☆☆☆☆☆☆☆☆

Geliyor gelmekte olan..

Müdür yardımcısının gelen mükemmel derecede kızgın sesiyle dördümüzde birbirimize "İşte şimdi sıçtık" ifadesi ile baktık.

"bu sefer net okuldan atılıcaz" dedi iç sesim. Tabii tabii. Sırf kara sevda şarkısını söyledim diye ülkedende atarlar. Saçmalama iç ses.

"Hassiktir müdür yardımcısı geldi" diye fısıldadı Umut.

"Sağol Umut. Ben annem geldi sanıyordum kanka" dedi Ömer.

"Susun lan. Bizi burada yok sansın" diye fısıldadı Ufuk.

O sırada müdür yardımcısı hala kapıya vuruyordu. Kapıyı girdiğimizde kilitlediğimiz için açamıyordu.

nasıl kilitlediğimizi lütfen sormayın..

"Şimdi napıcaz?" Diye fısıldadım.

" 'burada yokuz' falan desek inanırmı lan acaba?" Dedi Umut şahane fikrini ortaya atarak.

ben aslında burada yoğum..

"He kanka inan bana hakta 'ay kusura bakmayın ben yanlış gelmişim' falan da der." Dedi Ufuk. Hafif kıkırdadım.

"Saçma sapan konuşmayı kesinde..napıcaz?" Dedim. O sırada Ömer aklına yeni bir fikir gelmiş gibi. Kapıya yönelirken.

"Siz sadece bana ayak uydurun. Tamam mı?" Dedi. Hepimiz anlamaz bakışlarla birbirimize bakarken onayladık.

O sırada Ömer kapıyı açtı. Karşımızda Çin seddi gibi müdür yardımcısı belirdi. Gözlerini far görmüş tavşan gibi açmış bize bakıyordu. Tombik yüzü öfkeden kızarmıştı bile.

"Napıyorsunuz lan siz burada? 'Burası öğrenciler için yasak' denilmedi mi size!?" Dedi Müdür yardımcısı sinirli bir sesle. Adam balon gibi patlayacak gibiydi.

öncelikle.. papatya çayı öneririm. Yada papatya tarlasını ziyaret etmenizi falan.

Biz birşey diyemeyip mal gibi müdür yardımcısının suratına bakarken müdür yardımcısı "Hoparlör ile niye oynuyorsunuz!?" Dedi.

"Biz Hoparlörle mi oynamışız?" Dedi Ömer sahte bir inanmamış sesle.

"Ne diyo bu mal?" Dedi iç sesim. Bende bilmiyorum iç ses..

"Hoparlörünle 'kara sevda' ve 'ah nerede' şarkısını söyleyen kim?!" Dedi Müdür yardımcısı.

"Hocam biz hiç öyle birşey yapar mıyız? Ufak bir kaza oldu sadece..dimi beyler?" Dedi Ömer. Bize bakarak.

Tabii canım biz melek gibi insanlarız..

Hepimiz başlarımızı sallarken müdür yardımcısı "karşınızda Mal mı var lan sizin?!" Dedi.

"Yok hocam estağfurullah" dedi Umut.

"Buna inanacağımı mı sandınız? Dördünüzde okul çıkışı cezalısınız!" Dedi ve yanımızdan ayrıldı. O sırada Ömer.

"Vallah ben denedim.." dedi.

Bir bu eksikti. Başım zaten bir türlü boktan çıkmıyorken şimdi de cezaya kalacaktım.

"Allah üçünüzü de bildiği gibi yapsın! Niye inatla beni okulun mikrofonuna getiriyorsunuz ki?!" Dedim sinirle.

"Sakin ol şampiyon. Bence o kadarda kötü değil. En azından disiplin almadık" dedi Umut. Ufuk ise gülerek

"Bende pişman değilim. Ne güzel tüm okula mikrofondan konser vermiş olduk" dedi.

"O mikrofon sana girsin Ufuk!" Dedim hafif sinirle ve yanlarından ayrıldım.

Onlar arkamdan gülerken ben ise öfkeyle ilerliyordum. Ben öfkeyle yürürken birden birine çarpmam ile başımı vurdum ve biraz geri sendeledim.

"Kardeşim önüne baksana be-" derken lafım yok oldu.

"Elif? İyi misin?" Dedi Koray. Evet. Koraya çarpmıştım. Korayı görünce tüm sinirimi sanki bir buz gibi eridi..

"İyiyim. Sorun değil."dedim.

"Bende seni arıyordum. Hoparlörden tüm sesini okula duyurdun. Hayırdır şarkıcı olmaya mı karar verdin?" Dedi alayla. Sıkıntılı bir nefes verdim.Tüm okul sesimi duymuştu.

Rezil olmuştum..

