, her ne vaat ettiyse koca bir yalana inanıyorsun. Siz insanlar çok garipsiniz, illa bir varlığa inanacaksınız ona tapacaksınız, asıl zayıf sensin,” dedi.
Thadeus derin bir nefes aldı, başka bir sandalye çekerek Gloria’nın tam karşısına oturdu, “Ben bu güne kadar emeğimle çalıştım, karşılığında hiç bir şeyim olmadı, ama bu dünyada hep haksız, çalarak, öldürerek, zenginlikle yaşayan çok fazla insan var. Ben her şeyimi kaybettim, şimdi sıra onlarda,” dedi, ama gözleri dolmuştu. Gloria dikkatle Thadeus’a baktı bir şeylerini kaybetmiş birini görmüştü, “Ne kaybettin? Neyini kaybettin?” gözlerini hiç ayırmadı sorarken. Thadeus, düşüncelere daldı.
****************
5 ay Önce.
Thadeus, işinden evine doğru gidiyordu her zamanki gibiydi, ama o öyle zannetmişti. Bir ailesi vardı, eşi ve bir küçük oğlu, ama o gün işinde olduğu sıralarda ailesi, bankaya uğramışlardı, o esnada bir soygun gerçekleşti bankada, iki soyguncu vardı, ama işler yolunda gitmedi soyguncular, kapana kısılmışlardı, bankanın etrafını polisler sarmıştı. O esnada büyük bir çatışma taşandı, soyguncunun biri bir kaç rehineyi vurmuştu, aralarında eşi ve oğlu da vardı. Thadeus işinden evine giderken öğrenmişti, yıkılmıştı. O suçlularda bir şekilde kaçmayı başarmıştı.
****************
Şimdiki Zaman
Thadeus başını kaldırdı Gloria’ya baktı, “Geçen o gece sokakta çaresizce yürüyordum bir ara sokakta o şeyi gördüm merak ettim, yaklaştım karanlık bir şey üstüme atladı ve bana her şeyi gösterdi beni aydınlattı bana amaç verdi,” başını sallayarak yumruğunu sıktı, “Sonra ben o suçluları buldum, ne oldu biliyor musun? O suçlular keyif ve zenginlik içinde yaşam sürüyorlardı, polisler, herkes onları unutmuştu resmen. Onların hepsini öldürdüm Tanrıçamızım bana verdiği güçlerle, onlara yaptıkların cezasını çektirdim, sonra bana verdiği vaat, ne biliyor musun?” deddi.
Thadeus ayağa kalktı arkasını dönerek adamlarına baktı, “Dünya arınacak, tüm kötüler tüm katiller yok olacak,” başını Gloria’ya çevirdi, “Vaat bu, buradaki herkes ve ben bunu istiyoruz, Naturis,” dedi.
Gloria öylece baka kaldı, bu adam için yapılacak bir şey yoktu, intikam onu yiyip bitirmişti, ve tüm dünya da onunla beraber sürüklenecekti, “Ne desem anlamayacaksın değil mi? Dene onu getir, ama bunu anladığında çok geç olacak” diyebildi sadece.
Sahneye aynada getirilmişti, Gloria’nın yanında dikilmişti, Thadeus beklerken, “Nerde bu Luthor? Bu çok sürmedi mi?” dedi yanında duran adama, sonra seslenerek “Alex! Bul onu artık kitapta izleyici yok muydu?” dedi. Alex adamların arasında masadan bilgisayarını kontrol etti, “Bakıyorum hemen,” Alex o anda şaşkına uğradı, “Olamaz, tam burada gösteriyor dibimizde,” dedi, ve etrafında ki insanlara baktı.
