

GİRİŞ: : "Susmayan Çanlar"
Uzun bir gündü ,çok uzun geniş oda kalabalık ve boğucu neredeyse hava yok sonra eksildiler yavaş yavaş sesler azaldı neredeyse yoklardı...
"ne kadarda güzel bir kız"
bakışlarım eski çorabımda yaklaşık 1 saattir takılı kalmıştı kafam eğildikçe eziliyordum.
"yazık ..."
yazık ... benim soyadım gibi adımın yanına yapışmış bir kelime gibi hep benimle geliyordu ve tabi türevleri "Meliha bu kötürüm-"
"Sakın!" her zamanki konuşmalar kulaklarımda yankılanan sözler "kızımla bu şekilde konuşmaya devam edersen susmayacağımı bil Ayfer abla"
"Ve o ne kadar konuşamıyor olsa da duyabiliyor " diye ekledi Beste ablam bakışlarım kalkmadı başım yine eğik çorabımdan firar etmiş iki iplik parçasındaydı gözlerim , yine de alışmış mıydım gerçekten kalbimi kırıyor muydu artık bu sözler?
Ayfer teyze yerinde kımıldandı ve boğazını temizledi " yani ...offf Meliha niyetim kötü değil sadece geleceği hakkında söy-"
"Kızımın geleceği seni alakadar etmez Ayfer abla evet bu zamana kadar susmuştum ezdirmiştim kendimi,çocuklarımı ama bu sefer hayır buna izin yok! Tarkan gitti ve sabileri , sabilerimiz bana emanet onlara söz söyleyen karşıma geçer bilesin"
Annemin sözleri keskin bir bıçaktı Ayfer teyzenin sözlerini kesti ablamla benimse göğsümüzde derin bir çizik bıraktı.
Baştan beri yapması gerekeni ancak yapan Ayfer teyze dolgu topuk ev terliklerini sürüyerek salonu terketti.
Bakışlarımı uzun bir aradan sonra kaldırdım başım yine eğikti anneme baktım Meliha Sultan'a evimizin direğine... göz altları çökmüş başındaki bez düşmek üzere üstü başı dağınık yüzü... çok güzel.
Bakışlarım ellerine kaydı iğne batmaktan yara olmuş ellerine saçlarımı örerken hissettiğim kabuk tutmuş ellerine sonra kendi ellerime kaydı bakışlarım ...
"İnci istersen odana çık yorgun görünüyorsun " ablamın sesi kulağıma dolduğunda bakışlarımı ona çıkardım annemin kopyasına güzeller güzeli ablama iri yeşil gözleri her zaman bana endişeyle bakıyordu ve sevgiyle bazen iki annem olduğunu düşünmeme sebep oluyordu.
Ablamın sözleri annemin bakışlarını bana çevirdi " yavrum ablanı dinle hadi " başımı salladım ve yavasça salonu terk ettim.
Ayaklarımı sürüyerek eski tahta merdivene yöneldiğim sırada evin kapısı çok şiddetli bir şekilde çalmaya başladı. O gün ki gibi...
Elimi başıma çıkardım kafamda çanlar çalmaya başladı ellerim kafamın iki tarafını kavradı gözlerimi kapattım kapı daha da güçlü çaldı sanki kafama vuruyorlardı "inci ...inciiiii!"
Ellerim kaydı bedenim kaydı ben kaydım ...
Giriş bölümü sonu...
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
