Yaptığım böreğin kokusu mutfağa dolarken bende bir yandan salatalık doğruyor, bir yandan da domatesleri dilimliyordum.

Yiğit ise...

"Yiğit!" Diye bağırdım kocaman açılmış gözlerimle. Elindeki çıplak kalmış yumurtayı kaseye bıraktıktan sonra melül melül baktı bana.

"Bu ne?" Yumurtaları inceledikten sonra tekrardan bana baktı.

"Yumurta?" Sanki onun yunurta olduğunu bilmiyormuşum gibi söylemesi beni iyice delirtmişti.

Elimdeki bıçağı tezgaha bırakıp Yiğitin yanına geldim. Varla yok arası olan yumurtayı elime alıp tekrardan Yiğite baktım.

"Beyazlarının yarısı nerede Yiğit?" Sorduğum soruya "ne biliyim ben" temalı bir omuz silkme aldığımda sinirle kaseyi önüme çektim.

"Daha yumurta soymayı bile bilmiyorsun!" Diye homurdanıp yumurtaları soymaya başladığımda Yiğit histerik bir şekilde güldü.

"Mafyaların haşlanmış yumurta soyduğunu gördün mü hiç?"

Mafya?

Beynim error verirken elimdeki yumurtayı geri yerine bırakıp ağır hareketlerle Yiğite çevirdim kafamı.

"Mafya?" Sıkıntılı bir şekilde içine derin bir nefes çekti.

"Kocan bir mafya, Alina Öztürk."

'•'

Kısa kestim bilerek
Bölüm gelmeyecekti normalde ama bir okurkusum istedigi icin yazıp atıverdim.

Heemmm, editteki yerde gelmek üzeree

Kitap ile ilgili editlere ulaşmak için;

Instagram: cherry_luluws
Kitappad: pwrettis