Sizce bölümler nasıl ilerliyor? Kitabın akışı nasıl?

Yazmak istediğim tonla bölüm var ama herşey sırayla olduğundan yazamıyorum. Şimdilik farklı şeylerle ilgileneceğiz.

İyi okumalar!

***

Fazlasıyla duygusal geçen filmi ağlayarakta olsa atlatmıştık. Şimdi ise eve dönüyordum.

Eve girdikten hemen sonra bir tokat sesi kulaklarımda yankılandı.

"Ne demek evliyim Fırat, ne demek evliyim!"

Hiç tanımadığım bir kadının sesi kulaklarımda yankılanırken babamdan iğrenmeye başladım.

"Benimle ciddi olduğunu sanıyordum! Hadi onu da geçtim, o iki küçük çocuğa ve eşine nasıl böyle birşey yaparsın?" Kadının titrek sesi kulaklarıma ulaştı.

"Bu olanları onlar öğrense ne tepki verirler?"

"Onlar bunu bilmeyecek Bade! Onlara söylemeyeceksin!"

Hayır. Ben öğrendim bile.

Kadının gözleri bana değse de hemen bakışlarını benden çekerek tekrardan babama döndü.

"Seni eşine söyleyeceğim, Fırat. Böyle birşeyi ona yapamazsın."

Ah, Bade, babam neler yaptı bir bilsen.

"Söyle! Hadi git, söyle! Ama söylerken seninle defalarca yattığımı da söyle!"

Kahvaltım beni çıkmakla tehdit ederken iğrenircesine baktım babama.

Şuanda buraya dönüp beni görmesi olasıydı ama anneme bunu yapmasından aldığım bir güç vardı.

"Söyleyeceğim, Fırat! Herşeyi bir bir söyleyeceğim! Benden başka kadınlarla da yattığını söyleyeceğim! Onların parasını çaldığını da!"

Kesinlikle kusacaktım.

Babam iğrençti, evet ama bu kadar da olmazdı.

"Param olsaydı size dönüp bakar mıydım sanıyorsun? Zamanı gelsin Flora'yı da kovacağım evden, birde onun bakımıyla ilgileniyorum zaten!"

Bade denen kadın histerikli bir kahkaha attı.

"Bakım mı? Yaptığın şey bakım mı? Kızını daha önce gördüm, Fırat. Yüzü gözü yara bere içerisindeydi." Bir anda ciddileşti ve gözleri kısıldı.

"Avukat olduğumu biliyor muydun, Fırat Liyan?" Babamın korkusu gözle görülür bir şekilde artarken havadaki gerilimin neredeyse tadını alabiliyordum.

"Elimde bir sürü somut kanıtım var. İstersem seni mahkemeye verebilirim." Babamın titremeye başladığını fark ettiğimde neredeyse sırıtıyordum.

Aynı şeyleri bende yaşadım baba.

Ah, unutmuşum. Senden daha kötü korkular yaşadım. Krizlere girdim ve nefes almakta zorlandım.

Kimin yüzünden?

Tahmin etmek zor olmamalı.

Sürtük olduğum kanısına bile varabiliyorken beni mahvedenin kendin olduğunu da anlamalısın.

"Ne oldu? Sustun kaldın. Söylediklerim ağır geldi sanırım."

Bade tehlikeli bir şekilde gülümsedi.

"Müebbet yemeni sağlayacak o kanıtlarım ile seni hapislerde çürüteceğim." Babamın göğsüne tek parmağıyla vurdu.

"Pişman olacaksın. Beni de, o küçük çocukları da, eşini de. Hepimizi kandırdığın için seni mahkemeye vereceğim."

Babamın nasıl bir pislik olduğu aklıma geldi.

Kadını tehdit edecekti.

Hızlıca ses kaydını başlattım.

Babam güldü. "Eğer böyle birşey yapmaya kalkışırsan görüntülerini internette bulursun. Ya da sitelerde."

Kadının korkusu gözlerinde bir saniyeliğine belli olurken otoriter bir sesle, "İstediğini yapabilirsin. Şantajından dolayı dosyan kabarır sadece." dedi.

Babamın korkusu büyüse de omuzlarını daha da dikleştirmekten çekinmedi.

"Görüntülerini bu akşam her yerde bulacaksın, Bade Alyan."

Ses kaydını sona erdirdikten sonra odama girdim.

Bilgisayarımı açarak kısa sürede Bade'nin numarasına ulaştığımda, ses kaydını ona attım.

Baba.

Beni çok hafife alıyorsun.