İnsanların arasından biri çıktı, yüzü eğikti, başını kaldırıp baktı, ilk olarak kırmızı gözleri göründü sonra yüzü, Luis, uzun bir süredir buradaydı aralarındaydı, sahneye bakarak, Thadeus’a baktı, “Haa… Yakalandım,” diyerek, gülümsedi. Thadeus Luis’e baktı biraz şaşırmıştı, “Sende kimsin? Kitap sende mi?” inceleyen gözlerle baktı. Luis yavaşça adım atarak yürüyordu, “Hikayeni, duydum, her şeyi hem de,” hızlı bir hareketle, Thadeus’un tam önüme geldi yakasından tutup yüzüne baktı, “Bana bak, bu dünya da sadece sen kaybetmedin, değil mi? Bir çok kişi çok şey kaybetti. Ben pek anlamam, kaybedecek hiç bir şeyim olmadı, ama öyle dünya arınması bu tür şeyleri yapmak sana kalmadı. Bu dünya da halan masum insanlar var, onlarında hakkı var, değil mi?” uzun konuşmasından sonra Thadeus’u tek hareketiyle yakasından sertçe itti, sahneden insanların arasına yere sertçe sırt üstü düştü.
Luis sahneden insanlara baktı, “şimdi, herkes dağılsın bu saçma topluluk bitti,” dedi, kırmızı gözlerini insanlarda dolaştırdı.
O anda bir ses duydu arkasında, Luis arkasını döndü, uzun boy aynaya baktı, ilk başta kendini görmüş gibi olsa da anladı. Aynada Violet vardı, “Seni çok özlemişim kızım, baya iyi görünüyorsun,” Dedi gülümseyerek. Luis şaşkın ve şok içinde aynaya Violet’e baktı, “Nasıl ordasın sen?” dedi. Gloria da sandalyede Luis’e baktı, “Hee… Bende ilk gördüğümde öyle bir şey sormuştum, şimdi beni çöz Luis o oradan bir şey yapamaz,” dedi. Luis hızlı bir el hareketiyle bir karartı oluşturdu, Gloria’nın sandalyedeki bağları kesildi.
Gloria ayağa kalktı Luis,e bakarak, “Bununla ne yapacağız şimdi?” sorarken, Luis’in gözleri aynadaydı hala. Luis aynaya yaklaştı, “Demek ordasın bir bağ kurmuşsun, ama o bağı kesmem gerek,” dedi biraz daha yaklaştı. Violet, aynadan sertçe baktı, “Sen artık kızımsın, bunu yapmaman gerekirdi,” demeye kalmadan, Luis aynaya yumruğuyla sertçe vurdu, “sus, Ben senin kızın değilim, beni kendi amaçların için kullandın sadece,” dedi ayna çatlamıştı. Violet hemen, “Thadeus! Hemen durdur şunu,” diyerek seslendi.
Thadeus kendine geldi, yerden kalktı, sahneye doğru zıplayarak, Luis’in arkasına geldi, “Bunu yapamazsın!” dediği anda Luis’in kolundan tutup çekti, yüzüne baktı, karanlık enerji oluşturup yumruğunu sardı, sertçe Luis,in karnına vurdu, Luis sahnenin öbür ucuna uçtu. Luis sahnede yere serilmişti, eli karnında yavaşça doğrulup kalktı, “Ahh, şimdi kızdım,” kollarını ve ellerini açtı iki elinde de kısa kılıçlar karanlığın enerjisini yayıyordu. Thadeus’a baktı, “şunu unutma o taptığın kişi sandığın kadar iyi değil,” diyerek Thadeus’a doğru koştu. Gloria hemen sahne nin gerisinde duran asasına doğru gitti asayı eline aldı, “Luis, onu oyala ayna bende,” diyerek aynaya doğru koşmaya başladı.
Çoğu insan dağılmıştı sadece bir kaç kişi kalmıştı onlarda sahnede olan olayları izliyordu, sanki gösteri izliyorlardı.
Luis, bir kılıcını Thadeus’a savurdu, Thadeus kolunu kaldırdı gelen kılıcı koluyla engelledi. Thadeus kullandığı güçleri, ellerini ve kollarını sertleştirmek için kullanıyordu, böylece attığı yumruklar çok güçlüydü gelen saldırıları da böyle engelliyordu, “Daha iyi bir vuruşun yok mu? peki sen gerçekten annene ihanet mi ettin, haha,” gelen saldırıyı engelledikten sonra Lusi’in yakasından yakaladı, “İhanet eden biri beni böyle ikna edemez,” sertçe yine bir yumrukla Luis’in göğsüne geçirdi. Luis bu sefer sahne dışına savruldu.
