Yeni Üyelik
29.
Bölüm
@thvrely

Deniz

"Biz diyoruz ki, bu hafta içerisinde dini ve resmi nikahı mı kıysak?" Kalbim zililililili diye öttürünce pis pis sırıttım.

Kardeşin ve arkadaşın evlenecek deseler yav he he, derdim ama bakın görün hayat nasıl bana götüyle gülüyordu.

Mükemmel ötesi (?) kardeşim gülümseyerek ev ahalisinin tepkisini beklerken ilk tepki annemden geldi.

"Bende diyorum bunlar ne zaman evlenecek?" Sinirle harmanlanmış sevinciyle güldü.

"Şükür evleneceksiniz, bu günleri de göreceğim ya ölsem de gam yemem artık." Ahsa Teyze söylene söylene konuştuğunda güldüm.

"Ben izin vermiyorum. Bizden önce evlenemezsiniz." Leyal güldü. "Hadi ya?" Dedi ama İkra'ya attığı bakıştan ne haltlar yemeye çalıştığı çok belli oluyordu.

Aklı sıra bizim İkra ile evlilik işini hızlandıracaktı.

Yemezler.

Leyal bana baktı. "Abi, senin turşunu mu kuracağız? Evlen işte." Sanki bu çok sıradan birşeymiş gibi konuşuyorlardı ama sıradan değildi.

Tek eşli olacaktım ben yahu!

Sanki dört yıldır deli danalar gibi İkra'nın etrafında dönmeyip ilişkiye girmemişim gibi.

Bu konuşmalarıma aldırmayınız lütfen.

Ciddili dört yıldır koşuşturuyordum bu zillinin peşinde.

Aşktan gözüm kör olmamıştı ama seviyordum deli kızı.

Tamam, bayağı bir seviyordum ama her neyse.

Sıkıntı tek eşli olmakta değildi. Sıkıntı benim İkra ile evlenmemdi.

İkra ile evlenmek açıkçası garip geliyordu.

Aslında İkra ile bir ilgisi yoktu. Direkt evlenmek garip geliyordu.

Yatağımda yayıla yayıla yatmaya bayıldığımdan bir yatağı başkasıyla paylaşmak garipti. Onunla yıllar geçirmek garipti.

Bir ilişkide hiçbir zaman duygularım yoktu. Her zaman karşı tarafın ve benim ihtiyaç gidermem ön plandaydı.

Şimdi ise körü körüne İkra'ya bağlanmış bir vaziyetteydim.

Benim girdiğim ilişkilerin haddi hesabı yokken İkra bâkireydi.

Evet, bu bir engel değildi fakat kötü hissetmeme neden oluyordu işte. O kız masum ama sen masum değilsin diye düşünmeden yapamıyordum bir türlü.

Birde yaş farkı vardı tabii. Aramızdaki yaş farkı abartılacak kadar olmasa da İkra bana göre genç kalıyordu.

Ben otuz yaşındayken onun yirmi altı yaşında olması garip hissettiriyordu.

Tüm bu hislerimin ve korkularımın yanı sıra, evlilik teklifi edeceğim diye götüm tutuşuyordu vallahi ya!

İkra'yı kandırmıyordum. Elli defa evlilik teklifi etmek için girişimlerde bulunmuştum AMA GÖTÜM YEMEMİŞTİ.

Bende en sonunda teklifi edememiştim ve sonuç buydu. İkra bana kızmıştı ki kızmakta da haklıydı.

Ben olsam bende darılırdım.

Hal böyle olunca da ortada kalıyordum.

Ama kendimi affettirmek için güzel bir evlilik teklifi edecektim.

Herşeyin başladığı o uçuruma İkra'yı götürecek, güzel bir evlilik teklifi yapacaktım.

Leyal ile Kuzey dingilinin ilişkileri özel değildi. Bizim herşeyin başladığı güzel bir anımız varken onların yoktu.

Zavallılar. Onlara üzülmüyorum, aksine, kötü adam kahkahası atasım geliyor.

Kötü adam kahkahası, evet. Herşeye kadın kadın, biraz da adamlar için birşeyler olsa keşke!

ANAokulu gibi sayabileceğim tonla şey vardı ve erkeklerle alakalı kelime de türetilmeliydi bence.

Çok haklıyım la.

Tamam, götüm daha fazla kalkmadan geçelim bizimkilerin planladıklarına.

Leyal ile Kuzey dingilinin fikri onaylandığında, herkes dağılmıştı.

Bilerek İkra'yı dışarıya çıkartmıştım.

İkimiz de montumuza sıkı sıkı sarılırken İkra'nın kızarmış burnuna ufak bir öpücük kondurdum.

Utançla yanakları kızarmaya başladığında aklıma müstehcen düşünceler doluverdi.

Hemde saniyesinde.

"Burnundan öptüm diye utanacaksan bizim nasıl çocuğumuz olacak çok merak ediyorum." Dedim gülerek. Sanki mümkünmüş gibi biraz daha kızardı.

"Ne söyleyeceksen söyle, gideceğim." Bana soğuk yapıyordu minik vişnem.

(Yn: Sensin Sebebim okurlarından yazana; BOĞAZINIZDA KALDI DİMİİ OH OH CANIMA DEĞSİNNN)

"Haftaya Bodrum'daki o uçuruma gidelim mi?" Diye sordum gülümseyerek. Donakaldı.

"Herşeyin başladığı yere mi?" Sesi bir fısıltıyı gibi çıkmıştı.

"Evet, herşeyin başladığı yere."

 

Loading...
0%