@thiswhoo
|
Sabah olmuştu, Samy sonunda uyandı, ama işine gitmek istemedi, odasında yatağındayken doğrulup oturdu, ellerini yüzüne sürerek kendine gelmeye çalıştı. Nerdeyse öğlen olmuştu, telefonuna baktı mesajlarla dolmuştu, hiç bakmadan yatağın üzerine salladı telefonu, Samy ayağa kalktı, bir kaç adım atığında gardırobun aynasında kendini gördü, öylece bir süre kendine baktı. Evde kimse yoktu, kardeşi Rina okuluna gitmişti Annesi ve babası, işindeydi. Samy, evde tekti, ne yapacağını bilmiyordu. Bir anda dün gece, yaşananlar aklına geldi, “ah şimdi ne yapacağım?” arkasını dönerek yatağının üzerinde duran telefonunu aldı, “Luis onunla konuşmalı mıyım?” o anda evin kapısı çaldı. Samy, bir anda irkildi, “kim bu?” diyerek evin salonuna doğru gitti, kapının tam önündeydi, kapıya barak bekledi, “kapı çalmıyordu değil mi? Yanlış duydum,” kafasının içindeki düşüncelerle oyalanırken kapı bir daha çaldı, Samy yerinden hafifçe sıçradı. Kapının ardından konuşma sesi geldi, “orda olduğunu biliyorum, Samy, kafeye gittim orada yoktun,” dedi, Samy sesi tanıdı, bu Luis’di, Samy,nin seçeneği yoktu, yavaşça açtı kapıyı. Karşısında duran Luis’e baktı, direkt gözlerine baktı, maviydi. Samy yine de şaşkındı, Luis ilk defa evine gelmişti, “Luis, ben gelirdim,” dedi. Luis adım, adım yaklaşarak, “hayır gelmezdin, ama sorun değil, seni anlıyorum,” dedi, Samy nin yanından geçerek içeri eve girdi. Samy hiç kıpırdayamadı öylece kalmıştı, sonra kendini toparladı, arkasını dönerek Luis,’e baktı, konuşmaya başlayacaktı ki Luis konuştu, “endişelenme ben kimseye zarar vermem, dedi, Samy’nin hemen, aklından dün acı içinde ölen adam geçti. Luis salonda ki koltuğa geçerek oturdu, “en azında masum, iyi insanları,” diyerek ekledi. Samy şaşkına uğradı, sanki aklını okuyordu. Luis konuşmasına devam ederek, “Samy ben, sana anlatacağım, sonra sen karar ver, kararın ne olursa olsun, uyacağım, gel otur şimdi,” dedi. Samy Luis’in karşısındaki koltuğa geçerek oturdu, halan tuhaf hissediyordu, ama Luis’in söyleyeceklerini de merak etmişti, “Luis, gerçekten, kimsin?” diye sordu. Luis, samy’nin gözlerine baktı, bir süre sonra dün yaşanan olaydan sonra ne yaptığını anlattı, Thadeus, ve amacını annesi Violeti, anllattı. Samy anlamaya çalışarak, Luis’e baktı, “yani, annen, bir Tanrıça mı?” merakla baktı şaşkındı. “Luis gülümsedi, sanmıyorum, Samy, eğer Tanrı yada Tanrıça var ise böyle biri değildir sanırım,” dedi, anlatmaya devam ederek, “annemin dediğine göre, biz Umbragen denilen bir varlığız, Bu dünyadan değilmişiz, en azından annem öyle anlatmıştı,” Luis düşünceli bir şekilde, devam etti, “kendimi bildim bileli bu dünyadaydım, annem bana çok az bilgi verdi,” Samy’e dikkatlice baktı, “Samy, bunu sana anlattım ama sende, kimseye bahsetme, olur mu?” Samy başını onaylarcasına salladı. Luis ayağa kalktı, “şimdi artık, gitmeliyim, ama sen düşün Samy karar ver, ben senin arkadaşın olmaya devam etmek isterim, kararının ne olduğuna karar verdiğinde, söyle bana,” dedi, evin kapısına doğru yürürken, “kararına uyacağım” diyerek kapıyı açtı. O anda Samy seslendi, Luis,” koltuktan kalktı kapıda duran Luis’e baktı, “tamam kabul ediyorum, Luis, seninleyim ben, senin ne olduğun bir önemi yok, sen arkadaşımsın,” dedi. Luis gülümsedi, “peki Samy şimdi yine de gitmeliyim, beni nerede bulacağını biliyorsun,” dedi, sonra kapıdan çıkarak gitti. Samy koltuğa geri oturdu, artık içi rahatlamıştı, derin bir nefes alarak koltuğa yaslandı, artık eski haline geri dönmüştü, yaşadığı tuhaftı ama devam etmek istedi. Luis ve Samy eskisi gibi her zamanki gibi birbirleriyle zaman geçirdiler, her şey normale dönmüştü. ~~~~~~~~~~~~~Son~~~~~~~~~~~~~ |
0% |