Gloria aynaya yaklaştı, “Bir kez daha seni kapatmam gerek,” dedi asasını doğrulttu, o anda ensesinde Thadeus’un elini hissetti. Thadeus Gloria’yı çekerek, tüm gücüyle sahne dışına fırlattı. Thadeus aynaya Violet’e baktı, “Buradayım seni yüz üstü bırakmayacağım,” dedi.
Gloria sahne dışındaki boş masalara çarparak yere düştü, yerden kalkarken meraklı bir kaç insanı gördü, “Kaybolun sizi salaklar,” diye kızdı, sonra ilerde yerden kalkan Luis’i gördü, “Oyala dedim ama,” dedi. Luis, kalktığında, “Öyle mi denemek ister misin?” sonra sahneye baktı Thadeus orda bekliyordu.
Thadeus yumruklarını hazırda bekleterek, “Ellerinizi uzak tutun,” dedi ve sahneden atlayarak tam Luis’in önüne geldi. Luis, kılıcı hızla savurdu, ama Thadeus yine koluyla engelledi, “Yeni numaraların yok mu?” dediği anda bir yumruk daha geçirdi, tam karnına, Luis yine geriye doğru savruldu, Thadeus, yaklaştı yerde yatan Luis’e baktı, “Sende durduramayacaksın, onu getireceğim,” dedi.
Gloria asasını kullanarak yüksek esintili rüzgar oluşturdu, birkaç sandalye ve masa aynaya doğru uçtu. Aynaya çarptıklarında birkaç çatlak daha oluştu, ve hala gelmeye devam etti. Violet seslenerek, “Thadeus şunu durdur hemen!” Diye bağırdı. Thadeus hızla Gloria’nın üstüne doğru ilerledi, onu boğazından yakalayarak duvara dayadı, “Uslu dur, seni ahmak Naturis,” dedi yumruğunu kaldırdı tam vuracakken bir silah sesi yankılandı.
Thadeus durdu arkasını dönerek Luis’e baktı. Luis’in elinde tabanca vardı karanlık enerjiyle kaplıydı, aynayı vurmuştu. Thadeus endişeyle, “Hayır… Ne yaptın sen, seni hain!” Diye haykırdı.
Aynadan geçen mermi küçük bir delik açmıştı, sonra çatlaklar yayılırken parçalanmaya başlamıştı. Violet Luis’e baktı, “Yine karşılaşacağız, Luis.” sın kez baktı, sonra ayna yerle bir oldu. Thadeus’da o anda yere yığıldı, ayna ve bağ kopunca Thadeus’daki güçlerde yok olmuştu, yerde sırt üstü yatıyordu, çok zayıf düşmüştü hatta fazla zayıf, “Ahhg! Ne oldu neden?” yerde kıvranıyordu. Gloria yavaşça yaklaştı, sonra Luis, thadeus’ baktı, “ölüyorsun senin insan bedenin o güçleri kaldıramadı, bunun için üzgünüm,” dedi, Thadeus zar zor nefes alabiliyordu başı yerde Luis’e baktı, “Ahhg! Saten bir anlamı kalmadı, ahh böyle bir dünya da yaşamak istemiyorum artık,” dedi, başını yana çevirdi, “Ya dünya, ya da ben.” Son sözlerini söyledi ve son nefesini verdi.
Gloria, iki kitabı da aldı Luis’in yanın geldi, “Bu kitaplar sorun yaratıyor, biliyorum annen senin, ama yine de karar senin,” dedi kitapları Luis’e uzattı. Luis kitapları aldı, “Bu kitaplar anahtar değil mi?” kitapları yere bıraktı iki kitapta yerde yan yana duruyordu, “Öyleyse anahtarları yok edelim,” iki elinde kılıçla iki kitaba da aynı anda sapladı, kitaplar yavaşça parçalarına ayrılarak toza dönüştü, ve yok oldular. Luis gloria’ya baktı gülümsedi, “Sayende bundan da kurtulduk,” dedi. Gloria, “Benim mi? Haa! Ben sadece yakalandım, sen kurtardın beni,” dedi. İkisi de güldüler ve o binadan uzaklaşarak gittiler sabah yeni olmuştu. bütün gece burada mücadele etmişlerdi.
~~~~~~Bölüm Sonu~~~~~~
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |