An itibariyle taslaktaki tüm bölümlerim bitti. Bu demek oluyor ki artık her gün bölüm gelmeyecek; aksine birkaç günde bir gelecek.

İyi okumalar.

'•'

"Romeo'nun Juliet'i sevdiği gibi, bende seveceğim sonsuza kadar seni."

Kalbimin hızı arttı.

İçime titrek bir nefes çektikten sonra tüm büyüyü bozup geri çekildim.

Boğazımı temizledikten sonra eve doğru ilerlemeye başladım.

Yiğit'te hemen arkamdan geldi.

İçeriye geçtiğimizde Yiğit'in yanıma gelmesini istemeden hızlı adımlarla üst kata çıktım. Tam odama gireceğim esnada Yiğit önümü kesti.

"Dışarıdan görüntülerimizi bile çekiyor olabilirler. Orada değil, benim odamda, benim yanımda yatacaksın. Benden sadece bir nefes uzaklıkta olacaksın."

Aramızdaki kısa mesafe ve nane kokusu yüzünden göz kapaklarım ağırlaştı.

Kendini ona kaptırma.

"Tamam. İzninle, eşyalarımı alacağım odamdan." Tek kaşı havaya kalktı.

"Neden?"

Yüzümde sinsi bir gülümseme belirdi.

"Hani görüntülerimizi çekiyor olabilirlermiş ya. Kıyafetlerimi falan görürler birde."

Parmak uçlarımda durarak dudaklarına tüy kadar hafif ama uzun bir öpücük kondurdum.

Gerçi çekilmeden önce bana sarhoş gibi bakan Yiğit'e sırıttım.

"Yanından ayrılmayacağım. Hemde hiçbir zaman." Güldü.

"Hiçbir zaman, ha? Tuvalette de yardımcı mı olmak istiyorsun bana?"

Yüzüm buruşurken Yiğit'in iğrenç cümlesi tekrardan kulaklarımda çınladı.

Eh, biraz fesat ruhlu tarafımı çıkartmaktan zarar gelmezdi.

"Tuvalette yardımcı olabileceğimi sanmıyorum ama yatak odamızda üstünü çıkartmana yardımcı olacağımı söyleyebilirim."

Gülerek burnuma hafif bir öpücük kondurdu.

"Gerçekten yapmayacağın şeyleri söylemeyi bırak, Alina."

İki kaşımı da kaldırdım.

"Yapmayacağım mı? Belki yapacağım, nereden biliyorsun?" Ciddileşti.

"Anlaşmalı bir evlilik yaptığımızı ve bizim ev arkadaşından ibaret olduğumuzu unutma, Alina."

Histeriğe yakın bir şekilde kahkaha attım.

"Ev arkadaşları da karşısındakini kıstırıp onu öpüyordu zaten."

Göz devirdi.

"Anlaşmalı evlilik yaptığımız için her şey mümkün, Alina. Yakında bir düğünümüzün olacağını ve ailemin de çocuk baskısı yapacağını aklından çıkartma."

Beni odamın kapısıyla baş başa bırakıp gittiğinde, afallamış bir şekilde kapının kenarına tutundum.

Düğün, evlilik, çocuk...

Hadi ama. Cidden işi çocuk yapmaya kadar götürecek miydik?

Saçmalık.

Gerçekten saçmalık.

'•'

Affedersiniz ama gelecekteki Arya ve Kutay Alina'ya kıçıyla gülüyor resmen.