"Ufukla iddiaya girmiştim. O iddiayı kaybedince bana böyle bir sey yaptırdılar. Tüm okula rezil oldum.." dedim. Koray kıkırdayarak

"Hayır hayır. Olmadın..hakta sesin o kadar güzeldi ki ben bile etkilendim.." dedi Koray.

Tabii ki de bunu beni mutlu etmek için söylüyordu.. sesimin o kadarda güzel olduğunu düşünmüyordum.

"Beni mutlu etmek için böyle şeyler söy-" derken Koray Lafımı böldü.

"Seni mutlu etmek için değil. Sadece doğruları söylüyorum güzelim. Sesin gayet iyiydi." Dedi.

"Tekrar söylesem tekrar dinler misin?"

"ben seni sonsuza dek dinlerim Elif..hemde hiç sıkılmadan.."

Bu sözü ile kalbim eridi..yüzümde bir tebessüm oluştu..

"ayy şapşik" dedi iç sesim. Tamam. İyice saçmaladım.

"ama ceza aldım." Dedim. Koray Kaşlarını kaldırdı.

"Ceza mı aldın?" Dedi. Onayladım. O ise devam etti.

"Nasıl bir cezaymış?" Dedi.

"Okul çıkışı okulda duracağız. Ama ne yapıcaz Bilmiyorum." Dedim. O sırada Koray bir şeyler düşünüyormuş gibi gözlerini kıstı. Sonra sanki aklına bir fikir gelmiş gibi bana döndü.

"Anladım güzelim. Şimdilik görüşürüz. Benim birşey yapmam gerekiyor." Dedi ve ben daha birşey anlamadan hızla yanımdan ayrıldı.

"Ne düşünüyor bu yine?" Dedi iç sesim. Keşke bilsem..

☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Sana inanamıyorum Koray!"

"Ne varmış? En azından beraber olucağız"

"Sırf beraber olmak için hocanın kafasına top mu atılır!? Hemde basketbol topu! Ya okuldan atılırsan?!"

"Abartma Elif. Hiç birşey olmaz"

Aradan saatler geçmişti ve ben Korayın nereye gittiğini anlamıştım. Koray sırf benimle ceza almak için İngilizce hocasının kafasına Basketbol topu atmıştı.

Tabii beklenildiği gibi İngilizce hocası ve müdür yardımcısı da Koraya okul çıkışında bizimle cezaya kalmasını söylemişlerdi. Yemin ediyorum bu çocuk deliydi..

"Delisin sen Koray.." dedim.

"Sana deliyim Elif.." dedi çapkın ve çekici bir sesle.

Ben bu sözle gebermişko, gitmişko, erimişko.

Okul bitmişti. Ben, Koray, Ufuk, Umut ve Ömer hep birlikte müdür yardımcısının yanına gidiyorduk. Kim bilir bize ne tür bir ceza verecekti?

"Oğlum Koray sen nasıl ceza aldın lan?" Dedi Ufuk.

"Boşver" dedi Koray.

Hepimiz ilerlerken sonunda 9/C sınıfına gelmiştik. Müdür yardımcısı bize burada buluşmamızı söylemişti. Hepimiz içeri girdik. Cancağız Müdür yardımcısı ise bizi içeride bekliyordu. Yanında beş tane kova sabunlu su ve paspas vardı..

lütfen düşündüğüm şey olmasın..

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"ismin neydi dedi söyleyi verdim Ufuuk! Ufuuuk! Ben birden ona kalbimi verdim. Ufuuuk! Ufuuk!"

Evet. Tıpkı düşündüğüm gibiydi. Müdür yardımcısının yanına gittiğimizde bize temizlik malzemelerini verip 'cezanızı bu. Okulu temizleyeceksiniz' demişti.

Şuan hepimiz ilk olarak 9/C sınıfını temizliyorduk. Allah bilir daha kaç tane kat ve sınıf vardı.

Elif uyuyacak sandınız ama lakin tüm gece okulu temizliyecek..

hepimiz elimize bir tane paspas almış yerleri siliyorduk.

"Oğlum bir sus artık amk." Dedi Umut

"ben size dedim 'ona o kadar Selena izletmeyin' Diye. Her bokun etkisinde kalıyor zaten." Diye söylendi Koray paspasını kovadaki suya batırıp kaldırırken. İnanın bana Kendimi geçtim ama şu dörtlüyü yer silerken görünce beni gülme basıyordu.

"Ben şuan Selena değil. Külkedisi gibi hissediyorum." Dedi Ufuk yerleri silerken. Kıkırdadım.

hepimiz normalce yerleri silerken Birden Ömerin ayağı kaydı. Ömer Ufukun, Ufuk Umutun, Umut ise benim üstüme düşünce dördümüzde domino taşları gibi yere yığıldık.

"Altta kalanın canı çıksın" demek bu oluyormuş..

Koray bizi görünce kahkaha atarken ben bağırdım..

"kalkın lan üstümden!" Resmen böcek gibi eziliyordum..

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